• 802
    aslinda ne yapilmasi gerektigi cok acik. galatasaray stadini kullanamazken kimse stadini paylasti mi? hayir! biz ne yaptik? gidip olimpiyat stadi eziyetini cektik. neden ayni durumda bize kolaylik gostermemis olan besiktas'a simdi yardimci olmamiz gerekiyor bunu anlamis degilim! ortak paydada bulustuklari bu kadar cok konu varken, fenerbahce'nin bu konuda da besiktas'in yaninda durmasi en makul olanidir.
  • 803
    hep kötü senaryoların konuşulduğu durum.

    bir de beşiktaşlıların gelip 9 tane maçı adam gibi izleyip dağılmaları ihtimalini düşün. bir de artık o eski kin ve nefretin ortadan kalkacağını düşün. bir de beşiktaşlıların ''ulan helal olsun büyüklük yaptınız bizim yapmadığımızı siz bize yaptınız, adamsınız'' dediğini düşün.

    güzel olmaz mı ?

    allah aşkına şu stadı 9 maçlığına beşiktaş'a kiralayın.

    lan belki de her şey çok güzel olacak.

    deneyelim. olmazsa zaten şimdi düşmanımız ya bu adamlar yine öyle olmaya devam ederler. çarpışırız maçka parkında, beyoğlunda.

    ama olur da olmasını umduğum gibi olursa.

    o zaman tadından yenmez benim galatasaraylı kardeşim.
  • 806
    ünal aysal'ın sözünü ettiği şartlarda olursa, benim için bir sakınca teşkil etmeyecek durumdur. (locaların paylaşılmaması, 7-8 maçla sınırlı kalması, oluşan zararların bjk tarafından karşılanması, kira ödenmesi, vs.)

    ama aklımı kurcalayan şey, beşiktaşlı yöneticilerin ve taraftarların, ''devlet yaptı o stadı size, istediğimiz gibi gelir oynarız!'' tavrı. bir kere en baştan bu tavrı takınarak çok büyük yanlış yaptılar. hükümeti kullanarak üzerimizde baskı kurmaya çalışmaları da cabası.

    şimdi bu durumu bütün galatasaylı taraftarların unutmasını ve ''ooo gel beşiktaşlı kardeşim, feda olsun sana stadımız!'' demesini beklemek çok saçma. üstelik beşiktaş taraftarının büyük çoğunluğunun da, ''eheh hani sadece deplasmana gelirdik, noldu len?'' çirkefliğine soyunup, ortamı gereceklerinden de adım gibi eminim.

    öte yandan zemin bizim için gerçekten önemli. zemin yüzünden şampiyonlar ligi'nde puan kaybetme lüksümüz yok.

    taraftarlar arasında esmeye başlayan sıcak rüzgarların devamı için stadımızı paylaşma gibi bir zorunluluğumuz yok. diyarbakırspor'u bir kenara bırakırsak, türkiye'de takım taraftarlığı ırk, mezhep, din, dil ayrımıyla şekillenmiyor. pek çoğumuzun ailesinde ayrı ayrı takımları tutan bireyler mevcut. gerilimin esas sebebi, türkiye futbolundaki adaletsizliklerden, gerilimi tırmandırarak başarısızlığını kamufle etmeye çalışan yöneticilerden kaynaklanıyor.

    futbolda bağımsız, adil, insanların çıkarlar sebebiyle değil de hakettikleri için belirli koltuklara getirildiği bir sistem oluşturulmadığı sürece, taraftarlar arasındaki gerilimi hiçbir şey sonlandıramayacaktır. aynı statta oynamamız dahil...

