• 3001
    beklenildiği gibi hem yeteri kadar bütçe ayrılmamasından hem takıma başından beri yeteri kadar inanılmamasından hem de ilgisizlikten, tekerlekli sandalye basketbol takımımızdan sonra tarihimizdeki en büyülk başarıyı kazandırmış olan kadın basketbol takımımızın dağılmasına engel olamamışlardır.

    basketboldan sorumlu yöneticimiz kimdir ve ne iş yapar?
    murat özyer denen basiretsiz ne iş yapar?

    avrupa pasaportlu en iyi oyuncu şu anda alba'dır. sözleşmesinin sonuna gelmişken küçük miktarlar için (bi aykutun aldığı yarım dönem maaşı kadar bile değil) nasıl olur da sözleşmesi uzatılmaz.

    türk pasaportlu en iyi performans gösteren oyuncu ışıl albendir. sözleşmesinin sonuna gelmişken kendisiyle neden ilgilenilmez ve sözleşme önerilmez.

    bu iki isimden sonra bakalım daha kimler gidecek. ne rezaletler, ne fiyaskolar göreceğiz. emeği geçen herkese teşekkürler!!!

    bu takım her türlü kafaya oynar. sorun önümüzdeki sene fener şampiyon olmuş, biz kaybetmişiz değil. sorun yönetilme şeklimiz ve ilgisizlik. son 3 senedir özellikle kadın basketbolunda yaşanan rezilliklerin haddi hesabı yok. buna rağmen değişen hiç bir şey yok. neden bu profesyonelle hesap vermez, neden hesapları sorulmaz, ben işin asıl bu kısmındayım.

    galatasaray sadece futboldan ibaret değildir.
  • 3004
    inanılmaz derecede komik transfer hamleleri bulunan yönetim. yıl 2014 olmuş hala oyuncunun maaşını ödeyemeyip yarım sezonda hajrovic vakası yüzünden 10 milyona yakın paradan ediyor kulübü, değeri 3 milyondan fazla etmeyecek amrabat'a 8.5 milyon veriyor sırf dediğim dediklik yapmak için, ne vereceği belirsiz aurelien chedjou'ya senelik 2.5 milyon garanti ücret veriyor ve chedjou'yu itelebilecğimiz bir tane bile kulüp yok piyasada, ekim ayında mancini'yi getirip 9 milyon gibi fesih bedeliyle anlaşıyor allah'tan mancini insaflı çıkıyor da o parayı ödemekten kurtuloruz... bu şekilde gider bu. sonra şampiyonlar ligi'nde yarı final hedefleyen takımız, avrupanın en büyük kulüpleri arasındayız demeler yok mu götüyle gülerler buna kimse kusura bakmasın ama. açıp baksınlar avrupanın büyük kulüplerine bizim son sezonda yaptığımız saçma hamlelerin onda birini son on sezonda yapmışlar mı?
  • 3005
    dünya kupası bitti, hoca geldi, kamp başladı, hazırlık maçları yaklaşıyor... halen daha gerekli yerlere transfer yapmak için neyi beklediğini merak ettiğim yönetimimiz.

    gözümüzün önünde bir melo örneği var. kampı kaçırmış ve tüm sezon vasatın üzerine çıkamamıştı. aynı şeyleri tekrar mı yaşamak istiyoruz anlamadım ki. sağ bekimiz yok. sol beke alternatif yok. olcan ve bruma dışında net bir kanat oyuncumuz yok. burak ve umut'un koca bir sezonu kaldıramayacağı gün gibi ortadayken forvet transferi için girişim yok. stoperlerin durumu da henüz belli değil. chedjou gidecek mi kalacak mı? yerine başkası gelecek mi bilinmiyor. kadro 40 kişiye ulaşmış durumda ve bir an evvel bu sayının 25 civarına çekilmesi lazım fakat henüz salih dışında kimseyi elden çıkaramadık.

    prandelli hamlesini çok takdir ettiğim yönetimimiz umarım vaziyetin farkındadır ve bu süreci en kısa sürede en olumlu şekilde planlarlar. yoksa durum fena.
  • 3006
    ilk senesinde başlattığı veya tamamladığı projelerin üzerine hiçbirşey eklememiş olan yönetimdir.

    -ali sami yen arena

    -galatasaray store

    -riva projesi

    -galatasaray tv

    -altyapı

    - belkide en önemlisi kulüp ekonomik yapısı

    bu konularda ünal aysal ilk senesinde ciddi atılımlar yapmış ve istenen seviyelere çok yaklaşılmıştı. stad konusu hariç çünkü stadı kullanmaya başladığımzdan beri değişen tek şey koltuklara yazılan galatasaray yazısı.

    sportif anlamda 3 sezonda 2 şampiyonluk 1 türkiye kupası 1 şampiyonlar ligi çeyrek finali ve 1 şampiyonlar liginde ikinci tur görerek çok iyi bir başarı yakalamış olan takımımız konusunda yönetimi eleştirmek doğru olmaz bana göre, ancak bu konular çok yabana atıldı.

    ünal aysal ilk geldiğinde ve o dönemdeki her demecinde borcun azalacağından bahsetti ve bunun sportif başarıdan geçtiğini dile getirdi. sportif başarı olarak hiç fena sayılamayacağımız bu dönemde borçlarımızda herhangi bir azalma olmadığı gibi geçtiğimiz sene uefa'dan finansal fair play cezası aldık.

    umarım artık yönetim sportif alanın dışında kalan ve kulübün geleceği için çok büyük önem arz eden diğer alanlarada yönelir.
  • 3007
    son yıllardaki en başarılı yönetimdir net kere net.2000'li yılların başından beri gelen bütün yönetimlerden daha aktif ve daha faydalıdır gözümde.eski yönetimlerin birşey yapmadığını söylemiyorum.o yönetimde bulunan herkes galatasarayımız için birşeyler yapmaya çalışmıştır,fakat bu yönetimin daha otoriter olduğu aşikar.
  • 3009
    hayatimda gordugum en sacma maas politikasini uygulayan yonetim. selcuk 2.5 falan aliyor. burak yaslandikca maasini artiran sozlesmeye sahip. muslera mukemmel kaleci olsa da ucuk paralar kazaniyor. hadi hak eden alsin eyvallah da eray'a verilen sozlesmeden sonra sinan'a verilen sozlesmeyi gorunce insan ister istemez ne oluyor diyor. basketbolda 250bin icin dunyanin en iyi oyun kurucusunu kaciran, avrupa sampiyonu basketbol takimina butce ayiramayip her oyunncusunu kaybeden, erkeklerdeki butceyi ayip olmasin diye belirleyen yonetim ne yapmaya calisiyor anlamak mumkun degil. millet kizacak simdi ama fatih terim'e kulup bulamayan aykutlara aydinlara verdigi sozlesmelere laf ediyorduk. su an da aynisi devam ediyor. umarim bi planlama vardir. su yillik ucretlerin karsilanamabilmesi icin kadronun geven sene ki gibi 40 degil 22-23 kisilik olmasi lazim.
  • 3013
    2013 yazinda goreve baslamasiyla birlikte 2 sene ustuste sampiyon olmus ve sampiyonlar ligi'nde ceyrek finale cikmis galatasaray futbol takiminin altini ustune getirmislerdir.

    garip garip futbolcular, sifira yakin plan program, korkunc bir mali tablo, kisa vadeli hamleler, ve istikrarsizlik... burak yilmaz'a 33 yasina kadar yillik 3 milyon euro, umut bulut'a yine 33 yasina kadar 2 milyon euro, yillardir kulupte olup da yetersizligi anlasilamayan eray'a 1 milyon lira...

    diger yandan onceki yonetimler daha mi iyi? malesef hayir... vakt-i zamaninda topal'i 4.5 milyon euroya, arda'yi 3 taksitle 12 milyon euro'ya elden cikarmak, caner'i yok pahasina satin almamak, salih ucan, gokhan tore, oguzhan ozyakup, alper potuk, mustafa pektemek, cenk tosun gibi iyi ya da kotu gelecek vadede yerli futbolcularin tumunu rakiplere birakmak...

    elden kacan hajrovic'ler, ribery'ler... heba olan o muthis 87 jenerasyonu. hakan sukur, bulent korkmaz, gheorghe hagi, fatih terim gibi isimlerin taraftar gozunde efsaneliklerine zarar verecek ortamlara maruz birakilmasi...

    ***

    tek cumleyle sudur: galatasaray son 20 senede icinde fatih terim'in olmadigi sezonlarda futbol planlamasinda cok ciddi sinifta kalmistir (tek istisnasi da karl heinz feldkamp'li 2007/2008 sezonudur).

    bu sure icinde galatasaray'in cikardigi altin, gumus, somon, mor, turuncu, acik mavi gibi sacmasapan formalar bile bazi seylerin gostergesidir benim gozumde.

    boyle olmaz, olmuyor, olmayacak. gecmis olsun. bu kafayla da bir daha hayatta goremezsin bir avrupa kupasi.
  • 3014
    son 3 senede yaptığı transferler ve harçadığı bonservis paraları; olum biz zengin bir külübüz paranın çoğunu sokağa atmışız.

    2011 2012 futbol sezonu

    muslera 6,75 milyon € + cana
    eboue 3,5 milyon €
    sercan yıldırım 3 milyon €*
    riera 3 milyon € (u: melo dayak atmasa oda boktan oynuyordu, dayaktan sonra 2012 - 2013 futbol sezonu'nda futbol oynadı)
    yiğit gökoğlan 2,5 milyon € *
    ujfalusi 2 milyon €
    felipe melo kiralama 1,5 milyon €
    engin baytar 1,1 milyon €
    necati 250 bin €
    ceyhun gülselam bedava
    selçuk inan bedava
    ulu johan bedava

    2012 - 2013 futbol sezonu

    amrabat 8,6 milyon € *
    sneijder 7,5 milyon €
    burak yılmaz 5 milyon €
    hamit altıntop 3 milyon €
    dany 3,3 milyon € *
    felipe melo kiralama bedeli 1,75 milyon €
    umut bulut kiralama bedeli 400 bin €
    drogba bedava
    cris bedava *
    furkan özcal bedava

    2013 - 2014 futbol sezonu

    bruma 10 milyon €
    chedjou 6,3 milyon €
    alex telles 6,30 milyon €
    felipe melo 3,75 milyon €
    izet hajroviç 3,5 milyon € *
    salih dursun 2,75 milyon € (u: kim aldı niye aldı ? )
    umut bulut 2,70 milyon €
    koray günter 2,5 milyon €
    lucas ontivero 2 milyon €
    oğuzhan kayar 750 bin €
    veysel sarı 700 bin €
    umut gündoğan 550 bin €
    burdisso 185 bin € *

    son 3 sezonda harçanan 100 milyon avro.

    melo için juventus külübüne toplam 7 milyon para ödemişiz, hak ediyor böyle oyuncuya harçansın ama salih, izet felan ne gerek var ? veya dany yada amrabat yazık biz veriyoruz bu paraları ama hesap soramıyoruz.

    aysal dokunulmaz değildir severim kendisini 3 doğru hamle yapıyorsa 2 hamle yanlış, kurumsal kurumsal diyor avrupa'da top 10'da olacağız diyor ancak bazen külübü amatörçe yönetiyor.
  • 3015
    fatih terim ile yaşanan krizin ardından mancini bir geçiş dönemi projesi olarak biraz da başarılı olursa devam etmek amacıyla getirilmişti. finansal fair play ve mancini'nin istekleri birlikteliği sekteye uğrattı. prandelli tam anlamıyla yeni bir sayfayı temsil ediyor. yönetimin prandelli'nin yanındaki kadro yapılanması bazı ipuçlarını veriyor aslında.

    daha ilk günden sabri'nin kadro dışı kalması ve yakın zamanlarda ünal aysal'ın "başkalarını değil prandelli'yi dinlerse kadroya girer" demesi takım içindeki terimci ve bizim yeniçeri dediğimiz düşünceye karşı ayağınızı denk alın artık devir değişti mesajıydı.

    diğer kadro dışı oyunculara bakıyorum terim'in transferleri veya gözdeleri olduğunu görüyorum, ayrılığının ardından ciddiyetini bozmuş hatta hiç kadroya girememiş oyuncular olduğu ortaya çıkıyor. sercan yıldırım, yiğit, engin son zamanlarda prandelli'nin umut, hamit, aydın, emre'yi beğenmemesi aslında bu oyuncuların biraz da kayırma ile kadroda bulunduklarını işaret ediyor.

    transferler az ama öz olacak mesajı var; mevlüt, tarık, campbell yeterlidir. yabancı sınırı gözetilince hocanın istekleri doğrultusunda olduğunu söyleyebiliriz.

    yönetim aslında takıma bir mesaj veriyor; "aslolan galatasaraydır", önümüzdeki sene 4. yıldız ve tarihe geçme yarışı yapılacakken krizi kendimiz çıkarıp çürükleri ayıklayalım.
  • 3016
    galatasaray yönetimi futbol takımımız konusunda hafiften çıkmaz sokağa girdi. kendilerinden bu konuda hoşnut değilim. şöyle söyleyeyim. transferi prandelli'nin isteklerine göre şekillendirmeleri iyi hoş yalnız şu durum var. zaman az. zaman yok. eksik bir şekilde sezona gireceğiz. muhtemelen de devre arası transferi abartacağız. yanlışı kapatmak için üstüne yanlış yapacağız. takımın çok eksiği var. yavaş hareket ediyoruz. eski heyecan ve halkla ilişkiler de yok. hafiften yönetmekten sıkılma durumu mu var?
  • 3018
    futbolcularımızı anadolu çomarlarına bize zorluk çıkarsınlar diye mi bedavadan verdiklerini anlayamadığım yönetimimiz. necati olsun, diğerleri olsun futbolcularımızı 100 bin 200 bin gibi komik rakamlara bonservisiyle veriyoruz; kiralama ücreti talep etmeden kiralıyoruz ve karşılığında 5-6 milyondan açılan kapılar görüyoruz. rica ederim çarpın o kapıları şu çomarların yüzüne. bir daha da futbolcularımızı bedavadan vermeyin. nasıl olsa hiçbir kolaylık görmüyoruz. merak etmeyin necati gibilerin her zaman alıcısı çıkar.
  • 3019
    futbola verdikleri önemi basketbola ve voleybola vermeyen yönetimdir. tarık çamdal 'a 5 milyon euroları rahatlıkla verebilirken bu verdikleri parayı basketbol takımı için çok görmekte olan değişik kafalar var yönetim içerisinde. ben anlamakta güçlük çekiyorum bu kadar işe yaramaz, yöneticilik kabiliyeti olmayan insanları nasıl bulabiliyoruz ? anlaşma imzaladığın adamları açıklayamamak nedir ? bana biri anlatsın madem paran yok, kaynağın yok neden sözleşme imzalarsın? sözleşme imzaladığın adamlardan neden indirim istersin? bu nasıl bir plansızlıktır? bu nasıl bir vizyondur? bu mudur bizim vizyonumuz?
  • 3021
    2014 yılı itibariyle görev yapmakta olan ve başkanlığını ünal aysal'ın yapmakta olduğu yönetim, belki de tarihimizin en iyi iş yapmış olan yönetimidir, sebepleriyle açıklayalım:

    - adnan polat dönemi galatasaray'ı, mali açıdan son derece sıkıntılı ve kredibilitesi yerlerde sürünen, banka kredisi alamayan, borçlarını temdit edemeyen bir yapıdaydı, ünal aysal yaklaşık 280 milyon euro'luk bir borcu yapılandırıp uzun vadeye yayarak olası bir teknik iflası ortadan kaldırmış oldu * eleştirilere maruz kalsa da sermaye artırımı ile kulübü muhtemel bir darboğazdan profesyonelce çıkarmayı başardı.

