• 478
    hoca doğru bir şey yaparak babel'le başlamıştı maça. nitekim 2 golü de babel hazırladı. 2 tane içeri de çok iyi top kesti, birinde onyekuru bomboş 2 metreden golü yapamadı.

    fakat hoca yine yanlış yaparak babel'i kenara aldı. büyük hataydı. maç öncesi babel oynar mı diyenler ağızlarının payını almıştı ama hoca malesef yaptığı doğrunun arkasında duramadı.

    bunların yanında bizim için rahat geçebilecek bir maçtı. iyi bir oyun vardı sahada. linnes donk ortaklığıyla yediğimiz goller 3 puana engel oldu. maçın başındaki oyun golü bulacağımızın habercisiydi ama linnez'in hatası maçı buralara getirdi malesef. doğru 11'i bulmamız şart artık.
  • 479
    ne güzel 2-2'yi bulmuşuz ama skora mı razıyız yoksa beceremiyor muyuz bilmiyorum. hiç de galip gelmeye niyetli değilmişiz gibiydik. maç bitiyor mıymıy top çeviriyoruz. beraberlik sonrası 20 dk skora razı oynadık maalesef. oyuncularımızın büyük çoğunluğu şampiyonluk istemiyor maalesef. bunu görüyorum sahada takımda. yazık. oyuncularımızda hırs istek görmeyince bende de beklenti kalmadı artık maalesef.

    kaçırdığımız pozisyonlar var evet ama benim bahsettiğim oyuncuların tavırlarında.
  • 482
    hakemin adil yonetimine laf edemez herhalde hocamız bu maçta. sahaya sürdüğü 11, yaptığı değişiklikler ile maci verdi. donk bayagi hata yaptı, sakatlanmasa devam edecekti. babel 2 golde de var ama kenara alındı ilginç şekilde. kötü oyuna ragmen kazanilirdik ama halil ve kerem olmayacak goller kaçırdı. takimda ciddi bir rehavet var. şu an ligin en geniş ve iyi kadrosu elimizde ama hoca doğruları bulamadı, ortada tatmin edici bir oyun yok.
  • 484
    rakibin iki as stoperi sakatken iki puan bıraktığımız maç. ne yazık ki galatasaray seviyesinde mücadele etmeyen ve konsantre olmayan oyuncular var ve bunlarda ısrar edilmesi takıma zarar veriyor. bu arada mostafa mohamed'e ceza verenlerin tuzağı tuttu. son olarak dün ve bugün ligde oynanan tüm maçlarda millet dirseklere koşmaya başladı. oğlum o kırmızı bize özel birşey.
  • 491
    bu kadar boktan zemin ve soğuk hava sivasa yaradı. bu stadın müdürü kimse tazminatsız kovulmalı. yeter kardeşim yapacağınız organizasyonun içine sıçayım. şu stadın drenajını açmak, ısıtma kollektörlerini çalıştırmak bu kadarmı zor ya. maçın geneline bakacak olursak marcao luyindama ikilisiyle maça neden başlamıyorsun hocam. geriyi sağlama alsak bu maçı 2-0 kazanacaz.
  • 495
    ikinci yarisinda iyi oynadığımız mac. hah simdi gelelim mac bitti, kadro su bu istediğini soyle. basta hocanin arkasinda durdum bir su takiminizin arkasinda durun be. yeter artik. evet ilk yari hatali bir kadro yapisiyla ciktik. ama hocanin kafasinin icini biliyor muyuz? ne amacla bu yapiyla cikti. gram sevmediğim adami savunmak zorundayim evet. elin fenerbahçelisi, besiktaslisi ne bicim savunuyor takimini, laf soylettirmiyor. gelmisler laf ediyorlar. sanki pasam kendisi antrenman yaptirdi tum hafta da kadro begenmiyor. adamin kafasindaki oyun plani tutmadi. 2. yari dogru degisiklikler yapti. iyi de oynadik, sans bizden yana degildi.

    halil ayagina gelen firsati tepti. olabilir. ceza sahasi icinde orada feghouli ya da falcao olsaydi, ya da ne bileyim marcao bile olsaydi o goldu kesinlikle. olsun, bazen sanstir bu isler. neden genc oyuncularin daha cok sure almasi gerektigi konusunda bu kadar israrci olduğum bi nebze olsun anlaşılmıştir umarim. tecrube iste bunlar. ha yine ayni halil ibrahim dervişoglu, falcao'nun ofsaytta kalip kafa vurdugu poziyonda hemen falcao'nun arkasindaydi ve falcao vurmasaydi, o vuracakti. belki de gol olacakti. sonrasinda macin son bolumunde yine ceza sahasinda topla kaldiginda da tecrubesizliginin kurbani oldu. olsun, azmetti. kerem de keza öyle. daha tecrubeli olsalar ikinci yari kesnlikle bu maci çevirirdik.

    acikcasi suraya iki bilgi edinirim, farkli bir bakis açısı gorurum, kendimi geliştiririm diyorum, bakiyorum surekli adam asmaca. son donemde alakasiz, tanimadigim nickler goruyorum, ulema maasallah. en iyisini biliyor, en iyisini soyluyor. kalite de surekli yerlerde ne hikmetse. ben kaliteli entryler okurum diye bakiniyorum, hep asina oldugum kisilerden mantikli argumanlar alirken, isterse yerden yere vursun, ha bak dogru bir bakis acisi, ben bu sekilde dusunmemistim diyorum. ama artik ne kafalar yasiyorsa da bazi arkadaslar adam asmaca oynamaya geliyor.
    bu takim bu sene sampiyon olamasa bile ben sonuna kadar arkasindayim. yeter ki su 2. yaridaki futbolu gorelim. sirf buraya prim kasmaya gelenlerle ayni potada olacagima, tek basima tanidik es dostla tartisirim. bu nedir be. bir kere de su takimin arkasinda durun. sezon sonuna kadar sozluge girmeme totemim başladı. hayirli ugurlu olsun.
  • 496
    bence şampiyonluk ihtimalimizi bitirmiş maçtır.

    galatasaray her şampiyonluğunda böyle absürd saçma sapan gol yediği maçları bir şekilde çevirir sonra da hızını alarak giderdi. bu maçta çeviremedik. üstelik rakibin* de öyle senin gibi her an yıkılacakmış gibi gitmiyor, sorunsuz ve kayıpız sapasağlam gidiyor. hal böyleyken hem her maçını kazanmak zorundasın hem de rakibinin birkaç maçta takılması gerek. çok zor ihtimal. bu saatten sonra dönebileceğimizi zannetmiyorum.
  • 498
    o oynadı, şu oynadı, öyle oynadı, şöyle oynadı demeden tertemiz leşledik.

    galatasaray hakkında konuşmak istemiyorum. elde tutulacak bir şey yok. bir girince her tarafından falso çıkarırsın bu maçta.

    hakemin sonuca etki edecek bir hatası yok ama kötü hakem. yardımcısından medet uman, kararlarında istikrarsız olan bir hakeme iyi hakem demem.

    sahada güzel olan neredeyse hiçbir şey yok, falcao'nun ilk golü dışında. güzel futbol namına bu vardı. iyi defans da yoktu, iyi ofans da, göze hoş gelen hareketler de... her iki takım için de söylüyorum bunu. birer puanı paylaştık ama nasıl paylaştık?

    futbol namına hiçbir şey yok diyorum ya, gerçekten ne vardı yani? zaten leş gibi olan zeminde, top sahada kalmadı ki futbol oynansın diyebilirsiniz. haklısınız.

    düzeltme geçeyim: maçın ilk on dakikası gibi biraz iyi oynuyor gibiydik. sonrası yok bende.

    şu üç duruma acilen bir çözüm bulunmalı:
    1. zeminler meselesi. zemini kötü olan takıma prim mrim verme kardeşim. üstüne ceza kes. sen de bir zahmet, teknolojiden faydalanıp meterolojiyi dinle. maçları bok gibi havalarda oynatıp zeminin içinden bir de sen geçme. bu nedir ya? biri tff, biri kulüpler... bir halt olmaz bu kafalardan.

    2. arkadaş şu topun oyunda kalma meselesi ne olacak? şu oyun akıcılığı ne olacak? önüne gelen yere yatıyor. takım fark etmeksizin. "var" yok hükmünde ya, hadi "var" devreye girsin bari. yalandan yere yatan varsa uyarsın. kart verin şunlara. maçı uzatmak bir şeyi değiştirmiyor. sporcu sağlığı falan düşünmek gerek insanlık namına, evet. ama bu nedir kardeşim!?

