resim
Servet Çetin
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:43
Uyruk:Türkiye
  • 1451
    itiraf ediyorum; kendisinin attığı son gole ve ondan önceki gollerine ölümüne sevindim, keza baroş'un keza arda'nın golleri kadar.

    servet&rijkaard ilişkisi bana göre güzel planlanmış bir hikaye. servet bana metalist kharkiv karşısında da, ankaragücü karşısında da, trabzonspor karşısında da, sivasspor karşısında da aynı geliyor. iyi kötü arası yıkılmayan, saçmalama kontenjanı her zaman açık olan bir adam. oynadığı zamansa tek başına maçı çeviriyor kusura bakmayın. ayrıca futbolcu tost makinesi değil, faydalanmak için üstüne düşmek demek kötü hocalık demek değil.
  • 1452
    galatasaraya zerre yakışmayan, teknik direktörünü satan, teknik direktörünü satmak için takımına gol yediren, sektirdiği toplarla defalarca bize maç kaybettiren (unutanlar son trabzon maçını hatırlasınlar lütfen), yıllar sonra adı geçerse ve geçtiğinde kendisini hatırlarsam muhtemelen aklıma arenadaki ilk gölüyle değil sadece sümkürmeleri ve tükürükleriyle gelecek futbolcu.

    ayrca bir başka unutulan var. skibbe zamanı. hakemler saçmalama yarışındalar. sivasta ümit oyundan atılmış niye atıldığını bilen yok. ikinci yarının başlaması ile hakemler galatasarayı katlediyorlar. adnan polat bir basın toplantısı yapıyor, hakemlerin saçmalıklarını sinevizyonda gösteriyor. çok ağır bir de konuşma yapıyor. ertesi gün servet efendi vatan gazetesine konuşuyor. ve beşkanın her kelimesini, her cümlesini yalanlıyor. hakemler de insan diyor. ne hata yapmışlar ki bizim maçlarda diyor.

    ve rijkaardın gidişi. elbette rijkaardın başarısız olmasının sebebi sadece servet değildir ama servet ve saz arkadaşları o küçük beyinleriyle ile bu maç hezimet olursa bu rijkaard da gider demişlerdir ve o maçı alçakça, galatasaray topçusuna asla yakışmayacak şekilde satmışlardır. yok arenada gol atmış, yok fıstık yemiş bana ne. biz galatasarayız. başka camialara benzemeyiz. bize yakışmayan topçu messi olsa bu takımda oynayamaz. daha doğrusu adnan brothers iktidarına kadar oynayamazdı. ama devir yalan dolan devri galatasarayda. yok efendim milli maçta kendini yere atmış da kakayı oyundan attırmış diye keita gider, laubali sakız çiğniyor diye misimoviç gider, ki ikisi de gitsinler itirazım yok, sonra kazım gibi adam kurtarıcı diye alınır, servet gibi, balta gibi, sarp gibi maç satanlar ve satışlarını da maçtan hemen sonra verdikleri demeçte, teknik direktör bizi öpüp koklamazsa böyle olur işte diye itiraf edenler bu takımda kalırlar, arda gibi taraftarına şerefsiz diyenlerden, babaları belli değil diyenlerden, camiasını dilenci yerine koyanlardan özür dileyen ufaklıklar bu takımın kaptanı olmaya devam ederler. etsinler de çünkü yorumların bazılarına baktığım zaman da anlıyorum ki galatasaray taraftarı da biraz müstehak bunlara galiba. bol servetli günler dilerim.
  • 1453
    takip ettiğim maçların çoğunda, takımı gol atsın ve de gol yemesin diye herşeyi yapan oyuncudur. galatasaray'ın galip gelmesini ister, genelde.

    ama arkadaş ne rijkaard'mış be... vay anasını ya... ben inanmıyorum arkadaşım, o meşhur ankaragücü mağlubiyetine servet'ten daha fazla üzüldüğüne. açalım ulan gözlerimizi artık. rijkaard'ın umrunda değildik. ilk geldiğinde ben de çok sevinmiştim geldiğine, gurur olmuştu. ama yok arkadaşım, olmadı, adam bu takımı sevmedi, "taraftar büyük, süper kulüp" vs demeçler verdiği için mi seviyo görüyorsunuz bu adamı?

    çok safsınız be oğlum, onu her teknik direktör diyor. servet'in yarısı kadar benimsemedi, sevmedi bu takımı.

    şimdi bakıyorum, bu adam oynuyor, takımını satmıyor maçlarda, zamanında rijkaard'ı sattı, amenna, tamam, ama galatasaray'ı satmıyor, bu adam canını dişine takıyor, elinden ne geliyorsa yapıyor.

    ama affedilmiyor, sebebi ise; rijkaard'ı satmasıymış, galatasaray'ı satmaması önemli değil. benim tahminim, rijkaard'ı da takımın selameti için sattı bu adam. rijkaard'ın prenslerine bi bakın bakayım; barış, ayhan, sarp. hastasıyız dimi lan hepsinin? hepsi can-ı gönülden oynuyorlar dimi sahada? ama onlar rijkaard'ı satmadı dimi?

    mevcut duruma isyan etmeyip, rijkaard'a biat etmesi gerekmiş demek bu adamın. öyle ya, galatasaray'a nolursa olsun, ama rijkaard'a bişey olmasın.

    kim ulan galatasaray'dan büyük? hangi topçu hangi teknik direktör büyük?

    servet takımını satmadı, hocasını sattı, o ankaragücü maçında alınacak 3 puan bizi lider mi yapacaktı oğlum? rijkaard devam edecekti, ve biz de muhtemelen şu an ne yekta'yı ne culio'yu tanıyor olacaktık. dos santos'lar, jo'lar falan rijkaard için oynamaya devam edecekti, görmüyor musunuz?

    buraya girip yazı yazan, sokakta boynunda galatasaray atkısıyla dolaşan bazılarını bilmem ama, ben galatasaraylıyım kardeş, rijkaard'lı değilim. kimseli de olmam, gerekiyorsa siktirsin gitsin takımın başından, galatasaray'ı satanı affetmem ben, bir hocayı değil.

    işte servet'i kaç yıldır seyrediyoruz, aslen hangi takımlı olduğunu da az çok biliyoruz, bunu da inkar etmiyor, ama bana kimse diyemez ki "servet o sahaya çıktığında, bilerek galatasaray'ın zararına birşey yapıyor" hatta "servet, imkanları ölçüsünde bu maç şunu yapabilirdi ama yapmadı bilerek" diyebilir misiniz lan? allahtan korkun.

    netice itibarıyle, bu takım için savaştığı sürece af ne demek, hiç kızmadığım topçudur. kızanlar rijkaard'ın takımını tutabilirler. bulabilirse tabi çalıştıracak bir takım.
  • 1454
    bazılarının israrla anlamak istemedikleri birşey var. tabiki rijkaard galatasaraydan büyük değil ve bence bu sezona rijkaardla başlamasak daha da iyi olurdu. ama servet rijkaardı satmış da galatasarayı satmamış diyor o bazıları. arkadaşım servet rijkaardı satarken rijkaard hangi takımın teknik direktörüydü. servet rijkaard gitsin diye ankaragücü maçında rakip forvetleri durduğu yerden seyretmedi mi? ne oynadı o gün? takımının gol yememesi için ne yaptı? cevap koca bir hiç. durduğu yerden golleri seyretti. çaba sarfetmedi. yarın hagiyle takışırsa, hagi bir iki maç onu klübeye gönderirse ne olacak? aman hagi öp kokla serveti mi diyeceğiz? sonra tekrar formayı giydiğinde yine takımının yediği golleri durduğu yerden seyrederken canım servet galatasarayı değil hagiyi satıyor mu diyeceğiz? ya o maç mesela türkiye kupası finali olursa ne olacak? kupa giitti ama aslan servet bizi hagiden kurtardı mı diyeceğiz?
  • 1456
    büyük adamdır... yönetimin aklında frank rijkaard'ı göndermek gibi bir düşünce bile yokken sayesinde rijkaard gönderilmiştir. galatasaray'da yeri o kadar etkilidir yani...

    servet çetin ilk geldiği yıl kalli ona saha içinde serbest dolaşım hakkı verince performası müthiş yükselmiştir. 74 yaşında adam servet'in nasıl futbolcu olduğunu gözünden anlamıştır. ancak rijkaard ona tam tersi sen yerini kaybetme mümkün olduğunca hareket etme felsefesini benimsetince fenerbahçe zamanında ki servet'i yeniden izlemeye başladık o kadar. böyle olunca servet maçlardan daha çabuk kopuyor ve maçlara da konsantarsyonu ve heyecanı az çıkmasına neden oluyordu. rijkaard bu işten anlamıyor diyecek halim yok. ancak bazı takımlarda servet tipinde adamlar vardır ve böyle kabul görülürler. ben hayatımda servet'e bir kez kızdım o da 7 kasım 2010 trabzonspor galatasaray maçında yaptığı hatadan dolayı o kadar. satış arıyacaksak illa ki o en azından daha belirgindir birşeyler bulmak isteyene.. gelelim maç satmak deyiminin asıl karşılığı olan tek galatasaray futbolcusuna;

    bu kişi hakan balta'dır. bir amatör küme maçında futbolcuya sat desen hakan balta kadar net bir şekilde maç satamamaz. en azından birşeylerden çekinir. 26 ağustos 2010 karpaty livy galatasaray maçında önünde ki topu hiç bir sakatlığı olmadığı halde bir anda kovalamayı bırakıp gole sebebiyet vermiş ve satış ile vurdumduymazlık sentezinin kralını yapmıştır. bunca yıldır futbol izleyen biri olarak o pozisyon kadar satış diyebileceğim pozisyon hayatımda görmedim.
  • 1457
    --- alıntı ---sene 2005

    almanya birinci ligi'nin güçlü ekiplerinden wolfsburg, fenerbahçe'nin başarılı defans oyuncusu servet çetin'i yakın takibe aldı. kulüp menajeri thomas sturz, savunmadaki açıklarını genç futbolcunun kapatabileceğini belirterek, "servet bizim için enteresan bir futbolcu. transfer edebilirsek bize büyük güç katar" dedi. wolfsburg'un belçikalı teknik direktörü erik gerets ise, dil sorunu nedeniyle servet'in transferine temkinli yaklaştı. gerets, "dil sorunu futbolda çok önemli. birbiriyle aynı dili konuşamayan futbolcular yüzünden çok sayıda gol yedik. bizim alacağımız yabancı futbolcunun hemen almanca öğrenmesi gerekir" ifadesini kullandı.

    --- alıntı ---sene 2005
  • 1459
    ne kadar uğursuz bir insan olduğumu alenen yüzüme vurmuş maskeli zorro.
    ali sami yen stadyumu'ndaki son maçta* "tanrım lütfen servet ve çetesinden birisi gol atmasın" diye dua ettim adam last airbender oldu rövaşatadan gol attı.
    türk telekom arena'daki ilk resmi maçta* "yok canım o kadar da değil" dedim yelep yelep salındı gitti maçın ilk ve tek golünü kaydetti. üstelik işin içinde bir de barış özbek vardı.
    artık galatasaray maçları hakkında herhangi bir temennide bulunmama kararı aldırmıştır kendisi. *
  • 1465
    frank rijkaard döneminde engellenen ileriye anlamsız uzun top şişirme alışkanlığı, gheorghe hagi döneminde tekrar hortlamıştır. stoperin ileriye uzun top şişirdiği futbol anlayışının 1900lü yıllarda kaldığını unutan bir teknik adamımız var galiba... belki de ileriye attığı uzun topların isabetli olduğu sanılıyor...

    neyse ya hagi'nin bir bildiği vardır sonuçta...
  • 1470
    bilmem kaç maç sonra nihayet sarı kart görmesini hayra yorduğumdur. olum bi stoper 2 yıl hiç mi kart görmez. 2008-2009 sezonunun ilk yarısından beri kart görmeme istatistiği servet'in kötü gidişatının bir göstergesiydi bana göre. son iki maçta takımda sırıtmayan adamlardan biri olması, hatta kahraman ilan edilmesi* nin üstüne bu sarı kart tesadüf olmasa gerek.
  • 1471
    29 ocak 2011 bursaspor galatasaray maçının ikinci yarısındaki bir pozisyonda pas özürlülüğünü sergileyerek kalitesini yine ortaya koymuştur. bu pozisyonun devamında dikkat çeken ikinci hatası, topu bekir ozan'a kaptırmasının akabinde kenny miller ile gelişen atakta pozisyon alamayıp yine kenny miller'a vurdurması olmuştur.

    bu iki hatayı sanki babam yapmış gibi topu bilinçsizce kornere attıktan sonra ufuk ceylan'ı konuşmadığından dolayı azarlaması ve hedef göstermesi karakterini bir kez daha ortaya koymuştur. takımda kalmasının tek sebebi galatasaraydeğil türkiye'de futbolculara tanınan vergi avantajıdır, yabancı dil bilmediği ve öğrenmediği için zaten galatasaray'daki imkanlarla batı avrupa'da bir kulübe gitmesi de hayaldir.

    http://www.yildiz.tv/...e=29-01-2011%2022:03
  • 1472
    29 ocak 2011 bursaspor galatasaray maçının 2. yarısının sonlarına doğru o anda oyuna yeni girmiş olan sercan yıldırım ile bire bir ve çok tehlikeli bir pozisyonda sprint atmış, sercanın önünde onu bozarak çok tehlikeli bir pozisyonu savuşturmuştur.sercan kimdir? bu ligin en hızlı forvetlerinden biridir.

    2010-2011 sezonunda bir stoper olarak 3 gol atma başarısını göstermiş bu attığı gollerin hepsi çok kritik goller olup galatasaraya puan ve tur olarak geri dönmüştür.

    yaptığı basit hatalar olmasına rağmen her mevkisi tel tel dökülen galatasarayın uzak ara işini en iyi şekilde yapmaya çalışan futbolcularından biridir. servet çetine gelene kadar kimler var bu takımda eleştirilmesi gereken o zaten başlı başına bırakın bir entryi bir kitap konusu.

    frank rijkaard konusuna ise 15 ocak 2011 protestosu sonrasında burada sayıları oldukça fazla olan frank rijkaard sempatizanı galatasaraylı kardeşlerimi kırmayacağıma söz verdiğim için değinmeyeceğim.

    özet: servetttt servetttt...servetttt servetttt.... *

    edit: uyarı geldi 4 golü varmış.
  • 1473
    geçmiş senelerin hatrına takımda tutulan futbolcudur. demir adam, biyonik adam denilen zamanlarda gösterdiği performansla gönderilmiyor. bu adamın bize emeği çok göndermeyelim, en iyi yerli stoper düşüncesi doğrultusunda, rijkaard'ın kuyusunu bile kazmasına ses çıkarılmadı.

    halbuki bu adamın emeği var ama zarar hanesi git gide artıyor. en iyi yerli stoper konusunda ise gerilere düşmektedir.

    onu savunma argümanları gün geçtikçe azalıyor. attığı 3-5 gol onu kurtarmaya yetmez.
  • 1474
    2 subat 2011 tarihinde yayinlanan komedi dukkani programinda gozukmu$tur.

    tolga cevik guzel bir jest yapmi$tir kendisine.

    --- alıntı ---

    + ya maclar ne kadar, kac kac oldu maclar?
    hangisini soruyorsun?
    + gecen iste hafta sonu oynandi ya, nasil bir goldu ya o? ilk gol ya, servet degerinde. seyrettim ya, seyrettim.
    aa iyi yaptin, gordum bende.
    + $ahane! gorursun tabi, gozune gozune atti.

    + = tolga.

    --- alıntı ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın