40
can-ı gönülden sevdiğim takımımın unutamadığım maçlarından bir tanesi. o gün bir yandan da ders çalışmam gerekiyordu. odamda ders çalışırken salondandan gelen tv ve babamın pozısyonlara verdıgı tepkı seslerinden de maçı takip ediyordum. 2-0 olduktan sonra defter kitapları alıp salona gidip hem izleyip hem ders çalışmaya başlamıştım, takımımız yediği gollerden sonra adeta silkinip liverpool'a sahayı dar etmeye başlamıştı. oynadığımız çoşkulu hücum futbolu( eric gerets'in bunda katkısı çok büyüktü) ne ders ne kitap bırakmıştı,o an dünyada ki herşeyi bir kenara bırakıp galatasaray'a odaklanmıştım. sahadan 3-2 yenik ayrılsakta galatasaray'ın bir avrupa takımı olduğunu tüm dünyaya göstermiştik. bu arada sabri'nin mükemmel vurduğu frikikte top direğe değilde kalenin içine gitse belkide çok farklı bir sonuç ortaya çıkabilirdi.