muhammet altıntaş'ın kendine güven ve son vuruş anlamında tarih yazdığı fantastik gol. 6 pasın içinde kaleci ile bire bir pozisyonda ve karşı karşıya kalıp da golü atamayan sözüm ona "forvet" oyuncularının yer aldığı ülkede; hem de galatasaray gibi büyük bir camianın 14 sene sonra şampiyon olmak için sahaya çıktığı, yazarken bile stres olduğum bir maçta, topukla atılmış goldür. bu golün televizyon kayıtlarında
pozisyonun gelişimi sırasında topun orta sahadan kapalı ile eski açığın birleştiği köşeye havalandığı anda yeni açık tarafındaki yedek kulübesinden
mustafa denizli'nin ayaklanışı da gösterilir. "takıntılı" denebilecek seviyede galatasaraylı ve bir hayli sorunlu bir erkek çocuğu olarak hayatımda izlediğim en içli film sahnelerinden biridir işte bu. doğumumdan tam 2 sene önce oynanan bu maçta camianın ruh halini her seferinde hissetmeme sebep olur bu görüntü. şampiyonluk hasretiyle geçen 14 sene düşünüldüğünde, daha da vurucu bir hale gelir o 2 saniyelik görüntü. her seferinde aynı heyecanla ayağa kalkar ve beklersin bu defa gol olacak mı diye; o derece yani...
tabi
muhammet altıntaş, namı diğer
mami milyonları ayağa kaldıran golü topuğuyla atar her seferinde, her defasında da gol diye ayağa kaldırır...
necati ateş gibi şampiyonluk maçlarında gol kaçırmasıyla taraftarın gönlünde "apayrı" bir yer kurmuş olan forvetleri izledikçe değeri daha da bir anlaşılır.