fatih terim

taraftar yapımızdan kaynaklı ya da farklı bişey bilmiyorum ama rahatsız olduğum bir durum var. arkadaş ya siyah ya da beyaz olmak zorunda değiliz. gri bölge denilen bir yer var. yani birine ya düşman olup itin götüne sokuyoruz ya da ilahlaştırıp tapıyoruz.
fatih terim bu durum için çok iyi bir örnektir. kısaca değerlendirecek olursak;
- dünya çapında kabul edilen bir teknik adam.
- milli takımla başarıları ortada.
- galatasarayımla başarıları ortada.
- duygusal olarak galatasaraya bağlı.
- takımın başında o olduğu zaman hepimizde ekstra bir rahatlık olmakta/apayrı bir güven duyuyoruz.
- galatasaray tarihine adını altın harflerle yazdırmış efsanalerimizden.
- her başarılı insanda olduğu gibi egosu yüksek.
- agresif tavrıları var ve dikbaşlı.
- ...
böylece uzar gider.

kimse eleştirilemez diye bir kaide yok. lakin eleştirmekle itin götüne sokmak birbirinden çok çok ayrıdır. fatih terim'i çok severim. benim için yeri apayrıdır. lakin eleştirilmesi gereken noktada eleştirir övülmesi gereken yerde de överim.

hem galatasarayı hem de milli takımı aynı çalıştırdığı dönem hataydı. ünal aysal kadar fatih terimde suçludur. sonrasında imza sürecini ertelemesi aksatması vs hoş durmadı. haketmediği şekilde davranılmasının temelinde yatanları es geçmek doğru değildir. bu süreçte yapılmaması gerekenlerde direttiler ve bunun akabinde galatasaray zarar gördü. gönül isterdiki bunlar yaşanmasın ama olanla ölene çare olmuyor. fatih terimhala imparatordur hala büyük bir teknik direktör iyi bir galatsaraylıdır. tapmak nasıl ki abartıysa itin götüne sokmak da saygısızlıktır.

unutmayın ki aslolan galatasaray'dır.