resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 20561
    fatih hoca’nın ne oynatmayı amaçladığını anlayamayan yazarlar var sanırım. kısaca özetlemeye çalışırsak akıllardaki sis perdesi de dağılacaktır.
    96’dan beri yakınen takip ediyorum terim’i. o yüzden bugüne gelene kadarki evrimleşme sürecinin hemen her maçını izledim diyebilirim. oynatmak istediği ve zaman zaman emarelerini göreüğümüz oyun, aşağıda yazılan 25 senelik sürecin ve temelin evrimleşmiş halidir diyebiliriz. bu oyun kolay olmadığı için daha emekleme halinde ama...
    1. rakip yarı sahada pres: karşı takımı düzenli ve mantıklı bir şekilde oyun kuramadan sürekli şekilde rahatsız etmek. psikolojik olarak da tedirginlik ve huzursuzluk vermek. hızlı ya da maksimum hızı olmasa bile hızlanma değeri iyi bir santrfor şart burada.
    2. orta alanda üstünlük: zaten kendi sahasında presi yemiş, planlı programlı çıkamayıp şaşırmış bir rakip, orta sahada kolay lokma haline gelir. zar zor orta sahaya getirdikleri topu zaten yorulmuş, huzursuz olmuş ve dikkati dağılmış orta sahadan toparlayıp şok ve bitirici ataklarla gole ulaşmak. nzonzi ve seri on numara hareket bu anlamda.
    3. defansımızda minimum topa sahip olmak: terim, topun bizim yarı sahada ya da bizi ceza sahasına yakın kalmasından nefret eden bir teknik direktördür. çünkü kendinden bilir ki bu alandaki pres bizim orta sahayı da ileriyi de etkileyecektir. luyindama çok doğru hareket bu açıdan.

    son dönemde karşılaştığımız yan pas-geri pas vs terim’in bu özelliklerini değiştirmez. bu oyun, dilediği tarz bir oyuncu kitlesinin artık ülkemize getirilemeyecek olmasından dolayı, mecburen ok dediği bir oyundur. normalde o pas oyununu orta alanda, oyun kurma aşamasında yapardı hagi döneminde galatasaray.

    umarım ne oynamak istendiğinin ve oyunun neye evrileceğinin de açıklaması olmuştur.
    o meşhur gegenpress terimi türemeden, fatih terim o oyunu yaratanlardandı bu arada. o yüzden dünyada bu kadar önemli atfediliyor zaten.

    bu arada 10 kişi kalınca takımının eli ayağına dolaşıyor denen teknik adam, uefa finalinde hagi atılınca kazandı o maçı. bence hayalinde 2000 yılındakine benzer bir takım yatıyor fatih hoca’nın. ama o başka bir ülkenin takımıydı. son 20 yılda ülke ve dünya başka alemlere yol adı maalesef. biz bilimsellikten uzaklaşırken avrupa başka evrelere geçirdi futbol dediğimiz sporu.

    dünkü basın açıklamasında “makas çok açıldı” tabiri sadece ekonomik değildi benim anladığım. zihniyet ve bakış açısı da buna dahildi.
    kendisine en büyük eleştirim selçuk konusunda. keşke alt yapıdan bir gencoyu sahaya atsaydı, hatasıyla vebaliyle sorumluluğu ona verseydi. ya da normalde sol bek olup da hazırlık maçlarında sol ayaklı merkez orta saha olarak kullanılan hatta bir de gol atan oyuncumuz keşke gireydi sahaya. tempo artık modern sporlarda (f1’den tenise, yüzmeden basketbola) ilk masaya yatırılan özellik. selçuk bundan maalesef muzdarip ve varlığıyla bile takımı negatif etkilediğini düşünüyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın