• 181
    2016 - 17 sezonunda daha bir göze hoşa gelen futbol oynayan, genç olarak nitelendirilebilecek kadrolarıyla dinamizmin kralını sergileyen, mauricio pochettino takımı.

    premier league kodamanlarının arasından sıyrılıp şampiyonluk ipini göğüslemelerini istiyorum. mevcut kadro ve izlettirdikleri futbol bunu fazlasıyla hak ediyor.

    ayrıca... ciğersiz misin be danny rose kardeş?
  • 182
    şampiyonlar ligindeki gruplarında monaco, bayern leverkusen ve cska moskava vardı. kadro değeri olarak baksan tottenham şu üçüne de fark atar lakin 7 puanla ancak 3. olabildiler. iki galibiyetleri var, onlar da leş kadrolu cksa moskova'ya karşı ki cska'nın toplam kadro değeri harry kane'in muhtemel bonservis bedeli kadar falandır.

    işte bunlar hep prömiyer lig.
  • 184
    geçen sezon nerede yarım akıllı varsa kendileriyle dalga geçiyordu. şampiyonluğu leicester'a kaptırdılar diye burada bile uğraşıyordu millet. arsenalliler de son haftada geçip ligi önlerinde bitirdiler diye eğleniyordu.

    şimdi leicester küme düşme yarışında. arsenal her zamanki gibi yerinde sayıyor. tottenham ise her geçen sezon daha da iyi bir takıma dönüşüyor. yaş ortalamalarının düşük oluşu ve kulüpteki ortak aklın seviyesi düşünülünce zamanla daha da iyi olacaklardır. eğer conte chelsea'de hayvani bir performans sergiliyor olmasa normal şartlarda bu sezon şampiyon olurlardı eminim.

    (bkz: sen ne güzel bir adamsın pochettino)
  • 185
    eğer linç edilmeyeceksem takımda ihtiyaç olan bir tek oyuncu var, o da bruma. iki kanatta oynayabilen hızlı,genç ve adam eksiltme özelliği yüksek biri yok takımda. lamela iyi oyuncu ama premier lig çok fazla geldi ona. sissokko mükemmel bir oyuncu ama adam geçme özelliği o kadar iyi değil, keza eriksen sol tarafta takımı yönetiyor. sağ kanatta bruma ile hayvani bir şey olurlar.

    brumayla sözleşme yenileyip bunlara 40 milyon euro'ya satsak win-win olur bence. 40'ın aşağısını kabul etmem yalnız. :(
  • 187
    ingiltere'nin darren anderton (neden seviyorum ben de bilemiyorum ama premier manager 96 dandır diye düşünüyorum), jürgen klinsmann, david ginola gibi adamları barındırması nedeniyle sempati duyduğumuz, luka modric ve gareth bale gibi adamları izlemek için maçlarını beklediğimiz, musevi ağırlıklı taraftar grubuna (veya kökenine) sahip takımı.

    büyük reyiz, ulu manitu insan mauricio pochettino öncesindeki dönemde (7-8 yıllık dönem) yönetimin yaptığı işler nedeniyle kendileri için bir "failure wheel" dahi hazırlanmıştır.

    https://pbs.twimg.com/media/BpDNKIYCQAAtAYZ.jpg

    bu girizgahtan sonra kendileri hakkında bir değerlendirme yapmak istiyorum ve daha önceki değerlendirmelerim gibi, bu değerlendirme de uzun olabilir.

    satılan oyuncular ve bunlardan gelen para ile yapılan işlerden elbet bahsedeceğim ama harry redknapp, andre vilas boas ve tim sherwood gibi adamlardan sonra mauricio pochettino'yu almış olmaları gerçekten vizyon olarak kendilerini değiştirdiklerini ve yeniden yapılanma hususunda kararlı olduklarını gösteriyor. nitekim pochettino, yaratan olmasa da southampton'ın altın jenerasyonu sayılabilecek adamları (luke shaw, adam lallana, callum chambers, james ward-prowse) parlatmış bir adam. gençlere çok önem veriyor ve gençler hata yapsa da onlardan vazgeçmeyebiliyor. özellikle -çoğu kişinin bilmiyor olmasına rağmen- altyapı konusunda dünyanın her yerinde takipte olan scoutlara ve buralardan altyapıya katılan gençlere sahip tottenham, bu gençleri adam edebilirse büyük transfer yapmadan beklentileri aşabilecek kapasiteye sahip. şu an için bunu yapabilecek potansiyelde bir hocaları da var. ihtiyaç olan şey zaman ve tottenham'ın zaman konusundaki en büyük avantajı taraftarın bir manu, bir chelsea taraftarı gibi şampiyonluk hırsının olmaması yazmışım bu entry'i depoladığım 6.11.2015 tarihinde:)

    dönelim pochi reyiz, proje takımı vizyonu ve bu seneki durumlarına. biraz da gelecekten konuşuruz.

    pochi reyiz işini bilen bir adam. en büyük artısı, 2015 yılında da yazmak üzere niyetlendiğim gibi geniş bir scouting range'i olması ve genç oyuncuları geliştirirken bunlardan verim alması. bunun dışında fifa oynayanların bildiği "chemistry" özelliğine de dem vurmak istiyorum.

    öncelikle pochi'nin kafasında bir taktik var ve buna göre adam alınıyor takıma. herhangi bir yerden kadroyu açıp bakın, inanılmaz dengeli ve alternatifli bir kadrosu var. denge derken hamza hamzaoğlu dengesi değil elbette, mesela bizim gibi 8 sağ bek 1 sol bek yok takımda.

    tottenham, senelerce iyi sayılabilecek stoperleri olmasına rağmen savunmada hep hata veren bir takımdı. lloris'in gelmesi sonrası bir seviye atlamış olan defans hattında pochi reyiz, özellikle ajaxta birlikte tandem oluşturan alderweireld ve verthongen ikilisini stopere koyarak zaten bireysel olarak a+/a- arasında gidip gelen bu adamlardan bayağı başarılı bir defans göbeği ve duran top gol tehdidi yaratmayı başardı. elbette burada, dünyanın -bence- real madrid ile birlikte en iyi bek ikilisine, premier ligin ise açık ara en iyi bek rotasyonuna (danny rose ve kyle walker / kieran trippier ve ben davies) sahip olmasının da etkisi var. sakatlık durumunda eric dier ve kevin wimmer oynuyor ve defans hattı anormal durumlar olmadığı sürece değişmiyor.

    iki ön liberolu sistemde eski öğrencisi victor wanyama'nın dembele ile birlikte orta sahayı rakiplere dar ettiğini maçlarını izleyenler görebilir. zaten takımın geri kalanı da muazzam bir şekilde topun arkasına geçiyor. burada dier, yine pochi tarafından ön libero olarak oynatılan (geçen sene) bir stoper olarak iş yapmaya hazır. dele alli (aşağıda bahsedeceğim) ve kevin winks de yine duruma göre 4-2-3-1 sistemine dayalı tottenham projesinin 2'lisinde oynayabilen adamlar.

    christian eriksen, onomah ve son dönemde performansı ile ön tarafa yerleşen dele alli inanılmaz başarılı işler yapıyorlar. zaten dele alli transferin gözdesi mbappe ile birlikte.

    ön tarafta ise senelerce unutulduktan sonra pochi ile hayat bulan kane var.

    tottenham, bu sene n'koudou transferini yapmış olmasına rağmen kanat bölgesinde şampiyonluk yolundaki rakiplerine nazaran daha düşük kalite ve seviyede adamlara sahip olması nedeniyle sıkıntılar yaşıyor. son ve lamela kanatları, premier lig şampiyonluğu için (2016-17 sezonunda şampiyonluğu bir anormallik yaşanmazsa chelsea kazanacak) yetersiz kalıyor. alli eriksen ikilisinden biri kanatlara kayıyor bu nedenle. ancak bir kanatta yine son veya lamela var. lamela, kumaşı olduğu iddia edilen ancak dengesiz bir topçu. şahsi gözlemim olmakla birlikte premier lig, 4-5 maç şapkadan tavşan çıkaracak, en az 27-28 maç da 8/10 oynayacak kanatlara sahip olmadan kazanılması zor bir lig. bu noktada tottenham da tıkanıyor ve zaman zaman rakibini açamıyor. misal veriyorum, bir bale kalsa idi veya hazard tottenham oyuncusu olsa idi, bu sene net şampiyon olabilirlerdi.

    gelecek sene için "transfer" diye bağıran tek bölgeleri kanat ve forvet. lamela ve son rotasyonda kalabilirler ancak dominant bir kanat ile kane sakatlandığında sırıtmayacak veya maç sıkıştığında kane ile çift forvet oynayabilecek kaliteli bir ayak alırlar, alli başta olmak üzere takımın etkili adamlarını ellerinde tutabilirlerse 17-18 sezonunda en büyük şampiyonluk adayı olabilirler. zira genel hatları ile genç olan tottenham, diğer takımların aksine her gün üstüne koyarak geliyor.
  • 188
    pochettino gibi bir hocaya sahip olmaları çok büyük avantaj. premier ligde son 2 sezon toplandığında açık ara en fazla puana sahip olan takım.

    http://i.imgur.com/tMDZ2x8.jpg

    ayrıca kulüpde çok katı bir maaş politikası var. harry kane, dele alli, eriksen gibi başka takımlarda *200bin €'ya yaklaşabilecek adamlar 120bin'den fazla alamıyorlar. (rakamların kesinliği konusunda tam emin değilim geçen yılın sonlarında okumuştum bunla ilgili bir makale harry kane'in sözleşmesinin uzatıldığı zaman)

    yıldızlarını takımda tutabilirlerse ligde ilk 4ü hep zorlayacaklardır, fa cup, league cup gibi kupalarda da iddaalı olabilirler ama şampiyonlar ligi yada avrupa liginde tokatlanıyorlar hep son yıllarda.
  • 189
    pochettino'yla birlikte istikrarlı bir şekilde yükselen futbol kulübü.

    ana kadronun çekirdeği hala çok genç. bu yükseliş devam edecek gibi görünüyor.

    lig ikinciliği kendileri için her zaman başarı olsa da artık şampiyonluk beklentisi oluşan bir takım tottenham. arsenal sendromu oluşmadan kupalar kazanmaları gerekiyor. iyi futbol ve genç kadro karın doyurmuyor.
  • 191
    2016-2017 sezonunda premier lig'in en çok gol atan ve en az gol yiyen takımı olmuşlardır. ayrıca ligdeki son 13 maçın 12'sini kazanmalarına rağmen şampiyonluğu antonio conte'nin dahiyane sistemine kaptırmışlardır. normalde bu sezon oynadıkları futbol şampiyonluğa gayet yetecek bir futboldu, zira hem göze hoş gelen hem de sonuç alan bir sistem inşa ettiler. ama chelsea 3-4-3'e geçtikten sonra saçma derecede maç kazanınca yazık oldu kendilerine. chelsea'nin bu sezonki performansı fergie'li united'ı bile geride bırakırdı yani o derece.

    kendileriyle ilgili şöyle bir durum var. poch tamamen takımla birlikte büyüyen bir oyuncu grubunu bir araya getirdi. yani takıma dışarıdan "yıldız" olarak gelen bir tane bile oyuncu yok. ama bugün bu takımda sayısız derecede yıldız var. sadece kane ve alli bugünkü piyasada 100+ milyon euro eder. biri altyapıdan diğeri 3. ligden geldi. keza iki beklerine bugün paha biçilemiyor ki bu oyuncular senelerdir takımda olmasına rağmen poch'dan önce bunun beşte biri kadar oynuyorlardı belki. savunma oyuncuları zaten avrupa'nın en teknik oyuncuları olabilir. eriksen'in pl'de oynayamayacağı bir tane takım yok vs vs...

    tek eksikleri kaldı, o da artık kupa kaldırmak. dışarıdan yıldız getirmediler ama hepsi birlikte yıldız oldu. artık dışarıdan "winner" getirmeden kendileri "winner" olabilirler. zaten takımda değişiklik gerektiren çok az bölge var. bir tek walker'ın gideceğini düşünüyorum onun dışında kadrolarını koruyacaklardır. bir de söylendiği gibi ross barkley'i alırlarsa tadından yenmez takım. :(
  • 197
    2017 yaz transfer sezonunda 80 milyon euro değerinde oyuncu satıp hiç transfer yapmamış kulüp.

    2 santrafor ve birisi neredeyse 1 yıldır sakat olan lamela olan 3 kanat oyuncusu ile lig ve şampiyonlar ligini bir arada götürmeleri zor. transfer yapmazlarsa yine çok yönlü orta sahaları dele alli ve eriksen'i kanatlarda izleyeceğiz gibi duruyor. ayrıca kyle walker'ı sattıktan sonra ellerinde tek sağ bek oyuncusu kaldı. acaba bilmediğim bir transfer yasağı cezası falan mı aldılar. transfer döneminin son günü patlama yapmayı düşünmüyorlarsa bu tutumları çok anlamsız. umarım gareth bale'ı geri alırlar. bale premier ligde güzeldi.
  • 198
    white hart lane'den ayrılmaları bu sezon başlarını ağrıtabilir. olimpiyat stadı'nda oynayan beşiktaş gibi ligin bazı dönemlerinde sansasyonel, ama bitişe doğru yarıştan kopmuş bir tottenham bekliyorum. hatta yazın başında federasyona başvurdular "wembley'de saha tribüne çok uzak, yakınlaştırılması mümkün mü?" diye. white hart lane geçtiğimiz sezon ligin saha-tribün mesafesi en dar 2. stadyumuydu, zira kaleye çevirip içerde namağlup bitirdiler sezonu. wembley ise ligin saha-tribün mesafesi en uzun stadyumu. adaptasyon önemli, bakalım.
  • 200
    bu sezon wembley'de oynayacaklarından mütevellit düşüş yaşacağını düşündüğüm takım. en azından iç saha performansı, geçen yılki kadar dominant olmaz gibime geliyor. bu sezon ilk 4'e girebilirlerse, seneye yeni statlarında daha güzel işler yaparlar. zaten adamların takımı o kadar genç ki, yıllar geçtikçe "takım yaşlanıyor" değil de, "takım büyüyor" diyoruz. :(
App Store'dan indirin Google Play'den alın