(bkz:
hamza hamzaoğlu/#1826078)
ilk cümlesini okuyup ofsaytlamıştım, okumaya değer bulmadım.
şimdi gündeme gelince bir daha okudum. ve karşılaştırma yaptığı her paragrafına cevap vermek istedim.
1. daha iyi kadrolarla 8. olan ve baş tacı edilen hocalardan bahsetmiş. hagi ve bülent ünder hoca olarak pek baş tacı edilmedi onları saymıyorum. muhtemelen ilk 8 hafta takımın başında olan rijkaarddan bahsediyor. ilk 8 hafta takımın başında kalan hoca sebebiyle mi 8. olduk. saçmalık. onun dışında daha iyi kadroyu da çözemedim. kalesinde aykut, orkun olan, defansı lucas neill dışında tamamen çöp olan, orta sahası bam olan, ileride de sakat arda, çok az oynayan elano, misimovic gibi adamlar var. bir de hamza hoca'nın şampiyon olduğu kadroya bakıyorum. muslera, sneijder, melo, chedjou, telles gibi yabancıları olan bir takım. karşılaştırmaya gerek yok hangi takımın daha iyi kadrosu olduğu ortada zaten.
2. transfer konusunda pasif kalmasında dursun başkanı suçlamış, hamza hoca'yı haklı çıkarmak için. pasif kalmayıp şu entrydeki takımı (bkz:
#1825695) kursa çok mu para harcayacaktı veya kulübü batıracaktı? son gün melo, telles'i yollayıp takımı bir seviye düşürürken de pek pasif değildi ayrıca.
3. mancini'nin yerli-yabancı konusunda eleştirilmemesinin sebebi ayrım yapmamasaydı. anlamak çok zor değil. ceyhun'u alırken drogba'yı çıkarıyordu adam ki ceyhun'u oynatmasının sebebi taktiksel
*, ceyhun babasının oğlu değil, ceyhun özelliklerinde bir başka oyuncu yabancı da olsa yerli de olsa onu oynatırdı. onun dışında burak oyunda kalırken drogba alınıyordu. eboue'yi kesip sabri'yi falan kullanıyordu. kendi getirdiği burdisso'yu yetersiz görüp oynatmıyordu. hamza hoca olsa evladım diye hep ilk 11'e koyardı net. mancini'yi eleştir hatta eleştirmek lazım fuzuli transferleri konusunda ama ayrım konusunda eleştiremezsin. yerli yabancı ayrımı yapmıyordu adam bu kadar basit. herkesi mantığı çerçevesinde kullanıyordu. yabancı hocaya hayranlık işte bu yüzden var. insanlar hiçbir yerli hocada bu eşitliği göremiyor. hep bir pohpohlama, kayırma görüyor. ve bunu istemiyor. gayet de doğal. takımda lobisi olanların değil hakedenin oynaması isteniyor. çok şaşılacak bir durum değil. bunu sağlayacak hoca yerli-yabancı olsun farketmez.
4. yaptığı değişiklikleri diğer yabancı hocalarla kıyaslamış. hamza hoca değişiklikleriyle takımı yakıyordu geçen sezon. ilk aklıma gelen yasin'i çıkarıp dzemaili'yi aldığı ve özür dilediği maç. vakit öldürmeye çalıştığımız maçlarda 3. değişikliği yapmayı unutuyordu lan. diğer hocaların eleştirilmediği gibi üstünkörü bir tespitte bulunmuş. her hoca sonucu hatalı olan değişikliği yüzünden eleştirilmiştir. detaylandırırsa daha net cevaplandırabilirim.
5. mancini düşmanlığını değişik boyutlara taşımış arkadaş. ceyhun 90'da oyuna alındığı zaman herkes kızıyordu. kim aferin diyordu? ayrıca sabri konusu daha derin bir konu. zam yapılan ve belli maç oynaması karşılığında sözleşmesi uzayacak bir oyuncu. en önemli ayrıntıyı atlayarak, hamza hoca'yı haklı çıkarmaya çalışmış. gereksiz bir çaba. popescu olayını pek bilmiyorum bir şey yazmadım o yüzden.
ayrıca, selçuk ile ilgili xelçuk muhabbetinin neresi goygoy? bir oyuncun bir sezon çok iyi performans göstermiş. bunu görenler de onu alanında en iyi olan futbolculardan biri xavi'ye benzetmiş. bunun goygoyluk bir durumu yok. eğer şunu diyorsan başka, bir sezon iyi oynayan adamı şişirdiniz, adam havalara girdi bak oynamıyor. bu da saçma, berbat oynayan bir futbolcunun bu performansının sebebini taraftara bağlamak ama hadi eyvallah. arda'nın gitmesini sağlayan adamlarla, iyi oynayan futbolcusunu öven taraftarın nasıl aynı zihniyette birleştiğini anlamak güç. iyi oynarsan alkışlanırsın. kötü oynarsan eleştirilirsin. bu kadar basit.
hamza hoca'nın niye eleştirildiği zaten açık. bunun yerli veya yabancı olmasıyla bir alakası yok. kaç kere yazılıp çizildi defalarca anlatmaya gerek de yok aslında. ufak ufak yazayım yine de, berbat futbol, bu futbolun puanlara yansıması, yerli kayırma, taraftara artistlik, saçma sapan röportajlar, yapılmayan transferler
*,
maalesef her maçtan galibiyet bekliyoruz, vs. uzar gider.
sonuç olarak, hoca 3 kupayı ve 4. yıldızı getirmesine rağmen bu kadar eleştiriliyor ve arkadaş bunun sebebini yerli olmasına bağlamış. olayın bunla alakası yok ve olay bu kadar basit değil maalesef.
not: biraz hızlı yazdım, imla hataları ve düşük cümleler olabilir.
edit: elimden geldiğince düzelttim imla hatalarını.
edit2:
defansin ablasina sarkan golcü ceyhun'un niye mancini'nin
prensi olduğuyla ilgili bir bilgilendirmede bulundu. kendisine aynen katılıyorum ve hiç dokunmadan iletiyorum.
"mancini, üçlü orta sahada bir çapa oynatmayı seven bir adam. ilk inter zamanında vieira'yı, man city'de de jong'u ve yine vieira'yı, bizde ceyhun'u ve şimdi inter'de melo'yu öyle oynatıyor.
ceyhun'u defans sibopu bırakıp melo'yu savaşan bir orta saha yapıyordu. şimdi aynı şeyi melo'yu çapa yaparak, kondogbia'yı savaşçı orta saha olarak oynatıyor. belki de bunu hem melo'nun ilerleyen yaşı, belki de kondogbia'nın daha fazla fiziği ile oynayabilen bir oyuncu olmasından dolayı yapıyor."