sezona kendisiyle devam ederek bile bile lades dediğimiz hocamız. kendisinin futbol anlayışı ile maalesef sadece lokal başarılar kazanılabilir. bu sene bjknin de yarışa girmesi ve fbnin hamleleri ile , lokal başarıdan da pek umutlu değilim. gelelim sebeplerine, aslında çok basit. okan buruk maalesef güç zehirlenmesi yaşıyor, kendini yenilemiyor, ders almıyor ve her şeyi en iyi ben bilirim kafasında.
modern futbolun gittiği yeri azıcık futbolu takip eden herkes biliyor. fizik kalite, ikili mücadele başarısı, koşu mesafesi, set oyunu, takım halinde savunma ve duran top. bütün bunlar da futbolda en önemli mevki olan orta saha ile başlıyor. bu bölgede artık bütün takımlar dinamik, ikili mücadele kazanan, koşan, mücadeleci oyuncular arıyor, teknik kapasiteyi ikinci plana atıyorlar. biz ise tam aksine teknik kapasiteyi ön plana koyup, fiziksel olarak fazla bir şey katmayan oyuncularla oynuyoruz. şampiyonlar ligi playoff maçında rakipten neredeyse 10 km daha az koşuyoruz. orta sahayı bomboş bırakıp ileriye ne kadar fazla oyuncu atarsam o kadar fazla gol atarım mentalitesiyle maça çıkıyoruz ve doğal olarak hüsrana uğruyoruz. çünkü yaygın kabul edilen doğruyu ısrarla reddediyor okan buruk.
orta sahamızın en önemli ismi lucas torreira. kendisi çok çalışkan ve mücadeleci bir oyuncu olsa da bariz fiziksel zaafiyeti sebebiyle partneri çok önemli olan bir oyuncu, biz iki senedir burayı doğru bir profille tamamlamadığımız için orta sahamız çok hızlı geçiliyor, sahipsiz topları rakiplerin orta sahaları rahat bir şekilde alıyor ve ok gibi savunmamızın önünde bitiyorlar. maalesef hocamız ise bu durumu doğru profildeki orta saha oyuncuları ile tedavi etmek yerine sorunu başka yerlerde arıyor, bitmek bilmeyen bek değişimleri, stoper istekleri vs. de bu yüzden..
süper lig ve 1. lig kulüplerine oyuncu öneren bir menajerle off the record olarak çalışan scout bir arkadaşım var. zaman zaman ona haberleri sorarım, önerdiği oyunculardan ipuçları koparmaya çalışırım. bu konuyu onunla da konuştuk. bana , çalıştığı menajere galatasaray için bu profilde 9-10 tane oyuncu verdiğini söyledi, farklı yaş aralıklarında, farklı maliyetlerde. her seferinde de menajerden aynı cevabı aldım dedi: istemiyorlar, bu tarz bir oyuncu aramıyorlar.
saha içi kadar beni rahatsız eden diğer konu da hocanın saha dışındaki tavırları, açıklamaları, puan kayıplarında sunduğu bahaneleri. son birkaç aydır verdiği bazı demeçler gerçekten çok çiğ, yapıcılıktan uzak ve itici. örnekleri saymama gerek yok zaten birçok defa konuşuldu sözlükte.
velhasıl kelam ben kendisine olan itimatımı yitirdim.
31 ağustos 2024 adana demirspor galatasaray maçı da son darbe oldu. farklı kazanmamıza rağmen, gerek maça başladığı kadro, gerek adana gibi zayıf bir rakibe verilen pozisyonlar, gerekse 4-0 önde kapattığımız ilk yarının ardından yusuf demir, ali turap ve efe akman gibi isimlere gerekli süreleri vermemesi gerçekten çok rahatsız ediciydi. ne yapmaya çalıştığını cidden anlamadım. geleceğe dair de pek umudum yok. transfer sezonu kapandı avrupa'da. çürük elmalar kaldı, umarım daha fazla transfer yapıp kulübü maddi olarak sıkıntıya sokmazlar, zira sorunumuz transferden çok daha büyük.