    - yönetim devralındığında futbol şubesi 8. sırada ligi bitirmiş, yaş ortalaması yüksek, orta saha kurgusu bamdan ibaret bir yapıdaydı. fatih terim, selçuk inan, felipe melo, ujfalusi, muslera, elmander gibi radikal değişikliklerle ve ertesi sene drogba, sneijder, bruma hamleleriyle takım çağ atladı. 3 senede 2 şampiyonluk 1 türkiye kupası 2 süper kupa *, 1 şampiyonlar ligi çeyrek finali, 1 şampiyonlar ligi 2. turu görüldü.

    - basketbol şubesi şampiyonluğu unutmuştu. oktay mahmuti ve ergin ataman gibi iki mükemmel teknik adam ile ligi domine eden, avrupa'da ses getiren bir erkek basketbol şubesi oluşturuldu. şampiyonluk kazanıldı. bayan basketbolda euroleague şampiyonluğu kazanıldı.

    - amatör branşların tamamına külfet gözülye bakıldığı bir dönemde bu branşlara yapılan yatırımı kesmedi, vakıfbank'ın domine ettiği bayan voleybolda ve halkbank'ın domine ettiği erkek voleybol'da yüzümüzü yere düşürmeyecek dereceler elde edildi.

    - herşeyden önce yeni yönetim ve ünal aysal ile birlikte galatasaray'ın başkanlık makamı, artık tüm karizmasını yitirmiş olan görünümünden sıyrıldı sayılan, önemsenen, korkulan bir imaj yakaladı. çok değil bir önceki yönetimde, adnan polat ve yönetimi aziz yıldırım'ın kuklası ve en yakın arkadaşı konumuna dönüşmüştü, çünkü güçsüz bir galatasaray yönetimi aziz yıldırım'ın işine geliyordu, zira fenerbahçe'nin saha dışı faktörler olmaksızın galatasaray'la mücadele etmesi neredeyse imkansızdı. keza 3 temmuz süreci bunu kanıtlamış oldu.

    - galatasaray başkanı'nın 2 sene üst üste şampiyon olmuş bir takımın teknik direktörünü gönderişine şahit olduk. hem de bu isim, daha önce galatasaray'a uefa kupası şampiyonluğu yaşatmış olan efsane isim fatih terim'di. sebebinin doğruluğu yanlışlığı tartışılsa da ilk defa bir başkanın bu kadar gerçekçi inisiyatif aldığını ve kangren olan organı kendi elleriyle kesişini görmüş olduk.

    - ünal aysal dönemi yönetiminin en önemli özelliklerinden birisi de özellikle 3 temmuz süreci ve sonrasında takındığı tavırdı *. bugün galatasaray taraftarı, galatasaray olarak 6222 no'lu sporda şiddetin önlenmesi yasasına ilişkin "şikecilerin korunması" yönündeki değişikliğe ret oyu verdiğini göğsünü gere gere söyleyebiliyorsa bunun sebebi ünal aysal'dır. mevcut tff yönetiminin iğrençlikleri üzerinde, bu federasyona güven oyu vermeyerek, oylamaya katılmayarak tavır koyan 4 kulüpten * * * * biri olmanın verdiği gururu yaşayan herkes, nankörlüğü bırakmalı ve vefalı olmalıdır.

    - son madde de bu yönetim ve yaptıklarının geleceğe yansımasıyla ilgili. galatasaray, aktif büyüklük olarak bugün avrupa'nın en büyük 10 kulübü arasında, başarı kriterleri sıralamasına göre de ilk 30 içerisinde. büyük borçlara rağmen gayrimenkul zengini kulübümüz bu değerlerini elden çıkarmadı, riva arazisi, özellikle 3. köprü inşaatı sebebiyle neredeyse 2 kat değer kazandı, tesisleşmemiz en önemli aşamada, tt arena ülkenin en modern ve kombine satış sayısı en yüksek kompleksi konumunda. forma satışları, özellikle spekteküler transferler sonrası tavan yaptı. bruma gibi 18'lik bir süperstara 10 milyon euro'yu gözünü kırpmadan veren yönetim, hala kemikleşmiş bir kadroya sahip ve cesare prandelli gibi avrupa'nın geleceği sayılan önemli bir teknik adamla 4. yıldızı kovalıyor.

    bugün bu yönetim görevi bırakacak olsa, galatasaray'a başkan olmak için lisenin tuvaletinde birbirini boğazlayacak 10'dan fazla dolar milyoneri iş adamı bulabilirsiniz. bundan 4 sene önce ise bu göreve ünal aysal'ın adaylığını koyması için lobi üstüne lobi yapan ve inan kıraç'a yalvaran yöneticiler sürüsü vardı.

    nankörlüğün alemi yok.
    ünal aysal belki de galatasaray tarihinin en başarılı işlerini yapmış olan başkandır.
    "en büyük, en iyi" dememizi engelleyen tek şey, faruk süren dönemi ve kazanılan başarılardır. o dönemin de ekonomimizde açtığı koca gediği dün gibi hatırlıyoruz.
  • 3023
    hajrovic konusu başarısızlıkla sonuçlanırsa ne kadar büyük bir hata daha yaptıkları ortaya çıkacak maalesef.. her konuda sık sık açıklama yapmalarına rağmen * açıklamaların hep havada kaldığı bir yönetim görmedim..
    yeri gelmişken eleştirmeden duramayacağım artık ne oldu bizim stadın çatısı ? ne oldu geçen seneki çilekler ? ne oldu mancini ve getirdikleri ? ne oldu hajrovic ? ne oldu ab statüsü ? ne oldu haksızlığa sadece laflamı karşı koyuyoruz ? ne oldu imparator ? ne oldu? ne oldu? !!!
    iyiki sportif başarımız var evet, ha birazda ticari başarı..
    umarım işler yolunda gider ve beni yanıltırlar..
  • 3025
    nedense içimin asla ısınamadığı yönetimdir. belki de kurumsallaşma saçmalıkları nedeniyle camianın sevilen isimlerini yollamaları bunda etkili olmuştur.
    ancak geçen zaman aralığında ne bir kurumsallaşma görebildik ne de kulüp gittikçe zenginleşti.
    aksine her şey daha da kötüye gitmeye başladı.
    cluj maçı aklımıza ilk gelenlerden.koskoca galatasaray sahası ne hale geldi hepimiz gördük
    juventus maçı zaten tarihe geçti. büyük rezalet resmen. rezalet olan kısım sahanın kar tutması falan değil. sahanın kar tutmasının ardından eksikliği yeni gündeme gelen ısıtma sistemimiz ( aynı cluj maçından sonra gündeme gelen stad çatısı gibi) ayrıca karlar temizlenirken zeminin patates tarlasına çevrilmesi
    bunları bir şekilde atlattık neyse arada fatih terim falan kovuldu .
    mancini ile yeni bir döneme girdik.
    ama bu sefer daha beter saçmaladık devre arasında sürülerce işe yaramaz topçu alıp fahiş ücretler ödedik.uefa'dan uyarı aldık para ödedik.
    kulüpte para sıkıntısı olduğu açıkken gittik her futbolcuyla kabarık bir şekilde yeni sözleşmeler imzaladık.
    basketbol şubesinde küçülme kararı aldık.(büyük başarı bu. en sinirlendiğim kısım da bu. diplerde gezen basketbol şubemiz müthiş bir atakla türkiye'nin zirvesindeyken ve avrupa'da önemli işler yaparken küçülme kararı cidden çok sinirlendirdi beni. spanoulis'ler konuşurken şimdi nerelerdeyiz...)
    her sene napoli'ler,arsenal'lar,liverpool'larla oynarken bu sene tek ciddi sınavımıza atletico madrid'le çıkacağız. bence iyi bir turnuva ayarlanabilirdi. yönetimi bu konuda başarısız buluyorum. rapid wien'ler falan bizim için hazırlık olmamalı(gerçi 3-1 yenildik ama )
    her neyse uzun lafın kısası genel olarak başarısız bulduğum yönetimdir.

    başarılı hamleleri yok demiyorum yanlış anlaşılma olmasın ama bazı konularda fena çuvallamıştır . özellikle ünal aysal...
App Store'dan indirin Google Play'den alın