• 1585
    son 20 senedir yabancı sayısı tartışılıyor ve sürekli değişiyor. hiçbir durumu doğru düzgün tecrübe edemeden panik halinde başka birşey deniyoruz. kulüplerin iflas eşiğinde olmasını oyuncu sayısını azaltarak önleyemeyiz. bu su alan gemide leğenle su boşaltıp batmasını engellemeye çalışmaktan farksız. ayrıca bu denendi ama çalışmadı: tarık çamdal bu sistemin bir ürünü mesela. kendi kaynaklarımıza yönelmek adına doğru bir hamle gibi görünse de ekonomik anlamda hiçbir şeyi değiştirmez. bu sefer ederinden çok türk futbolcular sahnede olacak, ligin temposu düşecek ve kalitesi azalacak. avrupa’daki rakiplerimizle uçurum daha da artacak. türk futbolu batıyor, başkanlar ve yönetimler zarardan mesul olmadıkları sürece bu paradoks devam edecek.
    kendi kaynaklarımızı doğru kullanmak için o zaman her kulübe alt yapıya yatırım zorunluluğu getirilsin ve futbolcu maaşları için bir kısıtlama getirilsin. düşünsenize kulüp başkanısınız açamadığınız kapılar açılmış, bu sayede kendi işinizi katlayarak büyütmüşsünüz ve milyarlarca parayla sağlanmayacak bir popularite, saygı , güven elde etmişsiniz. bir yandan kulübü 50 milyon euro zarar ettirmişsiniz ama soran eden yok hiçbir mesuliyetiniz yok. bu 50m€’yu ister kendiniz için harcayın ister saçmalayın kimse hesap sormuyor. böyle bir mantık olabilir mi? böyle bir şey olabilir mi?
    türk futbolu batıyor arkadaşlar iyi bir sistem nasıl kurulur nasıl oluşturulur kimse kafa yormuyor kimse proje sunmuyor. acı gerçekleri avrupa kupasına ve dünya kupasına gidemediğimizde fark ediyoruz ama millet olarak unutma hastalığımız ve nasılsa birşekilde olur haliyle tekrar harakete geçmeye çalışsak da başa sarıyoruz.
    en güzel şey bu kadar olumsuzluğa rağmen ülkemizde futbola tutkulu çok fazla güzel insanların olması.
    umarım bir mucize olur ve herşey değişir. aksi takdirde tüm olasılıklar içinde her zaman en kötüyü yaşamamız murhpy kanunlarının ispatı değil bizim kendi başarısızlığımız ve beceriksizliğimiz olacaktır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın