resim
Burak Yılmaz
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kayserispor
Yaş:39
Uyruk:Türkiye
  • 9901
    guardiola'ya yanılmıyorsam geçtiğimiz sene lewandowski'nin performansı soruluyor ve hoca da: önemli olan büyük resim, büyük resimde iyi oynayan bir bayern var dolayısı memnunum vb. tarzda bir açıklama yapıyor. yani bireysel olarak lewandowski'nin performansından çok takımın uyumuna odaklanmak gerektiğine dikkat çekiyor.

    işte burak yılmaz mevzusu tam da bununla alakalı. burak oyunda olduğunda takımın uyumu bozuluyor, rahat rahat pas yapamıyor, bugün ki gibi oyun kontrolünü elinde tutamıyor, rölantide maç götüremiyor. ama bireysel olarak burak gol atıyor mu atıyor.

    yine bir diğer örnek arda turan'a barcelona'ya transferindeki en önemli özelliğin sence nedir diye soruluyor. asistim, oyun zekam, pas kalitem demiyor arda. top kaybetmiyorum bence en önemli etken bu diyor. şimdi aynı şeyi burak için düşünelim. ofsayt , fauller, pas hataları, hatalı top kontrolleri, hava topu alamayışı. bunların her birisi topun karşı takıma geçmesi ve karşı takımın gol araması demek, defansın daha fazla zorlanması demek, kaleciye daha çok iş düşecek demek, orta saha oyunu rakip sahaya yıkamadığı için git gel yapmak zorunda kalacak ve daha fazla yorulacak demek.

    işte bunlardan dolayı burak yılmaz oynatılmamalı.
  • 9902
    valla bugun resmen pozisyon uretemedik ilerde cok cılız kaldik. buraktan daha etkili bir adam cikarana kadar, muhtemelen yunus malli cok iyi cikmazsa yada enes ciddi gelisim göstermezse hala buraka mahkumuz. yani cenk de antepli muhammed de enes de potansiyelli. ama bu aşamalarda oynamayi cok kucumsuyoruz. burak yilmaza euro16da da ciddi ihtiyaç duyacağımızı düşünüyorum.

    bugun de burak olsa ilerde cok daha fazla pozisyon bulurduk. kotu oynadigi zamanlar oluyor, top tutamiyor evet ama ileride pozisyon zenginligi yaratma acisindan burak kucumsendigi kadar yerlere vurulacak bir adam degil.

    sevmeyin, elestirin ama o derece degil. bugun selcuk av mevsimini acmasa kaleyi bulan sutumuz olmadan maci bitirecektik. burak yok herkesi yeniyoruz ohhh bakis acisi biraz manuplatif kaciyor.
  • 9907
    iyileşse bile artık bize katkı veremeyecek forvetimizdir. hem rakiplerin kendisini çözmeleri hem de oyun içinde kendisinin bonus özelliklerinin olmaması her maç bize olumsuz olarak geri dönecektir. burak hiçbir zaman kompakt bir oyuncu olmadı. sürpriz koşuları, takipçiliğiyle, fırsatçılığıyla öne çıkan bir forvetti hep. kendisi 33 gol attığı sezonda bile çok süper değildi. şenol hoca'nın şapkadan tavşan çıkararak ortaya koyduğu birşeydi. rakiplerin kendisini çözmesi 3 sene sürdü. çevre kontrolü yapamayan, forvetliğin temel kurallarını bilmeyen bir futbolcu. kendisine de çok kızamıyorum aslına bakarsanız. 26-27 yaşından sonra forvet yapılmaya çalışıldı. bir forvette olması gereken topsuz alan, çevre kontrolü, hücumda pas istasyonu olma gibi özellikler alt yapı eğitimiyle kazandırılabilecek şeylerdir. ancak bu kadar olabilir ne eksik ne fazla. yaşla beraber bu saatten sonra gerilemeye başlayacaktır. kendisinden maksimum verimi aldık artık. yabancı sınırı da düzenlendiğine göre devre arası mutlaka 3-5 e bakılmadan satılmalıdır. hem klübe sıcak para girişi olacak hem de yüksek maaş yükünden kurtulabileceğiz.

    edit: arkadaşım yalan mı söylüyoruz? ofsaytı verirken azıcık vicdanlı olun. bu kadar bağnazlık bünyeye zarar.

