2
yaklaşık 6-7 yıl önce bir fenerbahçe-galatasaray derbisini izlediğim mekan. aziz yıldırım'a atılan ayran kutuları dolayısıyla olduğumuz tribünden polis tarafından zorla çıkarılmıştık. polislerden biri bana tokat atarken diğeri ise postalının tam ucuyla kaval kemiğime vurmuştu. daha sonra evim ümraniyede olmasına rağmen polis otobüsüne bindirerek boğaziçi köprüsü üzerindeki ilk durakta indirmişlerdi.
4
1999 yılında açılan ahmet cömert spor salonu'nun karşı yakadaki simetrisi olan salon. istanbul'un olimpiyat adaylığı fantazisinin başladığı yıllarda açılan tesislerdendir. üç "büyük" kulübümüzün amatör branşlara para aktarmaya, taraftarın da iyi kötü maçlara gitmeye başladığı 2000'lerin ilk yarısında nice derbiye ev sahipliği yapmıştır.
şimdilerde maçın önemine göre sinan erdem spor salonu hatta ülker spor salonu bile yetmezken o yıllarda bu küçük salonları doldurabilmek büyük olay olurdu derbilerde. "münferit" taraftarın amatör branşlara devamlılığı "bir iki marjinal" boyutunda olduğundan, henüz tribünler üzerinde bu kadar büyük bir kontrol olmadığından; iki tarafın da tayfa düzeyinde yarı yarıya doldurduğu çok "sağlam" maçlar olurdu o yıllarda. tabi bu "sağlam"lığın neticesi azami ilk yarıda tribünlerin boşaltılması olurdu. biz de o yılların hevesli ergenleri olarak genelde trt, kısa bir dönem de atv ve ntv ekranlarında ağzımız açık şekilde izlerdik bu hadiseleri.
aradan geçen 20 yılda bir derbiye gidip gelmek çok büyük bir olay olmaktan çıktıysa da, o özendiğimiz atmosferleri yaşamayı geçtim gidilen bir maçta tüm tribünün 5 dakika bağırması bile çok ekstra bir olay oluverdi ne yazık ki...