• 201
    ifab’ın, topun vücuttan ya da yakındaki bir futbolcudan sekerek gelmesi ve ele/kola çarpması haline ilişkin bir kuralı var ama bu kural özellikle ülkemizde henüz tam anlaşılmadığından sıkıntılar oluşmaktadır. eski futbolcu yorumcular ve hatta eski hakemler bile bu konuda çelişkiler yaşamakta. bu nedenle bu kuralı özelemek istiyorum.

    ifab’ın yeni değiştirdiği (sanıyorum altı ay önce) kurallardan birisi de yakından sekip ele ve kola gelen toplarla ilgili kural. bu kural biraz uzun ama ben oldukça kısa özetleyeceğim.

    elle/kolla kasti oynamalar konumuzun dışındadır çünkü bu durumda elin/kolun konumuna bakılmaksızın hentbol kararı verilir. konumuz çarpa halinde nasıl karar verileceğidir. ifab özetle şöyle diyor:

    -topun vücuttan ya da yakındaki bir futbolcudan sekerek ele/kola çarpması halinde eller ve kollar doğal konumda değilse hentbol kararı verilir (ceza alanı içindeyse haliyle penaltı kararı verilir) doğal konumdaysa hentbol kararı verilmez.

    peki ellerin/kolların doğal konumda olup olmadığına nasıl karar verilecek? onun için de ifab tarafından hakemlere saat kadranını esas almaları tavsiye edildi. (saat kadranı kurala eklenmedi ama karar verirken bundan yararlanılsın dendi) bu durumlarda topun sektiği anda eller/kollar, saat kadranının 4-6 veya 6-8 arasında bir pozisyonda ise ellerin doğal konumda olduğu kabul edilir. bunlardan daha yukarıda ise doğal konumda olmadığı kabul edilir. çünkü bu durumda zımni olarak (gizli kasıt) vücudu genişletip topun gidişini engelleme amacı var kabul edilir. eller ve kollar derken burada dikkat edilmesi gereken şey ise bu konumu belirlerken sadece bütün kola bakılmayacağı, ellerin ya da dirsekten itibaren kolların vücutla oluşturduğu açıya da bakılacağıdır. yani futbolcunun sadece dirsekten itibaren kolu veya sadece elleri, vücuduyla 4 ve 8’in üzerinde bir açı oluşturmuşsa hentbol kararı verilir.

    bu açıklamalar ışığında attiba ve demba ba’nın pozisyonlarını irdelersek; attiba’dan seken top rakip futbolcunun koluna çarpmış olsa dahi (pazıya çarpmış olma ihtimali de var) kol saat kadranına göre 5 konumunda olduğundan penaltı değil. çünkü bu durumda kol doğal konumunda kabul edilmektedir. demba ba’nın kolları ise dirsekten bükülmek suretiyle vücutla 3 ve 9 konumunda. yani vücutla 90 derecelik bir açıda. dolayısıyla kollar doğal konumda değil ve pozisyon hentbol ve de ceza alanında olduğundan penaltı.

    bu kurallar “yakından çekilen sert şutlarda da” aynen geçerlidir.

    bunlar bütün dünyada uygulanan kurallar ve hakemler uygulamak zorunda. bana göresi sana göresi yok. örneğin bana göre ofsayt kuralı çok saçma ama kural konmuş ve uygulanıyor. bana kalsa ofsayt kuralını ceza alanı ile sınırlandırırım ama ifab bunu kabul etmiyor.:)

    umarım açıklayıcı olmuştur.

    ekleme:bir yazar arkadaş mesaj kutuma bu videoyu attı. https://www.youtube.com/watch?v=DSnr3Ei6KyA bence bu video konuyu çok netleştiriyor. dikkat edilirse futbolcu sıçrarken kollar bükülü ama topa kafayı vurduğu anda kollar da yana iniyor. (saatin 4-8 kadranının altına iniyor) çünkü doğal olanı bu. yükseldiği halde topa vuramayan futbolcu da inişe geçtiği anda aynı şekilde kollarını doğal olarak yanlarına indirir. futbolcu kollarını bükülü bırakıyor ve indirmiyorsa gizli bir topu kesme kastı var demektir.
  • 202
    el kararı üzerinden penaltı verilmesi konusu saat kadranı gibi keskin sınırlar ile çözülebilecek kadar net değildir. ornegin yerde kayan bir oyuncuya saat kadroani konusunu uygulamak mumkun degildir. doğal pozisyon konusunu futbol oynamış hakemler veya hakemlere bilfiil uygulama ile verilebilir. örneğin hava topuna çıkacak bir oyuncunun kaç derece kollarını kaldırarak yükselebileceğini önünde veya arkasında defans ile hava topuna yükselen hakem net olarak anlayabilir. her oyuncunun her an doğal konumu değişebilir. burada sana göre bana göresi olacaktır ancak bu işin gereği hakemlerin takdir hakkı vardır. sahada olan pozisyona en yakın olan hakemdir. bize gore hatalı da olsa (kasıtlı yapmadığı sürece) hakemin takdir hakkına saygı duyulmalıdır. hakem de gerekçesini net olarak ortaya koymalı ve bu gerekçesi uygulama açısından süreklilik arz etmelidir. futbolda bir "ele çarpma mı?" bir de "bu temas rakibi engellemeye yeter mi?" soruları daima hakemlerin takdir yetkisi içinde kalacak ve tartışmalara açık olacaktır...
  • 205
    penaltı pozisyonları ve kararlarıyla ilgili mhk hakem seminerinde “kolay penaltı istemiyoruz” direktifi verilmiş. bu direktif çok yanlış anlaşılabilecek, yanlış uygulamalara neden olabilecek bir direktif.

    öncelikle benim penaltı pozisyonlarıyla ilgili değerlendirmelerim ile medyadaki yorumcu ve hakem eskilerinin değerlendirmelerinin çok farklı olduğunu belirtmek istiyorum. örneğin 15 kasım 2020 türkiye-rusya uluslar kupası maçında ozan tufan’a yapılan harekete ülkemizdeki yorumcuların ve hakem eskilerinin neredeyse tamamı penaltı değil yorumunu yaptı. penaltı diyen varsa da ben duymadım. bana göre ise o pozisyon iki defa penaltı. çünkü rus futbolcu hem ozan’ın koşu yolunu kapatıyor hem de sağ ayağına müdahale ediyor. ozan tufan ceza alanına hızla girdiğinden her iki hareket de dengesini bozacak ölçüde olduğundan penaltı kararı kesinlikle doğru. nitekim rus teknik direktör bile maç sonrasında penaltı konusunda sorulan soruya karşı karar yanlıştı demedi/diyemedi. çünkü penaltı olduğu konusunda şüphesi yoktu kanaatimce. penaltı pozisyonlarında futbolcuların hızı, yönü, taymingi çok önemlidir ve onların dengesini bozacak, topa vurmalarını engelleyecek ya da kötü vurmalarına neden olacak her türlü müdahale penaltıdır.

    avrupa’da verilen penaltı kararlarını izliyorum. orada verilen penaltıların birçoğu bizde verilmiyor. özellikle alttan ve üstten midahalelerde futbolcunun dengesi bozulmuş ise tereddütsüz penaltı veriliyor ama bizde neredeyse el ense çekilmesine rağmen penaltı verilmiyor. halbuki ellerini rakibin beline saran, omzundan tutan futbolcular aleyhine penaltı kararı verilse ceza alanı içinde bu kadar itiş kakış olmayacak. bir de bizde bu itiş kakışlarda ilk faulü yapana, topa göre hakim konumda olan futbolcuya gidip çarpan futbolcuya dikkat edilmiyor. halbuki bunlar verilecek kararlarda çok önemlidir. ilk faulü yapan futbolcunun ve hakim pozisyondaki futbolcuya doğru gidip çarpışan futbolcu aleyhine karar vermek gerekir.

    örnek verecek olursak; a takım futbolcusu ceza alanında ya da sahanın başka alanlarında b takımının futbolcusuna hafif bir omuz vurarak dengesini bozmuş ise, dengesi bozulan futbolcu da rakibine faul yapmış ise ilk omzu atan aleyhine faul verilmesi gerekir. ikinci faulü yapan futbolcunun hareketi daha ağır olsa bile. sarı ya da kırmızı kartlık hareketler tabi ki ayrıca değerlendirilmelidir. yani ikinci hareket kartlık bir hareket ise kart gösterilir ama atış yine de ilk faulü yapan oyuncunun aleyhine verilir.

    yine özellikle havadan gelen toplarda bir oyuncu topun düşeceği alanda yerini almış ve hakim pozisyona geçmiş ise, rakip geri geri, yandan ya da arkadan gelerek ona çarpmış ise bir faul verilecekse hakim pozisyondaki oyuncu lehine verilmeli. çarpan oyuncunun niyeti tamamen topla oynamak olsa bile bu bir şeyi değiştirmez.

    bu açıklamalar sonrasında gelelim şu ağlak rıza çalımbay’ın ağlamaya devam ettiği 21 kasım 2020 karagümrük-sivas maçı‘nda aleyhe verilen penaltı pozisyonuna. pozisyona yine birçok yorumcu ve hakem penaltı değil demiş. ben yine şaşkınım. sivaslı oyuncu hem eliyle mevlüt’ün omzundan hafif çekerek hem de sağ arka kalçasına sol diziyle hafifçe basarak topa vurmasını engelliyor ve dengesi bozulan mevlüt’ten önce topa müdahale etme avantajı elde ediyor. bu avantajını yani topa daha önce vurma ve gol yapma avantajını kaybedeceğini anlayan mevlüt de kendisini yere bırakıyor. tabi yorumcu ve hakem eskileri diyor ki o müdahale mevlüt’ü düşürecek derecede olmadığından pozisyon penaltı değil. halbuki düşürecek derecede olmasa da mevlüt’ün topa vurmasını engelleyecek derecede bir ihlal var ve bu penaltı için yeterli. mevlüt orada neden düşüyor? çünkü düşmese hakem o incelikli ihlali görmeyecek ve penaltıyı vermeyecek. çünkü hakemlerimize direktif verilmiş kolay penaltı istemiyoruz diye.

    hatta karagümrük-sivas maçında karagümrük lehine verilmesi gereken bir penaltı daha var ama oyuncunun acemice hareketi nedeniyle karar tam tersine verilmiş. çünkü o pozisyonda caner osmanpaşa zamanlama hatası yaparak ayağını rakibinin koşu yoluna uzatarak kapatıyor ama karagümrüklü oyuncu çekinerek daha caner’e takılmadan bacağını sabitleyerek ve biraz da gereksiz yere açarak takılıp düşüyor. halbuki doğal koşusuna devam etse caner’in dizine çarpacak ve dengesi bozulup düşecek ve penaltıyı alacak. peki bu oyuncunun acemiliği penaltıya engel mi? asla engel değil ve o penaltı verilmeliydi. avrupa maçlarında bu pozisyonlar tereddütsüz veriliyor.

    bu vesileyle rıza çalımbay’ın bir açıkgözlülüğünden de bahsetmek istiyorum. bu arkadaş sürekli hakemlerden şikayet ederek aklınca onları baskı altına almaya çalışıyor. anadolu takımlarının hem avrupa kupalarını hem de ligi götürmelerinin çok zor olduğunu ve küme düşme tehlikesinin de olduğunu bildiğinden hakemlere demek istiyor ki, benim takımıma biraz hoşgörülü olun. çünkü düşünün, 8 kasım 2020 sivas-galatasaray maçında otuz metre ilerden kullanılan taç atışı ile haksızca kazandıkları penaltıyı kaçırmalarına rağmen penaltı olmayan (çünkü ilk faulü sivaslı oyuncu yapıyor) ikinci pozisyon için ağlamaya, zırlamaya devam ediyor. hakemlere açıkça korkak diyor, oyun kurallarını bilmediklerini iddia ediyor, var uygulamalarını bilmediklerini söylüyor ama pfdk bu adama ceza da vermiyor. hayret ki ne hayret. neyse rıza çalımbay hinlik yapsa da ilahi adalet hiç şaşmıyor.

