❮
2❯
  • 27
    lise talebesi * iken 2 aralık 1998 galatasaray juventus maçı ile baslamisti ali sami yen sevdam.

    (bkz: #553452)

    sonraki donemlerde universite donemi yeni acikta takip ettim maclari hatta sampiyonlar ligi maclarinda okulda karaborsa yaparak harcligimi cikarmistim, 1 sene de kapali kombinem vardi sonra eski acik atamam yapildi en sonunda da seni yikacak dozer'in esliginde veda macinda oradaydim.
  • 28
    ben maçlara tek gitmeyi sevenlerdenim. ilk maç galatasaray grasshoppers son maç hangisi hatırlamıyorum ama en özeli kesinlikle hagi'nin olduğu tüm maçlar.
    bir de saf yetenek ribery'nin ilk maçı.
    genelde yeni açık ama sonraları çevre edinince kapalı üst... o çevreyle bozuşup ayrı düştükten sonra bile kapalı üst. özetle "kapalı tribün sakin olalım" diye seslenilmiş insanlardanım.

    ülkenin bir ucunda öğrenciyken çalışarak para biriktirip saatlerce otobüs yolculuğu ile maça gelip maç çıkışında sevinci ya da üzüntüyü bile sindiremeden istanbul trafiğine düşüp otobüse yetişme telaşıyla koşturup kimi zaman esenler'de kaçırdığım otobüse harem'de binmek için yardırmışlığım var.

    yaşlanıyoruz tabii. özlediğimiz belki o gençlik yıllardır işin o kısmına girmeyeceğim ama şimdi düşünüyorum girişi, çıkışı,tuvaletlerin hali falan umurumda değildi.
    yaldır yaldır kalkıp gidiyordum.

    numaralı hariç her noktasında maç izledim ama ali sami yen'in kalbi kesinlikle kapalıydı.
  • 29
    3 kez gitmek nasip oldu. ilki kupa maçıydı kalede mondragon vardı. biz kuzenle mondiiiii mondiiii diye bağırıyorduk. amcam götürmüştü sağ olsun. ikincisinde babamla gitmiştim. istanbul takımıyla oynuyorduk. maçtan sonra fener'e giydirme klasiği devam ediyordu tabii stattan çıkarken. babam eve doğru giderken bir ara.. ya biz maçı fb ile oynamadık ki neden onlara küfür ettiler anlamadım demişti. ben de tabii küçüğüm bilmiyorum diyerek geçiştirmiştim. son olaraksa bursaspor maçı vardı. takım otobüslerini taşlamıştık. güzel günlerdi. benim için az oldu ama öz oldu. :)
  • 32
    89-90 sezonu ile merhaba dediğim, ilk kapalı kombinesinin çıktığı 94-95 sezonuna kadar çoğunlukla kapalı, zaman zaman yeni açık, bazen en eski açık, nadiren de numaralı da aşkimi haykirdigim evimdir ali sami yen.

    bazen öyle özlerdim ki, sezon sonu gelip yaz sezonu başladığında, kombineler satışa çıktığında gider alır, yerime bakabilir miyim şuradan diyip, numaralidaki kombine ofis salonundan tribüne çıkıp saatlerce boş kapalıya bakar bakar dururdum. her yaz rutinimdi bu.tabi kareografi çalışmaları, derbi hazırlıkları vb öncesi yine bol bol gidilirdi boş haline ama onlar maçlar olduğu zamana denk geldiği için bu demin bahsettiğim kadar etkili degildi zavallı ruhumun üzerinde.

    siz hiç numaralinin arkasından batan güneşin vurduğu kapalıda bir eliniz ile yüzünüzü kapatıp , sahaya bakıp o sarı kırmızı doğa üstü olayina şahit oldunuz mu? ulan 12 sene oldu oradan çıkalı, hala her gün batımında samiyen kapalısinin o ortami gelir mi akla?

    nasıl bir yermiş, ne biçim büyülenmişiz anlamadım ki arkadaş.
  • 34
    ilk maçıma babam 1991 yılında götürdü. yanılmıyorsam bakırköyspor maçıydı. sonrasında ara ara alıp götürürdü beni. ancak en keyif aldığım zamanlar 1996 yılındaydı. ortaokulda 23 nisan çalışmaları için mart sonundan 23 nisana kadar her gün sami yen’e gittik. kapalı altta beşyüz kadar çocuk ellerimizde renkli kartonlarla koreografi çalıştık. o zamanlar 23 nisan’ın, 19 mayıs’ın, 30 ağustos’un ve 29 ekim’in önemi büyüktü. neyse konumuz bu değil. ben tabi platonik takıldığım kızla bir ay boyunca yan yana oturup karton kaldırdım, şanslı olduğum zamanlar bile oldu. bir keresinde karton indirip kaldırırken elleri ellerime değmişti. hey gidi günler, hızlı zamanlarımdı* sonrasında da gittim baya. 2001’de milan’ı yendiğimizde ordaydım. 2006 yılında şampiyonluk maçında oradaydım. bir ömür gibi gelen 16 dakikanın geçmesini yeni açıkta dokuz doğurarak bekledik. sonrasında sulu derbide de ordaydım, hamburg’a 2-0’dan maç verdiğimizde de. ben şanslıydım renktaşlar, çok şanslıydım. doya doya yaşadım sami yen’i. içimde bir uktem yok çok şükür.
  • 35
    gidecek kadar şanslıydım fakat futbolcu olarak hagi'yi izleyecek kadar şanslı değildim. askerden geldikten sorna istanbul'a yerleşince ilk maçım 2005 kupa trabzonspor maçı. o penaltıları kapalının baskısı ile kaçırdı trabzon.

    arenanın da efsane tribünleri oldu. özellikle ordu ve mersin maçları ilk aklıma gelenler. mecidiyeköy'deki doku hiçbir zaman buraya taşınmadı.

    bunda kapalı tribün dağılması etkili oldu.

    eğer eskisi gibi etkili tribün istiyorsak ateşli taraftarı doğu altta toplamamız gerekiyor. o tribün sürekli dolu ve etkili olmak zorunda.
  • 37
    ali sami yen güzel anılarımızın yeridir, yazmışımdır daha önce ama ufak veletken de orta 2 orta-3 kende kapalıya gider karambole girerdik.

    öğlen 12:30 arkadaşlarla buluşup kuyruğa girme, 13:30 hadi hadi 14:00 gibi biletleri alıp kapalıda oturma ve yanda gelen pc dergileriymiş abur cuburmuş diyerek 5 saat beklemeye girmek. 1 - 2 hafta değil epey gitmiştik. her golde yerimiz değişirdi, kapalı klasiği olarak. biz de sonraki golü beklerdik ki eski yere doğru karambol akımı olsun yerimiz az düzgün olsun.

    biraz sabır işiydi ama güzel anılar biriktirildi. hatta eski açığa giden arkadaşım derdi şurası kasap esnafı burası bilmemne esnafı diye, tanırdı zamanla tribüncüleri ...

    (sabah sabah stada gitmenin verdiği baygınlıktan olsa gerek yıllarca maça gitmedim, gittiğimde de kombineyle girdim çıktım ^^ , en son nef stadından metroyla levazıma - oradan zorluya geçip carls jr yemek ritüellerimdendi, zaten avm kapanırdı yemek bittiğinde oradan da eve )

    ekleme: 85 86 da siftah etmişimdir sanırım yada 87 88, sonra ara ara çok gittim, dayanamadım 2000 - 2001 senesi lucescu'nun ilk yılı baba desteğiyle kombine aldım vs vs - ondan dolayı o sene tribünde olan tüm renktaşlar gibi okan buruk karşısında kapı duvarım...
  • 38
    içlerinde olduğum galatasaraylılardır.

    eski açık hariç her tribünde maç izledim. ilk gidişim 98’deki şampiyonluk maçı olan galatasaray-istanbulspor’du.

    hagi’yi burada defalarca canlı izledik. buradaki son şampiyonluğumuzda(2008) yine sezon boyunca tribündeydim. şampiyon olduğumuzda kutlamalardan sonra kapıları da açmışlardı numaralı protokol’ün ordan sahaya da inmiştim.

    keşke eski yerinde olsaydı yine. belki kapasite olarak daha düşük olurdu arazi sebebiyle ama koca tarih vardı orada, şimdi sadece gökdelenler yükseliyor.

    yine de mevcut stadımızda da 2011’den bu yana 11 senede 5 şampiyonluk, 1 cl çeyrek finali, 2 cl son 16’sı ve uefa’da namağlup grup liderliği gördük. burada da başarılıyız diye inceden bir teselli verelim kendimize.
  • 39
    nostaljik bir figür olarak kalmasına çok üzüldüğüm taraftardır.

    bunu yeni stadın yapılışını gün be gün takip etmiş, ilgili forumlarda editörlük yapmış bir olarak söylüyorum. hem galatasaray’a, hem de taraftarına vaad edilen projenin yüzde 30’u bile gerçekleşmemiş otoban kenarı, ruhsuz, kentten kopuk bir yapı hediye ettiler. galatasaray ne yapıp edip fener gibi beşiktaş gibi stadını modernize etmeliydi. zira mecidiyeköy’ün o maç atmosferini yaşayan adam, iflah olmaz bir daha. bambaşka bir havası vardı bunun. şehir içi stadları, hem şehre hem taraftara ayrı hava verir. bursa için, ankaragücü için bile böyleydi bu. yeni stadın bu havayı verebilmesi uzun vadede dahi çok güç. mevcut iktidarın sembolleşen her şeyi ortadan kaldırma çabasından biri olarak, elimizdeki kültür haline gelmiş stadı verdik. sonucunda ise bize modern görünümlü standart tip bir stadı verdiler. bahçeli tek katlıdan çıkıp 35 katlı karaktersiz iyi izolasyonlu yeni yapıya geçmiş olduk böylelikle. bunun muhasebesini bu giriyi okuyanlara bırakıyorum.

    keşke likör fabrikası arazisi alınabilse, stad biraz kaydırılıp 45 - 50 bin civarı kapasiteyle yeniden yapılsaydı. ranta yenik düştü koca galatasaray.
  • 40
    istanbul disindaki galatasaraylilardan olmam sebebiyle dahil olmaya yetisemedigim kitledir.

    bir klise olarak gitmedigim de fena olmayan taraftayim zira cogu fb derbisi olan 10’a yakin maclik nef stadyumu karnem pek parlak degil.

    yalniz yine de nef stadyumu acisindan da muhtemelen en sansli gruptayim fb maclari acisindan.

    (bkz: 7 aralık 2011 galatasaray fenerbahçe maçı/#837102)
❮
2❯
App Store'dan indirin Google Play'den alın