• 353
    18 şubat 2018 kasımpaşa galatasaray maçında ilk yarı hiç de fena oynamıyorken ikinci yarıya 4-4-2'yle başlanması -bence- hataydı. hocanın neden böyle bir şey yaptığına anlam veremedim. serdar'ın sakatlandığı ve donk'un bu sebepten stopere çekildiği söyleniyor ama yedeklerde balta, ahmet ve koray varken iyi işleyen diziliş bozulmamalıydı. maçın kaybedilme sebebi elbette sadece bu değil ama selçuk-tolga ikilisinin koca 45 dakika boyunca orta sahayı tutamayacağı, eren'in ve kanatların bunlara yardım etmeyeceği aşikardı.

    4-4-2 üstünden dönen tartışmalar var bir de. kimisi çağ dışı olduğunu söylüyor kimisi hala işler bir sistem olduğunu. iki tarafın da haklı ve haksız olduğu noktalar var.

    evet, eğer forvet hattını konvansiyonel iki santrfordan oluşturursan ve orta sahan kemik gibi değilse 4-4-2 çağ dışıdır. (bizim düştüğümüz durum buydu.) fakat elinde doğru oyuncu grubu varsa 4-4-2 de an az 4-3-3 veya 4-2-3-1 kadar modern bir sistemdir. (aslında şunu söylemem bile zul. elinde oyuncu olmadıktan sonra 4-3-3 de çağ dışıdır ama 4-4-2'ye karşı anlamsız bir öfke var.)

    4-4-2'nin yıllarca tenkit edilmesindeki başlıca sebep, 2 forvetle oynamanın orta sahadan bir adam eksilteceği ve bunun da takım direncini azaltacağı, savunmayı zedeleyeceği üstünedir ki forvet hattında eren-gomis; orta saha göbeğinde de selçuk-tolga kullanılırsa bu fikri savunan adamı haklı çıkarırsın. lakin ki işin aslı öyle değildir.

    4-4-2'yi futbol tarihinde en iyi kullanan, sıfırdan tesis edip simeone, ranieri, benitez, ancelotti gibi hocalara ışık tutan kişi arrigo sacchi'dir. 80'lerin sonunda uygulamaya koyduğu 4-4-2'yle sadece italya'yı değil avrupa'yı da kendisine biat ettiren bir milan yaratmıştır. üstadın başarısını sadece 4-4-2'yle şerh etmek kendisine haksızlık olur aslında. alan savunması, çapraz pres (conte'nin de euro 2016'da uyguladığı), tümleşik bloklar vs. futbol tarihini değiştiren daha birçok icadı vardır reyizin. ofsayt taktiği de bunlardan biridir mesela. milan'a bunu öyle iyi uygulatmıştır ki 1990'da ofsayt kuralında değişikliğe gidilmesinin baş müsebbibinin kendisi olduğu söylenir. 1989'da real'i 5-0 yendikleri maçtan bir ofsayt tuzağı:

    https://www.youtube.com/watch?v=3Dnx16-tEF4

    neyse, sacchi için ayrı bir yazı lazım; 4-4-2'ye dönelim. bir kere böyle bir mastermind'ın savunmayı güdük bırakacak bir sistem kullanmayacağı kesin. hele ki adam adama savunma yapan ve rakibi yakaladığı yerde çiğ çiğ yiyen 5 savunmacıyla maça çıkılan seksenler italya'sında... 4-4-2 istenildiği takdirde çok iyi bir savunma dizilişidir bir kere. benitez'in bunun hakkındaki "4-4-2, var olan en iyi defansif sistemdir." lafzını veya sacchi'nin milan'daki regista'sı ancelotti'nin real'i çalıştırılırken söylediği "4-3-3 takımın ihtiyaç duyduğu dengeyi sağlamaktan uzak ve ileride pres yapmak için de çok uygun değil. amacımız hücum ederken 4-3-3'ü, savunma yaparken 4-4-2'yi kullanmak." sözünü anımsayalım.

    üzerinden neredeyse otuz yıl geçmesi hasebiyle doğal olarak sacchi'nin 4-4-2'sinin mazide kaldığı düşünülebilir, o yüzden atletico ve leicester'a bakalım. aslında sacchi'nin prensiplerinin pek de değişmediğini görelim.

    şimdi şu, sacchi'nin 4-4-2'si: https://i.hizliresim.com/VrrqMr.jpg
    şu, simeone'nin la liga şampiyonu atletico'su: https://i.hizliresim.com/A11RPq.jpg
    bu da premier lig şampiyonu leciester: https://i.hizliresim.com/NZZvRY.jpg

    simeone her ne kadar atletico oyuncusu olarak hatırlanıp hocalığıyla da bunu perçinlese de oyunculuk kariyerinin çoğu italya'da geçmiş biri. avrupa'ya 1990'da pisa'ya transfer olarak adım atıyor. arada sevilla ve atletico yapıp 96'da inter'e transfer olarak tekrar italya'ya dönüyor. (zaten inter'liler kendisini çok sever, kendisi de inter'e karşı boş değildir ve bir gün inter'i çalıştırmanın hayali olduğunu söyler.) 99'da lazio'ya gidiyor, burada 4 yıl oynayıp tekrar atletico ve sonrasında arjantin yaparak emekli oluyor. teknik direktör olarak avrupa'ya açılması da aynı futbolculuğu gibi yine italya üzerinden. 2011'de kariyerinin en önemli bölümü olarak tarif ettiği ve takımı küme düşmekten kurtardığı bir catania macerası var. yani italyan futboluyla son derece haşır neşir bir adam simeone. atletico'da oynattığı futbolu italyan işine benzeten de çoktur. zamanında paulo fonseca atletico'yu "ispanya'da oynayan bir italyan takımı." olarak betimlemişti mesela. ranieri de "leicester'ı atletico modeli üzerinden inşa ettim. onlar bir ispanyol takımı değil, italyan takımı." demişti. trapattoni "simeone'nin kötü futbol oynattığı büyük bir yalan. biz aslında birbirimize benziyoruz. aynı mantaliteyi paylaştığımızı söylersem kabalık etmiş olmam herhalde." diyerek el cholo'ya selam çakmıştı. gattuso'nun da "günümüzde italyan hocalar bize ait elli yıllık defansif anlayışı terk edip başkalarını taklit etmeye çalışıyorlar ama elin mourinho'su ve simeone'si bizim futbolumuzu oynatmıyor mu?" diyerek italyan hocaları topa tuttuğunu hatırlayalım.

    ranieri zaten bilindiği gibi italyan. napoli, fiorentina, parma, juventus, roma, inter, valencia, chelsea, atletico, monaco gibi bir dünya büyük kulüp çalıştırmış olsa da leicester'la olan şampiyonluğunu ve fiorentina günlerini bir kenara bırakırsan kariyerini tanımlamak için kullanılabilecek en iyi sözcük "vasat" olur herhalde.

    biri italyan, öteki italyan tandanslı bu iki hocanın sacchi'nin milan'ının mirasını yaşattığını söylemek mümkün. üç takım arasındaki oyuncu tiplemeleri bile üç aşağı beş yukarı aynı.

    sağlam kaleciler (libero tipi olmalarına gerek yok): galli, courtois, schmeichel
    enerjik bekler (denge açısından biri daha defansif): tassotti, maldini; juanfran, filipe luis; simpson, fuchs
    birisi daha teknik olmak üzere iki canavar stoper: costacurta, baresi; miranda, godin; morgan, huth
    birisi basan (anchor) diğeri dağıtan (regista) iki merkez orta saha: riijkard, ancelotti; gabi, tiago; kante, drinkwater
    birisi akışkan biri teknik ama ikisi de merkeze yardımcı kenarlar: donadoni, colombo; adam turan, koke; mahrez, albrighton
    safkan golcü ve çalışkan-pres yapan-oyun kuran ikincil forvet: van basten, gullit; costa, villa; vardy, okazaki

    yukarıdaki üç takımın yanına bizim 2011-2012 yılında şampiyon olan ve bence 2000 döneminden sonra en baskın futbolu oynayan takımı da ekleyebiliriz. sağlam kaleci: muslera / enerjik bek: eboue / defansif bek: balta / lider-teknik stoper: ujfa / markeci, hamleci stoper: semih / basan orta saha: melo / regista: selçuk / akışkan kenar: emre / teknik kenar: engin / safkan golcü: baros / presçi forvet: elmander

