resim
Milan Baroš
Takım:Vigantice
Mevki:Santrfor
Yaş:43
Boy:1.83
Uyruk:Çek Cumhuriyeti
  • 1928
    gol atmak görevi olan, gol atmak için gereken çabayı çoğu zaman gösteren, forvet mevkiindeki oyuncumuz. gerektiği zaman yedek takımla, gerektiği zaman as takımla, yelekli veya yeleksiz şekilde antrenman yapmasının kimseye zararı olmadığı aşikar olan futbolcumuz. aslandır kaplandır, yok değil diyene rastlamak çok da mümkün değil. ve acizoğlu aciz yönetimin hala inatla floryanın kapılarını basına kapatamamasının belki de son kurbanı olacak. üzülüyorum, nefret ediyorum, sinirleniyorum. ancak, üzüntüden ancak kendimizi parçalıyoruz yine de. taviz vermeyelim artık şu ibnelere. internet sitesi mi açılıyor, tribünde mi organize olunuyor ne yapılacaksa artık bir ses verilsin, ne kral baros'u ne efsane hagi'yi yem etmeyelim şu kuneklere. sonuçta ne olursa olsun herkes bir gün öyle ya da böyle hakettiği yerde olacaktır.
  • 1929
    yönetim baros'u kadro dışı bıraktırmak istese fener maçından sonra böyle bir hamle yapardı heralde, göz göre göre bir hafta önce bunun yaşanması çok saçma. ayrıca ben anlamıyorum işin içinde yönetim olsa bile hagi'ye bunları yaptırmak bu kadar kolay mı? ne yani yönetim hagi'ye misimovic'i kadro dışı bırak dedi hagi bir sürü sebep uydurup misi'yi kadro dışı bıraktı, sonra yönetim baros'u idmandan kov dedi hagi de durup dururken adama sen laubalisin çık git dedi öyle mi? hagi'yi savunanların topu yönetime* atması bunu gerektiriyor çünkü. işin içinde yönetim var belki ama hagi bütün bunlara göz mü yumuyor yani?
    iki benzer olay var ve ikisinin de sebebi laubalilik, disiplin eksikliği vs. ne disiplinmiş hakkaten baros gibi bir adam bile antrenmandan kovuluyorsa takımdaki onca gereksiz tip hangi akla hizmet orda takılıyor?
    şu takımda canla başla çalışan, her maç aynı hırs ve azimle oynayan, kaybedilen maçlarda arkadaşlarına isyan eden baros değil mi? antrenmanda varsın gülsün eğlensin bu adam maçta elinden geleni yapıyorsa antrenmanda olan böyle küçük bir olayın raporlar bilmem nelerle büyütülmesine ne gerek var?
    ben gerçekten anlamıyorum, anlamak da istemiyorum bu olan biteni. elalem teknik direktörü hakkında röportaj verip, sayıp sövenleri bile kadro dışı bırakmaz bizim takımın haline bak bir de.. olayı kendi içlerinde çözmek varken yönetim kurulu karıştırılıyor işe. böyle rezillik görmedim. misimovic olayına bile ne kadar tepki oldu, misimovic kim ya baros bu baros! bu kadar basit mi silip atmak? şu an silip atılmadı belki ama ben açıkçası bu durumda hiç bir sebepten ilerisi için umutlanamam. misimovic kadro dışı bırakıldığında da bir hafta sonra affedilir deniliyordu ne oldu gördük. ve onun da hagi'ye sistem ve kendi oyun yeri hakkındaki söylenmelerinden ötürü kadro dışı kaldığı haberleri de ayyuka çıkmıştı. şimdi yine benzer bir olay. nasıl iyimser olabilirim ki bütün bunlar yaşanmışken?
    bu haber böyle kalsaydı, resmi siteden o açıklama yapılmasaydı kendimi avuturdum yalandır diye ama şimdi kıymetli değerlendirmelerini beklemek zorundayız sinir ve stres içinde..
    her gün bir olay, her gün bir skandal, her gün ayrı bir rezalet. taraftar bu kadarını hak etmiyor, gerçekten hak etmiyor ya interneti açmaya korkuyorum artık. ben artık bu sezon galibiyet falan da istemiyorum başka. iki gün üst üste huzurlu olmak istiyorum, galatasaray'ın huzur içinde olmasını istiyorum. taraftarı da geçtim bu camia bu kadar yıpratılmayı hak etmiyor.
  • 1931
    takımdaki saçmalıkların ucu artık bu 'adama' kadar gelebildiyse sanıyorum topluca 'taş' olmamız yakındır. bunca olan bitenden sonra taştan aşağısı kesmez zaten.

    takımda kim var kim yok hepsini de disiplin kovalasın inşaallah yetti be arkadaş. bi kere yahu bi kere de sorunları kendi içimizde halledelim, hemen raporlar hazırlamalar falan filanlar. hep mi bu futbolcular suçlu? ne kadar kolay yahu baros misali adamları harcamak. yedik yedik doymadık hey maşaallah.

    galatasaray'ı galatasaraylıktan çıkarmak için elinden geleni yapanlar, bi baros kalmıştı zaten bu niyetinizi bozan, onu da ittiniz kenara hah tamam şimdi oldu aferin.
  • 1933
    baros laubaliyse ve bu kadar laubalilik kadro disi kalma sebebiyse bizim takim komple ...*durum buyken ya ligden cekilmemiz lazim yada paflarla maca cikmamiz lazim.ya da su varki mustafa sarp,hakan balta,ayhan gibi adamlar sahada gezinme ve laubalilik herneyse aksine idmanda asiri hirsli ve disipliler ama sahaya yansitmak istemiyorlar.bizim baros falan tam tersi sahada hirsli gorunup idmanda laubali hemde nasil beceriyorsa idman resimlerinin cekildigi anlarda bile hirsli onun disinda laubali.zaten idman mactan daha onemli*
  • 1934
    baros'un galatasaray'a kazandırdıklarıyla hagi'nin kazandırdıklarını karşılaştırmak nedendir, niyedir? ne yani baros da uefa mı kazandırmalıydı kovulmamak için? belki hagi haklı belki de değil ama bu olayın hagi'nin değeri ve baros'un değeriyle değerlendirilmesi çok abes geliyor bana. ve kıyaslama yapılırken hala futbolcu hagi'nin verdikleri öne sürülüyor. bizse teknik direktör hagi'nin olumlu ya da olumsuz katkılarına göre yorum yapıyoruz oysa ki. bu kıyaslama mantığına göre hagi efsane futbolcu diye herkese istediğini yapabilme hakkına sahip olmalı o zaman.. gerçi bunu aynen böyle kabul edenler de var o da çok ilginç bir durum. çünkü aynı kişiler kimse galatasaray'dan büyük değil diye defalarca tekrarlar yeri gelince. bu olayda konu baros'un, hagi'nin haklı olup olamaması da değil. ne yaşandıysa kendi içlerinde halledilmesi, olayın bu boyutlara gelmemesi gerekir. baros, hagi'nin kazandırdıklarını kazandırmamış olabilir ama şu an çorak bir tarla olan galatasaray kadrosundaki tek umut veren filizdir belki de. böyle bir futbolcuyu harcamak kolay olmamalı. rijkaard, kendisi hakkında verip veriştiren servet'i bile kadro dışı bırakmamış ya da idmandan kovmamışken iki futbolcu disiplinsizlik sebebiyle takımdan bir sebeple uzaklaştırılıyorsa ve bu iki adamın da galatasaray kadrosundaki yontulmamış kazmalarla alakası yoksa benim bu olay hakkında eleştiri yapmam da gayet doğaldır.
  • 1935
    şu saatten sonra onu burada tutacak nedenler azdır. milan baros'a destek olmak, adını haykırmak bu taraftarın borcudur. geçmiş efsanelerimize saygımız büyük, ama baros'u harcayacağız diye bir şey yok.

    milan baros değildir üç senenin sorumlusu. onu yedekleyebilecek forvet bulamayan ve hamal gibi kullanan yönetimdir. lastiği elbette patlar bir yerde. dünyada herhangi bir takım göremezsiniz, tek forvetin sırtına yüklenip, sezonu öyle geçirmeye niyetlenen.

    sen gelip bu adama canı isteyince oynamıyor diye damga vurarsın sonra. bu adam 17 ekim 2010 galatasaray ankaragücü maçı' nda nasıl sakatlandı? sahada bugün kaptan olanlar yürürken, ihanet içinde davranışlar sergilerken, onların pisliğini örtmek için savaşırken sakatlandı. adelesi dayanamadı ve orada istifa etti. o an baros'un ağlayak çıktığını görmediniz mi? isyanını görmediniz mi? şovenizm yapmayın arkadaş. milan baros ağzınıza sakız ettiğiniz galatasaray ruhunun yegane temsilcilerinden biridir.

    milan baros kim ulan, hagi'nin canı sağolsun dersen hata edersin. yarınını çöpe atarsın. milan baros'un kadro dışı kaldığı takımın kaptanı servet çetin'de olur, yarın öbür gün mustafa sarp'ta olur.

    edit:bu da ankaragücü maçında sakatlığı sonrası caps'i;

    http://i56.tinypic.com/2iibtow.jpg *
  • 1937
    kadro disi kalmasi takimin ic duzen ve huzuru acisindan onemlidir.zira takimin butunlugunu bozmaktadir.sahada bu kadar asist ozurlu,pas ozurlu hatta top tutma ozurlu adam varken,forvete bir tane 'aha' diyebilecegin top gelmezken,kimse maci takmazken,turk futbolcular bile bitsede gitsek havasindayken sana kaldi degil mi gol atmak,korner bayragini dikmek *,haddin olmadigi halde ordan burdan top alip forvet oldugun halde atak orta sahayida kapatmaya calismak.isine bak laubali adam ahengini bozuyorsun iste takimin.bu sebeple kadro disi kalmali tipki daha once nasil mehteran esliginde asil suclular olan cassio lincoln,kader keita,giovani dos santos,elano blumer gibi adamlarin kellesini aldiysak haldun'un cibanlarinin son halkasinida hallettikmi gayet ahenkli bir takimla birinci---lige oynariz.
  • 1938
    değil milan baros, metin oktay bile olsa takıntım olur. kewell'e de var, bunlar sakat, bir faydası yok. erim erim eridik görmüyormusunuz. florya eski iyi futbolcuların gider ayak para kazandığı çöplüğe döndü. tam bir enternasyonelim, iş galatasaray'a gelince de , galatasaray faşistiyim. oynayamayan, yatan, faydası olmayan yabancı futbolcunun baş çelişkisiyim. nasıl ki bir işçi, bir devlet memuru uzun süreli bir çalışamama durumunda malülen emekli oluyorsa, futbolcu da emekliye ayrılmalı. adam koşamıyor, ayaklarına hükmedemiyor, ofsayttan kaçamıyor, her maç sarı kart alıyor, 2 sezondur sakat, yaklaşan fener maçı öncesi taşak geçecek öylemi. bunlarla maç başı sözleşme imzalasınlar, iki misli para versinler bakalım geliyorlar mı, geldiklerinde de sakatlanıyorlar mı.
  • 1940
    eğer hagi tarafından değil de isimli, kariyerli bir hoca tarafından kovulsaydı idmandan "yavrum hocaya bak, takımın en önemli ismini bile idmandan kovuyor disiplin uğruna. ccc" diye burada otuzbir çekerdik. baros şu takımda belki de en sevdiğim adamdır ama idmanda disiplinsizlik yaptıysa hoca tarafından dışarı gönderilmesinden daha doğal bir şey olamaz. çok da büyütmeye gerek yok. kaldı ki baros böyle durumlarda küsecek bir adam değil, aksine baros tarzı oyuncuları böyle olaylar kamçılar, hırslandırır.
  • 1942
    galatasaray'ın son yıllarda en değerli, en yararlı futbolcularından biri olmakla beraber son dönemde takımın içinde bulunduğu kötü vaziyetten midir, yoksa yaşadığı uzun sakatlık döneminden midir bilmiyorum ama devamlı kavga olayları ile gündeme gelmeye başlamıştır. bir sıkıntısı var ama nasıl çözülecek bilmiyorum.

    sonuç itibariyle konumu ve durumu ne olursa olsun takımın hocasına herhangi bir saygısızlık edemez, ederse de cezalandırılması çok normaldir.

    hepsinden öte milan baros candır!
  • 1944
    facebooktaki profilinde hobiler kısmında şunlar yazan futbolcu.

    galatasaray, kırık kalpler, harran üniversitesi ögrenci topluluğu, her gün yeni bir yakari, sisler bulvarı, ℂ⋆ galatasaray ℂ⋆, bir öylesin bir böyle xd, ● düzce aziziye mahallesi ●, <3 bilsemki bir daha hiç dönmeyecek....!! <3, hagi'yi unutmadik diyenler buraya (galatasaray), aşkın yalanı olmaz (hasan sinmez tarafından), indowebster
  • 1946
    sonuna kadar yanında olduğum, uzun yıllardır türkiye'ye ve galatasaray'a gelmiş en iyi forvet.

    hagi'yi sevmeyen galatasaray'lı yoktur fakat böyle yapmaya devam ederse artık kendisinden nefret ettirmeye başlayacak. yahu şu takımda ayhan, hakan balta, servet, sabri disiplinli de baros mu disiplinsiz? bir tek o mu kaldı yani? bu kadarı da yeter artık, hiç hoş değil.

    misimovic'le karıştırılmasın sakın, taraftarın tepkisi asla aynı olmaz. zira hagi bu takıma çok şeyler verdi evet ama baros da son 3 senedir takımda ayakta duran tek futbolcumuz, bunu da bir kenara yazsın.
  • 1947
    saygı duyması ve saygı duyulması gereken futbolcu.

    teknik direktörün görevi; saha içinde, antremanda ve bilimum futbolun esamesinin okunduğu her bir alanda,
    adı üzerinde teknik direktifler vermektir. bu direktiflere binanen itaat kavramı takımın başındaki hocaya göre
    değişmez, değişemez kardeşim.

    ister mourinho, ister rijkaard, ister hikmet karaman isterse hagi olsun baştaki.
    ister ronaldo, ister messi, ister ismail güldüren isterse baros olsun takımdaki futbolcu.

    önce arada saygı olacak.

    hocanın aldığı karara her futbolcu tepki gösterebilir, kararı beğenmeyebilir.
    ya da her hoca futbolcusundan yana dert yanabilir.

    ama önce arada saygı olacak.

    hiçbir hoca, hiçbir futbolcu birbirni sallamama, egosuna göre kadro içi/kadro dışı bırakma lüksüne sahip değildir.
    herkes gider kendini başka bir zeminde tatmin eder.

    galatasaray, insanların eksik yanlarını sarı kırmızı renkler üzerinden tatmin edeceği bir kurum değil.

    önce saygı olacak, saygı duyulacak.

    umrumda da değil hagi baros'u sever mi, baros hagi'ye hayran mıdır falan filan...
    ama aralarında saygı var mı? işte bu umrumda.

    (ara: saygı)
App Store'dan indirin Google Play'den alın