    biz, stadımızı kimseyle paylaşmak istemezken, oldukça geçerli sebeplerimiz vardı. hala da var. beşiktaş'ın artık bunu anlayıp, kamuoyu baskısıyla üzerimize gelmekten vazgeçmesi gerekiyor.
  • 807
    öncelikle galatasaray yönetiminin takdirinde olan mevzudur. 31 mayıs itibariyle bir milat gerçekleşmiştir. artık eski kavga söylemlerini bir tarafa koymamız gerekmektedir. hatta yıllardır aranan fırsat 31 mayısla neden doğmuş olmasın? alın size bahane işte. gelin bitirelim şu kan davasını. hepimiz birbirimize her türlü şeyi yaptık. hele galatasaray fenerbahçe rekabeti 30 mayıs günü benim için iyi ve kötünün mücadelesiydi. gelin artık savaş baltalarını gömelim. köleliğin devamını böylesine uydrma kavgalarla sağlamalarına olanak vermeyelim. birbirimizi sakinliğe davet edelim. bırakalım aşkımızı yaşayalım. stadın ortak kullanımı farklı bir konu. ekonomik idari bir sürü kıl tüyü varken taraftara söz söyleme sırası gelir mi bilmiyorum. sanmıyorum. ancak sıra bize gelirse düne kadar teklif edilmesinin bile küfür olduğunu düşünen ben, benimle aynı gazı solumuş, aynı şiddete maruz kalmış adamlara kapımı (kapı benim tapumda değil, tıpkı herhangi bir taraftar örgütünün de olmadığı gibi; yani aslında 50000'de 1 olan kapımı) açmaya hazırım. neden sevmeyelim arkadaşım? artık o kadar çok bahane var ki birbirimiz sevmek için... gerçekten geri mi döneceğiz bu mudur?

    edit: bağlaç
  • 810
    son 2 sezonda

    eboue'ye hem stadyumlarında hem de resmi televizyonlarında ırkçı saldırılarda bulunmuş,
    şike yaptığı hem türk mahkemeleri hem de uefa tarafından tescillenmiş,
    evrakta sahtecilik yapmış,
    galatasaray'ın kurucusuna galiz küfürler etmiş

    türkiye'nin açık ara en leş kulübü beşiktaş yansa umrumda değil. galatasaray'ın bu leş kargalarının dostluklarına da ihtiyacı yoktur. 20 yıldır "temiz ikincilik, şikecisin galatasaray, 8-0, kümede kal galatasaray" söylemleriyle kafamızı siktiler. imkan buldukları her an galatasaray aleyhinde karalama kampanyası başlattılar. ilahi adalet yerini buldu da kim şikeci kim temiz cümle alem gördü.
    galatasaray taraftarı 3 ay öncesine kadar bu konu hakkında hemen hemen hemfikirdi. şimdi son gezi parkı olaylarıyla beşiktaş/çarşı'ya sempati besleyenler var. çarşı sempatileri ve/veya desteklerine sözüm yok. ki gezi olaylarına kendi şehrinden meydana inerek destek vermiş biriyim. fakat beşiktaş ve çarşı'nın bundan önce işlediği
    günahlar kolay kolay unutulacak veya affedilecek şeyler değil. en azından benim için.
    ezcümle beşiktaş günahların takımıdır. temiz galatasaray'ın beşiktaş dostluğuna yada beşiktaş taraftarının "siz büyükmüşsünüz be abi" söylemlerine ihtiyacı yoktur. beşiktaş camiasının işlediği günahlar bu önergenin kabul edilmemesi için yeterlidir. galatasaray yönetimi stadın zarar görmesi, ekonomik uygunluk, zemin durumu falan demeden beşiktaş'a siktir çekmelidir. yansın ibneler su veren itfaiyenin hortumunu sikeyim.

    (bkz: haydi başka kapıya)
    (bkz: zalad gelsin sizi kurtarsın)
  • 811
    islerine gelince irkciligin babasini yapsinlar, ali sami bey'e kadar küfür etsinler, sallayip dursunlar bize ama göt sıkışınca kardes kulüp dost camia ayagına stat paylasalim istesinler. biz olimpiyata giderken taraftarlar arasinda husumet de yoktu bugunku gibi,niye oynamadik inonu'de,yokus yaptilar bize. yok kardesim ben kendi adima istemiyorum gelmelerini, kocaeli'ye kadar yollari var.
  • 813
    olimpiyat stadı bakıma alınacak diye spor bakanıyla baskı yapıyor adamlar. toki arena devletin gelir oynarız diye konuşacaklar sonra sakin olalım, kardeşlik :(

    olimpiyat boş. kışın sıkıntı olacaksa kasımpaşa var. beşiktaş zor durumda olduğu için istemiyor arenayı şampiyonluğa oynamak için istiyor. arenanın atmosferi için istiyor. başka amaçları olsa diğer stadları atercih ederlerdi. hiç boşuna maval okunmasın. bana ne lan ben niye rakibe yardım edeyim? geçen yıl burak'a dedikleri için bile siktir çekerim.
  • 814
    bunu diyen romantiklerin hepsi evinde çekirdek çitleyip televizyon karşısında maç seyreden kekodur.evet bu kadar da net genelledim. gerzek diyo ki,koltuğumu seve seve veririm. git ver, ne istiyorsan güzel kara kartalına onu ver, kimse karışmaz lakin o sahanın yeşil zemininden zerre kullanım hakkı vermeyi düşünüyorsan, işte orada karşında beni ve benim giblleri bulursun.o zemin galatasarayınmaç sayısını kaldırmazken bir de rakibini orada oynatmak, bindiğin dalı kesmektir.
  • 816
    maç günü gelirlerinin en az yarısını verip, stadyum giderlerinin tamamını karşılayacaklarsa havalar güzelken, yağmur çamur başlamamış zemin rezil olmamışken gelip oynayabilirler bir kaç maç. dertleri para kazanmak, biraz bel doğrultmak olduğu için bunun önüne geçilecek bir teklif verirsek kendileri vazgeçer zaten. kendi elimizle yeni bir rakip yaratmaya gerek yok. vatan millet sakarya olayı değil bu. yarışma.
  • 818
    bu konuyu sırf çarşı'nın gezi parkındaki tutumundan destekleyenler gözümde ileriyi göremeyenler.
    kimseyi kandırmayın memleketi kurtarma kafasında olan arkadaşlarım. o kol kola yürüdüğün adamlar yarın tekrar senin nefret edeceğin hareketler sergileyecek. yarın bir gün ligler başlayınca yine her şey eskiye dönecek. herkesin ne olduğunu unutmuş değiliz, biliyoruz.
    buradaki yazılanları da kimse unutmasın. bu stad paylaşımı gerçekleşirse geçmişi yad edeceğimiz olaylar olacak büyük ihtimal. o bakımdan yani.
  • 820
    bir bardak suda fırtına koparılan mesele.

    geçen sezon ağızlarının payını aldılar. yine bu sözlükte ünal aysal'a dünya kadar saydırıldı.
    başkan ılımlı açıklamalar yapıyor fakat bu açıklamaların içerisinde de illa aynı statta oynamanın teknik olarak mümkün olmadığını belirtiyor. bu noktada ünal aysal'ın topu biraz da fenerbahçe'ye attığını düşünüyorum. çünkü camiaları beşiktaş'ın kadıköy'de oynamasını kesin dille reddetmişti. zaten konuşulan formül maçların bir kısmının seyrantepe'de, diğer kısmının da şükrü saraçoğlu'nda oynanması üzerine. yani işin fenerbahçe ayağı gerçekleşmezse galatasaray'ın beşiktaş'ı reddetmesine gerek kalmayacak.

    ha eğer olur da fenerbahçe bu formüle izin verirse bu defa yönetim eminim beşiktaş'ı kibar bir dille reddedecektir.

    ancak tüm bunlara rağmen olur da stadı beşiktaş'a açarsak, biliyorum ki kimi baskılar dolayısıyla yönetimin başka çaresi kalmamış demektir.

    ben bu adamlara güveniyorum. hep güvendim.
    şike mevzusunda haklarında çok konuşuldu o zaman da güvendim. sanıyorum bu işin türkiye'den çözülmeyeceğini gören aysal, avrupa'da lobi faaliyetleri ile istenilen sonucu almasını bildi.
    geçen sene de herkes atarlı açıklama beklerken stat konusunda yine güvendim. fikret orman'ın siyasi irade ile galatasaray'ı karşı karşıya getirmeye çalışan akıllı oyununa gelmeden işi çok güzel kotardılar.
    gram merak etmiyorum. camianın çıkarlarını en iyi şekilde koruyacaktır yine ünal aysal.
App Store'dan indirin Google Play'den alın