    ekleme: ben bu entryi girdikten sonra trt spor’da bünyamin gezer mevlüt’ün pozisyonun kolay penaltı olduğunu, böyle penaltı verilemeyeceğini söyledi. hatta 30 ekim 2020’de oynanan trabzonspor-kasımpaşa maçında mwakaeme’ye yapılan hareketle karşılaştırıp o da bu da penaltı değil dedi. halbuki iki pozisyon çok farklı. mwakaeme’nin pozisyonunda, mwakaeme önde ve top ayağında iken arkadan gelen rakibini engellemek için duruyor ve çok hafif bir çarpışma olunca da kendisini yere bırakıyor. yani omuzdan çekme ya da kalçaya yüklenme yok. karagümrük-sivas maçında ise mevlüt tamamen topa hareketlenmişken sivaslı oyuncu hem omzundan çekiyor hem de arkadan kalçasına yüklenerek mevlüt’ün topa vurmasına engel oluyor. yani mevlüt’ün durması, arkadan gelen futbolcuyu engellemek istemesi gibi durum kesinlikle yok. işte bu farkları göremeyen hakem eskileri yanlış değerlendirmeler yaparak suyu bulandırıyorlar.
  • 206
    dünkü karagümrük maçında lehimize verilen penaltı konusunda spor basını yine saçmalamış. öyle saçmalamış ki yine açıklama yapma gereği hissettim.

    aslında bu konuda daha önce iki-üç kez açıklayıcı yazılar girmiştim ama özellikle fbjkliler bir türlü anlamıyorlar. aslında anlıyorlar da anlamazlıktan geliyorlar.

    kural şu; topla rakip arasına vücudunu sokabilirsin ama ayağını sokamazsın. ayağını sokarsan faul olur. çünkü vücudunu sokan oyuncu topa daha yakın olma avantajını kullanıyor. ayaklar ve bacaklar ise sadece topa yönelmek zorundadır, rakibi engellemeye yönelik değil. koray ne yapıyor? topa müdahale etmek isteyen diagne’nin ayağının önüne ayağını koyup engelliyor. koray’ın topla oynama niyeti var mı? kesinlikle hayır. koray’ın ayağını o noktaya uzatırken amacı ne? tamamen diagne’nin topa vurmasına engel olmak. öyleyse pozisyon faul ve de penaltı.

    bugünkü yazıları okuyorum, ahmet çakar ve şansal büyüka’dan başlamak üzere birçok yazar penaltı değil diyor. hatta daha ileri giderek faulü yapan diagne diyor şansal. çakar ise çarpışma diyor. bu adamlar tarafsız falan değil tam bir amigo.

    herkesin hatırladığı bir trabzonspor maçımız vardır. marcao ile sanırım ekuban’nın ayaklarının havada çarpışması vardı. o pozisyonda bu fbjkli amigo yazarlar kıyameti koparmıştı penaltı ama verilmedi diye. üstelik o pozisyonda marcao ayağını tamamen topa uzatırken ekuban’ın ayağına vurmuştu. trabzonspor maçındaki pozisyona penaltı deyip bu pozisyona değil diyenlere tek bir şey söylenebilir. hadi gidin ordan utanmazlar.

    ekleme: sözlükte de verilen penaltının kolay penaltı olduğunu söyleyen yazarlar var. bu tamamen kuralı anlamamaktan kaynaklanıyor. biglia’nın emre akbaba’yı iterek devamında ayağına bastığı pozisyon ise tartışılır ama bana göre itme olayı avrupa’da olsa penaltı verilirdi. bizde kolay penaltı yok ya artık verilmiyor. tendona basma olayı ise çok net değil ve pozisyon gereği ayaklar doğal düşme alanında. yani zorlama bir penaltı olurdu tendon olayı kanaatimce.

    (bkz: 18 aralık 2020 fatih karagümrük galatasaray maçı)
  • 207
    (bkz: 18 aralık 2020 fatih karagümrük galatasaray maçı)
    https://twitter.com/.../1340239887279267840

    ülkenin futbol takipçilerinin %99.99'unun bilmediği yahut anlayamadığı 2 noktaya değinmenin gerekli olduğunu düşünüyorum;

    1- penaltı verilmesi için faulü yapan savunmacının faulü yaptığı oyuncuyu görmesi gerekmez.
    2- penaltı verilmesi için yapılan faulün kasıtlı bir şekilde yapılmış olması gerekmez.

    ama taraftarın bu noktaları özümsememiş olması normal, dün akşam var odasındaki profesyonel hakem zorbay küçük bile belli ki bu 2 noktayı bilmiyor çünkü ilk yarının sonunda verilmesi gereken %100 penaltımızda karşılaşmanın hakemini uyarmadı.
  • 208
    var sağ olsun son dönemde sayısı patlama yapan futbol terimi.
    ayrıca 18 aralık 2020 fatih karagümrük galatasaray maçında emre akbaba'nın pozisyonuyla alakası olmayan futbol terimi. pozisyonun ve uzuvların doğal konumunu geçtim penaltı yaptırdığı iddia edilen karagümrüklü oyuncunun emre'ye sırtı dönük yav. buna antu'da penaltı istense hadi neyse de galatasaray sözlük'te bile penaltı bekleyenlerin olması hayal kırıklığına uğratıyor beni.

    https://twitter.com/.../1340239887279267840
  • 209
    süper lig'de 2020-2021 futbol sezonu'nda boku çıkarılan cezalandırma yöntemi. futbol gibi gol sayısının bu kadar sınırlı olduğu bir oyunda bu kadar kolay penaltı çalınması ancak hakemlerin beceriksizliği ile açıklanabilir. var ile birlikte her ligde penaltı sayıları arttı, fakat ligimizde kendini yere atanı ödüllendiren hakem bozuntuları yüzünden iş komedi boyutuna vardı. artık penaltı çalınmayan maç neredeyse yok denecek kadar azaldı. bu böyle gitmez, kurallar yine değişecektir.
  • 212
    ceza sahasının içindeki fauldur. yani ceza sahası dışındaki bir harekete çalınan faul pozisyonunun aynısı içeride olursa penaltı verilir. ancak bazıları öyle bir söylüyor ki sanırsın penaltı olması için normal çalınan faullerden daha sert bir hareket olması gerek. halbuki böyle bir durum yok. var'dan önce de ligde bu durum çok vardı. ceza sahasının dışında ota boka faul çalan hakemler içerdeki çok net tutmalara-çekmelere penaltı vermiyordu. var'dan sonra bu durum düzeldi diyebiliriz. elbette yanlış penaltılar da verilebiliyor hala ancak var'ın olması, olmamasından şüphesiz daha olumlu.
  • 213
    var ile birlikte, artık heyecanı kalmamış olay. her serbest vuruşta, her kornerde artık pozisyon golle sonuçlanmadıysa, birşey oldu mu penaltı çıkar mı diye ceza sahasini inceliyoruz. ceza sahası oyunun diğer alanları gibi geniş bir yer değildir. 20 kişi oraya yigildigi zaman, çekme, itme, basma herşey olur. burada önemli olan, yapılan faulün oyuncunun topa ulaşmasını engelleyip, engellemeyecegi önemli olmalı. var ciddi anlamda futbolun zevkini öldürmeye başladı.
  • 215
    ceza sahasındaki faul olarak değerlendirilmesi hatanın başı olan olay.
    bakın dünyada başka bir spor müsabakası yok ki sonucunda hiçbir skor oluşmasın. yani 0-0 başladığı gibi biten bir spor türü yok.
    bunu neden söylüyorum, çünkü futbolda sayının önemini görün diye. bu basketbolda faul çizgisine gelmeye benzemez, benzememeli.

    futbolda 1 sayı herşeydir. hal böyle iken bu cezalandırma şekli çok sıradanlaştırılırsa oyun tamamen bunun üzerine döner. ceza sahası dışında birisi diğerini hafif çekti bıraktı faulü verirsin, bu o kadar önem taşımaz. ama düşün ki ceza sahası içinde ama tehlikesiz bir pozisyondaki rakibini taa alanın kornere bakan köşesinde hafif tuta tuta dışarı doğru itekliyorsun.

    bakınız hukukta tazminat davalarında haksız zenginleşme olamayacak şekilde karar verilir. e zaten sorunumuz bu değil ki, yani bunları var yokken konuşuyorduk zaten şimdi bunun üstüne bambaşka yük bindi.
    normalde var olmasa, kimsenin penaltı diye isyan etmeyeceği pozisyonlara bile ağır çekimde bakıldığında “e abi ayak gelmiş oraya, elini koymuş şuraya” denilerek penaltılar çalınıyor.

    bu böyle gitmez. ya futbolda penaltı haricinde de gol atılmasını kolaylaştıracak başka tedbirler alınacak ve bu şekilde penaltıların özgül ağırlığı düşecek. ya da penaltı çalınması zorlaştırılarak eski düzen şeklinde düşük skorlu devam edilecek.
  • 218
    top ayaktan çıktıktan sonra, yapılan harekete faul verildiği zaman çıldırıyorum. oyuncunun topa vuruşunu engellersin anlarım, top oyuncunun yakınına düşer, oyuncunun tekrar hamle yapmasını engellemiş olursun onu da anlarım. ama oyuncu kayarak yapılan hareketin hiç etkisinde kalmadan, topa istediği gibi dokunacak, top dağa taşa gidecek, ondan sonra da savunma oyuncusu faul yaptı diye penaltı çalınacak. çok saçma bir uygulama. işin ilginci, bu tip pozisyonlar da şakır şakır penaltı calinirken, ilk çalınmayan penaltı, pandemi arası sonrası ilk oynadigimiz maçta andone'nin sakatlandığı pozisyon. sanırım onda andone topa degmedigi için penaltı verilmemişti.
  • 219
    penaltı konusunda ülkemizde müthiş bir cehalet var ve üzülerek belirteyim ki düzeleceğe de benzemiyor. yayıncı kuruluştaki deniz çoban ve benzerleri için bir kez daha açıklıyorum. topa müdahale edip uzaklaştıramamışsanız ve rakibin koşu yolunu kapatmışsanız, rakip sizin ayağınızın üzerinden atlamak zorunda de-ğil-dir. normal adımıyla size takılır düşerse (düşmesi bile şart değil dengesinin bozulması yeterlidir) bunun adı pe-nal-tı-dır. dünkü maçta linnes belki biraz beceriksizce düşmüştür ama bu bir penaltı olduğu gerçeğini değiştirmez. rakip ayağı ve dizi ile linnes’in koşu yolunu kapatmıştı ve topa da müdahalesi yoktu. (müdahale etse bile tamamen uzaklaştıramamış ise yine penaltıdır) linnes yolu kapalı olduğu için adımını atarken takılıyor ama biraz acemice düşüyor. tabi bu pozisyonlarda düşme nasıl olur, futbolcu düşmekten korkmaksızın nasıl adım atmalıdır bunun antrene edilmesi gerekir. bu da bizim teknik heyetin kusuru.

    tugay ile sabri de cehaletleri yüzünden pozisyon penaltı değil diyor. tabi ki yıllarca hakemlik yapmış bir kişinin yönlendirmesi ve baskısı ile ve de pozisyonda sadece linnes’in acemice düşüşüne bakarak öyle konuşuyorlar.

    maç geçti gitti. pozisyonu tartışmanın önemi yok ama tekrar edelim ki türk futbolcuları ve de teknik direktörleri yanlış bir bilgiye sahip olmasınlar. rakibin koşu yoluna ayağınızı değil sadece dizinizin ucunu bile koysanız rakip takılıp düşerse pozisyon penaltıdır. deniz çoban gibileri türkiye’de vermeyebilirler ama avrupa’da bu pozisyonları asla affetmezler. rakibin koşu yolunu kapatmışsanız topa müdahale edip uzaklaştırmanız şarttır.

    türk futbol kamuoyu, penaltı konusunda o kadar acemidir ki, türkiye-rusya milli maçında hareket halindeki ozan tufan’ın düşürülüşüne de ağız birliği halinde penaltı değil denmişti. rusya milli takım teknik direktörü penaltıya itiraz etmezken/edemezken bizimkiler penaltı değil demişti. cehaletin katmerlisi böyle olur işte. bizimkilere göre penaltı olması için çelme takılmalı. öyle ufak tefek engellemelere penaltı verilmemeli. e o zaman rakip futbolcunun her şutunda dengesini biraz boz gol atamasın. olur mu öyle şey. ceza alanında rakibin dengesini bozan ve topa düzgün vurmasını engelleyen her ihlal penaltıdır. topsuz alandaki ikili mücadeleler ve tutmalarda müsamaha gösterilebilir ama orada da özellikle arkadan tutup çekmeler, itmeler yine penaltı olarak değerlendirilmelidir. çünkü avrupa’da ceza alanı içinde normal konumunda ele çarpmalar dışında çok hassas davranılıyor ki doğrusu da budur. çünkü futbolu güzelleştiren goldür ve golü önleyici her ihlal cezalandırılmalıdır ilkesi geçerlidir.

    (bkz: 5 ocak 2021 konyaspor galatasaray maçı)
  • 221
    türkiye futbol liginde kantarın ayarı iyice kaçmıştır. sene başında aptal aptal pozisyonlara penaltı vermeye başladılar, emsal oldu önü arkası kesilmeden çalıyorlar.

    sene başında yurt dışı bahis büroları türkiye maçlarında penaltı olur oranını 2,70'ten açarken şu anda oran 1,80 1,90lara düşmüş durumda. 2,70 olduğu dönemde rasgele maçlara penaltı olur oynayarak güzel kaymağını yedik yalan yok.

    2 şubat 2021 galatasaray başakşehir maçında verilen 2 penaltı da penaltı değildir.
  • 222
    11 eylül 2020 çaykur rizespor fenerbahçe maçında skor 1-1 iken, sağdan gelişen fenerbahçe atağında sosa ceza alanına ortasını yapmış ve rizesporlu bir oyuncunun valencia'ya dirsek attığı gerekçesiyle pozisyon penaltıyla sonuçlanmıştı. pozisyonun tekrarında penaltıyla uzaktan yakında alakası olmamasına rağmen var devreye girmedi ve fenerbahçe penaltıdan attığı 2 golle maçı 2-1 kazandı.

    2 şubat 2021 galatasaray başakşehir maçında ceza alanı içerisinde oluşan bir pozisyonda marcao'nun eli, epureanu'nun yüzüne geldi. hakem var'a gitti ve penaltıyı verdi.

    28 şubat 2021 trabzonspor fenerbahçe maçında ise valencia net bir şekilde bakasetas'a ceza alanı içerisinde dirsek atmasına rağmen var devreye girmedi ve penaltı verilmedi. net penaltı+sarı kart olması gerekirken, taç atışıyla süren bir pozisyon oldu.

    https://twitter.com/.../1366085395629359114

    şimdi benim anlamadığım, bu penaltı kararları neden hep fenerbahçe lehine oluyor? neden kimse ses çıkarmıyor? neden kimse hesap sormuyor?

    edit: muspet ivme uyardı: 6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçında serdar aziz'in ceza alanı içerisinde donk'a attığı dirseğe de penaltı çalınmadı. neden? çünkü türkiye'de kurallar fenerbahçe'nin lehine işliyor.

    https://twitter.com/.../1358326826087690240
  • 223
    var çıktıktan sonra çok ayağa düşmüş, enflasyonu oluşmuş cezalandırma şekli. çok ucuz penaltılar gördük, ceza sahası içinde en hafif darbelere penaltılar çalındı, bir çoğu kamuoyunu tatmin etmedi vs.
    ama bir önemli nokta var ki, bu bedavadan var tipi penaltılar asla fbjk aleyhine verilmedi. bakın burası çok ilginç. zamanın ruhunu yansıtan bu var tipi penaltılar söz konusu olan bazı takımlar olunca çalınamıyor. hayır sorsan biz de büyük takımız, ama bize karşı birkaç tane verildi bu bedava penaltılar. bu adamların imtiyazına kimse isyan etmeyecek mi!
  • 224
    aleyhimize çok çabuk verilen karar. yahu kural çok basit, vücuttan sekerek gelen topa penaltı çalınmaz. geçen seneydi sanırım beşiktaş ile maçımızda vida'ya çarpan topta penaltı vermemişti cücü denen adam. bugün de var'da aynı isim. terim de aynısını söyledi hatta basın toplantısında. biraz önce deniz çoban da pozisyonun penaltı olmadığını söylemiş. yani şu kuralı bilmek için hakem olmaya gerek yok ya. biraz önce açtım tff'nin sitesini, oyun kurallarının olduğu pdf'i buldum, ordan el ile oynama kuralına baktım. gayet açık bir şekilde yazılmış. aşağıdaki hallerde penaltı çalınmaz demiş: https://gss.gs/aec.jpg

    hadi halil umut o anda elin doğal konumda olduğunu, ya da kendi vücudundan sektiğini göremedi. ee var denen teknoloji ne güne duruyor o zaman? çağırsana, anlatsana el olmadığını. yazıklar olsun böyle hakemlere... bu kadar yazabiliyorum buraya ama hakkımı helal etmiyorum.
  • 225
    penaltı konusunu hakemlerimize ve medyadaki yorumculara bir türlü öğretemedik. çünkü hepsi geri zekalı diyeceğim de moderatör hakaret kabul edip entrymi sileceğinden yutkunuyorum.

    penaltı konusunu bir daha tekrar ediyorum;

    top ceza alanı içinde ele ya da kola geldiğinde;

