cassio de souza soares lincoln

	Lincoln Cássio de Souza Soares
	Takım	:	Kariyer Sonu
	Mevki	:	On Numara
	Yaş	:	45
	Boy	:	-
	Uyruk	:	Brezilya

• 1676

  galatasaray şampiyonluğa yürüyor. hala lincoln. keita ve elano haftalarca takımı sırtında taşımış. hala lincoln. galatasaray'ın mevcut oyun sisteminde lincoln'e ihtiyaç olmadığını söylemekten dilimizde tüy bitti. elimizde dünyanın her takımın rahatlıkla oynayabilecek adamlar var. karakter olarak düzgün adamlar. ama şu adama gösterdiğiniz sevginin ona birini tribünlerde elano'ya keita'ya göstermiyorsunuz. geçin bu işleri. samimi değilsiniz. lincoln haklı veya haksızdır demiyorum. ama galatasaray'ınş u mevcut durumunda lincoln demek, afedersin ama halt etmektir. evet her gün bu başlığı sözlükte görmek istemiyorum. yazın keita,jo,arda,elano başlıklarına. bu adama gösterdiğiniz sevginin onda birini o adamlara gösterin. bu adamı iki sene bekledik. ama dos santos'a iki maç kötü oynadı diye neler dendi burda. unutmadık. çelişkiler içindesiniz. hakedene hakettiğini verin. takımın tadını çıkarın. sıkıldım şahsen lincoln muhabbetinden.
• 1677

  ismini görmekten bıktırandır. artık sevenlerinin de sevgisini içinde yaşaması lazım gelmektedir. "öldü ulan, daha mesai bitmedi mi?" diye buyurmuş bir türk büyüğü.
• 1678

  ismini görmekten bıkanların, niye ısrarla başlığı altına yazdığını anlayamadığım futbolcumuz. burası bir sözlük.ve isteyen istedeği başlığa, istediği kadar yazmakta özgür. bu sol frame, bizim isteklerimizden bağımsızdır. kimse bir başlığa yazarken, "acaba insanlar şimdi bu başlığı görmek istiyorlar mı?" diye düşünmez. görmek istemeyen, ilgilenmek istemeyen yazmasın. ama görülüyor ki bu başlığa yazanların çoğu lincoln'ü görmek istemeyen, adını görmekten bıkan insanlar bu ne çelişki? adamdan bıktıysanız ilgilenmeyin, yazmayın, gözlerinizi kapayın. tey allahım ya..
  
  şunu da belirteyim de, formata uysun; palmeiras kulübünün facebooktaki sayfasının admininden öğrendiğim kadarıyla, henüz maçlara çıkmamış eski futbolcumuz.
  yer yüzüne futbol oynamak için gelmiş bu adamın, bir önce ait olduğu yere, sahalara dönmesi dileğiyle..
• 1679

  bazı yazar arkadaşlarımın hala hakkında bir şeyler yazma isteklerini anlayamadığım oyuncu.
• 1680

  bütün sorunlarının temeli adının içinde yer alan de souzadır. ondan yani.
• 1681

  isteyen istediği başlığa istediği kadar yazabilir. aynı şekilde lincoln gibi iş ahlakından yoksun bir futbolcuyu çok sevebilir. ve hatta her yazar kafasına esen entrye artı yahut eksi verebilir.
  lincoln hakkında genel geçer fikrin tersini savunup, bunu neredeyse her gün dile getiren bir yazarın "sürekli eksi alıyorum:((" minvalinde konuşması hele hele aynı yazarın "burası sözlük isteyen istediği gibi düşünür" söyleminde bulunması çok büyük çelişkidir. sözlüklerde isteyen istediği gibi hareket edebiliyorsa nedir bu "lincolnü seviyorum sürekli eksi alıyorum" yakarışı ?
  hem "isteyen istediğini yazar" diyeceksin hem de "neden eksi aldım, bana sürekli eksi basıyo ibneler" diye başlıkları dolduracaksın. bırakınız bu boş işleri.
  
  tanım : gündemi sürekli meşgul etmesi abes olan curling oyuncusu.
• 1682

  yanlış anlaşılmış bir nokta var. bir takım zevat lincoln ü çok sevdiğini dile getiriyor sonra "eksi aldım ibneler" diye yakarışta bulunuyor. eğer birine "okumak" bahsinde tavsiye vermek istiyorsanız evvela kendi durumunuzu gözden geçirin.
  burası bir sözlüktür. format dahilinde istediğiniz kadar çoşabilirsiniz. elinizden tutan yok. ama bir başkası yine sözlüğün ona tanıdığı hakları kullanarak bir şeyler yaptığında tutarlı davranın. gelen tepkilerden rahatsız değilsiniz; öyle dediniz. belli ki hoşunuza da gitmemiş. yani gelen tepkileri yazarken ne amaçladığınız mechul. yazarken hiç bir şey amaçlayamayabilirsiniz. sözlüklerde bir amaç doğrultusunda yazmak bir ön koşul değil. gelin bir tavsiye de ben vereyim. tutarlı olun ve bir amaç doğrultusunda yazmaya çalışın. ha unutmadan birine tavsiyede bulunurken iğnelemeyi argo atıflarda bulunarak yapma basitliğine ise hiç dalmayın vesselam...
  
  tanım : oynadığı 2 yılda bir stadyumda canlı olarak izleyemediğim eski galatasaray futbolcusu.
• 1683

  george hagi'nin krampon bağcıklarının ucunu sivri tutmak için kullanılan plastiği kadar oyuncu olmamasına rağmen başlığında george hagi'ye oranla neredeyse 3 katı entry bulunan zat, bir tane de ben eklediğim için utanıyorum.
  
  edit: bağcık ucundaki plastik mi ? şeklinde mesajlar aldım, işte o bağcık ucundaki plastik: http://yfrog.com/40backucundakiplastikj
• 1684

  (bkz: takımda elano, dos santos varken hala lincoln diye ağlamak)
  (bkz: forma için savaşan futbolcuların varken hala lincoln'ü sevebilmek)
• 1685

  daha yeni takımında tek bir maça dahi çıkamadan, antreman esnasında talihsiz bir sakatlık geçirmiş ve 2 hafta antremanlara çıkamayacak olan eski futbolcumuz. zaten 6 aylık bir süreçte ayağı topa değmedi. bu açığı kapatmak için uğraşırken, bir de sakatlık sorunu yaşadığından sahalara dönmesi bir hayli zaman alacak sanırım. bu gözler onun sahada gezdiğini de izledi, yardırdığını da. o yüzden seyir zevki veriyorsa, dünyanın hangi kulübünde oynarsa oynasın, oynasın diyorum. estetik futboldan yanayımdır.
  
  geçmiş olsun lincoln, umarım bir an önce toparlanır, ait olduğun yere, yeşil sahalara dönersin..
• 1686

  keşke diyorum bazen. sözlükte bazı forum özellikleri olsa da bazı konuları kitleyebilsek. bilmem anlatabildim mi?
  
  tanım: türk futbol tarihinin en harika oyuncusu. *
• 1687

  hayranları, ayılıp bayılanları yüzünden geçen sezon harry kewell'a gösterilmesi gereken sevginin gösterilmemesinin tek sebebi olan topçu. işte bu yüzden yaptıkları bana ayrı batar, asla başarılı olamayasıca.
• 1688

  hakkında sevgi eksenli entryler girilmesinden rahatsızlık duyanların, o sevgi eksenli entryler girilir girilmez hemen aynı sayıda nefret, beddua enrtyleri girdiği eski futbolcumuz. bir de daha sonra yok şu oyuncudan daha fazla entry giriliyor diyenler de aynı kişiler.* sevgi gösteren bir entry giriyorsan 'oooo vay akılsız, vay şu anki futbolcularımıza vefasız vs vs'; nefret kusuyorsan çıt yok. hatta beddua bile et sonuna kadar yani, sorun olmuyor.
  
  herkesi aynı kalıba sokma çabalarından vazgeçelim şu hayatta. seven de var sevmeyen de işte. vay efendim nasıl seversiniz hala tarzı, sevenlere laf vurdurulan entrylerden fenalık geldi bana. sevmiyorsan sevene niye karışıyorsun ben anlamıyorum ki? halbuki herkesin paşa gönlü kuşlar kadar özgür. sen de tadını çıkar bu özgürlüğün ve sevme istemiyorsan. yeter artık hakikaten! sırf lincoln'ü seviyor diye bazı yazarlara edilmedik laf kalmıyor. onlara; yok şu anki futbolculara gram sevgi göstermeyen vefasızsınız, arda'yı da sevmiyorsunuzdur siz, yok insana seven değil bilmem napan yarar gibi bir sürü itham yapılır. ama rakip takımın bir futbolcusuna dahi, değil beddua kötü söz bile edilmeyen galatasaray sözlük gibi bir yerde bir zamanlar formamızı ıslatmış eski oyuncumuza küfrün, bedduanın her türlüsü edilir. ve hayat ne garip ki, masumca sevgisini anlatan, özlemini anlatan yazarların yazısı kadar eleştirilmez.
• 1689

  her gün hakkında çift haneli sayılarla entry girilen futbolcu. keşke bu değeri kendi elimizdeki futbolculara versek dedirtiyor adama. sabah kalktığımda öylesine elano blumer (9), arda turan (10), kader keita (11), emre çolak (8) falan görsem...
• 1690

  iyi futbolu, kötü karakteri ile galatasaraydaki ömrünü tamamlamış ve gitmiştir. kendisi çok sevilebilir, nefret edilebilir ama ona karşı duyulan sevgi elano ya, kewell a, keita ya falan sallamalara dönüşürse kaybedenin galatasaray olacağı aşikardır. lincoln e verilen sevginin ve değerin bir kısmını şu anki oyuncularımıza aktaralım bence.
• 1691

  kamplara geç katılması neticesinde, birçok maçı kondisyon eksikliği nedeniyle kaçırmış, birçok maçta da fiziksel ve kondisyonel açıdan zayıf olduğu için sahada ruh gibi dolaşmıştır. şimdi bana birçok maçta şov yaptı diyenler olacak. o kadar parayı alıyorsan zaten yapman gereken bu. ama bu arkadaşın geç katıldığı kamplardan dolayı kaçırdığı maçlarda ve sahada ruh gibi dolaştığı maçlarda kaybettiğimiz puanlar sadece onun tatil keyfi yüzünden kaybedilmiştir. kimse kendini kandırmasın, lincoln'e mal edemezsin falan diye. madem bu adam, adam gibi oynadığında takımı sürükleyebilen bir yetenek, katılsın kampına, kondisyonu eksik kalmasın, fiziksel olarak güçsüz düşmesin de takımına kazandırması gereken puanları kazandırsın. işte bu yüzden kendisi hırsızdır benim gözümde, benim takımımı kazanabileceği puanlardan men etmiştir. şampiyonluk yolunda bir puanın bile önemli olduğunu göz önünde bulundurursak, çok rahat söyleyebilirim ki takımın kaderiyle oynamıştır. benim takımımın elde edebileceği bir puanını bile, hatta bir gol avarajını bile, sırf tatil keyfi yüzünden, bazı maçları kaçırdığından dolayı elde etmesini engelleyen bu hırsıza haram olsun diyorum.
  
