resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
❮
284❯
  • 177
    ölümü gören galatasaray taraftarının sıtması. orta sıra bir çok avrupa takımında göreceğimiz türden t.d. karabük ile kimya bir nebze tuttu ve büyük maçlar da taktir edilesi şeyler ortaya koyuluyor, aynı prosinecki gibi.

    evet bu tür adamları alabiliriz, özellikle italya'da çalışıtığı dönemler de olduğu için, taktik anlayışları kesinlikle bir çok yerli t.d.'den daha iyidir. kendini kanıtlama peşinde olduğu için hırs olacaktır vs.
    ama sanıyor musunuz ki dün barış bağdaş'a bağırdığı gibi bizde ki herhangi bir yerli oyuncuya bağırabilsin? bağırtırlar mı sizce? ikici gün kuyusunu kazıp devre arası paketlerler.

    daha önce de belirttiğim gibi bu tür bir adam getireceksek, kadro da belli başlı revizeler yaptıktan sonra getirmeliyiz. hakan, selçuk, sabri, vs. bir temizlik yaparsın sonra tertemiz bir sayfa açarsın, o zaman olur.

    herkes kalli değil, şampiyonluğa oynarken hakan şükür, lincoln gibi iki adamı kadro dışı bırakıp aynı sezon şampiyonluğa oynamaya devam etsin.
  • 178
    gs seviyesinde değilmiş. bu seviye için real madrid eskisi olma şartı mı var ? adam drogba'yla yaşıt totti'den 2 yaş küçük. 3 takım çalıştırmış hepsinde radikal değişikliklere imza atmış potansiyelini ortaya koymuş beklentileri yükseltmiş bir adam. bizi bitiren bu etiket sevdasıdır. illa avrupa eskisi olacak yoksa seviyemizde olmuyor. böyle başarı hayal. sen potansiyelleri farkedip avrupalılardan önce davranıp almalısın. bu adam 38 yaşında ve teknik direktör olarak müthiş bir gelecek vaadediyor. bu adam ölmez sağ kalırsa en az 20 sene bu işi yapar. bu süreçte avrupa'nın büyük kulüplerine giderse "seviyesinde değil" yazılarınızın çıktısını alıp yiyecek misiniz ? burnumuzun dibinde muhteşem bir potansiyel var. beşiktaş'ı falan yendi diye değil, daha bizimle oynanan ligin ilk maçında adam potansiyelini gözümüze sokmuştu. daha erken dedik biraz daha görelim dedik hatta tartışıldı buralarda. ama adam modern futbolun tüm inceliklerine hakim. resmen ben burdayım diyor kendini gösteriyor. yoksa yenmiş yenilmiş deplasmanda puan almış falan bunlar fasa fiso istatistik. sahada takımın ortaya ne koyduğu, oyuncuların nasıl hareket ettiği , çağı yakalayıp yakalayamadığı kıstaslar bunlar olmalı. galatasaray başarılı olacaksa bu tip potansiyelleri değerlendirmek zorundadır, avrupa eskilerine milyon dolar saçarak mehteran gibi ilerleriz sadece. uzun zamandan sonra ilk kez sosyal medya taraftarlarının çoğunluğuyla hemfikirim. inşallah yeni sezona onunla başlarız.
  • 179
    igor tudor'un israrla gündemimizde olması onun karabük gibi mütevazi bütçeli ve geçmişini bildiğimiz tanıdık oyuncularla başarılı olması değil, onu beğenmemizin en başlıca nedeni özlediğimiz ve aradığımız bazı vasıfları bize göstermesi. mesela dün atılan gol sonrasında onu saha içine girerek daha önce hata yapan oyuncusunu fırçalarken gördük. aynı oyuncu ile de maç sonu kol kola tribünleri dolaştı.
    bizde ise bu görüntüler maalesef yok. hata yapan oyuncuya, kafasına göre takılan oyuncuya, az sonra oyundan atılması muhtemel oyuncuya herhangi bir uyarı, bir tepki göremiyoruz.
    işte bu nedenle igor tudor şu anda moda. yoksa adamın elinde sihirli bir değnek filan yok.
  • 180
    kendisinin şuandaki durumunu robert prosinecki'ye benzetiyorum.henüz konuşmak için erken, galatasaray'a gelse ne yapıp yapamayacağı belli değil. galatasaray'daki en büyük dinamik yeniçeri ekibi an itibarıyla. ve bu adamların arkasında medya gücü, yönetim gibi ögeler var. bize bu adamların namına korum diyecek kalli'nin geçmişte yaptığını yapabilecek bir teknik direktör lazım. tudor'da da maalesef henüz o kariyer geçmişi yok. yoksa futbolu bilen ne adamlar harcandı bu coğrafyada.
  • 181
    bu sözlükte gelmeden önce sayfalarca tarık çamdala methiyeler düzüldü. çok acil gelmesi lazım yoksa diye başlayan onlarca cümle kuruldu.

    jor için bey diyeceksiniz, adamın dibi içeren yüzlerce entry bulabilirim.

    prandelli bile karizmanın vücut bulmuş haliydi.

    buradaki asıl sorun ne biliyormusunuz, burası, galatasaray sözlük, aynı türkiyenin kalanı gibi bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oluyor. adamın analizini yapacak kaç maçını izlediniz? izlediğiniz o maçlarda da oturup tudor'u mu analiz ettiniz, yoksa maçın skorundan sonra mı yoruma başladınız?

    biz toplum olarak çok çabuk gaza gelen duygusal bir toplumuz. aynı geçen sene türkiye kupası ve süper kupayı alınca jor'un taşaklarının heykelini dikecek sözlüğün iki ay sonra siktirip gitmesini istediği gibi.

    ben bu adam hakkında iyi veya kötü fikir sahibi olacak bir bilgiye sahip değilim. çünkü elimde yeterince data yok. elimde veri olmadan da bir teknik direktör hakkında yorum yapmak kadar saçma bir şey olamaz. eğer ki tek başarısı bizi ve beşiktaşı yenmekse ona gelene kadar 10 tane daha teknik direktör buluruz.

    dediğim gibi iyi veya kötü bir fikrim yok. ama bu adama bu kadar dilenilmesinin altında yatan gerekçelere benim itirazım. şimdi neden istendiğine dair madde madde bir entry girilmiş. hep beraber ona bir bakalım isterseniz.

    1) adam hırslı, hiçbir an oturmuyor ve oyuncularını uyanık tutuyor.

    -hikmet karaman daha hırslı.

    2) teknik- taktik olarak gayet yeterli seviyede, çizdiği taktikler bize çok uygun.

    -kime göre yeterli? gs sözlük halı saha turnuvasında benim kaptan olduğum descendants of metin oktay takımı şampiyon olmuştu. kupa hala bende. verdiğim taktiklerle acaba bende yeterlimiyim galatasaray için? hangi çizdiği taktik bizim için uygun? kadıköyde veya madrid'de bu taktiklerin hangisini uygulayabiliriz?

    3) oyuncu değiştirme konusunda bugüne kadar en ufak falsosunu görmedim. kaldı ki yaptığı hamlelerle maçı çevirdiği çok oldu hem de riekerink müdahaleleriyle maçı aleyhimize çevirmekle meşgulken.

    - bugüne kadar toplamda kaç tane oyuncu değiştirdiğini kendi gözlerinle izledin? 3? 5? 10? bu sayı bir kanıya varmak için yeterli midir?

    4) büyük takım görmüş, juve gibi kulüpte 8 sene başarıyla görev almış, büyük kulüp olmanın sorumluluklarını çok iyi bilen birisi.

    - eboue de arsenal ve galatasaray gibi büyük takımlarda yaklaşık olarak o kadar süre görev aldı. ona herhangi bir şey emanet edebilirmisin?

    5) lippi tedrisatından geçmiş bir oyuncu.

    - lippi tedrisatından toplamda kaç bin oyuncu geçmiştir? bunlardan herhangi birini alabilirmiyiz o zaman takıma?

    6) görüldüğü üzere oldukça otoriter, oyuncularını karşısında mum gibi hizaya sokabiliyor, yan hakemden makas alabiliyor, adaletli, yerliydi yabancıydı olaylarına girmez, avrupai, efendi.

    -önce mum gibi hizaya sokmak galatasaray veya büyük takımlar için doğru bir şey mi? doğru diyorsan karabükteki oyuncuyla sneijder, podolski, selçuk, muslera gibi oyuncuların olduğu bir takıma aynısını yapabileceğini gerçekten düşünebiliyormusun? jor da yabancı. ilk geldiği zaman adaletin kralı vardı takımda diyorduk. şimdi iki üç oyuncunun elinde oyuncak oldu. her avrupalıda bu işler yemiyor, herkes kalli değil.

    biraz fazla uzun oldu farkındayım. özet geç diyenler için bu adamı isteme kriterlerinin gerçekci olmadığını vurgulamaya çalışıyorum. adam belki süper olacak, belki ilerde real madridi çalıştıracak bilemeyiz ama şu anki verilerle bu sonuca ulaşmak sadece rasyonel olmayan bir yaklaşımla olur, oluyor.
  • 182
    frank rijkaard, roberto mancini, cesare prandelli galatasaray seviyesindeydi, geldiklerinde çok sevindik ancak rezil performanslarına şahit olduk. bu adam barış başdaş, dany ve ceyhun gülselam'ı her maç 11 oynatıyor. elinde sadece sol bekinin yetenekli olduğu böyle bir kadro var. o yüzden aldığı puandan çok oynadığı oyun daha önemli. ortasaha oyuncularının yer değiştirerek topa sahip olma isteği, topu sert bir şekilde ileri taşıma çabaları ve beklerin sürekli en uca gidip orta kesmeyi düşünmesi bana güzel geliyor. taktiklerini daha yetenekli futbolcularla daha iyi sergileyeceğini düşündürten teknik direktör.
  • 188
    geldiginin 6. ayinda beden hocası, takimin hocasi yok diye asagilanacak bazi andavallarca.

    (bkz: bu filmi çok gördük)

    bu adamciklara guardiola vereceksin, ancelotti, wenger vereceksin. bunlar simeone'ye de beden hocası der, diplomasına, lisansina bakmadan. e tabi normaldir, egitime onem vermeyen adamlar, alismis egitimsiz kisiler tarafindan yonetilmeye!

    (bkz: at fava bekle)
  • 190
    kendisi kuvvetle muhtemel yeni hocamız olacaktır. lakin tam anlamıyla gelmesini istediğime emin değilim. galatasaray kendisi için çok büyük bir kulüp ve henüz hazır mı bu baskıya bilemeyiz. lakin bu sene oynattığı futbol gayet güzel buna hiç bir lafım yok (deplasmanlarda hakemler canlarına okudu).

    büyük bir yapılanma içerisine gireceksek sezon sonu ne kendisi ne de bu yönetim doğru tercih olur. ama şartlar böyle devam ederse vizyonsuz yönetim için kendisi doğru tercih olacaktır. bizlere hocayı desteklemek düşer. sonuç ne olursa olsun başarı galatasaray ile olsun.
  • 191
    yeniden moda olmayan başlayan 3'lü savunma akımını türkiye'de uygulayacak cesarete ve taktisyenliğe sahip ilk hoca. (bkz: balls)

    yıllarca efsanevi juve takımında top oynamış.
    - büyük takım kültürü check.

    marcello lippi gibi dünyanın gelmiş geçmiş en büyük hocalarından biriyle çalışmış. o jenerasyon yeni yeni hocalık yapıyor ki conte ve zidane gibileri de bunların içinde.
    - referans ve backround check.

    balkan çocuğu. yunanistan ve türkiye'de hocalık yapmış.
    - adaptasyon check

    boy 1.93. palto yakışıyor. :(
    - karizma check

    - hırs, takımıyla iletişim, başarıya açlık triple check

    böyle potansiyelli bir hoca otobüse atlayıp esenler otogarına gelmelik mesafede çalışıyor. bu fırsatı tepersek çok büyük keriziz. kulübün "kendini kanıtlamış" marka hocalara milyonlar dökecek lüksü yok. riko hocamı da severim, teknik direktör olmadığı halde bu yaştan sonra galatasaray'da yapabileceğini yapmaya çalıştı. ama bize gerçek bir hoca lazım yeni sezonda ve hiç maceraya girişmeden tudor'u tutup getirmeliyiz.

    son not: kendisini istemeyenleri "evet"çilere benzetiyorum. niye evet dediğinde bir tane mantıklı argüman koyamıyorlar ortaya. :( boş boş konuşmayın hizaya gelin arkadaşlar. dünyanın en büyük kulüpleri bile tecrübesiz yeni nesil hocalar getiriyor artık hepsi de çatır çatır çalışıyor. illa tecrübeli olsun diyenler üniversiteden çıkıp iş bulamayınca "bize niye şans vermiyorlar" diye ağlayan tipler değillerdir inşallah lol.
  • 194
    öncelikle bazı dipnot bilgiler ile başlayarak bu yazıya girmek isityorum:

    -tomas tuchel(43) borussia dortmund'a gelmeden önce mainz ile ligi 7. bitirmişti(ki zaten hep orta sıralara oynayan bir ekip olmuştur)
    -massimo allegri(49) milan'da ve juventus'ta gösterdiği başarılardan önce sassuolo ile 2. ligde çalışmış(ve üst lige çıkarmış) cagliari ile orta sıraları zorlayabilmişti.
    -diego simeone(46) atletico'ya şampiyonluk ve şampiyonlar ligi finalleri oynatmadan önce, td'lük bakımından, avrupa tecrübesi olmamıştı(kısa geçen catania macerasını saymıyorum)
    -jose morinho(54) avrupa'ya hükmeden bir teknik direktör olmadan evvel leiria vekısa dönem benfica maceraları yaşamıştı.

    yukarıdaki listeyi daha uzatabiliriz peki bu örnekleri niye verdin diye sorunuz olacaktır. yukarıda saydığım teknik adamların hepsi şu anki konumlarından önce daha düşük seviyelerde daha az tecrübede ve kendi liglerine göre orta sıralarda oynamış teknik adamlar idi. ama hepsinin ortak bir yanı vardı genç olmaları, yetenekli olmaları,başarıya aç olmaları ve en önemlisi de şu ki "kendilerine özgü stiller ile kendilerini gösterebilmeleri" idi ve şu anki konumlarını görebiliyoruz.

    igor tudor özelinde ise en önemli konu yukarıda tırnak arasına aldığım ifade. lige yeni çıkmış bir takımla ve yaklaşık 20 transfer yaparak kendi tarzını,farkını ortaya koyabilmiş bir teknik direktör. benzer bir durumda başka teknik direktörler ligden düşmemeye oynuyor en hafif tabir ile çoğu da ilk yarı sonunu göremiyor zaten. "madem bu kadar iyi teknik direktör karabük niye ligde 8 ila 10. sıralarda" diyen birisi net bir şekilde ligi takip etmiyordur. çoğu maçını izlemiş birisi olarak bu sene karabükspor ligde en çok hakkı yenen takım ve tudor hocanın deplasman karnesini kötü yapan etmenlerin en başında bu geliyor. diğer bir etken ise anadolu takımlarının çoğunun aksine karabükspor'un oynatmamaya değil oynamaya yönelik futbolu iç sahada bu futbol ile cidden çok iyi iş çıkarırlarken deplasmanda zorluk çektiler ki büyük takımlar da bu durumdan fevkalade muzdarip.

    "ya madem öyle tudoru alacağımıza adbullah avcı'yı alalım yeeaaa" diyen birisi de ne abdullah avcı'yı tanıyordur ne de galatasaray'ı. abdullah hoca başarılı hocadır fakat bu başarısı kendisinin 7 yılını aldı ki aradaki milli takım sürecinde de nasıl eleştirildiğini biliyoruz, başakşehir'de(veya eski ismiyle ibb) kurduğu düzeni burada kurmaya kalkıp başarısız olsa en çok eleştiren yine kendisini isteyenler olacaktır. tekrar ve tekrardan fatih terim isteyenlere zaten girmek istemiyorum. bir de "galatasaray'a yakışacak hoca değil" falan yazanlar var ki bu arkadaşlar yazın sampaoli'yi, favre'yi ondan önce tuchel'i daha daha önce bielsa'yı galatasaray'a yakıştıramayan arkadaşlar oluyor. bu grup hepsinden daha gülünç benim gözümde.

    velhasıl bizim en çok ihtiyacımız olan teknik direktör tipi kendisinde barınmaktadır. genç, başarıya aç, yetenekli ve kendisini göstermiş üstelik juventus gibi bir kulüpte lippi ve ancelotti'nin öğrencisi olmuş conte, thuram, zidane, del piero'lara takım arkadaşılığı yapmış bir adam.

    ya bu adamı biz istemeyek de ne yapak ölek mi :(
  • 198
    şimdi kendisini neden istediğimizi madde madde açıklayalım.

    ilk olarak galatasaray'ın maddi anlamda sıkıntılı günler geçirdiği aşikar. en son iyi bir taktisyen olan teknik direktörümüz roberto mancini bu maddi sıkıntıdan dolayı takımadan ayrıldı. tudor'un yeterli kariyeri olmadığını düşünen arkadaşlar mancini'nin yeterli kariyeri olduğunu düşünüyordur herhalde. ha işte bu tarz hocalar hele de yabancı sınırı yokken transfer ister. hem de mancini'nin istediği gibi yüksek fiyat içeren transferler ister. tudor da ise böyle bir durum olmayacağını rahatlıkla tahmin edebiliriz.

    ikincisi tudor gibi çıkışta olan bir ve avrupa'da kariyerine devam eden bir adamı türkiye'ye getirmek tudor'u getirmekten ne kadar farklı olabilir? risk aynı risk. kaldı ki ligi tanıma olarak da tudor'un artısı var.

    üçüncüsü karabükspor'u izleyen herkes rahatlıkla söyleyebilir ki takım disiplini ve kondüsyon olarak üst düzeyde. bu da galatasaray futbol takımının en büyük eksiği. bunu gidereceğini düşünmek aptallık olmayacaktır diye düşünüyorum.

    dördüncü olarak başarılı olmayı isteyen bir adam ve galatasaray onun için çok büyük bir fırsat. slaven bilic, beşiktaş'ta kendini ispatladı ve şuan ingiltere'de. tudor'un bunu bilmediğini düşünmüyorum. o yüzden kukla olmayacaktır. başarılı olmak için tüm şartları zorlayacaktır.

    beşincisi kariyer ve karakter olarak takımdaki papazlara ezilmez. juventus formasını yıllarca giymiş ve hırvatistan milli takımının banko oyuncusu olmuş bir adam. üstelik bugüne kadar karabük'te gördüğümüz kadarıyla sert bir adam. zeljko obradovic gibi bir adamı överken bu adamı aynı hareketleri yüzünden eleştirmek bana saçma geliyor. takımın patronu benimi hissettirir yani oyunculara. sss tayfası ne yaparsam yapayım yine ben oynarım zaten diyemez. bu en son fatih terim varken hissedilen bir duyguydu takımda.

    ben kendisini bu sebeplerden dolayı takımın başında görmek istiyorum. başarılı olacağının garantisi tabiki yok ama tercih olarak yanlış gözükmüyor. yarım sezon boyunca takım jan olde riekerink ile zerre ileri gitmemişken hala destekleniyorsa bu adam üstüne koya koya ilerlerse iki sezon falan sabretmek gerekir. gelsin deneyelim. özellikle deneyelim dedim çünkü bu lafa takılan arkadaşlar var galatasaray deneme tahtası mı diye. sanki diego simeone veya antonio conte'yi takımın başına getirmiş olsak bunlar deneme olmayacak sanki. kesin başarı gelecek garantili değil hiçbir teknik direktör veya oyuncu. bunu yeterince deneyimlediğimizi düşünüyorum. o yüzden deneyelim lafına takılmayın.
❮
284❯
App Store'dan indirin Google Play'den alın