efendim tek entry uğur meleke'nin müthiş adalet tespitine gereken hakkı vermediği için biraz daha derinine inmek gerekiyor.
olay,
uğur meleke'nin 4-5 yıl önce başına gelen bir durumla ilgili:
meleke, zamanında kendisini hapse atmak için an kollayan bir kamu görevlisine "size beni içeri attıracak malzemeyi vermeyeceğim" dediği için hapis cezası almıştır. hukuk çerçevesinde hakkını aramak için mahkemelere çıkan, temyizlerde bulunan meleke, tüm itirazlarının mahkeme tarafından reddedildiğini görerek şoke olur ve cezasını çeker.
aylar sonra, bu kez başka bir kamu görevlisinin önünde elindeki tenis topunu yere vurduğu için 4 ay hapse mahkum olur. daha önceki deneyimlerinden, hakime de gitse, temyize de ulaşsa cezasının değişmeyeceğini bilir. kendisinin ulaşabileceği tüm kurumların kadrosu, rakip gazetenin sahibini koruyan birisi tarafından belirlenmiştir. hukuki olarak hiçbir şansı kalmayan, hakimlerin, kamu görevlilerinin, kafalarına göre ceza verebildikleri meleke, yapabildiği tek şeyi yapar ve isyan eder. sinirlenir, çılgına döner. kimseye zarar vermese de ortaya asabi bir görüntü koyar.
bunun üzerine mahkeme salonunda bulunan bir entelektüel kendisine şöyle der: neden sinirleniyorsun meleke, hakim sana hiç sinirleniyor mu, onun sinirlenmeye hakkı yok mu, o insan değil mi? bu durumu onaylayan hakim, sinirlendiği için meleke'nin cezasını ikiye katlar. meleke de ibret alır ve entelektüel adama hak verir. adaletsiz davrandığı için hakimden ve tüm kamu görevlilerinden özür diler.
başına gelen bu olaydan çok etkilenen uğur meleke, adalet ve hak kavramlarına dair eşsiz bir fikir edinmiş olur, ve bundan böyle gördüğü tüm adaletsizliklerin karşısında yer alır.