    edit 2: ahaahahah burak hakkında yazdığım bu entry de en ofsaytlarıma girmiş :) yazık be valla yazık. galatasaray'ın kurtuluşunu burak'ta görenler var hala.
  • 9908
    kendisinin gol kaçırışları ile hakan şükür'ün kaçırmalarını karşılaştırmak yanlış olur. hakan evet o da gol kaçırırdı, uzun süreler gol de atamazdı ama yanındakine attırırdı o durumlarda. zaten assist yapmayı gol atmak kadar seviyorum tarzı açıklamalarını hatırlıyorum. bir gün birine bana niye atmadın diye bağırdığını bencillik yaptığını veya eli belinde rakip sahada top beklediğini yürüdüğünü de hatırlamam.

    yani anlayacağınız gol kaçırmak var gol kaçırmak var. birinde takımın tüm hücum gücünü bitirirsin öbüründe sen atamazsın ama başkasının atmasına da engel olmazsın. hakan ile burak arasındaki en büyük fark budur.
  • 9910
    skor taraftarlarını ortaya çıkartmış futbolcumuzdur.

    burak yılmaz bu sezona iyi başlamadı ama daha iyisi bulunana kadar hem milli takımın hemde galatasaray'ın mutlak ihtiyacıdır kendisi.

    lafı eveleyip gevelemeye gerek yok.

    kısa ve net sorularım olacak;

    1) podolski başakşehir maçında sahada gezdi mi ? gezdi. etkisiz miydi ? etkisizdi. kazanamasaydık eleştirecek miydin ? evet.

    2) milli takım izlanda maçında bol pozisyona girebildi mi ? hayır. etkisiz miydi ? evet. selçuk inan 89'da atmasaydı ve play-off'a kalsaydı eleştiri olacak mıydı? evet.

    peki ne oldu ?

    podolski'nin elle golü, selçuk'un free kick golü her şeyin üzerini örttü. olan gene burak yılmaz'a oldu.

    süperdir, şahanedir demiyorum fakat hem milli takım hem galatasaray için daha iyisi şu an yoktur.

    bir söz vardır. çalışan hata yapar diye. forvet için ise çalışkan forvet pozisyona girer. başakşehir maçında bomboş kaleye kaçırması dışında podolski'nin kaç pozisyonu var ?
  • 9911
    sorunun kendisinde oladığı forvet oyuncumuz. asıl sorun bizi burak'a muhtaç bırakan yönetim, teknik direktördedir. ne demişler? atatnınla tutanın iyi olursa kazanırsın. tutanımıza laf yok ama atanımız yıllardır kanaya yaramız olmaya aday. drogba gibi üst düzey bir yetenek olmasa burak bu kadar kalıcı olamazdı diye düşünüyorum. gerek top indirmeleri gerek burak'a koşu yapacak alan bırakmasıyla üst düzeyde yardımcı oldu.

    lafın kısası gerçekten başarı bekliyorsak artık burak'tan ümidi kesip en az 2 tane 'kumaşı kaliteli' forvet alıp önce umut'u sonra da burak'ı şutlayacaksın.
  • 9912
    kendisi nasıl oluyor da podolski üzerinden savunuluyor anlamış değilim. evet, şu an için maalesef hem milli takım, hem galatasaray burak'tan daha iyi bir forvete sahip değil. ama lütfen kariyerinin en formsuz dönemini geçiren, hiçbir taraftarın da beğenmediği, üstüne üstlük kendi bölgesinde oynamayan podolski'yi karşılaştırmayın. şuan podolski'nin sevenleri bile "ölüsü bu haldeyse dirisi ne yapar" diyebiliyor sadece, yani sevenleri bile ölü olduğunu kabul etmiş.
    burak yılmaz şuan için elimizdeki en iyi forvettir ama kendisine yaptıkları için teşekkür edilmeli, devre arasında güzel bir fiyata satılmalı, yerine daha ucuza yada aynı paraya, genç, başarıya aç 2 adet forvet alınmalıdır.
  • 9913
    futbolun birçok gereklerini yerine getiremiyor. ama burak yılmaz koşmuyor mücadele etmiyor diyen adama sadece gülerim. başakşehir maçında podolski'nin o performasını burak gösterse 90 dk sahada gezdi hiçbişey yapmadı elle kontrol edip bi gol attı qral oldu diyecektiniz. azıcık objektif olun. kininiz nefretiniz maçları izlerken oyuncuları objektif değerlendirmenize engel olmasın.