    (tipleme-oyuncu eşleştirmelerine birkaç ekleme-çıkarma yapılabilir elbet ama yukarıdaki kadrolarla birebir mukayese açısından ben böyle tanzim ettim.)

    sistemin oyun prensiplerine gelince çok şey söylenebilir ama iki husus çok önemli:

    1. kanatlar caniggia, overmars tarzı klasik açık veya kanat forvet değil de orta saha özelliklerini haiz adamlar olacak + bu sistemde trequartista olmadığı için yeri geldiğinde oyun kuracaklar, kilit pas atacaklar, ara pas akıtacaklar.

    2. forvetlerden biri pres yapmaktan gocunmayacak. (hatta ikisi birden böyle olursa daha evla: elmander-necati) orta sahayı beşleyecek, top sürecek, bağlantı vazifesi görecek.

    bunlar sağlandıktan sonra 4-4-2'nin işlememesi için bir sebep yok. teoride 2 kişiden oluşan orta saha pratikte 5'lenir ki bu takımın savunmasını taş gibi yapar. leicester 2016 şampiyonu olduğunda ligin en az gol yiyen 4 takımından biriydi. (manu-tottenham: 35 / arsenal - leicester 36.) atletico, 2014'te la liga şampiyonu olduğunda 26 golle ligin en az gol yiyeniydi. aynı şekilde biz 2011-2012 şampiyonu olduğumuzda yediğimiz gol 24'tü ki en az gol yiyen ikinci takım olan fenerbahçe'den 10 gol daha az yemiştik.

    ...

    demek istediğim şu ki dizilişin moderni veya iptidaisi olmaz. 3-5-2 öldü dersin, bir de bakarsın ki juventus şampiyonlar ligi finaline çıkmış; italya, euro 2016'da ispanya'yı ve belçika'yı tokatlıyor. 3-4-3 bitti dersin, chelsea gider bu sistemle premier lig'i kazanır. 4-4-2 çağ dışı dersin atletico la liga'yı, leicester premier lig'i kazanmış.

    mevzu tamamen elindeki kadroyla bağıntılı.

    kadron kalitelidir, 2011-2012'deki gibi dominant bir şekilde süper lig şampiyonu olursun. (biz)
    kadron daha kalitelidir, onca büyükbaş arasından sıyrılıp premier lig şampiyonu olursun. (leicester)
    kadron çok daha iyidir; barça-real ikilisini geçer la liga şampiyonu olur, üstüne iki kez şl'de final oynarsın. (atletico)
    kadron olağanüstüdür, hocan da dahidir; üst üste 2 kez şl'yi kazanır, daha mühimi dünya futbol tarihini değiştirirsin... (milan)

    fakat...

    orta saha özelliklerini haiz forvetin yoksa, kanatların merkeze yardım eden cinsten değil de sıfıra inen cinstense, merkez orta sahalarından biri fizik olarak bitik diğeri teknik olarak eksikse gider kasımpaşa'ya yenilirsin.

    fatih hoca'nın şu oyuncu grubuyla bu diziliş üzerinde daha fazla ısrar etmemesi temennisiyle...
  • 459
    diagne ve falcao'yla çift santrafor ile oynamak isteyen mi ararsınız, seri ve belhanda ile çift merkez orta saha ile oynamak isteyen mi? hayır bunları yaparken de kanatlar feghouli ve babel. bakın allah aşkına hayallerdeki 4-4-2 dizilişine:

    -----------------------------------muslera----------------------------

    ----mariano-----------luyindama---------marcao----------yuto----

    ----feghouli-----------belhanda-----------seri-------------babel----

    -------------------------diagne-----------falcao----------------------

    ya kusura bakmayın ama bu dizilişle fm'de maç bile başlamaz yahu. kaç kere sorar "emin misin?" diye, merak ediyorum?

    hayır zaten köhnemiş bir diziliş bu. çift santrafor yok artık. bitti arkadaşlar. 4-4-1-1 derseniz anlarım. ama o da 4-5-1'e çok daha yakın bir diziliştir. bir de baklava 4-4-2 oynayalım diyenler var. aklım tutuluyor.

    zaten köhnemiş 4-4-2'yi bir de bu oyuncularla oynamak gerçekten ancak fm'de hazırlık maçlarında alınabilecek bir risk. fm'de resmi maça bile böyle çıkmazsınız. haydi gelin kabul edelim.

    ekleme:

    4-4-2 tarihin tozlu sayfalarında kalmış bir diziliş. çünkü öne 2 yazıyorsanız, çift santrafor demektir. "birisi sarkık, santrafor arkası, sola yatık" filan dediniz mi iş değişiyor. 4-4-2 dizilmiyorsunuz demektir.

    ikincisi kanat oyuncularınız ya eski türden tam kanat oyuncusu olacak** ya da bunu sağlayabilmek adına orta saha orijinli oyuncuları kanada devşireceksiniz. kanat forvetiyle 4-4-2 olmaz. 4-2-4 olur o olsa olsa.

    elbette dizilişler oyun içinde çokça değişebilir. ama esas olarak 4-4-2 dediğiniz şey çift santrafor, çift kanat ve çift defansif orta saha ile oynanır. en azından orta sahalar öyle iniesta gibi merkez orta saha olmaz. 2 tane iniesta ile rakip kovalayacağına bu oyuncular rakip hücum ederken kenara gelip dinlensin daha iyi. en azından sen hücum ederken daha güçlü olurlar.
  • 601
    muslera - şener luyimdama marcao yuto - lemina nzonzi seri belhanda - andone falcao.
    babel ve feghouli şimdilik yedek.
    bu ilk 11 de belki pozisyon anlamında çok çok üretken olamaz ama agresifliği önceki kadronun 2-3 misli olur.
    bir kere oyunu rakip yarı sahada oynarız.
    lemina, andone, belhanda, şener ve hatta yuto ile şok pres yaparız, ki falcao da o konuda hiç fena değil.
    nzonzi ve seri’yi arkalı önlü değil, yan yana ve öne doğru oynatmalıyız.
    falcao, sırtı dönük top alma ve oyun açma becerisinden dolayı seri’ye yakın oynamalı.
    her türlü denenmesi ve üzerine çalışılması gereken bir kadro.
  • 603
    kullandığımızda hiçbir zaman kötü oynamadığımız diziliş. ben de kendi oyuncularımı sayayım.

    babel bu takımda merkez santrafor hariç oynayamaz oynamamalı. falcao yedeği gibi düşünebilir, bazı maçlarda da falcao ile yan yana belki oynar.

    feghouli'ye yaklaşık bir ay dinlenme molası. kafayı toplasın. tatil yapsın. ikinci dönem çok ihtiyacımız olacak kensine ama tatilsiz oynuyor çok formsuz. ayrıca kanat yerine merkeze forvet arkası şeklinde oynarsa daha verimli olur.

    belhanda tam olarak iyileşene kadar sadece antrenman yapmalı. oyunlara duruma göre sonradan girer iyi de iş yapar.

    gelelim kadroya. defans dörtlüsünü bozmak istemiyorum çünkü sorunumuz bence orada değil. hatta beklerimizde bile değil önlerinde oynayan babel ve feghouli yüzünden onlar da kötü gözüküyor. sadece yedekte 3 yabancı bekletmek istediğimiz zaman beke şener belki olabilir.

