• 39
    belgeselin yıldızı tek başına semih kaya'dır.abicim o nasıl donuk bakışlarla biz niye önlem alalım onlar bize önlem alsın bize karşı oynayacak olan onlar bizim kimseden korkumuz yok demektir.şu belgesel sayesinde bir kez daha dedim seni bu takıma hazırlayan kazandıran oynatan kim varsa allah razı olsun onlardan.

    ayrıca sakallı abi sen nasıl güzel bir abisin.belki istanbulda her maça gelenler tanıyordur ama ben tanımıyorum senede 2-3 maça gelebildiğim için.o elmander'in bilica'dan topu kaptıktan sonra heyecandan sakalı sıvazlaman,hanımına saçmalama ben fener maçında bir de sizle mi uğraşayım tavırların ben her zaman maça giderim annem ölsün yine giderim ama pınarbaşı çekmem lafın gol sevincin falan acayip kanım ısındı sana vay abim deyip sarılasım geldi.

    ayrıca takım elbiseli kamil,tombiş kız ve onun yancısı gideri olan kız.göt olmanızı falan geçtim göt olduktan sonra durumu toparlamak için rezil durumlara düşmenizi geçtim o nasıl yapmacıklıktır o nasıl şekilciliktir o nasıl ağzını gerdire gerdire konuşmaktır.ağzınızın yayını sikeyim.
  • 13
    fransızca bilmememe rağmen tamamını izledim. sadece futbol değil hem türkiye'nin siyasi tarihi, hem de istanbul'un yıllarla değişimi üzerine bir belgesel olmuş. altyazısı çıkana kadar hakkında üstün körü şeyler söyleyebilirim ama dikkatimi çeken bir şey var. o konuda konuşmak için altyazıyı beklemeye gerek yok. belgeselin bir bölümünde atatürk, kurtuluş savaşı ve atatürk'ün hangi takımı tuttuğuna dair bir bölüm var. neyse herkes bişeler söylüyor. fenerbahçeli bir grup belli ki şehit veya gazi bir futbolcunun heykelinin önünde "biz galatasaray gibi fransızlara yardım etmedik. vatanımız için şehit olduk." diyor. aklınca galatasaray ülkeyi sattı demeye getiriyor. grup bu sözler üzerine gülüyor. diyeceğim şu; adam değilsiniz. böyle bir kutsal üzerinden bile çıkar sağlama çabası... taraftar grupları arasındaki kalibre farkı çok bariz görülüyor. o bahsettiğim fenerbahçeli gruptan sonra bir grup galatasaray'lı gençle aynı konu hakkında soru soruluyor. eleman "bu konular çok hassas." diyor. "bunlar üzerinden tarafgirlik yapılmaz." diyor. 2 grup genç. iki grup da o2 tüketip co2 salımını yapıyor. kalite farkı ortada. daha stadyumlarına ismini veren başbakanın "varlık vergisi" ni çıkarıp tarihilerinin tek efsanesi lefter ve onun gibi binlerce gayrimüslim vatandaşın hayatını zehir ettiğini bilmeden, stadyumun isminden rahatsız olmadan, galatasaray lisesinin kurtuluş savaşı dönemini tüm öğrencileri şehit olduğu için mezunsuz geçirdiğini bilmeden atıp tutmak doğanın sağladığı o2'nin hakkını verememektir. siz var ya siz kurban olun o galatasaray.

    alın size şanlı fenerbahçe tarihi*

    http://www.youtube.com/...&feature=related
  • 54
    fenerbahçe taraftarı ikisi kız biri takım elbiseliyi çok aramışlar mı diye düşündüm, bence hemen bulmuşlardır. bu kadar salak olunabilir mi, elbette. fenerbahçe taraftarı için güzel bir örneklem. bire bir tutuyor.

    şike soruşturmasından beri yazıyorum, fenerbahçeliler bir çok yalanla kandırıldı yıllar boyunca. mesela; atatürk'ün fenerbahçeli olması, en büyük fener başka büyük yok, fenerle kimse başa çıkamaz, fenerbahçe cumhuriyeti gibi. belgeseldeki bu aptallar da bu kandırılmışlardan. gerizekalı diyor ya, biz türkiye için savaştık galatasaray gibi fransaya yardım etmedik. gerizekalı lafı eksik mi kaldı ne, küfrü bırakmasam iyiydi.

    belseselde neredeyse her şeye değinmişler. 6-0 var, 3-4 var, xamax var, uefa kupası var. tabii ki monaco yok, milan yok daha yazarım da fransızlara hak vermek lazım, hangi birini anlatsın adamlar. metin oktay var, lefter var, karıncaezmez var.

    ali sami yen bey var fenerbahçe'nin kurucusu yok. neden acaba, bulamamışlardır sanırım kim olduğunu.

    maçı biliyoruz zaten de en çok fenerbahçenin golünde maçı izleyen fenerli gruba güldüm. gol diye ayağa kalktıklarındaki hareketleri kibrin vücut bulmuş hali. bir de sonrasında güzel günler göreceğiz çocuklar söylediler, maçı çevirecekler ya oradan. tabii böyle yapmalarının sebebi var. kameralar çekiyor usta. o galatasaray'a bok atmak için meze yaptıkları fransız kameraları çekiyor. gerizekalılar.
    "biraz da onlar sevinsin", "bilmem kaç gündür ilk defa yenildik" muhabbetleri normaldir, eziklerin söylemi.

    yalnız eric cantona ne yapmış anlamadım, o gezmiş kadro çekim yapmış anlaşılan.
  • 9
    iki kulüp arasındaki kalite ve mantalite farkını yansıtan belgesel. tamamını izledim. arena'daki süper galibiyetimizle taçlanması çok güzel olmuş. iki kulüp tarihinden kesitler sunulmuş. daha doğrusu yakın dönem türk siyasi tarihinin bir özeti geçilmiş.

    belgesel sonucu anladım ki fenerbahçe isim olarak, marka olarak gerçekten bizim tek rakibimiz. tarihlerimiz beraber yazılıyor.

    böylesine büyük bir isme sahip çıkanlara bakın bir de? aziz yıldırımlar, nihat özdemirler. hadi bunlar gelip geçici diyelim. ama bu belgeselde de görüldüğü üzere fenerbahçe taraftar psikolojisi çok ama çok üzülerek söylüyorum ki yılların getirmiş olduğu bir eziklik ve acizlik ile şekillenmiş ve böyle de süregeliyor.

    maç 3-0 son dakikada gol atıyorlar galip gelmiş gibi seviniyorlar. devlet bahçeli'yi kıskandıracak şekilde matematik işlerine giriyorlar, 1319 gündür yenemiyormuşuz onları, şu kadar aile kurulurmuş, şu kadar çocuk doğarmış.

    böyle ucuz hesap peşinde koşan mantalite kulube egemen olunca da, başarı için her yol mübah felsefesiyle olmayacak işlere giriyor yöneticileri işte böyle.*
  • 63
    henüz tamamını izleyemedim ama izlediğim kadarıyla belgesel olarak kötü fakat gerçekçilik ve tarafsızlık adına iyi bir denemedir. fenerbahçe taraftarı profili gerçeğe uygun olmuş mesela , 3-1 kaybedilmiş ve rakibine karşı pozisyon bile bulamamış ama maç sonu "1319 gün bıdı bıdı" demesi olayı özetliyor.

    bunun dışında dikkat çekmek istediğim en önemli nokta şudur ; aykut kocaman galatasaray derbisi için "çoğu fenerbahçe taraftarı sezon gitsin ama galatasaray maçı asla" tadında bir şey söylerken fatih terim "biz bu maçları 100 yıl oynadık 100 yıl daha oynarız ama daha önce de defalarca söylediğim gibi avrupa bizim için çok önemli" diyor. bence olayın özeti budur.
  • 84
    2011/2012 sezonundaki arena'daki derbi zamanı çekilmiş olması bizim için gerçekten büyük şans.. süper lig'de fener'in anasını bu kadar net siktiğimiz başka bir maç ben hatırlamıyorum..

    cantona ondan önceki 5 sezonun herhangi birinde (nonda 2008 hariç) gelseydi; taraftarın sami yen'i yakması, arena'daki ilk yenilgimizi almamız, sahada tüm oyuncuların boğaz boğaza kavga etmesi falan gibi utanç tablolarını fransız gözüyle izlemek çok koyardı.. hele allah göstermesin, kadıköy'e gelmiş olsaydı bir daha izlemek istemeyeceğimiz bir belgesel (bkz: the real football factories international) olurdu..

    ama tabi takım ne kadar kötü olsa da gs ve fb taraftarlarını temsilen seçilmiş tipler gene en azından taraftarın prestijini kurtarırdı.. çünkü tam birer mallar amk..

    (bkz: ananı sikiym bilica ya)
  • 85
    bu belgesel ile ilgili en çok güldüğüm şey de alex'in son dakikalarda attığı gole müthiş sevinen belgeselde rol alan fenerbahçeli taraftarlar. bunlar o gole sevinirken belgeselle alakası olmayan arkadaki fenerli adamların bunlara ''nabıyor bunlar'' bakışı ve akabinde gelen fenerli kadın taraftarın ''bir kere de olsun kazansın xd'' şeklindeki yorumu.

    eric cantona'da şanslı adammış son yılların en güzel bizim açımızdan tek taraflı oynanan derbisine denk gelmiş. ayrıca belgeselde galatasaray lisesi'ni gezmesi, orada tiyatro gösterisi hazırlığı yapan galatasaray liselileri görünce balkona bayrağı koşarak asmıştım.

    güzel belgesel.
  • 78
    tam anlamıyla galatasaray ve fenerbahçe arasındaki -özellikle taraftarlar arasında- farkı ortaya koyan belgeseldir. ha eksiği fazlası falan elbet var ancak belgesel içeriğini şöyle bir sıralarsak:

    --- spoiler ---
    -galatasaray'ın geçmişinden, lisesinden ve başkanından gazetecisine kadar herkesin fransızca konuşabilmesinden aradaki kültür farkı apaçık ortaya çıkmıştır.

    -galatasaray'ın başarıları için avrupa kupalarındaki şampiyon kulüpler kupası yarı finali ve uefa kupası şampiyonluğu olurken, fenerbahçe başarıları için galatasaray'ı yendiği 4-3 ve 6-0'lık iki maç konu olmuş.

    -fenerbahçe taraftarları "onlar fransız yeaa biz kurtuluş savaşında savaştık" diye ülkenin tek koruyucusu kendileriymiş gibi göstermeye çalışıp bundan kendilerine bi haz yaratmaya çalışırken, galatasaray taraftarları savaş yıllarında galatasaray lisesi'nin mezun veremediği dönemler olduğunu belirtip ve bu hassas konuların taraftar çekişmesine alet edilmemesi gerektiğinin farkında olup konuyu kısa kesmişlerdir.

    -yine fenerbahçe taraftarı maçtan önce "3-1, 3-2 yeneriz garibanlar bir gol bari atsın" tarzı konuşurken maç sonrası "zaten bilmem kaç gündür yenemiyorlardı" dönekliğine girerek gerçek hayattan mükkemel bir kesitlerini sunmuşlar.

    --- spoiler ---

    bu videoyu izleyen fransızlar muhtemelen özellikle fransız kültürüne yakınlığından dolayı biraz daha galatasaray'a sempati ile bakmış olabilirler ancak başka bi milletten birisi izlese sırf şu fenerbahçelilerin liseli tavırları nedeniyle bile bize daha sıcak bakar.

    son olarak fenerbahçelilerin "şeref gollerini" attıkları zaman ortalığı yıkmaları da ayrı komedi. açıp açıp o halleri izlenesi.*
  • 37
    belgeseldeki fenerlilerin göründüğü bütün anlarda biraz şaşırdığım tek an, mısır çarşısı'ndaki fenerlinin söze "biz nasıl onların uefa kupasına saygı gösteriyorsak..." diye girmesidir. malum artık onu şikeye bağlayacak kadar uçmuş olma fenerliliği giderek sıklaşmaya başladı.

    sözüm o fenerliye: hani devamında "gaassaraylılar da bunun böyle olduğunu kabul edecek" diyorsun ya; bir tarafta geçmişte sabit bir şey var. ona duyduğun saygı (?) karşılığında, açık geleceğe doğru uzanan bir rekabette kesin üstünlük beklentisini temlik etmeye çalışıyorsun. yemezler. senin o kesin üstünlük dediğin şeyin değişmesi üç seneye bakar. nitekim göreceğiz. uefa kupasıysa sabit. kupa bizim müzemizde, seve seve saygı göstereceksin ona.
App Store'dan indirin Google Play'den alın