  bu olaya takım açısından bakalım. sen köpek gibi idman yapıp terlerken, bazıları hala brezilya'dan dönmemiş. sen kampı bitirip maçına çıkarken bazıları daha yeni dönüyor. sen sahada bir puan için deliler gibi koştururken, bazıları kampa geç geldiğinden dolayı kondisyon eksikliği yaşıyor ve ortalarda yok, sen tam sahada ah bir yıldızımız olsaydı da şu maçı çevirseydi derken, bazıları hala maç eksiğiyle sahaya çıkıyor ve sen ah ulan bu maçtan üç puan alsaydık diye sızlanırken birileri sahanın ortasında ruh gibi dolaşıyor ve kondisyon eksikliğinden dolayı top almaya, sorumluluk almaya çekiniyor, aldığı toplarda da en ufak driplinginde, rakip oyuncuyla ikili mücadeleye girer girmez, yere yıkılıyor güçsüzlükten. sonra bu takımın bir parçası olarak sen düşünmez misin? ben çalışırken bu adam neredeydi? ben maça çıkarken bu adam niye yok? ben topumu oynarken, maçı kurtaracak birkaç oyuncudan birisi olan bu oyuncu niye işini yapmıyor ve ben şampiyonluk için didinirken bu adamın saha içinde ruh gibi dolaşıp bizi alabileceğimiz puanlardan men etmeye hakkı var mı?
  
  ve hepsinden önemlisi
  
  biz aldığımız paranın hakkını çalışarak, didinerek vermeye çalışırken, bu adam bu kadar para almasına rağmen, bizim alacağımız puanları çalmasına rağmen, sahada ruh gibi dolaşmasına rağmen, neden ama neden benim taraftarım iki hafta sonra bir asist yaptığında, ona taparcasına lincoooln lincoooln diye bağırıyor? bizim taraftarımız bu kadar kör mü? bizim taraftarımız, bu adamın kaçırdığı maçlarda alamadığımız puanları hiç umursamıyor mu?
  
  ve acaba bu puanları, tatil keyfi yüzünden almamızı engelleyen isim arda turan olsaydı, bugün onu yerin dibine sokmaz mıydı bu taraftar?
• 1692

  sözlüğe bugünkü ilk entryi giren arkadaş, insanca, insaniyet namına "geçmiş olsun" demek için yazmış entrysini. ortamı germeye gerek
  yok. sakatlık bu.. yaşadığı kötü bir şey. bu sene az çekmedik biz de bu illetten. umarım ciddi bir şeyi yoktur.
  
  tanım: başına gelen talihsiz ollay doğruysa, üzüldüğüm geçmiş olsun dileklerimi sunduğum eski futbolcumuz. bu arada, ne bahtsız adammış,
  hiç yüzü gülmedi. hayatla bir kavgası var; ya o hayatını maafetti, ya da hayatı onu maafetti. inşallah artık sadece futbolunu konuşuruz..
  
  geçmiş olsun linc..
• 1693

  acil şifalar dilediğim eski futbolcumuz.
  
  ayrıca fifa.com'da verdiği röportajda
  
  --- alıntı ---
  
  galatasaray'ın dünyanın en fanatik taraftarına sahip olduğunu düşünüyorum. bu yüzden baskı benim için sorun değil. türkiye'de benze baskılar yaşadım ve ne mutlu ki ne mutlu hem türkiye ligi'ni hem de türkiye süper kupası'nı kazandık
  
  --- alıntı ---
  
  cümlelerini sarfetmiştir.
• 1694

  (bkz: yeter cassio lincoln yeter)
• 1695

  (bkz: ne lincolnmüş beaa)
• 1696

  kendisine ettiğim bedduanın tutması bende ilginç duyguların belirmesine neden olmuştur. *
  
  (bkz: #307007)
• 1697

  o kadar ilginç ki, kendisini öven de en "of" lara girmiş, yeren de en "of" lara girmiş. allah allah..
  burdan anlaşılıyor ki, lincoln'ü övenleri oylayanlar sevmeyenleri, yerenleri oylayanlar sevenleri.
  
  tanım:ne diyeyim, hakkında çok garip oylamalar dönen futbolcu.
• 1698

  http://img178.imageshack.us/i/goruntu257mb5.jpg/
• 1699

  http://www.youtube.com/watch?v=bSJaiU3Fd_Q *
• 1700

  (bkz: bavul tüccarı)