cassio de souza soares lincoln

	Lincoln Cássio de Souza Soares
	Takım	:	Kariyer Sonu
	Mevki	:	On Numara
	Yaş	:	45
	Boy	:	-
	Uyruk	:	Brezilya

• 876

  takımdan gitmesini bir saniye bile düşünmediğim ve istemediğim oyuncumuzdur.
• 877

  yürüyerek 9 gol 20 küsür asistle takımın tek asist lideridir. koşsa kim bilir ne olur? veya yerine sıfır gollü ümit karan girse? bugünkü* maçtaki gibi 4 tane "alda at" diyecek adam olmasa ne yapacaktık, pozisyona girebilme ihtimalimizin yüzde kaç olduğunu mu hesaplayacaktık?
• 878

  bari şu maçtan* sonra, bütün olup biten gerginliklerin üzerinden artık haftalar geçmişken konuşmayalım tekrar tekrar aynı şeyleri. nedir bu insanın suçu günahı ya? nedir bir türlü başaramadığı o 'şey', adı konulamayan o 'şey'? ne olur biri söylesin gidip yemin ediyorum söyleyeceğim lincoln'e.
  
  futbol oynamaz olmuş takım, takım olarak pozisyona nasıl giriliyordu onu unutmuşuz, 1 den fazla ya da hiç gol atamaz olmuşuz. bütün bu olumsuzlukların içinde arada iki güzel hareket, iki güzel pas, olumlu bir şeyler görebiliyorsak yine bu insanla oluyor. elimizde böyle bir oyuncu var ve biz hala başka aşklar peşinde koşuyoruz. evet cidden unutkan olmasak bu kadar ve aşkımıza sahip çıkabilsek her an terketmeye hazır olmasak. zor mu? bilsek elimizdekilerin değerini, korumaya çalışsak. üstüne çullanmaya hazır bekleyenler varken biz onlara kolaylık sağlamasak.
  
  dilerim uzun yıllar bizle olursun lincoln. umarım bir delilik yapıp seni göndermezler. sen bizi seviyorsun bunu biliyorum. ve hem senin bize hem bizim sana ihtiyacımız var. beraber yaşanacak çok şey var.
  (bkz: sonuna kadar lincoln)
• 879

  ligin ilk yarısında ortalığı kasıp kavururken bir anda gene tu kaka oldu. neden? yönetmeyi beceremeyenler sayesinde. elinde oynamak isteyen çok hazır bir adamı oynatmazsan, futboldan soğutursan "hadi şimdi oynayabilirsin" dediğinde ve yapamadığında "ama bu nası profesyonellik, bik bik.." diye ötme hakkın da yoktur.
  
  sen sanıyor musun ki, hagi leeds maçında döktürürken bir anda teknik direktör bülent korkmaz tarafından kenara alınsa hiç problem yapmadan gelip kulübede oturacak? hayır tabii ki. her şeyi bu kadar kabul eden bir adam olsaydı ilk önce leeds taraftarının o baskısını kabullenirdi.
  
  bak bu son cümle her şeyi anlatıyor, anlayana tabii..
• 880

  lincoln bir anda alınmadı oynamadığı için alındı oyundan. kime neyi anlatmaya çalışıyorum ki. kötü futbolcu olduğunu söylemiyorum. ben daha önce de 10 numaralar gördüm bu takımda. ama gördüğüm başka bir şey daha var parmağında oynatılan taraftar. bu adam istediği zaman oynuyor. ve bugünde istedi. sezon bitiyor. bir takım kararlar alınacak. geçen sezon adnan polat gereken yapılacak oynamayan gidecek dediği zaman oynamaya başladı bu futbolcu. ve yine benzer açıklamanın arkasından lincoln yine oyunda. yine kahraman. yazık çok yazık. oynaması için hep ozaman pışpışlayacağız bu adamı. kötü olduğunda bile oyundan almayacağız. gittiği yerlerden geç dönecek ses çıkarmayacağız. antreman eksiği var diyip oynamak istemediği zaman tamam koçum diyeceğiz. sakatım diyecek aman abi lafımı olur el pençe divan duracağız. yeter ki 3-5 maçta adam gibi oynasın. onlar da bir kaç önemli maç dışında - o da belki-böyle küme düşen takımlar olsun. öyle mi? peki o zaman. bence de kalsın. lincoln gitme.
• 881

  lincoln pasa dayalı futbolda kullanılacak bir hücüm oyuncusudur...
  ne bir hagi dir ne de bir messi....
  ne dribblingi iyidir ne uzaktan şutları nede frikikleri... dikkatinizi çekerim onun kornerlerinden attığımı gol sayısı 5i geçmez...
  
  e nedir bu adamın marifeti... skibbe'nin wenger'in pas trafiğine dayalı sisteminde kralı oynar bu adam...
  tam olarak maçı herhta berlin maçıdır bu adamın... oyunu gazete başlıklarındaki maestro gibi yönetir...
  araya kaçmayı iyi bilen forveti delicesine besler... kendisi koşmaz ama topu oynatarak rakibi delicesine koşturur....
  
  bu şekilde kullanılırsa en sorunlu hali bile takıma çok şey katar fakat zaten kişilik olarak bazı problemleri olan lincoln'e ona tam anlamıyla ters, koşanın forma kapacağı,savunma anlayışlı bir taktikle oynatir... ondan alex gibi adam geçmesi, frikik atmasi veya gol atmasi beklenirse bugünkü lincoln çıkar ortaya....
  
  lincoln'ü oynatmamak için sayılabilecek sebep çok, olay zaten lincoln'le o baskılı topu oynatmakta...
• 882

  çoğu büyük yetenek gibi kaprisleri olan oyuncumuz.
• 883

  basketbolda bir tabir vardır: ''bir takım point-guard'ı kadar iyidir, daha fazlası değil...'' futbola uyarlarsak bunu ''bir takım 10 numarası kadar iyidir.'' anlamını çıkartırım. gelelim lincoln'e.
  geçen seneki şampiyonluğumuzda, lincoln'ün ilk 3-4 hafta dışında payı olduğunu düşünen var mı? zannetmiyorum. ne olmuştu geçen sene? disiplin manyağı kalli, lincoln'ü önemli bir maç -beşiktaş maçı- arefesinde kadro dışı bıraktı. lincoln de o günden sonra çatır çatır parasını aldığı takımına küstü, vermesi gerekenleri vermedi. buraya kadar hemfikiriz sanıyorum.
  hadi geçen sene kalli bozdu ahengini lincoln'ün. bu seneye bakalım. lincoln'e en çok ihtiyacımız olan maçlar hangileri? milyonlarca euro para kazanacağımız şampiyonlar liginin ön eleme maçları tabii ki. düşünün, hafızasına benim kadar güvenen bir insan bile şu anda düşünüyor ''acaba lincoln o maçlarda sakat ya da cezalı mıydı'' diye. o kadar etkisiz oynamış yani. sonra lig başlamış, lincoln skibbe ile mutlu bir portre cizmiş ilk yarıda. ikinci yarıda ise gözle görülür bir düşüş gözlenmekte. derken bir hoca değişikliği meydana gelmiş, skibbe yerine bülent korkmaz başa geçmiş. ve hamburgla oynanan kader maçı gelip çatmış. lincoln'ün oyundan çıkması hata, kabul. ama lincoln'ün bundan sonra hocasına el-kol hareketleri yapması -kimine göre fuck off demesi- daha büyük hata. oyundan her alınan üzülüp hocasına itiraz edicekse bunun sonunu kimse alamaz. ondan sonra o veya bu şekilde trabzonspor maçında oynatılmamış, önüne kendisini affettirmek için büyük bir fırsat olan hamburg'la oynanacak rövanş maçı çıkmıştır.
  ancak hamburg maçında adeta hocasını cezalandırmak istercesine sahada silik bir performans çizmiş, 60.dk.'da -bu sefer doğru bir kararla- oyundan alınmıştır. bu sefer de oyundan alınınca direk soyunma odasının yolunu tutmuştur. bu seneki avrupa maceramızın da sonu olmuştur bu maç.
  
  lincoln, iyi oyuncudur. ama galatasaray'a yetecek kapasitede bir oyuncu değildir. ayriyeten çok ciddi sorunları olan bir futbolcudur. en iyi sezonunu geçirdiği almanya'da o sezonun son haftalarına girilirken yaptıkları ortadadır.
  sonuçta 2. sezonunu geride bıraktı. gelirken kesinlikle hepimizin beklentileri daha yüksekti. tek başına kupalar kazandırmasa da, büyük başarılarda büyük payının olmasını bekliyorduk. ama olmadı, yapamadı. bu saatten sonra da yapabilir mi, sanmıyorum...
• 884

  1 mayis 2009 hacettepe galatasaray macindan önce bir görüntü:
  
  http://www.maraton.com.tr/...3_2_090501191912.jpg
• 885

  ağrıma giden; kendisi için antreman yapmıyor, çalışmıyor, istemiyor denmesinin yanında onun herhangi bi maçta çıkıp sabri, hasan, volkan, ümit, mehmet gibi oyuncuların bir araya gelerek yapamayacakları hareketleri o haliyle yapabiliyor olmasıdır. örneğin; 1 mayıs 2000 hacettepe galatasaray macinda kendisinin attığı adrese teslim o iki *pası galatasaray'da yapabilecek oyuncu sayısı bir elin parmaklarından fazla değildir.
  
  (bkz: ego kurbanı futbolcu tipi)
• 886

  sporxte okuduğum habere göre hacettepe maçında kaptanlık pazubandını takamadığı için bülent korkmaz' a gene küsen sorunlu futbolcu. bu adamın sorun çıkarmaması için elini ayağını öpmemiz mi gerekiyor anlamıyorum. skibbe herhalde öyle yapıyordu.
• 887

  http://www.maraton.com.tr/news.php?news_id=76510
  
  gülsek mi? ağlasak mı? belli değil. kaynak fanatik olunca pek inanası gelmiyor insanın ama bu yönetimle her iş gelir başımıza...
• 888

  zvjezdan misimovic'in bayern munih'e gitme ihtimalini dusununce, onumuzdeki sezon wolfsburg'da oynaması cok buyuk ihtimal olan futbolcu.
• 889

  her transfer döneminde büyük futbolcularla türk kulüplerinin ismi anılılır. mesela (bkz: juninho) veya (bkz: riquelme)
  ve bilinmeyen yöneticeler açıklama yaparlar tuhaf gazetelere. mesela (bkz: fotospor)
  
  -takım içi dengeleri bozmak istemiyoruz. *
  
  ve haberdeki cümle hep edilgen yapı ile biter. mesela (bkz: öğrenildi) *
  hikayenin sonunda galatasaray a,b planını diil c planındaki futbolcuyu alır. mesela (bkz: lincoln)
  geçici sevinçler yaşayan biz taraftara ise sonunda elde hüzün ve hayalkırıklığı kalır.
• 890

  'vurun abalıya' sözündeki abalı olan arkadaş.
• 891

  topun, ancak onun ayağına geldiğinde top olduğuna isyan etmediği futbolcu.
• 892

  fenerbahçeli, geçen yılın turkcell süper lig gol kralı semih şentürk'ten ve geçen yılın la liga gol kralı daniel güiza'dan daha fazla gol atan orta saha oyuncumuz.
• 893

  9 mayıs 2009 galatasaray ankaragücü maçında toparlandığının hafif sinyallerini vermektedir. zaten son 5 ve ilk 5 hafta top oynuyor sonra yatıyor :)
• 894

  ligtv tarafından 9 mayıs 2009 galatasaray ankaragücü maçında attığı ve yaptığı klas pas ve hareketleri inatla gösterilmeyen futbolcu. hani ligin değerini artırıyordunuz? siz gidin de maldonado'nun yan paslarını,emre belözoğlu'nun kafa kesmelerini gösterin.
• 895

  9 mayıs 2009 galatasaray ankaragücü maçında özellikle ilk yarı futbola dair bütün güzellikleri bir film olarak gösterime koymuştur. izlemesi keyifli olandır.
  maç içinde belki de ona dair detaylar pek dikkat çekmiyor çoğu kişi tarafından. ama maç içinde sürekli konuşuyor herkesle, yönlendiriyor. tekme de yese, kene gibi yapışsalar da 3 kişi birden dönüp de hoop ne oluyor demiyor, işine bakıyor, sinirli baros'u sakinleştiriyor, sakatlanan arda'nın yanına koşuyor, sürekli boşa kaçıyor eliyle arkadaşına pası atacağı yeri söylüyor, pas alamadığında, top kayıplarında veya tercih edilmediğinde aynı sükunetle dönüyor oyuna sinirin 's' si olmadan.
  ve top onun ayağına geldiğinde mutlaka oyun rahatlıyor, hiç ama hiç gereksiz kullanmıyor topu. topu hiç üzmüyor yahu bu insan. topu diyar diyar gezdiriyor, öyle ki tekrar onun ayağına gelene kadar bence gurbete çıkıyor top. ne zaman ki dokunuyor topa tamam bitiyor hasretlik, tamamlanıyor aşk sahnesi.
  futbol bir filmse, cassio'nun topla buluştuğu an en güzel aşk sahnesidir.**
• 896

  eğerki schuster gelirse 2008-2009 sezonu ilk yarısında oynadığı futbolu devam ettireceğine inandığım futbolcu.
• 897

  hakkinda iyi oynadiginda bile, gotunu kurtarmak icin iyi oynuyor denilen futbolcu.
  cek git lincoln'um senin degerini bilecek diyarlara. bize mehmet guven, baris mustahak orta sahada. sen fazla geldin.
• 898

  9 mayıs 2009 galatasaray ankaragücü maçında penaltı sırasında ellerini yukarı kaldırıp dua etti, vuruş gol olduktan sonra barosa doğru koşarken diğer takım arkadaşlarına " gelin gelin " şeklinde işaret yaptı. sayın cassio de souza soares lincoln bu takımda gerçekten maç kazanmak isteyen biri varsa onların en başında sen geliyorsun. bundan adım gibi eminim. sonuna kadar bizimle kalman dileğiyle. tanrı seni ait olduğun yerden ayırmasın.
• 899

  hakkında çıkan "galatasaray'da kalabilmek için son haftalarda iyi performans sergiliyor. bu kadar parayı galatasaray'dan başka nerde alabilir ki? bidi bidi hede hödö" şeklindeki haberleri çok komik bulduğum futbolcumuz.
• 900

  bülent korkmaz'ın biletinin kesilmiş olması sebebiyle daha bir toparlandığı yayılan haberler arasındadır.
  
  ama ne olursa olsun lincoln, her unforgiven dinleyişimde, her nakaratın "because your unforgiven too"* kısmında beni az ağlatmadın. gitmeni istiyorum artık lincoln. gözünü seveyim git.
  
  ha bak felix magath seni istiyor diye değerini arttırmaya çalışıyorsan saygım sonsuz olacak sana karşı.