    ortasahada sağ taraf emre mora emanet. presini yapacak. çalımını atacak. hızlıca adam eksiltecek. gerektiğinde çizgiye kadar inip orta kesecek. gerektiğinde içeriye kat edip şut çekecek.

    sol taraf leminaya ait. leminayı defansif olarak hayal etmeyin. canlı izlediyseniz farketmişsinizdir sürekli ileri geri rahatlıkla gidip geliyor. bileklerine hakim ve sert, mücadeleci bir yapısı var. solda da gerektiğinde çizgiye inecek. gerektiğinde pas oyununa katkı verecek. en önemli özelliği hücum pres ile kaptığı topları anında andone veya falcao'ya kazandıracak.

    sol ve sağ halloldu. merkezde ise tartışmasız nzonzi seri ikilisi. ne yapacaklarını tarif etmeye bile gerek duymuyorum ama yine de bahsedeyim. nzonzi daha defansif rol. seri ofansif rol. fakat ikisi de çift yönü de düşünecek. sağa sola pas dağıtacaklar. rakibi karşılamada önemli role sahip olmamalılar. rakibi karşılamada ilerideki andone lemina ve emre mor bu rolü üstlenecek.

    geldik forvete. falcao'ya sen sağa sola koşturup kendini yıpratma denilecek. her zaman taze kal. topu sana getireceğiz denilecek sen fırsat kolla. yazık adam kaç maçtır umut bulut gibi mücadele ediyor ileride dermanı kalmıyor. andone ise tam tersi. sağ sol ne varsa koşacak. yardımcı orta saha. yardımcı sol kanat. yardımcı sağ kanat. ve stoperlerin düzenini bozan forvet.

    adem babel belhanda donk ömer sonradan oyuna girerler. babel sadece ama sadece ileri ikiliden birinin yerine girebilir. kanatta olmuyor olmayacak... özelliklerine de yazık mis gibi futbolcudan yararlanamıyoruz.

    muslera

    mariano luyindama marcao yuto

    emre mor seri nzonzi lemina

    andone falcao

    edit: bugün askere teslim oluyorum. 1 2 oyuncu elbette değişebilir ama sakatlık ceza olmadığı sürece ideal onbirimiz bu olmalı. umarım askerden döndüğümde bu sistemi oturtmuş oluruz. fener maçı yüzünden sesim kısık askere gidiyorum bakalım ne diyecekler. takım size emanet beyler hanımlar.
  • 602
    pas takımı olmadığımızı, toplama takımla da asla olamayacağımızı kabul edip geçmemiz gereken diziliş.

    deplasman için; muslera - şener luyindama marcao yuto - lemina nzonzi seri belhanda - andone falcao.
    iç saha maçlarında; muslera - mariano luyindama marcao yuto - soso nzonzi seri belhanda - babel falcao.

    form durumuna göre isimler değişir. ayrıca şuan olduğumuzdan daha üretken olacağımızı düşünüyorum. elde falcao var, kullanamıyoruz.
  • 475
    bu sistemde en iyi ikili yine hakan şükür-arif erdem ikilisiydi. hakan şükür zaten pivot santrfor olarak oynuyordu arif ise gezici olarak oynuyordu; bir bakıyorsun kanatta bir bakıyorsun orta açıyor hakan'a falan. aynı zamanda gol de atıyordu.

    90'ların sonu ve 2000'lerin başında çift santrforlu bu sistemler hep böyle efsane ikilileri yarattı; manchester'da andy cole-dwight yorke, arsenal'de henry-berkamp, inter'de ronaldo-vieri vs. bir ton örnek verilebilir.

    yıllar geçsede benim de favori dizilimimdir. gerek menajerlik oyunlarında gerekse fifa'da falan çift santrfordan şaşmam. tek santforlu boktan sistemler yerin dibine batsın. bana çift santrforları verin :(

    maalesef imparator bile 96-2000 ve 2011-2012 aksine tek santforla oynuyor.

