• 1102
    haldun üstünel tezahüratıyla iki sükse transfer yapılması halinde yönetimi bağrına basacak kişileri içinde barındıran cefalı topluluk.

    aynı zamanda "yönetim istifa" ve "adnan polat istifa" gibi tezahüratların önünü kesmek için galatasaray'ın içine düştüğü hali umursamadan eski besteleri söyleten maaşlı şahıslar da ne yazık ki bu topluluğun içine kök salmış durumdadır.
  • 1104
    kimse kusura bakmasın ama bu akşam eleştirilecek en son adamdır, ali sami yen'deki taraftar için konusuyorum en azından. ben de içindeydim evet, ama söylediklerim bundan bağımsız olacak, olabildiği kadarıyla.

    bu soğukta karda kışta tipide, bok gibi bir havada, oraya gittiyse bu taraftar, takımını desteklemeye gitti, sami yen'e veda etmeye gitti, ona yakışacak bir futbolla, ona yakışacak bir skorla.

    haftalardır bok gibi sonuçlar alırken takım, bok gibi bir futbol oynarken, bu akşam yine oradaydı bu taraftar, yıkılmadan bir koltuk alayım hatıra olsun diye değil. herkes sevgisini aşkını koyarak gitti oraya.

    bu muydu karşılığı? bu muydu bulacağı takım, futbol?

    nasıl davranmasını bekliyorsunuz bu adamların allah aşkına? en azından maç için konuşuyorum, 90 dakika boyunca tipiyi suratına götüne başına yedi bu adamlar - ben de dahil - ona rağmen çırpındı bir şeyler yapmaya çalıştı. gol yedik susmadık, bir daha yedik yine çabaladık.

    e tamam da biz mi atıcaz golü, biz mi oynayacağız futbolu tribünden inip?

    diyorum ya bu akşam bok atılacak en son insanlardır, en azından tribündekiler.

    sahadakilerin ikisi üçü dışında çabalayan adam yoksa, götünü kaldıran adam yoksa, ıslıklarım ben arkadaş, bağırırım formayı çıkarın çıplak oynayın diye, sami yen hakkını size helal etmiyor diye, bu forma kutsaldır nasip olmaz herkese diye... bu mudur hata? yoksa nedir problem, ali sami yen'in son maçında çıkıp çatır çatır galatasaray'a iki gol atan gençlerbirliği'ne oleyçekmek midir? çekerim arkadaş, oynuyor adamlar istiyor, bizim mallar da başka türlüsünü anlamıyor.

    sinirim geçti biraz, ama üzgünüm herkes gibi, hepimiz gibi. ne bekleniyordu bu akşam tribündeki taraftardan bilmiyorum ama bana kalırsa yapması gereken ne varsa hepsini yaptı, maçın saatlerce öncesinden sonrasına kadar.

    lütfen empati biraz, yüklenmeden önce bir duralım düşünelim.

    siz de galatasaray taraftarısınız, ben de, biz de.

    eleştirirken siz de düşmeyin kötü duruma.

    lütfen.
  • 1106
    aga ultraslan boktan galatasaray taraftarı boktan. ulan kim iyi bu takımı destekleyenler arasında? ya da durmadan o stada gidip kıçını yırtanlara sıcak soğuk hastalık sağlık final dönemi vize dönemi dinlemeden giden askere gitmeden ailesiyle evinde olmak yerine o koyduğumun soğuğunda stada kepazelik göreceğini bile bile giden adamlara mal muamelesi yapanlar nerede veriyorlar bu desteği? futbolcu karşılayana bok attınız. kombinesi olana bok attınız. maçlık bilet alana bok attınız deplasmana giden zaten çapulcudur. numaralıya giden taraftar değil seyircidir. eski açığa giden kapalı üste giden ultraslan yalakasıdır e aga siz nerde konuşlandınız gelelim yanınızda takımımıza destek verelim lan.

    not: ultraslanla en ufak bir alakam yok herhangi bir gruptan bağımsız yıllardır kombinemle maçlara giderim. öğrenciyim.
  • 1107
    takım ve yönetim rezilken en son suçlanması gereken taraftardır. böyle bir havada saatler öncesi o stada gidip neci olursa olsun takımını desteklemeye çalışan adamı neyle nasıl suçlayabilirsin ki?

    yoksa bu da yeni yönetim politikası mı? daha önce taraftarın önüne arda turan'ı attınız yediler, rijkaard'ı attınız yediler, şimdi sıra buna mı geldi?
  • 1108
    10 aralık ve 11 aralık arası belki 1 saat uyumuşumdur sonrasında ise aşırı derecede rahatsızlandım filmlerdeki gibi kafam klozetten çıkmadı ne mide kaldı ne bişey, kız arkadaşımla tiyatroya gidecektim gidemedim, işten aradılar iş iptal oldu dediler sonra tüm ev ahalisiyle sırayla kavga ederek evden çıktım o soğukta maça gittim -ki maça gitme süren 2,5 saattir, zaten bişey yiyemiyorum midemden dolayı gözler kan çanağı girdim maça girer girmez hüzün bastı zaten ne yalan söyleyeyim maç skoru çok önemli değildi benim için, yüzüme gelen kar tanelerinin bile keyfini çıkardım, izlediğimden farklı bir galatasaray ile karşılaşmadım pino ve cana oynuyor, kewell çabalıyor geri kalan takım zaten hep kötü, ayrıca her maça gelen taraftar olamıyor maalesef, maşa olanı mı ararsın, asker uğurlayan mı ararsın, başkanı ayırıp söveni mi, kralcıları mı, oley çektireni mi, 11 oyuncudan 1 tanesini yuhalayan mı, işte o an dedim ki içimden "tam zamanında veda ediyoruz ali sami yen'e" çünkü ali sami yen'e öncelikle o kişiler yakışmıyor, futbolcular zurnanın son deliği, ayrıca ali sami yen'in hakkını helal etmemesine karar verecek kişiler o tezahüratı yapan kişiler değildir, esas ali sami yen'in hakkını helal etmediği kişiler bana göre rant peşinde koşan, yönetim maşası olan, galatasaray sevgisinin önüne birsürü şey koyan ve ne futboldan ne de futbolcudan anlayan kişilerdir, maçtan çıktım, evime döndüm, gün bitti elimde kalan tek şey hüzün ve birde 24 numaralı eski açık koltuğu.

    herşeye değer, galatasarayımı çok seviyorum, 3 puan, 33 puan, şampiyonluk, kupa, hiçbir başarısız sportif olay beni galatasaray'a küstüremeyecek, kişiler, başarılar, kupalar gelip geçer, galatasaray sevgisi asla.
  • 1110
    dun stadyumda olanlarin yuzde 80'i beyinsizdir.

    "oley" cekerek dalga gectiginiz takimin galatasaray oldugunu farketmeniz icin ne yapmak gerekir acaba ? yillardir "niye biz turk kaleci cikaramiyoruz yea" deyip kalene gecen 20 yasindaki adami isliklarsan ben de senin bos beynine kufur ederim. belki sozlukten bazi arkadaslar bu sozlerime alinacak fakat hic kusura bakmasinlar, zira uzulerek gordum ki aramizda da varmis "oley"ciler.
  • 1111
    yıl 2001..

    13 mayıs 2001 galatasaray ankaragücü maçı, 2-1 ankaragücü'nün galibiyeti ile sonuçlanıyor ve galatasaray 2000-2001 sezonunun 31.haftasında ezeli rakibi fenerbahçe'nin 3 puan gerisine düşerek büyük ölçüde üstüste 5.şampiyonluğunu kaybediyordu.maçın bitiş düdüğünün ardından sami yen'den "faruk süren istifa" ve "imparator fatih terim" sesleri yükseliyordu.hatta maç çıkışı bazı taraftarlar o gün maçta bulunan eski yönetici adnan polat'ın çıkışta arabasının etrafını sarıyor ve "kurtar bizi adnan baba" ve "adnan polat göreve" şeklinde tezahüratlarda bulunuyordu.faruk süren tabi o sezonun ardından işlerine ve ailesine biraz daha fazla zaman ayırmak istediğini belirterek başkanlığı mehmet cansun'a devretti.

    yıl 2010..

    9 yıl önce geleceğin galatasaray spor kulübü başkanı olarak lanse edilen adnan polat şu an bu görevin başında ve galatasaray son 30 yılın en kötü sezonunu yaşıyor.2008-09 sezonu 5. , geçen sezon 3.oldu , bu sezonu nerede bitirebileceği ise kestiriliemiyor.. 9 sene evvel "istifa etmeli, kulübü borçlandırdı, terim'den sonra lucescu seçimi yanlıştı" diye suçlanan faruk süren ise bugün "kurtarıcı" olarak kalan 3-4 adamdan biri olarak gösteriliyor...
  • 1112
    her kaybedilen maç sonrası sözlüğün halini gördükçe, ki bu aralar çok maç kaybettiğimizi göz önüne alırsak bu manzaraları sık sık görmekteyiz, içlerinden ciddi bir kısmının takımlarına boz baykuşlar kadar bağlı olmadıklarını düşünmeden edemiyor insan. hani yenilsen de yensen de taraftardın, hani herkes gider de sen kalırdın, n'oldu şimdi? herkesle beraber sen de gittin. "ben şöyle galatasaraylıyım" , "benim hayatım galatasaray" diye atıp tutarken her şey kolay, ama biraz zoru gördüğün zaman, tornistan. ne demiştik, boz baykuşlar, evet.
  • 1115
    dönüp kendisine bakması ve kendisini sorgulaması gereken taraftar. yönetim iyi değil, gitsin. futbolcular iyi değil, gitsin. hagi iyi değil, gitsin. skibbe gitsin, rijkaard gitsin... bu adamların hepsi yuhalandı tribünde, sözlükte, internette, orda burda. lucescu, gerets, feldkamp, skibbe, rijkaard... hepsi kötülerdi değil mi? ee? taraftar iyi mi? sami yen'de son maçta stadı yıktı, oyuncusunu ıslıkladı, rakip futbolcular pas yaparken oley çekti. bu mudur galatasaraylılık? bu mudur tepki? bu mudur protesto?

    bu yıkma, yok etme isteğidir, kör öfkedir bu. hiçbir işe de yaramaz. yaramadı da zaten. galatasaray'da değişmesi gereken şeylerden biridir taraftar. bazen gerçekten de mide bulandırıyorlar.

    kenarda senin ruhani liderin var, kenarda çırpınan bir adam var. hagi var, yanında tugay kerimoğlu var. onlara saygı duyun biraz, biraz güvenin, sabredin. yine sözlük kabarmış "terim gelsin, lucescu gelsin, x nerde, y nerde?" diye. ulan daha dur, iki dakika bi soluklan ya. şımarık çocuk gibisiniz bir kısmınız. bu oyuncağı sevmedim, yenisini ver. olmadı yenisini, yenisini... tam ağzının üstüne iki tane çakılacak çocuk gibi. sevimsiz, cırlak...
  • 1116
    takımının içinde bulunduğu duruma ezeli rakipleri fenerbahçe ile beşiktaş düşse, onların taraftarının göstereceği tepki yanında tepki göstermemiş bile sayılabilecek taraftardır. kaleci veya her hangi bir oyuncusunu yuhlama olayı kendisine yakışmasa da rakip takım top çevirirken gösterilen oley tepkileri haklı ve doğrudur.

    ortada dalga geçilecek bir durum vardır. galatasaray formasını sırtına geçirmiş bir takım kişiler ligin orta kalite bir takımı karşısında, üstelik kendi sahasında, üstelik ali sami yen stadı'nda ki son lig maçında, üstelik tek bir gol pozisyonu bile yaratamadan, azizce yokları oynuyorsa, ligde attığından fazlasını yiyip, gol krallığı sıralamasında ilk 15 futbolcu arasına bir kişiyi bile sokamıyorsa rakibe çekilen oleyler az bile diye düşünüyorum. orada çekilen oley rakibi desteklemek adına değil, sarı kırmızı formayı sırtlarına geçirmiş aciz futbolcular tarafından ortaya konulan aciz futbolun deşifre edilmesi adınaydı. o oleyler takımı bu hale getiren adnan polat, onun yönetim kurulu ve adnan sezgin gibi idarecilerine idi. bir nevi ruh çıkarma seansı denemesi de diyebiliriz. o sahada galatasaray formasını giyip te içinde az bir galatasaray sevgisi taşıyan kişi için çok şey ifade eder rakibe çekilen oleyler.
  • 1120
    yaşadığı sıkıntının nedeni, müşteri muamelesi gördüğü halde müşteri gibi davranmasının suç olmasıdır.

    gs bonus+ gs mobile yokken bilet almak neredeyse imkansız. sürekli forma almamız, kulübe destek olmamız, kulübe değer yaratmamız isteniyor.

    ama bunların koşulunun başarı olduğu unutuluyor. kısacası adnan polat şunu dememeli