    öncelikle elle oynama mı ele çarpma mı ona bakılır.
    öncelikle elle oynama mı ele çarpma mı ona bakılır.
    öncelikle elle oynama mı ele çarpma mı ona bakılır.
    öncelikle elle oynama mı ele çarpma mı ona bakılır.
    öncelikle elle oynama mı ele çarpma mı ona bakılır.

    beş kez tekrar ettim ki anlasınlar artık.

    elle oynama ise elin-kolun konumuna bakılmaz.
    elle oynama ise elin-kolun konumuna bakılmaz.
    elle oynama ise elin-kolun konumuna bakılmaz.
    elle oynama ise elin-kolun konumuna bakılmaz.
    elle oynama ise elin-kolun konumuna bakılmaz.

    beş kez de bunu yazdım ki kafalarına soksunlar.

    vida elle mi oynuyor yoksa eline mi çarpıyor. çarpma olması için;

    topun beklenmedik şekilde vücuttan sekerek gelmesi ya da şutun, elin-kolun vücutla birleştirilmesinin mümkün olmadığı kadar kısa mesafeden ve sertçe çekilmesi gerekir. yani şutu karşılayan oyuncunun toptan elini-kolunu çekecek zamanı ve imkanı olmaması gerekir ki ele çarpma kabul edilsin.

    ele çarpma kabul edilirse bu sefer de kolların konumuna bakılır. kollar doğal konumda ise devam, doğal konumda değilse yine penaltı kararı verilir. bunu da beş kez tekrar edelim ki iyice anlaşılsın.

    topun ele-kola “çarptığı” kabul edilirse o zaman elin-kolun doğal konumda olup olmadığına bakılır.
    topun ele-kola “çarptığı” kabul edilirse o zaman elin-kolun doğal konumda olup olmadığına bakılır.
    topun ele-kola “çarptığı” kabul edilirse o zaman elin-kolun doğal konumda olup olmadığına bakılır.
    topun ele-kola “çarptığı” kabul edilirse o zaman elin-kolun doğal konumda olup olmadığına bakılır.
    topun ele-kola “çarptığı” kabul edilirse o zaman elin-kolun doğal konumda olup olmadığına bakılır.

    ellerin ve kolların doğal konumda olup olmadığına karar vermek için de fifa saat kadranından faydalanın diyor. saat kadranını defalarca anlattık artık tekrara lizum yok diye düşünüyorum.

    şimdi bu bilgiler ışığında vida’nın pozisyonuna bakalım.

    vida şutu çeken oyuncuyu görüyor mu? görüyor çünkü tam karşısında. peki şut çekildiği anda, elini ve de kolunu vücuduyla birleştirecek zamanı var mı? var çünkü şuttan önce zaten pozisyon almış. bu durumda ele çarpma değil elle oynama vardır ve artık elin-kolun konumuna bakılmaz. pozisyon net penaltı. çünkü vida, eli ve koluyla vücudunu genişleterek topun geçmesine engel oluyor. yani elle oynuyor.

    arda’nın pozisyonunda top vücuttan sekerek geldiği için ellerin konumuna bakılması gerekirdi. eller doğal konumda olduğu için de penaltı verilmemesi gerekirdi ama tam tersi yapıldı. çünkü ardanın ayağından seken toptan elini kaçırma zamanı yoktu. zaten kuralda bunun için vücuttan seken toplarda eller ve kollar doğal konumda ise penaltı değil deniyor. çünkü oyuncunun ellerini ve kollarını toptan kaçırma zamanı yok. ancak top vücuttan sekerek geldiğinde eller ve kollar doğal konumda değilse pozisyon yine penaltıdır. çünkü bu sefer de oyuncunun zımni olarak (gizli niyet) topu kesme kastı ile ellerini ve kollarını kaldırdığı kabul ediliyor.

    umarım anlaşılmıştır. neden böyle tekrar tekrar yazdım? çünkü maç esnasında fırat aydınus var hakemine, vida'nın elinin doğal konumda olup olmadığını soruyor. yani elle oynama ile ele çarpmayı birbirine karıştırıyor. aynı hatayı yayıncı kuruluştaki hakem yorumcusu deniz çoban da yapıyor ve diyor ki “kollar doğal konumunda olduğu için penaltı değil.”

    güler misin ağlar mısın?

    (bkz: 20 nisan 2021 sivaspor beşiktaş maçı)
App Store'dan indirin Google Play'den alın