resim
Mustafa Sarp
Görev:Yardımcı Antrenör
Takım:Trabzonspor
Yaş:43
Uyruk:Türkiye
  • 801
    top rakipteyken bir defansif orta saha oyuncusunun olmaması gereken rahatlıkta oynuyor. ilk geldiğinde ayağı kırılmasını hiç önemsemeyerek tabata ile girdiği pozisyon vardı bjk maçında. o mustafa nerede bu mustafa nerede? ne top kazanabiliyor, ne kazandığı topları olumlu kullanabiliyor. üstüne bu formsuzluğu, vurdumduymazlığı geçen seneye göre epey toparlanan ayhan'ın formunu da aşağı çekiyor. ayhan iyi kötü pas yapıyor, geliyor stoperlerden topu alıp oyunu açıyor, ileride pozisyona girmeye çalışıyor, hatta maçı kazandıran golü atıyor, üstüne orta sahada mustafa sarp yüzünden düşen mücadele eksikliğini tek başına kapatmaya çalışıyor. bunları elbette mükemmel yapmıyor ama yanında mustafa sarp olan ayhan'ın yapacakları bu kadardır. velhasıl sarp bu takımın oyuncusu değildir. gerekirse yerine cumhur oynatılır, ali turan'ın yerine serkan'ın oynatılması gibi, sarp oynatılmaz. üstelik yedekte oturan bir cana varken sarp olmaz, olmamalı bu takımın 11'inde. rijkaard'ı destekliyorum ama sarp tercihini anlayamıyorum. arda yokken ileride aydın veya serdar özkan'ı kullanmak istemiyor belli ki hoca ama cana-ayhan ikilisinin vereceği katkı pino ya da elano'nun vereceği katkıyı fersah fersah geçer. umarım bir an önce cana bu takıma girer. orta sahada azıcık mücadele eden, aldığı topu eveleyip gevelemeden oynayan bir adam görürürüz.
  • 802
    yetenekleri kisitli futbolcudur ama canla ba$la mücadele eder. bari$ özbek in türkiye de dogmu$ versiyonudur. ikiside hirs küpüdür. bunlara bir de ayhan akman eklenir. 3 ü de ayni ayar futbolculardir. galatasarayliliklari asla tarti$ilmaz.

    küfür olayina gelince. tepkisi yerinde fakat abartilidir! hic kimsenin takim arkadasina bu derece agir bir küfür etme lüksü yoktur! hele bir de üzerinde sari kirmizi formayi ta$iyorsan! pino türkce bilmiyor belki ama yakinda o da çat pat bir$eyler kapacak.

    illaki yarin öbürgün a.q. in ne manaya geldigini ögrenecek. istermisin bir daha ki sefer, kendisine böyle bir küfür edildiginde, bende senin, desin. *
  • 804
    muhtemelen briç, satranç gibi zeka gerektirecek aktivitelerde üst düzey bir performans gösteren futbolcumuzdur. çünkü kendisinin kafası zehir gibi çalışır. topla buluşmazsan top kaptırmazsın, topa basmassan çalım yemezsin, şut çekmezsen dağa taşa vurmazsın. işte tam olarak mustafa sarp'ın 1,5 sezonda yaptıkları budur. her maç yalandan 1 deparı vardır ki "vay anasını helal olsun adama" dedirtir bazı taraftarlara.

    barış özbek ise tam tersidir bu adamın mesela. deli gibi top ister, her topa basar, sürekli şut çekmeye çalışır. çoğu zaman da beceremediği için göze batar.

    şimdi ben bir misyon edindim. ibb maçına elimde kamerayla gideceğim ve 90 dakika boyunca mustafa sarp'ı çekeceğim. bu adamın gözünü boyadığı, kandırdığı galatasaraylı kardeşlerimi tek tek ikna etmeden de bu işten vazgeçmeyeceğim.

    eğer maça gitme fırsatınız var ise, bir seferlik bırakın topu ve sahadaki futbolu. sadece bu adamı izleyin. nasıl zekice topun tam tersine gittiğini gözlerinizle görün. aslında tam hakem olacak adammış. pozisyona yakın, pozisyonun içinde ama topa asla müdahale edemeyeceği noktada durmasını biliyor.
    (slowly gencolez, 20.09.2010 10:52)
    #20381579 paylaş şikayet et
  • 810
    bugüne kadar sarı-kırmızı formayı giyen hiçbir futbolcumuza hakaret etmedim sözlükte, bugünden sonra da etmeyi düşünmüyorum fakat bu adam hakikaten bizim formamızı giyecek kapasitede bir futbolcu değil. frank rijkaard'ın neden mustafa sarp'da ısrar ettiğini anlamıyorum, anlamayacağım. kimse bana yabancı sınırlaması demesin. gerekirse harry kewell'ı keser sarp'a o formayı yine giydirmem o kadar nefret ediyorum oynadığı futboldan. iyi insandır, düzgün adamdır orası beni ilgilendirmez, şahsına hakaret edilmediği sürece sorun yok.
  • 812
    ben zamanında bu adam için sözlükte bir kaç kişi ile karşı karşıya geldim, entrylerim hala duruyor, geçen sezon ortasındaydı.. o zamandan sonra özel olarak bir çok pozisyonda izledim mustafa'yı, savunma top çıkarırken, rakip ataktayken.. ve geçen sezon ali sami yen'deki fenerbahçe maçınan sonra anladım ki, aynen mahalle takimi'nın dediği gibi bu adam galatasaray tarihi'nin en sahtekar oyuncularından biri.. bundan önce yüz kişi neredeyse anlatmış zaten nedenlerini, tekrar açıklamama gerek yok, ancak benim merak ettiğim bu adam takım oyununa, rijkaard'in kafasındaki oyun felsefesinden bu kadar uzakken halen nasıl oluyor da bu takımda banko oynayabiliyor.. alternatifi yok deniyorsa eğer ben ne yapar eder cana'yı bir şekilde monte eder derim.. bizim göremediğimiz bir şey mi görülüyor bu adamda, antremanlarda uçuyor falan mı anlamadım ama bir şekilde formayı giyiyor ki bu yönünü de gerçekten takdir ediyorum..
  • 814
    pino'ya ettiği küfür üzerinde tartışılmaya değmez ama şöyle açıklanabilir:saha içinde nabız 180 dakika 90 attığınız depar 50 metre ise ve yanındaki adam size pas vermeyip 90 dakika boyunca uğruna 10 kilometre koştuğunuz sahada basmadık yer bırakmadığınız 3 puanı riske atıyorsa ve bunu sırf ilk golümü atayım diye yapıyorsa keşke bu kadar duyulacak şekilde yapmasaydı ama tepkisini koyması çok normaldir.ayrıca bunu ayhan'a veya arda'ya yapmaz çünkü ikiside orda mustafa sarp'a çıkartıp güzel bir asist yaparlardı
    tanım:galatasarayımızın 16 numaralı aslan parçasıdır
  • 816
    verkaç başlığını görünce aklıma ilk gelen futbolcu(!). c.ronaldoyu ,messiyi, zidanı izlediğim bir futbol dünyasında nasıl olurda aklımda bu denli yer eder diye düşününce sonuca ulaştım. sebebi bazen topu rakibe verip sonra olay yerinden kaçması ( hakkını yemeyelim bazen de verbas yapıp topu rakibe verip ardından rakibe basmıştır ), bazen de topu adamına verip bir daha görülmeyecek şeklinde kaçmasıymış. bunun yanında kaçtığı yerin çoğunlukla kendi sahası olması kadar bezen de sadece ver işlemini yapıp ( olumlu yada olumsuz ) bunun peşine kaç veya bas gibi bir işlem yapmayıp öylece durduğuna şahit olmammış. bir diğer taraftan başka birinin verkaçına dahil olduğunda topu veren adamın yerine alıcı olarak bunun kaçması kadar dahil olduğu verkaçta yanındakinin kaçmaktan helak oluncaya kadar topu alamaması gibi durumlar da söz konusudur.
    işte mustafa sarp da ver kaçı bu kadar farklı uygulayabildiği için hafızamda önemli derece de yer edinmiştir. *
  • 817
    pino'ya ettiği küfürün videosunu az önce izledim. mustafa'yı bu olayda "siz hiç arkadaşınıza küfür etmiyor musunuz" , "sanki hiç küfür etmeyen insanlarsınız" falan diye saçma sapan bahanelerle savunan insanlar var ona yanıyorum. küfür etmek var, küfür etmek var. bir kimseyi hedef almadan laf arasında ya da şakasına küfür edersin. bir de mustafa sarp tarzı kusar gibi küfür etmek var. kusura bakmayın ama hangi arkadaşınız size o ses tonuyla, o hırsla, o şekilde bir küfür etse ağız burun dalmazsınız (en azından bir tepki gosterilir yani)? pino o küfürü bilmese bile ses tonundan mustafa'nın kendisine küfür ettiğini anlamıştır ve pino'nun mustafa sarp'a saygısı kalmamışsa adam haklı. saygı ve sevginin olmadığı ortamdan da hayırlı birşeyler çıkmaz. utanç verici bir durum mustafa sarp için.
  • 820
    sıradan bir ikinci lig takımının ilk 18'ine dahi girmesine şüphe ile yaklaştığım futbolcu. gel gör ki galatasaray da ilk 11 oynuyor.
    kendisi muhteşem bir ilüzyonisttir. harika gölge savunma yapar, süper eskortluk yapar, rakibini hiç üzmez, hiç topunu almaz, almaya çalışmaz, pas atmayı bilmez, atmak istese de beceremez; nasıl buralara kadar gelmiştir inanılır gibi değildir! sanırım gerçekten süper bir ilüzyonist...
    umarım bir gün rijkaard takımdaki kazma sayısını azaltıp topu bilen, topun kıymetini bilen, nerede durmasını bilen adamları oynattıkça işlerin değiştiğini görecektir.
    ufuk-insua-hakan balta-neill-sabri-cana-ayhan-arda-misimoviç-elano-baros'lu kadroyu görmedikçe rahat etmeyeceğim...
    bu kadrodan en iyi bu takım çıkar, bu takım en iyi 4-2-3-1 oynar. başarılı olmak için; oyunu sürekli, rakip sahada oynamak, topa daha fazla sahip olmak gerekir; bunu da ancak oyunu ileriye doğru sürekli push ederek yapabilirsin. bunu yapman için defansın ısrarlar kaleden uzakta ve orta saha çizgisine olabildiğince yaklaşması, ortada oynayan iklinin dönen tüm reboundları toplaması, ilk toplara basması ve ileride oynayan 4'lünün topun kaybedildiği bölgede hemen basması ve defansa yerleşim için 2-3 saniye süre kazandırması şarttır.
    bunu yapmak için sakatlıkların minimal seviyede olması, oyuncuların fizik-kondüsyon ve mental form seviyelerinin optimal seviyede olması gerektir.
    bu sistemi yani oyunu sürekli push etme ve alanı daraltıp, sürekli sobaya odunu atma yani ateşle sistemi için de rijkaard'ın idmanlarda, antrenmanlarda ısrarla bunu çalıştırması gerekir.
    bu sistemi daha mükemmel daha iyi yapabilmek için daha kaliteli adamlara ihtiyaç vardır. ama eldeki mevcutla da pekala türkiye ligi standartlarında ve uefa ligi standartlarında başarı elde edilebilir.
    şampiyonlar ligi standardı içinse dediğim gibi daha klas orta ikiliye ve gerek duyulur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın