4-4-2

• 451

  fatih hocamızın 1.5 sezonluk denemesine rağmen hala tek ön libero, çift 8 numaralı sistemi başarılı şekilde uygulayabildiğini düşünmüyorum. 4-3-3 / 4-1-4-1 diye adlandırdığımız bu dizilişi hocamızın elinde istediği özelliklerde santrfor olmadığı için uyguladığını düşünüyorum.
  fatih hoca çakılı ön liberosu olmayan, 2 merkez orta saha oyuncusu barındıran, ileri çıkan hücumcu bekler ile içeri giren kenar oyuncularından oluşan bir 4-4-2 oynatmayı sever. ama bu sistemin olmazsa olmazı elmander / hakan şükür tarzı gezgin ve rakibe baskı uygulayacak bir santrfor bulunmasıdır. ne gomis ne de diagne bu sistemin oyuncusu olamazlar.
  vedat muriç veya ona benzer başka bir oyuncu takıma katılabilirse hocamızın 4-4-2'ye döneceğini umuyorum.
• 452

  sevmediğim, geçmişte kalmış ve artık geleceği olmadığını düşündüğüm diziliştir.
  
  bunun yanı sıra takımımız tarafından feghouli ve henry ile oynanamaz. 4-4-2, tam kanat oyuncusu ister. çizgide kalacak, ileri geri çalışacak, gerektiğinde orta sahaya yardıma gelecek.
  
  oyunu çok genişleten bir diziliştir. tempolu oyunda madara olabilirsiniz. orta saha ve kanat oyuncularınızın yanı sıra forvetlerinizin de çok güçlü ve dayanıklı olmasını gerektirir.
  
  maçın durumuna göre elbette denenebilir. ama ana diziliş olarak bence oynanması pek makul değildir.
• 453

  galatasaray tarihinin en büyük başarılarının üzerinde yükseldiği formasyon olmasının yanı sıra bu takımın genlerine her dönem en uygun gelen taktiktir. 3 5 2 bile bugün futbolun beşiği olarak kabul edilen ülkelerde gün itibariyle gocunulmadan kullanılıyorsa hiç kimse 4 4 2 gibi bir ekol taktiğin demodeleştiğini, eskidiğini ve geleceği olmadığını iddia edemez.
• 454

  dörtlü defans düzeniyle çıkan bütün takımlar 4-4-2 ya da 4-4-1-1 sisteminin bir yorumuyla sahaya çıkarlar. (zannımca 4-3-3 ve 4-2-3-1 sistemleri de bu yoruma kısmen dahildir.) bu sebeple 4-4-2 için modası geçmiş, geleceği olmayan bir sistem yorumu yapmak son derece yanlıştır. söz gelimi ingiltere ligi'nde düşük bütçeyle (rakiplerine kıyasla inanılmaz bir uçurum vardı) şampiyon olan son takım 4-4-2 oynuyordu. (bkz: leicester city)
  
  bence galatasarayımız için en uygun sistem de 4-4-2 dir. defansif işleri de yapabilecek kanat oyuncuları bulmak, yetiştirmek kolay iş değil (buna bekler de dahildir. gerektiğinde bir kanat oyuncusu gibi hücum organizasyonlarının içinde olmalılar.) ancak uzun vadeli bir planlamayla bu sistem ve yorumları ezberimiz olabilir. çünkü galatasaray olarak asıl rakiplerimiz türkiye sınırları dışında ve onları onların sistemleriyle yenemeyiz. asıl rakiplerimiz bizim hayal bile edemeyeceğimiz maddi olanaklara sahipler. sadece bu değil, bize kıyasla çok daha sağlıklı bir kültürden ve spor ikliminden geliyorlar ve bu durum acımasız maddi uçurumdan da daha büyük bir problem.
  
  leicester city'nin yaptığını yapmak zorundayız (hayallerimiz gereği) ve bunu başarabileceğimiz sistem 4-4-2.
• 455

  seneye oynayacağımızı düşündüğüm oyun planı. aynı anda gündeme düşen babel, adem büyük gibi oyuncularla 4-4-2'nin ss lerini tamamlanmış durumda sanki. muriqi ve üst düzey bir isimde strikerları olur sistemin. deniz türüç hamlesi engin baytarı anımsatır. emre akbaba feghouli belhanda bu tarz isimler kanat oyun kurucu rolünü oynayabilirler. sanırım 4-4-2 is coming beyler
• 456

  2019-2020 spor toto süper lig cemil usta sezonu'nda oynamamiz gerektigini dusundugum sistemlerden biridir efendim.
  
  nedir 4-4-2, once onu anlamamiz gerekiyor aslinda.
  
  thierry henry'nin, guardiola'nin oyun felsefesini anlattigi bir video bircogumuzun malumudur. peki ne anlatiyor henry? 2. ve 3. bolgelerden bahsediyor ve guardiola'nin onlara; "benim gorevim topu 3. bolgeye nasil tasiyacaginizi gostermek. 1. ve 2. bolgede benim dediklerimi yaparsaniz, 3. bolgede serbestsiniz. zira o serbestligi kendi yeteneklerinizle gole cevirebileceginiz bosluklar bulacaksiniz." (direkt bir ceviri degil bu yazdigim, henry'nin anlattiklarina gore kendi yorumum da var)
  
  peki 4-4-2 anlatmak icin, niye 4-3-3 hastasi guardiola'nin oyun felsefesinden ornek verdim?
  
  cunku oyuna hakim olmanin (topa degil) yolu, 2. bolgeye hakim olmaktan geciyor. ve 100 milyonlarca euro'nuz veya alt yas kategorilerinden beri a takim ile ayni sistemi oynatarak yetistirdiginiz oyunculari bekleyecek (ajax modeli) sabra sahip bir futbol kulturunuz yoksa, 4-4-2 sizi - yani bizim gibi takimlari - hedefinize ulastiracak en kisa yoldur.
  
  4-4-2, takim olarak kompakt kalmanizi, dolayisiyla orta sahada daha guclu olabilmenizi, top rakipteyken uygulanacak alan parselasyonu ile minimum enerji sarfiyatli 2. bolge kontrolunu, top sizdeyken de oyunu istediginiz gibi ve istediginiz kadar genisletebileceginiz, kolay uygulanabilir bir sistemdir.
  
  http://gss.gs/tlv.jpg
  
  bizim de uygulamamiz gerektigini dusunme sebeplerim;
  
  1. babel: oyun akli geregi, babel'i sol kanatta oynatmanin, onu bir nevi hapsetmek oldugunu dusunuyorum. leipzig macinda da gordugumuz gibi, babel kaleye ne kadar yaklasirsa, o kadar verimli oluyor. aslinda fatih hoca bunu gecen sene emre akbaba transferi ile uygulamak istemis, bunun sinyallerini de basin toplantisinda "belhanda'nin yerine alinmadigini, emre'nin gole daha yakin pozisyonda oynayacagini" soylerek vermis; ama hem eren/sinan ikilisinin istenilen duzeyde olmamasi, hem emre'nin uzun sureli sakatlanmasi, hem de feghouli'nin o donemdeki bitik goruntusu hocayi bu fikirden vazgecirmisti.
  
  2. belhanda/feghouli: ikisine de fransa altyapisinda ogretilen seylerden biri, sikisan oyunda kanattan oyun kurabilmek. ve ikisi de cizgiye basmayi degil, iceride durmayi seviyorlar. fatih hocanin takim boyunu 30 metrenin altina cekme arzusunu da denkleme dahil eder, beklerimizin de sanilanin aksine wing-back degil full-back oldugunu goz onunde bulundurursak, top bizdeyken ortaya soyle bir tablo cikacaktir...
  
  http://gss.gs/2jz.jpg
  
  boylelikle; hem top rakipteyken alani parselledigimiz hem de top bizdeyken bekleri ileri cikarmadan 3. bolgede yeterli seviyede sayica ustunluk kurabildigimiz icin, her iki durumda da 2. bolgenin kontrolunu elimizden birakmamis olacagiz.
  
  ayrica bu sistemde, seri'nin yanina alinacak/kiralanacak bir adet duncan ve alani dogru parselleyecegimiz icin pres yapmasina cok ihtiyac duymadigimiz, 14 ve 17. zone'lardaki becerileri ile rakiplerin korkulu ruyasi olacagini dusundugum babel - falcao ikilisi ile bizi uzun zamandir hasret kaldigimiz sampiyonlar liginde ust turlari gorme hedefimize bir adim daha yaklastiracaktir.
• 457

  özellikle şampiyonlar ligi seviyesinde, görece sizden daha kuvvetli takımlara karşı kontrolü bir oyun formasyonu ve kompakt bir anlayış ile sahada olmanız gerekir. buna hep boks müsabakalarından örnek veririm; önce kendini savunacaksın, rakibini tartacak, açıklarını kollayacak ve en uygun zamanda darbeyi indereceksin. 2001-2002 sezonunda, elinde üst düzey bir kadro olmamasına rağmen doğru oyun planı ile mircea lucescu bunu çok iyi yapıyordu. ki zaten doğru oyun da, sıradan oyuncuların çoğunlukta olduğu bir kadroyla olsa bile galatasaray'ın şampiyonlar ligi'ndeki en parlak dönemlerini yaşamasını sağlamıştı. şampiyonlar ligi arenası, 'biz galatasaray'ız, rakibe bakmadan kendi oyunumuzu oynarız' diyebileceğiniz bir yer değil. işte, bunu dediğiniz için içerde, real madrid bile olsa 6 gol yersiniz, bundan kaçış yok. sizden çok daha yüksek bütçeli takımlara karşı dirençli bir oyun ortaya koymanız gerekirken onlardan daha az bir koşu mesafesiyle hiç bir yere gelemezsiniz. her şeyden önce, şampiyonlar ligi'ne özel bir oyun formasyonu ve yine buns uygun bir oyun planı belirlenmesi gerekir. alan kontrolü için bu seviyede 4-4-2 nin yan formasyonu olan sahte 9 lu bir 4-4-2 nin doğru ve şu an ki kadro yapısına en uygun dizilim olduğunu düşünüyorum.
  
  ------------------------------muslera-------------------------------
  
  -----linnes-----luyindama-------marcao------yuto------
  
  -----feghouli----fransergio-----seri----belhanda------
  
  -----------------------------------------------babel-------------------
  
  ---------------------deep lying forward---------------------------
  
  merkez orta sahada yer alan fransergio, braga forması giyen, 1.87 boyunda çift yönlü bir oyuncu. santrafor için ise 25 gol ve üzerinde atacak onun haricinde suya sabuna pek dokunmayacak bir hedef santrafordan ziyade, gerekirse 14-15 atacak ancak çevresini de oynatacak, top saklayacak, al ver yapacak bir isim isterdim. bunun için de osijek forması giyen mirko mariç oldukça iyi bir tercih olabilirdi.
• 458

  diagne ve falcao'yla çift santrafor ile oynamak isteyen mi ararsınız, seri ve belhanda ile çift merkez orta saha ile oynamak isteyen mi? hayır bunları yaparken de kanatlar feghouli ve babel. bakın allah aşkına hayallerdeki 4-4-2 dizilişine:
  
  -----------------------------------muslera----------------------------
  
  ----mariano-----------luyindama---------marcao----------yuto----
  
  ----feghouli-----------belhanda-----------seri-------------babel----
  
  -------------------------diagne-----------falcao----------------------
  
  ya kusura bakmayın ama bu dizilişle fm'de maç bile başlamaz yahu. kaç kere sorar "emin misin?" diye, merak ediyorum?
  
  hayır zaten köhnemiş bir diziliş bu. çift santrafor yok artık. bitti arkadaşlar. 4-4-1-1 derseniz anlarım. ama o da 4-5-1'e çok daha yakın bir diziliştir. bir de baklava 4-4-2 oynayalım diyenler var. aklım tutuluyor.
  
  zaten köhnemiş 4-4-2'yi bir de bu oyuncularla oynamak gerçekten ancak fm'de hazırlık maçlarında alınabilecek bir risk. fm'de resmi maça bile böyle çıkmazsınız. haydi gelin kabul edelim.
  
  ekleme:
  
  4-4-2 tarihin tozlu sayfalarında kalmış bir diziliş. çünkü öne 2 yazıyorsanız, çift santrafor demektir. "birisi sarkık, santrafor arkası, sola yatık" filan dediniz mi iş değişiyor. 4-4-2 dizilmiyorsunuz demektir.
  
  ikincisi kanat oyuncularınız ya eski türden tam kanat oyuncusu olacak** ya da bunu sağlayabilmek adına orta saha orijinli oyuncuları kanada devşireceksiniz. kanat forvetiyle 4-4-2 olmaz. 4-2-4 olur o olsa olsa.
  
  elbette dizilişler oyun içinde çokça değişebilir. ama esas olarak 4-4-2 dediğiniz şey çift santrafor, çift kanat ve çift defansif orta saha ile oynanır. en azından orta sahalar öyle iniesta gibi merkez orta saha olmaz. 2 tane iniesta ile rakip kovalayacağına bu oyuncular rakip hücum ederken kenara gelip dinlensin daha iyi. en azından sen hücum ederken daha güçlü olurlar.
• 459

  4-4-2 oynar mıyız acaba diyen insanları gördükçe çok üzülüyorum. futbol hakkında konuşmak için jürgen klopp olmanıza gerek yok ama "falcao-diagne yan yana oynamaz mı zamki" diyen adam başka sporlara yönelse bütün insanlık için daha hayırlı olur.
  
  zaten günümüzde nesli tükenen bir taktik, tek tük uygulayıcısı varsa da kıyıda köşede sahte 9, ya da kanat özellikleri olan bir oyuncuyla oynar bunu. falcao ve diagne gibi iki net santraforla değil.
  
  mesela alan carvalho ile oynamayı düşünebilirsin ki, o bile 2li kalan ortasahayı çok baskı altında bırakır, deste deste gol yersin eğer rakip arkaya kaçmayı biraz biliyorsa.
  
  diagne-falcao nedir ama ya? şakadır inşallah.
• 460

  bence köhnemiş bir sistem değil, çeşitli şekillerini oynayan takımlar var. atletico madrid, salzburg gibi takımlar kullanıyor. bu oyun anlayışı ve oyunculara bağlı bir durum. çeşitli şekilleri denenebilir.
• 461

  fatih terim'in en sevdiği, sürekli oynamak istediği sistem olmayandır. adam defalarca hayalinin 3-5-2 yi tersten oynamak olduğunu söylemesine rağmen bazı taraftarlarımız hocanın 4-4-2 oynatmak istediği gibi garip bir düşünceye sahip.
• 462

  dünya futbolunda faal teknik direktörler arasinda sadece diego simeone gibi taktisyen bir hocanin oynattiği diziliştir. keza oda iki tane net santrafor ile değil joâo felix, griezmann gibi mobil forvetlerle oynayabiliyor. bu sistemde oynayabilen için beklerinden tut kanatlarina kadar oyun kuran pas oyununa yatkin oyuncular olmasi gerekir. koke, saul, partey gibi oyuncularin yoksa tam anlamiyla randuman alinmayabilir. 4-4-2taktiği çok hücumcu bir taktik değildir aksine daha savunmaci bir varyasyondur. takim sahaya savunmada ve hücumda saha parselizasyonu daha iyi yapar ve rakibi 4 savunmaci 4 orta saha şeklinde karşilayarak kaleciyle beraber 9 kişiye karşi oynamak zorunda birakabilirsin. bizim böyle bir amacimiz olduğunu da düşünmüyorum. hocanin da bu taktiği benimsediğini düşünmemekteyim. fatih terim her zaman yenilikçi bir teknik adam olmuştur. zamanin şartlarinda kadro yapilanmasina göre seçtiği taktiği onla benzeştirmek bana çok doğru gelmiyor. 4-4-2 oynayacak bir orta sahamizda hali hazirda bulunmamaktadir. bir iletişim bozukluğunda orta sahada derin boşluklar verilebilir. takimin kanatlardan hücum etmesi durumunda savunmacilar arasinda boğulacak olan çift forvetinize ek diğer oyuncularinda topsuz koşular yapmasi gerekebilir. bu yönlendirmeler olduğunda pas hatasi yapmaniz durumunda geride büyük aksakliklar oluşacaktir. velhasil kelam bizim bu taktiğine uygun ne oyuncu profilimiz ne de ihtiyacimiz var. iki net santrafor ile nasil olacağina dair merak edenler gomis ve eren derdiyok'un çift forvet oynadiklari maçlari gözlemleyebilirler.
• 463

  cok iyi hucum press yapan, kanatlara deplase olan mobil forvat, bir adet melo bir adet 2012 model selcuk inan, iki tane orta saha ozellikli pas oyununda iyi defansa yardim eden kanat oyuncusu ve geriden oyun kurabilen 2 adet bek oyuncusuyla gayet de oynanabilir. ama bunlar biz de var mi? hic yok hic. gec ozaman. forvetimiz iki tane diye 4 4 2 oynayalim demek.. nasil desem biraz fazla duz mantik.
  forvet yağını bol bulduk nereye surecegimizi sasiriyoruz.
  ayrica takimda tek forvet diagne olsa 4 6 0 oynamak daha mantikli geliyor bana.
• 464

  --- akıl tutulması başlıyor ---
  
  diagne kalsın falcao ile birlikte 4-4-2 oynarız. ligi domine ederiz. sampiyon oluruz, sampiyonlar liginde final oynariz.
  --- akıl tutulması bitti ---
  
  bunu ve buna benzer argümanlar sunan arkadas bir zahmet futbol falan konusmasin. hayir dizilisler, futbolun ileri temelleri vs. konularinda cok da bilgili olmamama ragmen, bu iki oyuncunun yanyana oynayamayacagini ben bile biliyorum. yazik ya. bir de bunu diyenler guya cok biliyormus gibi ahkam keserken arkasinda da yadsinamaz kitleye sahipler. bunlara prim verenlerde de akil yok.
• 465

  eger elinizde 2 adet felipe melo varsa gonul rahatligi ile oynayabileceginiz formasyondur. bizde 1 tane dahi olmamasindan mutevellit seneye oynamayacagimiz dizilistir.
• 466

  diagne ve falcao ikilisi ile mümkün olmayacak sistemdir.
• 467

  problemin diagne falcao değil , seri belhanda ikilisinde olduğu sistemdir. belhanda yerine çok iyi bir dmc ile bu sistem keyifli şekilde işler .belhandalı orta saha ile küçük maçlar harici kevgire döneriz.
• 468

  orta sahada melo tarzı sert hem kesici, hem defansta, hem ofansta takıma katkı yapabilecek bir oyuncu olmadan galatasaray'da olmayacak sistemdir. belhanda - melo gibi bir orta saha olsaydı galatasaray'da 4-4-2'yi oynarız derdim ama belhanda - seri ikilisi ile bu imkansız.
  
  rakipler bizim orta sahamızı çok kolay geçer ve savunmamız kevgire döner. zaten bunun fragmanını akhisar maçında izledik. orta sahada sağlam bir kesici olmadığı için luyundama ve marcao çok kötü gözüktü. çünkü orta sahadan darbe yiyerek gelmeyen rakip orta sahalar doğrudan bizim savunma ikilimizle karşı karşıya kalıyorlar ve bu durum da çokça pozisyon vermemize neden oluyordu.
• 469

  ben 4-4-2 de öndeki ikiliye belhanda-falcao düşünüyorum niye ikinci forvet olarak diagne yazılıyor ki. adamın koşmaya hali yokmuş gibi takılıyor sahada. şuan takımda elmander tarzı pres yapmasını bilen bir tek belhanda var ve savunmayı forvette başlatmak istiyorsak bunu en doğru belhanda yapabilir.
• 470

