kendisi üzerinden
13 mayıs 2001 galatasaray ankaragücü maçı hakkında birkaç söylemim olacak. o dönemi çok iyi hatırlayan kişiler arasındayım. mevzu bahis sezon okan buruk yanlış anımsamıyor isem bir diz sakatlığı yaşayıp yaklaşık bir ay oynamamıştı. kendisi zaten karta yatkın futbolculardan biriydi, keza ankaragücü maçına gelene kadar yine 3 maçta falan kart cezalısı durumuna düşmüştü sezon boyunca.
malum ankaragücü maçında satış yoktu, teşvik ve şike vardı. fb, ankaragücü oyuncularını zaten yemlemişti. bunu o dönemin ankaragücü teknik direktörü ersun yanal'ın söylemlerinden de öğrenebilirsiniz. hakem bülent yavuz ise bayağı bizi ince ince doğramıştı. okan ve diğer zat inter ile aylar öncesinden anlaşmışlardı zaten. okan bu süreçte içlerinde real madrid, beşiktaş, adanaspor, rize, istanbulspor vs gibi galibiyetle bitirdiğimiz bir çok maça çıktı ve topunu oynadı. o sezon iyi de katkısı olduğu oynadığı maçlarda.
hataları var mı var elbet, ama bu adam affedildi ve galatasaray'a tekrar transfer edildi. ben ankaragücü maçını sürekli dile dolayarak haksızlık yapıldığını düşünüyorum. bu okan,
9 aralık 1998 athletic bilbao galatasaray maçı'nda deli gibi pres yapan maçtan sonra sahanın ortasında diz çöküp gözyaşlarına boğulan okan ile aynı okan.
dediğim gibi hataları elbet oldu. ama bu defter galatasaray'a tekrar transfer olduğu sezon kapandı ve barışıldı. kendi taraftarına küfür edip, orta parmak gösteren sergen'e beşiktaş sahip çıkıyor, fenerbahçe zam yapmıyor diye sözleşme uzatmayan erol'a fenerbahçe sahip çıkıyorken, terim'den sonra ilk kez modern futbola kafası basan, yetenekli ve galatasaraylı bir teknik direktörü tek maçla itham ederek dışlamak sizce doğru mu?