303
(bkz: notgivingup/#2737161)
--- alıntı ---
son dönemde sözlük yazar profilinin hızla ekşi sözlüğe doğru kaydığını gözlemledik. sözlüğün bu içler acısı haline sessiz kalmayacağız.
--- alıntı ---
katılıyorum ve sonuna kadar destekliyorum. ekşideki entrylerin yarısınsan fazlası sözlük formatına uymuyor.
burası sözlük, buranın bir formatı var. başlıklar altında sidik yarışına dönen, doğrudan fiziksel referans içeren entrylerin olduğu bir sözlüğe dönüşmesin burası.
on kere düşünüp bir kere entry giriyorum. hatta her entrym için önizle yaparak yazdıklarımı baştan okuyorum. sözlük formatı altında otokontrol yapıp yollamadan sildiğim bir sürü entrym oldu. daha dün akşamdan bir örnek vereyim: sol frame’de fc union berlin başlığını gördüm ve aklıma bu takımın maçlarını yanlış tahmin ederek tek maçtan yatan kuponlarım geldi. şöyle bir entry yazdım: “tek maçtan yatan kuponların ahıdır.” sonra durdum okudum, bu cümle yapı itibari ile tanım gibi gözükse de en ufak bir nesnel bilgi içermiyor, yazdığım şey tamamen benimle ilgili ve okuyan için hiçbir şey ifade etmez, sonuçta bu takımın maçlarına iddia oynayan herkes yatar gibi -yanlış- bir mesaj içeriyor, sonra göndermedim bu entryi ve sildim.
konuyu saptırmamak adına söylemek istediğim şeye döneyim: insani olarak seviniyoruz, öfkeleniyoruz, coşuyoruz ve duygularımızı düşüncelerimizi burada dile getiriyoruz. ama burası sözlük ve yazdıklarımız sözlük formatına uymalı. uymazsa ne oluyor? bir zamanların kutsal bilgi kaynağı gibi kutsal bilgi çöplüğü oluyor.
bir yazar çıkıp “xxx, yyy’dir” diye bir entry giriyor sonra hemen altında başka bir yazar “xxx’in yyy olduğunu sanan/gösteren yazarları/andavalları gösteren hede” diye entry giriyor. bu ne la? bu entry mi şimdi? silin kardeşim, formata uymayan ne kadar entry varsa silin, yozlaşmasın güzel sözlüğümüz. aşırı tepki hatta aşırıya kaçan gol sevincine sarı kart veriliyorsa siz de verin, iki sarı gören de nasıl kırmızıyı yiyorsa tekrar tekrar uyarılanı da uçurun.
toplumun değişen yapısının sözlüğe de yansıdığını görüyoruz, tahammül diye bir şey kalmamış kimsede. tahammül kalmadığı gibi toplum eleştiri yapmayı da unutmuş doğrudan saldırmayı, ötekileştirmeyi, hakareti tercih eder olmuş. sırf bu yüzden entry girmek istemiyorum. yazıyorum yazıyorum siliyorum çünkü biliyorum ki hemen linç yiyeceğim. en zıt düşüceler güzel bir üslupla tartışılabilir ya. açın youtube’dan bülent ecevit ve necmettin erbakan’ın tartışmalarına bakın. turgut özal’ın özelleştirme konularında girdiği tartışmalara bakın. “satarız efendim satarız”dan “satarız satarız babalar gibi satarız”a döndü üslup. ben artık puan kaybettiğimiz maçlardan sonra sözlüğe girmiyorum vallahi de samimiyetle içimden gelmiyor. çünkü biliyorum ki kontrolsüz öfke patlaması var içeride. biliyorum ki çok kişinin kellesi gidecek daver bey çok. olmasın böyle.
naiflik, kibarlık, centilmenlik güzel şey.
ya şu sözlüğe girmeden evvel gidin bir mastürbasyon yapın rahatlayın da gelin ya, valla bak inanın daha güzel olur her şey. freudyen bir yaklaşımla bitiriyorum. eyyorlamam bu kadar.
--- alıntı ---
son dönemde sözlük yazar profilinin hızla ekşi sözlüğe doğru kaydığını gözlemledik. sözlüğün bu içler acısı haline sessiz kalmayacağız.
--- alıntı ---
katılıyorum ve sonuna kadar destekliyorum. ekşideki entrylerin yarısınsan fazlası sözlük formatına uymuyor.
burası sözlük, buranın bir formatı var. başlıklar altında sidik yarışına dönen, doğrudan fiziksel referans içeren entrylerin olduğu bir sözlüğe dönüşmesin burası.
on kere düşünüp bir kere entry giriyorum. hatta her entrym için önizle yaparak yazdıklarımı baştan okuyorum. sözlük formatı altında otokontrol yapıp yollamadan sildiğim bir sürü entrym oldu. daha dün akşamdan bir örnek vereyim: sol frame’de fc union berlin başlığını gördüm ve aklıma bu takımın maçlarını yanlış tahmin ederek tek maçtan yatan kuponlarım geldi. şöyle bir entry yazdım: “tek maçtan yatan kuponların ahıdır.” sonra durdum okudum, bu cümle yapı itibari ile tanım gibi gözükse de en ufak bir nesnel bilgi içermiyor, yazdığım şey tamamen benimle ilgili ve okuyan için hiçbir şey ifade etmez, sonuçta bu takımın maçlarına iddia oynayan herkes yatar gibi -yanlış- bir mesaj içeriyor, sonra göndermedim bu entryi ve sildim.
konuyu saptırmamak adına söylemek istediğim şeye döneyim: insani olarak seviniyoruz, öfkeleniyoruz, coşuyoruz ve duygularımızı düşüncelerimizi burada dile getiriyoruz. ama burası sözlük ve yazdıklarımız sözlük formatına uymalı. uymazsa ne oluyor? bir zamanların kutsal bilgi kaynağı gibi kutsal bilgi çöplüğü oluyor.
bir yazar çıkıp “xxx, yyy’dir” diye bir entry giriyor sonra hemen altında başka bir yazar “xxx’in yyy olduğunu sanan/gösteren yazarları/andavalları gösteren hede” diye entry giriyor. bu ne la? bu entry mi şimdi? silin kardeşim, formata uymayan ne kadar entry varsa silin, yozlaşmasın güzel sözlüğümüz. aşırı tepki hatta aşırıya kaçan gol sevincine sarı kart veriliyorsa siz de verin, iki sarı gören de nasıl kırmızıyı yiyorsa tekrar tekrar uyarılanı da uçurun.
toplumun değişen yapısının sözlüğe de yansıdığını görüyoruz, tahammül diye bir şey kalmamış kimsede. tahammül kalmadığı gibi toplum eleştiri yapmayı da unutmuş doğrudan saldırmayı, ötekileştirmeyi, hakareti tercih eder olmuş. sırf bu yüzden entry girmek istemiyorum. yazıyorum yazıyorum siliyorum çünkü biliyorum ki hemen linç yiyeceğim. en zıt düşüceler güzel bir üslupla tartışılabilir ya. açın youtube’dan bülent ecevit ve necmettin erbakan’ın tartışmalarına bakın. turgut özal’ın özelleştirme konularında girdiği tartışmalara bakın. “satarız efendim satarız”dan “satarız satarız babalar gibi satarız”a döndü üslup. ben artık puan kaybettiğimiz maçlardan sonra sözlüğe girmiyorum vallahi de samimiyetle içimden gelmiyor. çünkü biliyorum ki kontrolsüz öfke patlaması var içeride. biliyorum ki çok kişinin kellesi gidecek daver bey çok. olmasın böyle.
naiflik, kibarlık, centilmenlik güzel şey.
ya şu sözlüğe girmeden evvel gidin bir mastürbasyon yapın rahatlayın da gelin ya, valla bak inanın daha güzel olur her şey. freudyen bir yaklaşımla bitiriyorum. eyyorlamam bu kadar.