  öncelikle galatasaray'da en sevdiğim futbolcu younes belhanda. bunu belirterek entry'e başlayayım. younes belhanda ile pek mümkün olmayan bir diziliş. seri'nin yanında iyi bir dmc olursa ve falcao'nun yanında henry onyekuru olursa gayet güzel işleyebilecek bir sistem ama bence bizim önceliğimiz değil. favori sistemim değil yani. belhanda seni seviyorum aslan parçası. *
• 471

  galatasaray futbol takımı adına yazmıyorum; demode, eskimiş, köhne, tarihin tozlu sayfalarına karışmış bir diziliş olduğunu düşünmüyorum. futbolda sistemin eskisi-yenisi mi olur allasen, olsa olsa elindeki çekirdeğe göre doğrusu-yanlışı olur. öyle bir oyuncu grubun vardır ki 4-4-2'yi çatır çatır oynarsın, göze de o biçim hitap edersin. aynı oyuncu grubuna 4-3-3 (misal) oynatmak isteyince de çuvallarsın, çünkü kadron 4-3-3'e elverişli değildir vb.
  
  yunanistan milli futbol takımının hücum futbolu seven izleyiciye zerre seyir zevki vermediği fakat o izlemesi tatsız yapıyla avrupa şampiyonu olduğu bir oyun bu; eldeki malzeme neye yatkınsa başarıya onla gidersin, basit.
• 472

  mevcut kadromuz için uygun olmayan sistem.
  
  ikili forvet oynayacaksan birisi sahte 9 olmak zorunda. açıkçası artık iyi bir sahte 9 bulmak komple forvet bulmaktan daha zor.
• 473

  bu sistemde en iyi ikili yine hakan şükür-arif erdem ikilisiydi. hakan şükür zaten pivot santrfor olarak oynuyordu arif ise gezici olarak oynuyordu; bir bakıyorsun kanatta bir bakıyorsun orta açıyor hakan'a falan. aynı zamanda gol de atıyordu.
  
  90'ların sonu ve 2000'lerin başında çift santrforlu bu sistemler hep böyle efsane ikilileri yarattı; manchester'da andy cole-dwight yorke, arsenal'de henry-berkamp, inter'de ronaldo-vieri vs. bir ton örnek verilebilir.
  
  yıllar geçsede benim de favori dizilimimdir. gerek menajerlik oyunlarında gerekse fifa'da falan çift santrfordan şaşmam. tek santforlu boktan sistemler yerin dibine batsın. bana çift santrforları verin :(
  
  maalesef imparator bile 96-2000 ve 2011-2012 aksine tek santforla oynuyor.
  
  4-4-2 kadar güzel bir sistem mi var ya hastasıyım resmen fetiş gibi bir şey.
• 474

  baklava oynayacaksak:
  
  ..........nzonzi......
  ....seri.............belhanda
  .........,...sofian......
  ..........emre......transfer
  dizilimi ile oynanabilecek sistemdir ama sofian ve emre'nin hiç olmadığı kadar defansif katkı yapması gerekir. sağ bekte linens oynasa solda bu oyunu kaldıracak oyuncumuz da yok şu an.
• 475

  sanılanın aksine 1996 2000 arası oynamadigimiz sistemdir. o aralikta galatasaray ya 4-3-1-2 ya da 4-4-1-1 oynuyordu. sadece hagi yoksa 4 4 2 oynadik biz. ama o oynanan oyunda tek bir kural vardı sahada hagi varsa geri kalan 9 kişide koşmak zorundaydı. sadece hagi koşma degil takımı dinlendirme yani topu ayağında tutarak rakibi yorma görevine sahipti.