    3. şu hakem mevzu... neyse. oraya hiç girmeyeyim.

    bunların hepsinin temelinde, yöneticilerin çağ dışı dinozorlar olması yatıyor. işin ucu da tâ en tepeye kadar, muhaliften iktidarına kadar varır.
  • 499
    hata 1 - ilk 11'de linnes ve donk başlamak
    hata 2 - yoktan kalene 2 tane gol almak
    hata 3 - oyun artık dakika 70 olmuş, son düzlüğe girerken değişiklik yapmak
    hata 4 - halil dervişoğlu gibi güvensiz bir adamı son dakikalarda gol bölgesine yollamak
    hata 5 - yay civarında frikik gelmiş kullanan oyuncu sonradan giren feghouli

    normali 1 - yedlin, luyindama başlamak daha iyiydi
    normali 2 - bu tercih yok golleri etkilerd
    normali 3 - daha erken değişiklikler yapılmalı, son zarlar atılırken değil
    normali 4 - babel gibi biri oynarken iş yaparken halil giremez
    normali 5 - duran topçu yoksa elleme falcao vursun, penaltı gibi top gelsin
    normali diğer - emre kılıç nerede, oynamadı da haklı mı çıktınız

    maç fatih hocaya yazar, kusura bakmasın.
    ama hatırı da vardır. ne diyelim.
  • 500
    2-2'den sonra bir anda oyun üstünlüğünü kaybettiğimiz maç. 2-2 yapana kadar tamamen rakip sahada idik ve çok pozisyona giremesek bile topun kontrolü bizde idi. sonra 2-2 oldu ve iki değişikli geldi. babel ve belhanda çıkarken, feghouli ve kerem oyuna girdiler. bu dakikadan itibaren ayağımızda topu tutmakta zorlanmaya başladık. değişikliklerle alakalı mı yoksa 2-2 ile beraber sivas'ın tekrar gol aramaya başlaması ile mi alakalı bilmiyorum. ama feghouli'nin girdikten sonra müthiş sıçtığı, babel'in çıkmadan önce hiç de fena oynamadığı düşünülürse bana biraz da değişikliklerle alakalı geliyor.

    onun dışında 3 mart 2021 ankaragücü galatasaray maçında ki kadar kötü değildik oyun olarak ama kötü goller yedik. bence o maçın psikolojik etkisinin devam ettiği maç oldu. o maçta 8 maçlık seri ile beraber takımın öz güvenine de darbe vurdu. özellikle de defansif anlamda. kafalar dağınık olunca da defans hataları kaçınılmazdı bence.

    bir de çok gol kaçırdık bence. ilk yarıda 1-1'den sonra babel'in ortasında onyekuru'nun kaçırdığı, ikinci yarıda 2-2 iken halil dervişoğlu'nun kornerden gelen topta kaçırdığı, son pozisyonda çaprazdan kerem'in kaçırdıkları çok net pozisyonlardı. yine feghouli'nin maç boyunca tek olumlu hareketi olan uzaktan şutunda kalecinin kurtarışı önemli bir pozisyondu adımıza.

    bir de topu ceza sahasında dolaştırıp da bir türlü pozisyona dönüştüremediğimiz anlar vardı. bu kadar top dolaştırıp da şut çekememek çok olumsuz bence. hele iki defasında top dönüp dolaşıp linnes'i buldu ve linnes o kadar kötü ortalar yaptı ki, inanamadım. yani ceza sahasının içinde top dolaştırırken top ayağına geldiğinde böyle kötü ortalar yapmak hiç doğru kararlar değildi bana göre. takım şut çekecek adam ararken tek yapabildiğinin orta yapmak olması da linnes adına eksi puanlar oldu. zaten bu maçta eksi puanları oldukça çoktu.

    şampiyonluktan yavaş yavaş uzaklaşıyoruz gibi. beşiktaş'ın 5 puanlık bir avantajı oluştu şimdi. tam anlamıyla okyanusu geçip derede boğulmak durumunu yaşıyoruz. inşallah bir an önce toplarız. haftaya kayserispor maçı da zor bir maç olacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın