7622
tayfun bayındır denen adam, medyadaki galatasaray üzerine oynanan manipülasyonu anlamanız için çok basit bir yorumda bulunmuştur.
http://www.ligtv.com.tr/...0-milyon-euro-vermez
şu link. buradan izleyebilirsiniz.
şimdi bu adam diyor ki, wesley sneijder için galatasaray kulübünün belirlediği taban fiyat –yani 20 milyon euro- çok fazlaymış. nedenlerine gelince sneijder için bu parayı arap ve rus sermayelerinin hakimiyetinde olan takımların bile vermeceği, sneijder’in ağzıyla kuş tutsa, kornerden açtığı ortaya kendisi kafa vursa bile hayatta düşünmemeleriymiş. çünkü hem sneijder, hem de galatasaray, sneijder’in ilk geldiği zamanki durumda değillermiş. vay anasını be. tespite gel.
bunların üzerine şöyle de buyuruyor; ‘galatasaray, wesley sneijder için ortalama 12.5 milyon euro gibi bir teklif belirleyerek oyuncusunun gitmesine yol açmalıdır. çünkü galatasaray’ı bekleyen bir mali darboğaz var. sneijder’in ilk geldiği durumdaki galatasaray’ın pozisyonu ile şimdiki pozisyonu arasında dağlar kadar fark var.’
bak sen ya? he amk, sneijder’i aldık diye bir dünya borcumuz oldu. bu takımın 2013 ocak’ından evvel hiç borcu yoktu, bu adam geldikten sonra ağzımıza sıçıldı. hatta sneijder galatasaray’a maddi külfetten başka bir şey de vermedi değil mi tayfun? ayrıca sneijder’in satışıyla elde edilecek gelir bizi fifa’nın verdiği mali sorumluluk çerçevesinde temize mi çıkartacak? aynen ya, koskoca galatasaray, 500 küsür milyon lira (belki de döviz cinsi bilmiyorum) kadar borcu var ve bu bütün borç bu günahsız hollandalı’nın gidişiyle bertaraf edilecek? sen de bunu inanarak söylüyorsun he?
ulan sadece bu sözlükte bile kulübü arayıp, kendisinin satışı durumunda kombinesini, dergi üyeliğini, herhangi bir galatasaray ile alakalı hesabını kapatacağını söyleyen abilerim, arkadaşlarım var be. bu adamın ayrılmasından sonra zaten halihazırda az olan tribünlerdeki taraftar sayısının sıfıra yaklaşacağından, kulübün önemli gelir kaynaklarından biri olan taraftarın store’daki, kombinelerindeki ve diğer bünyelerindeki faaliyetlerini sonlandıracağından habersizsin elbette.
bir tane de allah’ın kulu çıkmaz da, sneijder’in satışının galatasaray’a kısa/orta/uzun vadede hiçbir şey kazandırmayacağını söyleyemez mi? bu takımda herkesin ortalama 1.5 milyon euro maaşla oynayıp, bir tek sneijder’in mi 4 milyon euro aldığının tepkisini gösteremez mi?
nedir bu sneijder nefreti, nedir bu onun üzerinden galatasaray’a oynanan algı operasyonu ya? ne yaptı ulan bu adam size? geçen sezon bir, bu sezon da attığı overclass iki golle moralinizi bozdu değil mi? hazmedemediniz mi yoksa? zorunuza gitti çünkü. sirk şaklabanınız ayı oğlu ayıyı 130 saniye içerisinde iki kez elaleme maskara edince rahatsızlık geçirdiniz değil mi?
peki ya hakan ünsal? hasan şaş? ayhan akman? fatih terim’in tayfası olan bütün tipler.. sizin ne zorunuz var bu adamla? neden takımın en iyi oyuncusu olduğunu bağıra bağıra gösterdiği halde salağa yatıyorsunuz? sizden de nefret ediyor bu taraftar, haberiniz ola. hepiniz galatasaray’ın kuyusunu kazmak için sırayla bekliyorsunuz.
bakın az çok bilirsiniz beni, normalde sözlük içerisinde insanları eğlendirecek, onların yüzlerini güldürecek yazılar yazmayı severim. daha önce hiç bu kadar ciddi bir mesaj yazdığımı da hatırlamıyorum galatasaray sözlük’te. beni az çok tanırsınız, ki zaten hoşuma giden, gitmeyen, eksik bulduğum, yanlış gördüğüm giriler için yazarlar ile direkt irtibata geçerim. eksikliğini görmediğim yazıları da okur okumaz 10’larım. bundan dolayı herkes ile olmasa bile ciddi bir tayfa ile en azından birer kez mesajlaşmışlığım vardır sözlük sayesinde. daha önce hiç bu kadar ciddi bir mesaj yazdığımı da hatırlamıyorum galatasaray sözlük’te. bakın sizden tek bir isteğim var. bu adamı göndermek isteyen medyadaki veya boğazın karşı tarafındaki maymunların gazlamalarına veya sneijder’in yavşak menajerinin açıklamalarına sakın ama sakın pay vermeyin. twitter’da, facebook’ta, instagram’da sneijder’in ve karısının resmi hesapları var. ben buralara wesley’i ve yolanthe’yi ne kadar sevdiğimizi, onları istanbul’da ve galatasaray kulübü altında daha uzun seneler görmek istediğimizi belirten mesajlar gönderiyorum. haliyle tek başıma olduğum için pek siklenmiyorum da. gerçi ne bakacaklar, normal bir insan evladı yazmıyor ki oralara. buralara yazan adamlar da ya fenerli dingiller ‘orusbu çıçu şınayder’ yazan tayfa, ya da bizim dengesiz bir büyük harf bir küçük harfle ‘ wesley g a l a t a s a r a y is the number 10 <3 <3’ gibi saçma salak mesajlarla dolduran tipler. bence böyle tipler yerine sizler de bu güzel insanların bizlerle daha nice seneler olması için güzel mesajlarla karşılayabilirsiniz. belki de bu kalabalık mesajlardan birini veya bu mesajların genelini kendilerine ulaştırabilmiş oluruz. olur da yolda, sağda solda, havaalanında, antrenmanda bir yerde görürseniz – allah bana da nasip eder inşallah- yüzlerine karşı da söyleyin. yoksa bu şam şeytanları çökecekler bu nadide insanların üzerlerine. bizleri de bu yolun sonuna götürmek isteyecekler.
inanın içimden zaman zaman dua ediyorum, allah’ım inşallah bu adam 35-36 yaşına kadar, futbolu ne zaman bırakırsa o tarihe kadar sarı-kırmızı içerisinde kalır diye. daha önce bir çok galatasaraylı futbolcuyu çok sevdim, lincoln’ünden tut harry kewell’ına kadar, ayrılmadan önce arda turan’ına, daha evvelinden hakan şükür’üne, necati ateş’inden mondragon’una kadar. hatta belki de kewell ve lincoln transfer olduklarında onlar için tuttuğumuz transfer nöbetlerini gelmeden evvel sneijder için göstermemiştik bile. ama bu temiz yüzlü orta avrupa aslanı öyle şeyler yaptı, öyle büyük bir yürek ve karakter koydu ki, inanın şimdi içimde sneijder için olan sevgiyi hiçbir futbolcu için beslemediğimi anladım. ve inanın bu konuda yalnız da değilmişim. kendisine karşı benimle paralel bir sevgi besleyen bir çok insan gördüm.
haa, tabi bizim onu bu kadar sevmemizdeki esas etmen elbette bu. ancak bir o kadar da bizlerin, özellikle galatasaray’ın altın çağını göremeyen, görse bile hayal meyal hatırlayan tayfanın bir ukdesi var içlerinde. hatta sneijder hiç onun kadar özel olmadı, belki de olamayacak bile. fakat bu hollandalı işte onun fragmanı gibi, bize anlatılanlar onun yolundan gittiğini gösteriyor. o kim mi?
onun için de ---> (bkz: gheorghe hagi)
ve sen fatih terim. hagi’nin gelmesi için bütün imkanların seferber olmasını isteyen, onun gibi bir dahinin galatasaray forması altında olması için ısrar edip de galatasaray’a en önemli yabancı futbolcusunu kazandıran en önemli insan olan sen, sneijder’in, hagi’nin 12 sene sonra gelen update edilmiş versiyonunu dördüncü tercih olarak belirleyip ve dahası onu açık açık istemediğini ima ettin ya, sana yıldırım demirören ile olan akıbetinin haricinde daha buradan kızgın ve sinirliyim. wesley’i, hagi’nin performansına en çok yaklaşabilen bir oyuncuyu ikinci kez izlemek isteyenlerden veya bizler gibi daha evvel izleyememişlerden alıkoymak istedin ya, seni bu yüzden bile affetmeyeceğim. he şimdi sen gökhan töre’nle istediğin magandalığı yap, inan sikimizde bile değil.
wesley benjamin sneijder.. oynadığı world-class futbol kalitesi haricinde kişiliği ve duruşuyla galatasaray tarihinin en önemli üçüncü on numarası olan hollandalı oyun kurucu.
edit: imla düzeltmesi.
http://www.ligtv.com.tr/...0-milyon-euro-vermez
şu link. buradan izleyebilirsiniz.
şimdi bu adam diyor ki, wesley sneijder için galatasaray kulübünün belirlediği taban fiyat –yani 20 milyon euro- çok fazlaymış. nedenlerine gelince sneijder için bu parayı arap ve rus sermayelerinin hakimiyetinde olan takımların bile vermeceği, sneijder’in ağzıyla kuş tutsa, kornerden açtığı ortaya kendisi kafa vursa bile hayatta düşünmemeleriymiş. çünkü hem sneijder, hem de galatasaray, sneijder’in ilk geldiği zamanki durumda değillermiş. vay anasını be. tespite gel.
bunların üzerine şöyle de buyuruyor; ‘galatasaray, wesley sneijder için ortalama 12.5 milyon euro gibi bir teklif belirleyerek oyuncusunun gitmesine yol açmalıdır. çünkü galatasaray’ı bekleyen bir mali darboğaz var. sneijder’in ilk geldiği durumdaki galatasaray’ın pozisyonu ile şimdiki pozisyonu arasında dağlar kadar fark var.’
bak sen ya? he amk, sneijder’i aldık diye bir dünya borcumuz oldu. bu takımın 2013 ocak’ından evvel hiç borcu yoktu, bu adam geldikten sonra ağzımıza sıçıldı. hatta sneijder galatasaray’a maddi külfetten başka bir şey de vermedi değil mi tayfun? ayrıca sneijder’in satışıyla elde edilecek gelir bizi fifa’nın verdiği mali sorumluluk çerçevesinde temize mi çıkartacak? aynen ya, koskoca galatasaray, 500 küsür milyon lira (belki de döviz cinsi bilmiyorum) kadar borcu var ve bu bütün borç bu günahsız hollandalı’nın gidişiyle bertaraf edilecek? sen de bunu inanarak söylüyorsun he?
ulan sadece bu sözlükte bile kulübü arayıp, kendisinin satışı durumunda kombinesini, dergi üyeliğini, herhangi bir galatasaray ile alakalı hesabını kapatacağını söyleyen abilerim, arkadaşlarım var be. bu adamın ayrılmasından sonra zaten halihazırda az olan tribünlerdeki taraftar sayısının sıfıra yaklaşacağından, kulübün önemli gelir kaynaklarından biri olan taraftarın store’daki, kombinelerindeki ve diğer bünyelerindeki faaliyetlerini sonlandıracağından habersizsin elbette.
bir tane de allah’ın kulu çıkmaz da, sneijder’in satışının galatasaray’a kısa/orta/uzun vadede hiçbir şey kazandırmayacağını söyleyemez mi? bu takımda herkesin ortalama 1.5 milyon euro maaşla oynayıp, bir tek sneijder’in mi 4 milyon euro aldığının tepkisini gösteremez mi?
nedir bu sneijder nefreti, nedir bu onun üzerinden galatasaray’a oynanan algı operasyonu ya? ne yaptı ulan bu adam size? geçen sezon bir, bu sezon da attığı overclass iki golle moralinizi bozdu değil mi? hazmedemediniz mi yoksa? zorunuza gitti çünkü. sirk şaklabanınız ayı oğlu ayıyı 130 saniye içerisinde iki kez elaleme maskara edince rahatsızlık geçirdiniz değil mi?
peki ya hakan ünsal? hasan şaş? ayhan akman? fatih terim’in tayfası olan bütün tipler.. sizin ne zorunuz var bu adamla? neden takımın en iyi oyuncusu olduğunu bağıra bağıra gösterdiği halde salağa yatıyorsunuz? sizden de nefret ediyor bu taraftar, haberiniz ola. hepiniz galatasaray’ın kuyusunu kazmak için sırayla bekliyorsunuz.
bakın az çok bilirsiniz beni, normalde sözlük içerisinde insanları eğlendirecek, onların yüzlerini güldürecek yazılar yazmayı severim. daha önce hiç bu kadar ciddi bir mesaj yazdığımı da hatırlamıyorum galatasaray sözlük’te. beni az çok tanırsınız, ki zaten hoşuma giden, gitmeyen, eksik bulduğum, yanlış gördüğüm giriler için yazarlar ile direkt irtibata geçerim. eksikliğini görmediğim yazıları da okur okumaz 10’larım. bundan dolayı herkes ile olmasa bile ciddi bir tayfa ile en azından birer kez mesajlaşmışlığım vardır sözlük sayesinde. daha önce hiç bu kadar ciddi bir mesaj yazdığımı da hatırlamıyorum galatasaray sözlük’te. bakın sizden tek bir isteğim var. bu adamı göndermek isteyen medyadaki veya boğazın karşı tarafındaki maymunların gazlamalarına veya sneijder’in yavşak menajerinin açıklamalarına sakın ama sakın pay vermeyin. twitter’da, facebook’ta, instagram’da sneijder’in ve karısının resmi hesapları var. ben buralara wesley’i ve yolanthe’yi ne kadar sevdiğimizi, onları istanbul’da ve galatasaray kulübü altında daha uzun seneler görmek istediğimizi belirten mesajlar gönderiyorum. haliyle tek başıma olduğum için pek siklenmiyorum da. gerçi ne bakacaklar, normal bir insan evladı yazmıyor ki oralara. buralara yazan adamlar da ya fenerli dingiller ‘orusbu çıçu şınayder’ yazan tayfa, ya da bizim dengesiz bir büyük harf bir küçük harfle ‘ wesley g a l a t a s a r a y is the number 10 <3 <3’ gibi saçma salak mesajlarla dolduran tipler. bence böyle tipler yerine sizler de bu güzel insanların bizlerle daha nice seneler olması için güzel mesajlarla karşılayabilirsiniz. belki de bu kalabalık mesajlardan birini veya bu mesajların genelini kendilerine ulaştırabilmiş oluruz. olur da yolda, sağda solda, havaalanında, antrenmanda bir yerde görürseniz – allah bana da nasip eder inşallah- yüzlerine karşı da söyleyin. yoksa bu şam şeytanları çökecekler bu nadide insanların üzerlerine. bizleri de bu yolun sonuna götürmek isteyecekler.
inanın içimden zaman zaman dua ediyorum, allah’ım inşallah bu adam 35-36 yaşına kadar, futbolu ne zaman bırakırsa o tarihe kadar sarı-kırmızı içerisinde kalır diye. daha önce bir çok galatasaraylı futbolcuyu çok sevdim, lincoln’ünden tut harry kewell’ına kadar, ayrılmadan önce arda turan’ına, daha evvelinden hakan şükür’üne, necati ateş’inden mondragon’una kadar. hatta belki de kewell ve lincoln transfer olduklarında onlar için tuttuğumuz transfer nöbetlerini gelmeden evvel sneijder için göstermemiştik bile. ama bu temiz yüzlü orta avrupa aslanı öyle şeyler yaptı, öyle büyük bir yürek ve karakter koydu ki, inanın şimdi içimde sneijder için olan sevgiyi hiçbir futbolcu için beslemediğimi anladım. ve inanın bu konuda yalnız da değilmişim. kendisine karşı benimle paralel bir sevgi besleyen bir çok insan gördüm.
haa, tabi bizim onu bu kadar sevmemizdeki esas etmen elbette bu. ancak bir o kadar da bizlerin, özellikle galatasaray’ın altın çağını göremeyen, görse bile hayal meyal hatırlayan tayfanın bir ukdesi var içlerinde. hatta sneijder hiç onun kadar özel olmadı, belki de olamayacak bile. fakat bu hollandalı işte onun fragmanı gibi, bize anlatılanlar onun yolundan gittiğini gösteriyor. o kim mi?
onun için de ---> (bkz: gheorghe hagi)
ve sen fatih terim. hagi’nin gelmesi için bütün imkanların seferber olmasını isteyen, onun gibi bir dahinin galatasaray forması altında olması için ısrar edip de galatasaray’a en önemli yabancı futbolcusunu kazandıran en önemli insan olan sen, sneijder’in, hagi’nin 12 sene sonra gelen update edilmiş versiyonunu dördüncü tercih olarak belirleyip ve dahası onu açık açık istemediğini ima ettin ya, sana yıldırım demirören ile olan akıbetinin haricinde daha buradan kızgın ve sinirliyim. wesley’i, hagi’nin performansına en çok yaklaşabilen bir oyuncuyu ikinci kez izlemek isteyenlerden veya bizler gibi daha evvel izleyememişlerden alıkoymak istedin ya, seni bu yüzden bile affetmeyeceğim. he şimdi sen gökhan töre’nle istediğin magandalığı yap, inan sikimizde bile değil.
wesley benjamin sneijder.. oynadığı world-class futbol kalitesi haricinde kişiliği ve duruşuyla galatasaray tarihinin en önemli üçüncü on numarası olan hollandalı oyun kurucu.
edit: imla düzeltmesi.