    " hem ürün alsın gsmobile alsın gsbonus alsın kulübe para kazandırsın, hem de cefakar taraftar olsun sussun ve takımı desteklesin "

    sen adama müşteri muamelesi çekersen, müşteri memnuniyetini sağlamak zorundasın.
  • 1123
    bir kısmı da hem galatasaray'a hem de başarılarına vurgundur. galatasaray demek başarı demektir çünkü. galatasaray demek yapılamaz denileni yapabilmek, bir mucizeyi inanarak söke söke gerçekleştirmek, bitmesi imkansız bir hikayenin sonunu en güzel şekilde bitirmek demektir. galatasaray taraftarı nasılsa galatasaraylıyım ben renge vurgunum, gelen vursun giden vursun gibi bir düşünceye sahip olamaz. her hal ve şartta başarıyı, başarı olmasa dahi mücadeleyi görmek ister. galatasaray taraftarı boşvermişlikten, adam sendecilikten, dünyayı kurtaracak bi sen mi kaldın a delioğlancılıktan tiksinir.

    galatasaray taraftarı, katılamadığı avrupa kupalarındaki hezimetlere bakıp bakıp üzülmektir de. bizimkiler olsa, kim bilir ne olurdu işler diyebilmektir. galatasaraylı olmak, her hal ve şartta başarıya odaklanmaktır. galatasaray taraftarı başarıyı hedefler, en iyisini daima ister ancak aksi durumda da küsmez, darılmaz, ataraksiyanın kollarına bırakıp kendini salıvermez. rovanşı kovalar, rovanş için mücadele eder. belli bir zaman kesitindeki başarısızlığın, bir sonraki başarının itici gücü olmasını ister. galatasaray taraftarı, göz göre göre göz bebeğinin en dibe batmasına rıza göstermez. galatasaray taraftarı, inen bayrağın yeniden ve daha ihtişamlı biçimde göndere çekileceğini bilir.
  • 1124
    basın tarafından çok kolay gaza gelebilen, bir çırpıda kaptanını harcayacak kalibrede adamların içinde yer aldığı güruh. biraz birlik olabilse, biraz sahip çıkabilse belki herşey daha farklı olabilir. tamam takım bu sezon çok kötü; evet bir sürü ruhsuz, akılsız sahada her hafta bizi bizden ediyor. ama kardeşim biraz sakin olun yahu. sezon başından beri yöneticisi istifa eden, bir golcüsü takımdan kaçarken günlerce havaalanında sabahlayan*, diğeri yine izin almadan ülkesine kaçan*, başka bir futbolcusu* herkesin önünde hocasına küfreden bir takım* herkese fark atmış gidiyor. kenetlenmiş, birlikte hedefe yürüyor. zaten çok zor zamandayız, sahip çıkmalıyız.

    aziz yıldırım, arda'ya "ulan" demiş. ne yapsaydı arda? bir başkana siktir mi çeksin? bu konu tamamen aziz yıldırım'ın kameralar önünde yaptığı patavatsızlıktır. ne zannediyorsunuz siz bu adamları? dünyanın en kibar insanları olduğunu mu zannediyorsunuz? sahada neler oluyor? kimler kimlere ne küfürler ediyor, birbirlerine nasıl hitap ediyorlar? hepsi arda'cım, sabri'cim mi diyor zannediyorsunuz? günahım kadar sevmem çubuklu tosunu. ama arda'nın galatasaray'dan öğrendiği bir saygısı, bir vefası var. unutmuyor kendisi alt yapıdayken emre abi'sinin ona yaptıklarını. kendi top toplarken izlediği emre abi'si onun idealiydi. kabul edelim bizim yaşlarımızdaki herkes için emre, birinci arda idi. zaten arda'ya galatasaray taraftarının böyle yaklaşmasının tek sebebi de emre'de yaşadığı ihanettir. tamam çok göz önünde bir araya gelmesinler, arda devamlı çubuklu tosun'u söz etmesin ama arkadaşlar işler malesef bizlerin gördüğü gibi, tribünden görüldüğü gibi değil belli ki. onlar da insan, onların da bir hayatı, arkadaşlıkları, dostlukları var. düşünsenize kendi idealinizdeki adamlarla top oynadığınızı? arkadaşlık ettiğinizi? o sizin idealiniz, başkaların söylediklerini takar mısınız? hele de 23 yaşındaysanız.

    sırf çubuklu tosun ile arkadaşlık ediyor diye arda'ya laf etmem, ve sırf bu yüzden takımımdan etmem. itlere köpeklere de kaptanımı yem ettirmem.
App Store'dan indirin Google Play'den alın