    burak yılmaz hücum faulmuş. milan baros neydi? istisnasız her maç sarı kart gören, rakip stoperlere sürekli faul yapan bir forvet değil miydi baros?
    burak yılmaz gol kaçırıyormuş. bana girdiği pozisyonları gol yapma becerisi %85 olan bi oyuncu gösterin. (%75 olanın fmde bitiricliiğini 20 yapıyorlar) hem koşacak çabalayacak hem de üstüne bir de her yakaladığını atacak. öyle bir dünya yok arkadaşım geçin o işi.
    hakan şükür konusu açanlara şunu söyleyeyim, burak 3 senedir bizde. hakan şükür'ün 1 sezonda kaçırdığı kadar gol kaçırmamıştır henüz. kaçırmıştır diyen yazar maksimum 20 yaşındadır hakan şükür'lü günleri hayal meyal hatırlıyordur. bi maç hatırlıyorum 6 pastan 2 tane yandan auta tıngır tıngır yuvarlamıştı hakan saç baş yolmuştuk.

    mancini kendisinden sol açık yaratmaya çalışırken çok komik goller kaçırdı burak. ama onun dışında öyle bu çok gol kaçırıyor yea dencek kadar gol kaçırmadı. sanırım siz futbol maçlarının sadece özetlerini izlediğinizden gol denen şey hiç kaçmıyor millet yakaladığını atıyor falan zannediyorsunuz.

    burak yılmaz'ı bencillik, top kontrolü, pas tercihleri vs gibi özellikleri nedeniyle hep eleştirdim. yine eleştireceğim. ama burak hiç koşmuyor, burak çok fazla gol kaçırıyor gibi argümanlar sunan adamı maçları biraz daha objektif gözlerle izlemeye davet ediyorum.

    gerçi bazı oyuncuları gol yedirseler çok iyi oksijenli solunum yapıyor, kanattan bindirme yapmasalar orta yapmasalar ama geriden iyi oyun koruyor diye övecek materyaller ararken bazı oyuncuları ne yaparsalar yapsınlar itin götüne sokup çıkaran adamlardan bahsediyorum... burak yılmaz'ın hollanda maçında attığı golü bile niye kaleye vurdu diye eleştiren adamlarda objektiflik aramak ne derece doğru o da tartışılır. adam 7 metrelik kalenin önünce topla bomboş buluşmuş dönmüş vurmuş gol atmış skor zaten 2-0. niye kaleye vurdu yazan gördüm ya. podolski olsa alman panzeri müthiş özgüven bla bla bla başlarlardı.

    ben burda burak yılmaz'ı övmüyorum. fanboyu falan da değilim. fanboyu olabileceğim tek şey galatasaray armasıdır. sadece performans değerlendirirken birazcık daha objektif olun. nefretiniz kininiz objektifliğinizin önüne geçmesin.

    tomas necid'in bursaspor'da attığı gollerden gaza gelip çok iyi oyuncu burak'tan iyi falan yazanlar olmuştu. tomas necid'in attığı golleri bi açın izleyin. kale sahasında bomboş topa vuruyor. sonra şu soruyu sorun. biz forvet oyuncularımızı o bölgede topla buluşturabiliyor muyuz? biz forvetlerimizi o bölgede topla buluşturacak hücum varyasyonlarını malesef yapamıyoruz. forvetlerimiz topla hep rakip ceza yayının önünde 2 stoperin kucağındayken buluşuyor. onu gol yapmak için de sergio aguera'ya ihtiyacın var. bizim önce düzeltmemiz gereken bi hücum varyasyonu problemimiz var. bunu nasıl göremiyorsunuz gerçekten anlamıyorum. adam zannediyor ki burak'ın yerine x bi oyuncuyu koysak bütün dertler bitecek. nah bitecek. sen forvetini rakip kaleye uzak noktada 2 stoperin kucağındayken topla buluşturduğun sürece elinde kun aguero alexis sanchez gibi forvetler olmadığı sürece bitmeyecek dertler.
  • 9914
    hakkinda bu kadar degerlendirme yapilmis ama futbol mantigi icerisinde tek bir duzgun yaklasim yok. savunurken de elestirirken de.
    en basindan baslayallim: hakan sukur

    hakan sukur pozisyonu yaratan futbolcuydu, burak yimaz bitirici noktadaki futbolcu. hakan sukur'un kacirdigi goller ve kacirma sekliyle burak yilmaz'i karsilastirmak sag bekle sag acigi karsilastirmaya benzer. pozisyon gereklilikleri bambaska iki ayni cizgi oyuncusu gibi yani. hakan sukur ozellikle 96'dan sonra son vurusunu degistirmeye baslamis bir oyuncu. 96-97 sezonuna kadar kaleciyle karsi karsiyayken calim atip bos kaleye birakirken ve kaleyi yakindan gordugunde topa asilan bir adamken o sezonlardan sonra kaleciye bakip kalecinin yaptigi adima gore kaleye gonderen bir adam oldu. kacirdigi gollerin (ozellikle 97-98 sonrasi) hepsinde harika vurus denedigini gorursunuz. bunda elbette hagi'nin etkisi de vardir cunku hagi turkiye'ye kalecilerin adimina bakmayi ogretti. o jenerasyon bunu yapabildiyse de ondan sonraki oyuncularda bunu yapabilen sadece arda vardi. hadi bunun da disinda hakan sukur, burak yilmaz'in su andaki yasindayken pozisyonu parkta yurur gibi bitiren bir adama donusmustu. galatasaray'a son gelisinde 10 numarali formayi aldigi sezonu hatirlayin. hagi gibi oynuyordu adam, yani takimi yukari cekerek ve pozisyonu mutlaka bitirerek. burak yilmaz ise gucu bitmis gibi oynuyor 1 senedir.

    hakan kismini yuzeysel gectikten sonra burak yilmaz ozelinde santrafor ve gereklilikleri uzerine konusabiliriz.

    "burak yilmaz cok kosuyor, cok calisiyor o nedenle pozisyona giriyor ama kacirdigi da oluyor. hem diger santraforlar gibi biz burak'i ceza sahasi icinde bulusturamiyoruz ki"
    bundaki en onemli hata su, bilgisayar oyunlarindaki gibi futbolcularin belli bir kosu yapabildigi ve ceza sahasina yaklasitiginda o kosunun default olarak yapilacagi, eger o pozisyon bitirilememisse hata o topu getiremeyende diye dusunuluyor. maalesef sorun baska. santrafor icin fundemental ceza sahasinda yer kaplayabilmeyi, kafa topuna cikma zamanlamasi, top istopu ve ceza sahasi ici kosusu anlamina gelir. nasil ki basketbolda pivotlardan (ozellikle eskiden) post up ogrenmesi istenir, box out yapmasi elzemdir vs vs. santraforun da benzer fundementali ogrenmis olmasi gerekir. burak yilmaz bu saydigim fundementallarin hicbirine sahip degil. haliyle galatasaray topu ceza sahasi cevresinde cevirirken o topun gelebilecegi noktaya once pas istasyonu olmak icin cikmasi gerektigini bilmiyor ve defans arkasi kosusunu dikine yapiyor sanki kontra atakmis gibi. bunun yaninda topun geldigi kanattaki oyuncuya bakip atabilecegi noktaya cikmaktansa ezbere kaleye dogru kosu yapiyor. haliyle ceza sahasi icinde forvetlerimizi bulusturamamis oluyoruz.

    ceza sahasinda futbolcunu topla bulusturmak icin o icerideki oyuncunun kendini bosa cikartacak bos kosuyu yapabiliyor olmasi ya da pas/orta yapilirken ceza sahasinda yer kaplamayi bilmesi gerekiyor. mesela umut ve burak iki santrafor oynuyor ve top sagdan geliyorsa ve sag santrafor umut'sa umut'un one dogru hamle yapmasi gerekir, burak'in ise onun topun acisina gore daha arkasinda ve biraz daha disariya dogru konumlanmasi gerekir. burak ise duz kaleye kosu yapmaya devam ediyor her zaman. umut da bu konuda cok kotu dogruyu soylemek gerekirse.

    burak'in karsilastirildigi necid yabanci bir futbolcu ve fundemental'i turk futbolculardan daha iyi. haliyle icguduleri sadece sansa bagli degil, belli bir egitimin ve sistemin urunu. ceza sahasi ici golculerinde bu icgudu ve beceri cok daha ust duzeydir. adamlar bos kaleye atmis yahu dersiniz ama sezonda 20 gol ortalamanin ustune cikiyorlardir her zaman. falcao iyi oldugu donemde en buyuk ozelligi dogru yerde dogru zamanda olmasiydi. sakatlik sonrasi yavaslamasi ve formsuzlugu bunu golgelese de modern zamanlarda bunu en iyi yapan adamlardandi. burak'in da falcao tarzi sahip olamadigi topa dogru yerde mudahale edip attigi goller var. ama bir elin pamagini gecmez.

    burak galatasaray'in isine yaramaz mi? hala yarayabilir. fakat galatasaray'in artik daha sistemli oynamasi gerekiyor. ceza sahasi etrafinda rahat top ceviremeden ve hiz yakalayamadan avrupada basarili olamazsiniz. burak'la yapabildigimiz tek iyi sey rakip defansi -eger olursa tabi- dengesiz yakalarsak defans arkasina quarterback pasi vermek. boyle mac kazanirsiniz, avrupada basariyi degil.

    x futbolcudan kasit yine fundemental'i berbat ama fiziksel ozellikleri iyi bir adamsa hic gelmesin bosuna masraf etmeyelim. galatasaray'in ihtiyaci futbolu bilerek oynayan, pozisyon gerekliliklerini gozu kapali yapabilecek adam. ve bu adam isterse senede 10 golu zor atsin onemli degil. boyle adamlar da avrupada cok fazla var. turkiye ligi yavas bir lig oldugu icin cok hizli kosucu olmasa bile galatasaray'a fazlaca katkida bulunurlar.

    yine yazi o kadar uzadi ki sadece ceza sahasi ici kosusundan bahsetmis olduk. daha fazla uzatmayayim, diger seyleri de baska zaman konusuruz.
  • 9916
    öncelikle bu golü bir daha izleyelim.

    https://www.youtube.com/watch?v=7Sv1fyRtce0

    bu gol üzerinden burak'a "burak o vuruşu yapamazdı" vs. şeklinde eleştiriler yapılıyordu. açıkçası aynı pozisyonda topu alabilseydi bu şekilde bir vuruş yapmasa bile bir şekilde atardı bence burak. ama konumuz burak'ın bu topu atabilmesi veya atamaması değil. burada sormamız gereken bir soru var: milli takım sonraki iki maçında neden hiçbir oyuncusunu bu şekilde pozisyona sokamadı?

    golü bir daha ve bu sefer sadece burak'a odaklanarak izleyelim.

    benim gördüğüm kadarıyla burada pozisyona giren oğuzhan değil, onu pozisyona sokan kişi burak. çapraz koşu 4 numaralı hollanda stoperini oğuzhan'ı marke etmesini engelliyor ve haliyle oğuzhan rahat bir şekilde topu alıyor, golü yapıyor.

    cenk'in burak'tan iyi forvet olduğunu falan iddia edenler vardı. bir sonraki maç olan çek cumhuriyeti maçında benzer pozisyonlara cenk de girdi. (bu pozisyonları bulup tek tek göstermek isterdim ama o kadar uğraşamam malesef. isteyen maçı bir daha açıp bu dediğimi görebilir.) cenk bu pozisyonlarda ya orta sahaya top taşımaya yardım etti ya da dikine koşu yaptı. haliyle orta sahadan hiçbir oyuncuya bu sürpriz koşuları yaptıramadı. iki stoper birbirinden hiç uzaklaşmadığı için de atılan bütün paslar savunmanın kucağında kaldı.

    fundamental konusuna gelelim. fundamental kelime manası olarak "temel, esas" anlamlarına gelir. peki forvet oyuncusu için fundamental nedir? sözlükte daha önce yapılan yorumlara bakarak bir şeyler söylersek, sözlüğün ve hatta taraftarın geneli forvet fundamental'ı olarak top kontrol, şut, sırtı dönük oynama gibi topla alakalı şeyler söyleyecektir.
    bir kısım taraftar da forvet fundamentalı olarak üçüncü bölgede topsuz yapılabilecek etkinlikleri söyleyecektir. ilk yorum açısından bakarsak gökhan ünal, sercan yıldırım, adem büyük, batuhan karadeniz gibi isimler fundamental olarak burak'tan daha sağlam görüneceklerdir. ikinci yorum açısından bakarsak da pierre webo gibi sadece üçüncü bölgede ve sadece kendisine yönelik topsuz oyunu iyi oynayan isimler elmander gibi merkez orta saha oyuncularına bile boş alan açan ve koşularını sadece 3. bölgede yoğunlaştırmayan oyunculardan fundamental olarak daha sağlam görüneceklerdir.

    bence günümüzde forvet oyuncusunun fundamental'ı genel olarak topsuz alandan oluşmaktadır. yani forvet oyuncusunun temel olarak yapması gereken doğru koşudur. dikkat ederseniz doğru koşu diyorum çünkü sadece çok koşmak veya sadece belli bölgelerde koşmak yetmez.

    peki burak topsuz alanda neler yapıyor?

    topla ilişkisi hızlıca sonuca gitme konsantrasyonundan dolayı zayıf olan bir oyuncu bence burak. yani yeteneksiz bir adam değil. nitekim hamza hoca'nın ilk geldiği maçlarda ona verdiği geri forvet rolünde daha durgun bir rol üstlenen burak'ın marsilya ruleti bile yaptığını gördük. yine de genel olarak topla ilişkisi zayıf diyebiliriz. asıl konumuz olan topsuz alanda ise çok iyi olan bir oyuncu. (topsuz alan hücum yönüyle ilgili bu yorumum. malesef topsuz alanın savunma yönünde bu kadar özverili ve başarılı değil.) normal bir forvetin, bir maçta sayı olarak çok üzerinde depar atabilen burak, bu deparları da yine birçok forvet oyuncusundan daha hızlı atar. attığı bu deparlar yazının başında paylaştığım gibi arkadaşına koşu alanı açabilir, yine doğru zamanda atılmış dikine bir deparla savunma hattının orta saha hattına yakınlaşmasını engelleyebilir. nitekim sneijder burak'ın bu alanı açmasıyla çok fazla pozisyon bulmuştur.

    https://www.youtube.com/watch?v=cRSmo9oyW50 mesela 2. golde savunma hattı hemen sneijder'e basmıyorsa burak'ın katkısı büyüktür. nitekim burak umut'un yaptığı gibi sadece dikine ve defans hattı ile eşit hizada olmayan bir koşu yapsaydı (ki daha önce bahsettiğim gibi cenk'in çek cumhuriyeti maçında da yaptığı koşular da genelde bu nitelikte idi) sneijder bu kadar rahat bir vuruş alanı bulamazdı.

    biraz uzun ve karışık oldu, bazı noktaları tam bağlayamadım ama anlatmak istedikleri anlaşılıyordur sanırım.
  • 9921
    "geldiğinden beri ali sami yen'de oynanan üç tane fenerbahçe maçından da galibiyetle ayrildık. tesadüf mü?" dersek nasil kendisi ile ilgili bir fikir elde edemezsek, kendisi geldiginden bu yana kadikoy'de puan alamamamiz bilgisi uzerinden de burak ile ilgili bir fikir elde edemeyiz. wesley sneijder icin de aynisi gecerlidir mesela. galatasaray takimi bir maci ekip olarak kazanir veya kaybeder. bireysel performanslar bu ekibi yukari veya asagi cekebilirler elbette ama tek basina bir futbolcu asla mac kazanamaz veya kaybedemez.

    burak'in artilari var, eksileri var. kimi begenir (ki ben begeniyorum), kimi begenmez. fakat surayi kabullenmek lazim; galatasaray bu sezon bir basari kazanacaksa bu basariyi burak ile beraber kazanacak. ya ona destek olacagiz, ya da kostek. secim herbir taraftarin bireysel olarak yapmasi gereken bir secimdir. destek olan kadar olmayan da galatasaraylidir elbette ama unutulmasin ki sezon sonunda burak basarili ve biz de sampiyon olursak beraberce mutlu olacagiz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın