bu adamın gerçekten neyi hasretle anılıyor anlamıyorum. sadece skibbe döneminde doğru dürüst top oynadı. geri kalan dönemde ful yatışta idi. üstüne üstlük kulüpten de bir kamyon para alıyordu.
bunu schalke'den almışlardı. hamit ve halil altıntop kardeşlerin sadece 1 sezon beraber oynadıkları schalke döneminde stutgart ile şampiyonluk için çekişiyorlardı. son haftalarda lincoln gitti rakibine kafa mı atmıştı ne yapmıştı işte ardından 5 maç ceza aldı. tabbii sezon sonunda stutgart şampiyon oldu. schalke taraftarı şampiyonluğun kaybedilmesi olarak bunu gösteriyorlardı ve de sezon bitiminde hemen galatasaray'a şutlandı.
o dönem schalke'nin tarihinde şampiyonluğa en çok yaklaştığı sezondu. lincoln'u 3 sezon oynattıktan sonra sezon bitiminde 5 milyon euro'ya galatasaray'a satmışlardı. schalke'de tek giden lincoln değildi. hamit altıntop'da bayern münih'e transfer olmuştu. stutgart'da da khedira real madrid'e transfer olmuştu çok net hatırlıyorum.
fenerbahçe'de o sezon roberto carlos'u transfer etmişti. hatta iki oyuncu da sürekli birbirleriyle karşılaştırılıyorlardı. fenerbahçe roberto carlos için taraftarlara açık imza töreni düzenlemişlerdi. adam biraz top sektirip sonra bir taraftarı işaret ederek topu tribüne dikmişti. lincoln ise geldi yüksek bir balkondan aşağıdaki taraftarlara sariiiii taraftar da kırmızı, lincoln tekrar sariiii diye bağırmıştı falan :)
lincoln'un galatasaray kariyeri tıpkı kendisinden sonra yerine gelen bir diğer brezilyalı elano blumer gibi ilk maçında güzel bir golle başlamıştı. ilk başta, 2 sezon takımı çalıştıran ve ilk sezonunda takımı şampiyon yapan fakat ikinci sezonunda takımı 2. yapınca gönderilen eric gerets'in yerine getirilen feldkamp ile 2007 yazında başlayan galatasaray macerası sezon bitmeden feldkamp ile yollar bitime 6 hafta kala feldkamp'ın görevi bırakmasıyla, sezonun geri kalan 6 haftalık diliminde takımın başında cevat güler ile devam etti ve lig onunla bitirildi. o sezon evet şampiyon olduk fakat lincoln ligde sadece 19 maçta oynadı ve 5 gol 5 asist yaptı. toplamda da 27 maçta 7 gol 8 asist yaptı.
lincoln galatasaray'da ikinci sezonuna bir önceki sezon uefa gruplarından çıktıklarında 3. turda karşılaşıp ilk maçta kendi sahamızda sayısız gol kaçırıp 0-0 berabere kaldığımız ikinci maçta deplasmandaysa 5-1 yenildiğimiz bayern leverkusen'in o sıradaki teknik direktörü michael skibbe ile başlamıştı. işte bu dönemde skibbe bir şekilde motive etmeyi başardı ve bundan verim almayı başardı. inişli çıkışlı saha sonuçlarından dolayı skibbe şubat ayı sonunda, kendi sahamızda 21. hafta maçında lincoln'un 1 gol attığı kocaelispor'a 5-2 yenilip gönderilene kadar takım için uğraş veriyordu. skibbe yerine gelen bülent korkmaz bunun şımarık tavırlarına taviz vermeyince ipler orada koptu.
bulent korkmaz gelir gelir gelmez çıktığı, skibbe ile fransa'da 0-0 berabere kaldığımız bordeux maçının istanbul'daki rövanşında 4-3 kazanırken lincoln o maçta 1 asist yapmıştı. işte korkmaz'ın lincoln'den doğru dürüst yararlandığı belki de tek maç budur. skibbe döneminde ligde 15 maçta 8 gol 13 asist yapan lincoln, bülent kokmaz döneminde ligde 8 maçta 1 asist yaptı. adam canı isteyince oynuyordu ama parasını her şekilde alıyordu. o sezonu 5. sırada tamamlarken beşiktaş sezonu mustafa denizli ile çifte kupa ile tamamlamıştı.
ertesi sezon takımın başına bülent korkmaz yerine rijkaard getirildi. takım almanya'da bochum'da kamp yaparken kendi keyfi olarak kampa katılmamıştı. daha sonra takımın kamp yaptığı yerin 20 km uzaklıkta kızlarla alem yaptığı öğrenilince adnan polat idi galiba bunu apar topar brezilya'ya palmerias'a satıyor. 2 sezon önce 5 milyon euro'ya alınan adam yarı fiyatından bile ucuza 2.10 milyon euro'ya satılıyor.
galatasaray kariyeri boyunca akılda kalan en önemli özelliği oldukça sorunlu ve şımarık biri olduğuydu. o dönemde kışın soğuk deplasman maçlarına sakatlığını öne sürüp gitmemesiyle ve türkiye kupası fener rövanşında volkan demirel'in bunu sahada kovalamasıyla ün salmıştı. bütün bunlara rağmen takımda en çok kazanan oyunculardan biri olması da diğer oyuncular arasında da huzursuzluk yaratmıştı.
lincoln'u bazı taraftarların sevmesi normal. tıpkı muhammet ali'nin de boksörken seyircilere yönelik yaptığı gibi bazı maçlarda tribünleri çoşturmak adına hareketler yapardı. arada biraz şova kaçtığı olurdu. sahada topu sektire sürmesi, gol attıktan sonra korner bayrağını çıkartıp saz veya gitar gibi çalıp dans etmesi gibi değişik hareketleri vardı.
https://www.milliyet.com.tr/...k-eden-yanit-1114981eğer gerçekten özlenecek biri varsa o da yanlış zamanda gelen zvjezdan misimovic'dir. lincoln'un yerine alınan elano blumer ile beraber sadece yarım sezon oynadılar. ikisi beraber yan yana harikalar yaratabilirlerdi ama olmadı maalesef. o adam halen daha içimde bir yaradır. ne rijkaard ne hagi adamı doğru dürüst oynatamadı. 4-3-3 ün ileri üçlüsünün solunda misimovic mi oynatılır kardeşim. neyse bakalım.