    4-4-2 kadar güzel bir sistem mi var ya hastasıyım resmen fetiş gibi bir şey.
  • 543
    fatih terim'in üçüncü döneminde yine böyle aksayan bir oyunda tam da fb maçında 4-4-2'ye dönüp, güçlü bir oyun ortaya koyup, ligi domine etmiştik oyun olarak. hoca umarım yine bir fb maçı öncesi değişiklik yaparak döner bu sisteme. elimizdeki kadro bu düzene çok müsait, tek eksiği ideal onbire yazılabilecek solak oyuncu azlığı, sıkışan oyunu açmada zorlayabilir bizi.
  • 460
    4-4-2 oynar mıyız acaba diyen insanları gördükçe çok üzülüyorum. futbol hakkında konuşmak için jürgen klopp olmanıza gerek yok ama "falcao-diagne yan yana oynamaz mı zamki" diyen adam başka sporlara yönelse bütün insanlık için daha hayırlı olur.

    zaten günümüzde nesli tükenen bir taktik, tek tük uygulayıcısı varsa da kıyıda köşede sahte 9, ya da kanat özellikleri olan bir oyuncuyla oynar bunu. falcao ve diagne gibi iki net santraforla değil.

    mesela alan carvalho ile oynamayı düşünebilirsin ki, o bile 2li kalan ortasahayı çok baskı altında bırakır, deste deste gol yersin eğer rakip arkaya kaçmayı biraz biliyorsa.

    diagne-falcao nedir ama ya? şakadır inşallah.
  • 705
    mutluluk, huzur ve refah yayan futbol sistemidir. galatasaray'ın genlerinde bulunmaktadır. barcelona için 4-3-3, juventus için 3-5-2 neyse galatasaray için de 4-4-2 odur.

    yemin ediyorum 4-3-3 ve 4-1-4-1'den gına geldi artık. gol atamamaktan, gol sorunu yaşamaktan depresyona gireceğiz yakında.

    hayalimde falcao ve andone'yi yan yana oynarken görmek vardı ama kısmet değilmiş...
  • 463
    dünya futbolunda faal teknik direktörler arasinda sadece diego simeone gibi taktisyen bir hocanin oynattiği diziliştir. keza oda iki tane net santrafor ile değil joâo felix, griezmann gibi mobil forvetlerle oynayabiliyor. bu sistemde oynayabilen için beklerinden tut kanatlarina kadar oyun kuran pas oyununa yatkin oyuncular olmasi gerekir. koke, saul, partey gibi oyuncularin yoksa tam anlamiyla randuman alinmayabilir. 4-4-2taktiği çok hücumcu bir taktik değildir aksine daha savunmaci bir varyasyondur. takim sahaya savunmada ve hücumda saha parselizasyonu daha iyi yapar ve rakibi 4 savunmaci 4 orta saha şeklinde karşilayarak kaleciyle beraber 9 kişiye karşi oynamak zorunda birakabilirsin. bizim böyle bir amacimiz olduğunu da düşünmüyorum. hocanin da bu taktiği benimsediğini düşünmemekteyim. fatih terim her zaman yenilikçi bir teknik adam olmuştur. zamanin şartlarinda kadro yapilanmasina göre seçtiği taktiği onla benzeştirmek bana çok doğru gelmiyor. 4-4-2 oynayacak bir orta sahamizda hali hazirda bulunmamaktadir. bir iletişim bozukluğunda orta sahada derin boşluklar verilebilir. takimin kanatlardan hücum etmesi durumunda savunmacilar arasinda boğulacak olan çift forvetinize ek diğer oyuncularinda topsuz koşular yapmasi gerekebilir. bu yönlendirmeler olduğunda pas hatasi yapmaniz durumunda geride büyük aksakliklar oluşacaktir. velhasil kelam bizim bu taktiğine uygun ne oyuncu profilimiz ne de ihtiyacimiz var. iki net santrafor ile nasil olacağina dair merak edenler gomis ve eren derdiyok'un çift forvet oynadiklari maçlari gözlemleyebilirler.
  • 224
    total futbolu sevenlerin bunu sevmeyeceğine dair nasıl bir bağıntı kurulduğunu anlayabilmiş değilim ama taktik değil diziliştir.

    hatta trt'de bile çıkıyor: (bkz: diziliş ertuğrul)

    bu iğrenç espriden sonra şunu da belirteyim ki fakirsen ve elinde iki farklı tipte forvetin varsa -misal biri sarışın biri kel- iş yapar. bir de total futbolla çelişmez. total futbolun dizilişle filan alakası yoktur. lakin 4-3-3 saha parsellemeye en uygun diziliş olduğundan genelde bunu tercih eder total futbol uygulayıcıları. tabii 4-3-3 oynayabilecek nitelikteki futbolcu sayısı sınırlı olduğundan öyle her kafasına esen takımın kotarabileceği bir sistem değildir. bunu da en iyi rijkaard bilir herhalde. adam orta üçlüyü bam'dan kurmaya çalıştı, en son teknik direktörlüğü bıraktı.
  • 897
    nasıl gündeme gelebildiğini bile anlamış değilim. insanlar ya bu taktiği bilmiyor, ya da 4-2-4'den bahsediyor ve bu başlığı meşgul ediyor.

    öncelikle galatasaray'ın stoper ikilisi 4-4-2 gibi defans hattını öne çekmek zorunda olduğu bir sistem için asla uygun değil. dün antalya birazcık şanslı olsa, sadece bu sebepten 2-3 tane gol yiyerek acıyla vakıf olacaktık zaten.

    bunun başlı başına bir vazgeçiş sebebi olmasının yanısıra, takımdaki 4 kanat oyuncusundan ortasaha sol ve sağ oynayabilecek oyuncu sayısı da direkt olarak 0. sıfır abi.

    dahası takımın en değerli ve oynatmak zorunda olduğu 2 türk oyuncusu da 4-3-3 kanat forvet'i için yaratılmış futbolcular.

    okeyde tek taşa kalmışken bir tane taş çift geldi diye her şeyi bozup çifte gitmeye çalışmak ne kadar absürt bir durumsa, bu da aynı.

    (bkz: 7 ağustos 2022 antalyaspor galatasaray maçı)
  • 771
    genellikle orta saha orjinli kanat oyuncuları ile oynan bir sistem. bizde bu tarz oyuncu sayısı çok az, belki gedson, feghouli, birde ömer bayram.

    henry ile mesela çok oynanmaz bence bu sistem, henry markaj altında kalmamak için ayağı taç çizgisine basarak içe kat eden bir forvet, öyle forvet arkası oynayıp seken topları toplayan necati ateş, adem büyük tarzı bir oyuncu değil.

    keza kerem, babel de orta saha özellikleri olan bir oyuncu değil. fatih hocanın sistem arayışında olduğunu da sanmıyorum.

    hocanın sistemi belli, a simetrik 4-1-4-1 tarzını belirlemiş hoca, taa milli takımdan beri bu sistemi çalışıyor üstüne düşüyor. her geçen gün de mükemmelleştiriyor. yeter ki bun sistemi oynayacak fizik kapasitede isimleri katsın takıma, herkese zevk verecek bir oyun ortaya çıkacaktır.
  • 574
    2019 2020 sezonunda tek ıyi oynadığımız maç; 1-1 biten konyaspor maçında aden büyük oyuna girip , serinin kırmızı kart gördüğü ana kadar olan maçtı. bence de oynamamız gereken taktiktir ancak tek sıkıntımız diziliş değil. oyun anlayışı.

    top kapma yok
    pres yapma yok
    doğru savunma dizilimi yok
    üç pas yapma yok

    yok anam yok. rezalet oynuyoruz. bu kadar kötü oyunu en son pirandelli zamanında görmüştüm.
App Store'dan indirin Google Play'den alın