bu sezona çok kötü başlayan koç. sadece aktif sezon başlangıcı itibarıyla değil hem de, yaz transfer dönemiyle birlikte süregelen bir düşük performans sorunu var.
bazı şeyleri anlamakta zorluk çekiyorum. böyle donanımlı, kariyerli spor adamları bazı konularda nasıl kocaman kocaman hatalar yapabiliyor, şaşırıyorum. obradovic de tıpkı
fatih terim gibi transfer döneminde kadro mühendisliği noktasında çuvalladı "bana kalırsa".
avrupa basketbolu demek
pick and roll demek olsa da özellikle geçtiğimiz sezonla birlikte
ergin ataman'ın oyuna yeni bir soluk getirmesi kıta avrupa'sında bazı şeylerin değişmesine sebep oldu. obradovic gibi
yugoslav ekolü çıkışlı koçların oyunlarını üzerine kurduğu set odaklı pick and roll planını delik deşik eden bu yeni formatın ismi
pace and space denen mantalite.
golden state warriors'ın
nba'e damga vurmasını sağlayan bu mantalite, öngörülmesi oldukça zor olan, ball handling'i kuvvetli şutör kısaları oyunun odağı yapan bir düşünceyi baz alır. verimli
isolation'lar ve etkili
transition'lar esastır. işte, obradovic'in yıllar boyu
euroleague'i parmağında oynatmasını sağlayan oyun planının panzehiri olan bu oyun fikri artık birçok takım için başarıya giden yolda öncelikli tercih olacak (en azından birkaç sezon için).
bunun ne ilgisi var obradovic'in yanlış (?) kadro mühendisliğiyle?
euroleague takımları transfer döneminde fellik fellik ball handling'i güçlü şutör kısalara hatta uzunlara yönelirken, obradovic bildiğinden şaşmadı ve old school olarak tabir edilen isimlerle yola devam etti. zorunluluktan kadroya dahil edilen
vladimir stimac'ın modern basketbolda yeri yok. takımın bir saha içi lideri
* zaten var iken ikincisini
* kadroya dahil etmek bir noktada başarılı olan düzeni dağıtır ki dağıtıyor da. de colo ismi büyük vitrin, kabul de eee? bu şuna benziyor; sağ kanadında eski dinamizminden eser kalmayan bir
sofiane feghouli'nin olduğu takıma aynı profildeki
ryan babel'i sol kanat olarak transfer etmek (içim yanıyor amk). de colo her ne kadar pace and space'e kısmen uygun sayılabilecek bir guard olsa da alametifarikası başkadır. sonracıma, önce cska moskova'da ardından da zalgiris kaunas'ta beklenini zerre veremeyen, şutuna asla güvenemeyeceğiniz bir
leo westermann hamlesi; adamı savunma uzmanı sanan tipler vardı yazın, götümle bile gülmem hani buna, o derece. ne düşünerek transfer edildi acaba merak ediyorum. yeni eklentiler arasında yalnızca
derrick williams ciddi iyi bir transferdi, "bence".
yapılan transferler dışında obradovic'in her geçen yıl 1 sene yaş alan 37'lik
bobby dixon'la kontrat yenilemesi komediydi. bunun dışında bazı oyunculardaki doymuşluk o kadar bariz ki, 29101923 (tarihe dikkat, kıps) km uzaktan seçilebiliyor neredeyse.
bu, işin kadro mühendisliği tarafı idi. gelelim koçun kendisini güncellemesi detayına.
ergin hoca neden çok başarılı oldu geçtiğimiz sezon? çünkü adam basketbolun avrupa'daki en iyisine karşı bir çözüm bulmak zorundaydı. araştırdı, denedi, izledi, yenildi vs. ve en güçlü rakibini alt edecek olan yapıyı kurdu. kurulan yapı doğru olunca da başarı geldi. bir anlamda ergin hoca, obradovic sayesinde kendisini geliştirdi. işte obradovic'in bu yaz yapmadığı şey tam olarak bu oldu, güncellemedi zeljko'yu. artık oyun planına ve oyuncuların delicesine inandığından mıdır yoksa "ben en iyisini bilirim" tavrından mıdır bilemem. o değil de, tanıdık geldi mi? :(
obradovic'in fenerbahçe beko'yla son yılı. açıkçası sözleşmesini uzatmayacağını düşünüyorum. ali koç da obradovic sonrası muhtemelen
sarunas jasikevicius'ın önüne bol sıfırlı bir kontrat koyar. bu benim öngörüm elbette, aksi de mümkün. ha yalnız şu var; saras, zalgiris'teki kenar yönetimi çığırtkanlığını, oyuncu fırçalamalarını fb beko'da da devam ettirmeye niyetlenirse (olası?) çok eğleniriz.
son olarak; geçtiğimiz sezon "sakatlıklar olmoso şampuan olordok" diyor ya bu tayfa, ikiyüzlülüklerini yerim ben onların. ulan, aslında yabancı olan ahmad al-dwairi
* ve bobby dixon ikilisi sırf "verilen hak geri alınmaz" hukuki dayanağı sebebiyle yerli statüsünde oynuyor. baştan +2 ile öndesiniz zaten. bir zahmet de bir iki sakatınız oluversin anasını satayım. bilmem kaç kişilik rotasyonla oynamışlar sezon sonunu da bu yüzden istediklerini elde edememişler. ya bi' siktirin gidin usta,
anadolu efes sadece 8
* kişilik oyuncu rotasyonuyla içinizden geçti içinizden. anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.
çuvallamaya devam etmen dileğiyle patlıcan morunun en çok yakıştığı adam.