• 6401
    23 ağustos'u 24'üne bağlayan geceyi yılın en uzun gecesi olarak yaşayacak kitle.
    özellikle 433'ün twittlerinden ve diğer bazı duyumcuların "uyumayın" uyarısından sonra geceyi ekran başında geçiren kitle. gomis ve maicon'un ayrılışından sonra illa ki planları vardır diyip bekliyor, kaosla besleniyoruz. eleştirsek de desteklediğimiz yönetim, dosta güven düşmana tedirginlik veren terim ve büyük galatasaray sinerjisi ile bu kaostan da daha güçlü çıkabiliriz diye umuyorum. bu gece olan işlere şu an kızan, üzülen, sevinen olabilir ama büyük resimde yine hep beraber "cimbombomum sen çok yaşa, canım feda olsun sana, hiçbir şeye değişilmez, senin sevgin bu dünyada" diye bağıracağız.
  • 6402
    hiçbir oyuncuyu ilahlaştırmaması gerekiyor. aşırı sevginin sonu kötü oluyor. taraftar sevgisini gösterir, yeri geldiğinde tepkisini gösterir. ancak taraftara oynayarak yönetimi karşısına alabileceğini düşünen oyuncular ve menajerlere karşı artık bu hatayı yapmamak şart.

    bu isimlerin ezici çoğunluğu babasının hayrına gelmiyor. aldıkları dolgun maaşların hatrına buradalar. bunun karşılığında da ellerinden gelenin en iyisini vermeleri, onların burada olma gerekçesi. bunu yaparak aldıkları ücretin hakkını vermiş oluyorlar, görevlerini yerine getiriyorlar.

    oyuncular sosyal medyadan istedikleri mesajı versinler. kulübü şöyle seviyorum, taraftara böyle tapıyorum. taraftar sağduyulu yaklaşım sergilemek zorunda. biraz daha ağırdan almak, herkes için en iyisi olacak. aksi takdirde bu sevgi seline kapılan oyuncu da sapıtıyor.
  • 6404
    son 2-3 transfer döneminde çok enteresan şekilde hiç izlemedikleri futbolcuları övüp arşa çıkarmak veya da yerin dibine sokmakla meşgul olan taraftar. şaşıp kalıyorum bazen. bence yorum yapanların %90'ı şu an duyumcu adı altında ortaya atlan forvetlerin hiç birinin 10 maçını 90 dk izlememiştir. ya dileniyor ya da yerin dibine sokuyor.
  • 6405
    istemeden forvet transferini baltaladığımızı düşünüyorum. bu kadar heyecanlı olmamız yönetimin elini hiç de rahatlatmadı. modeste'nin 7 milyon euro imza parası istediğine inanmayanlar, transferi bitiremediler yalan haber pompalıyorlar diyenleri görüyorum. modeste ismi düştüğünde ben de heyecanlandım da geçen imza parası 3 milyon euro kadardı ve maliyet olarak çok uygun olacağını düşündüğüm için şiddetle istedim kendisini. çünkü modeste'ye 3 milyon euro imza parası verip seneye araplara 15e 20ye, hatta avrupaya bile satabilirdik. ama oyuncunun 7 milyon euro imza parası istemiş olma ihtimali şaşırtmıyor beni açıkçası, daha yeni adamın bonservisine 29 milyon euro ödenmiş. adamın önünde kapı gibi emsali var yani, benim gibi oyuncu almak isteyen takım 29 milyon euro istedi diye koz var elinde. 7 milyon euro istemesinin nesi garip, nesi inandırıcı gelmiyor? ha 5 sene önce 29 milyon euroya bonservisini almıştır çin takımı, şimdi gelir 7 milyon euro ister o zaman saçma olur.

    maddi durumumuz iyi olsa modeste'ye 7 milyon euro imza parası verilsin de derdim ama şu an öyle bir lüksümüz yok. yaptığımız baskı modeste transferini, modeste'nin isteyeceği imza parasını baltaladı demiyorum kesinlikle. oyuncunun bir değeri vardır, neyse odur. taraftar çok istiyor diye menajeri 3ten 7'ye çıkaramaz onu. bizim yaptığımız baskının sonucu, modeste'yi bitiremeyen yönetim gidip abuk sabuk bir forvet alırsa işte o zaman süreci baltalamış olacağız. bu kulübün sokağa atacak 1 kuruşu yok diye defalarca söylendi zaten, ben cornelius vb. bir forvetin takıma katılmasını istemiyorum mesela. vniye biz bu tarz bir forvete yıllık 1.5-2 milyon euro maaş verelim bu sene? alabiliyorsak takıma koyduğumuzda çat diye oynayacak adamı alırız maaşı da ona veririz. bununla beraber gelip çat diye takım girecek modeste'ye 7 milyon euro imza parası verilmesini de istemiyorum, yönetim baskı altında kaldığını hissedip modeste'yi para saçarak getirse de rahatsız olurum son derece. kaldı ki modeste transferi çin ekibiyle olan hukuki süreçten dolayı da sıkıntılı. yönetimin baskı yüzünden bu riski alması taraftarın sebep olduğu bir baltalama olur benim gözümde.

    bu noktada bir eleştiri de madem forvet alamayacaktınız gomis'i neden sattınız üzerine oluyor, çok basit bir cevabı var onun da. gelince hepimizi çok sevindiren, 2.maçında 2 gol atan emre akbaba o gomis'ten gelen para sayesinde takıma katıldı, dönemde yanlış hatırlamıyorsam -4.15 milyon euro içeri girmiştik. feghouli gitmiyor, belhanda gitmiyor, 34 yaşındaki gomis de zam istiyor. ne yapılacaktı acaba? bu arada neden satıldı dediğimiz gomis'in de üst düzey futbol oynayabileceği maksimum 1 sene var, adamın zaten rahatsızlığı var, sene sonunda benden bu kadar diyip futbolu da bırakabilme ihtimali de vardı. gerçe sözleşmesi var ama kendisinin kalbiyle ilgili rahatsızlığı beni geldiğinden beri tedirgin ediyordu. sağlık bu, ne olacağı belli olmaz, umarım arabistan'da da bu konuyla ilgili sıkıntı yaşamaz. gomis neden satıldının cevabı kısaca budur, neden üst düzey bir forvet cevap alınamıyor sorusunun cevabı da ffp'dir. alınabilecek tek üst düzey forvet modeste'ydi, o da finansal konulardan dolayı olmayacak gibi. modeste'nin alternatifi neden bulunmadı diye sormanın da manası yok, hadi arjantin liginden süper bir forvet buldun 22 yaşında diyelim, hangi parayla alacaksın? yönetimde en ufak suç görmüyorum. şöyle bir durum olsa eleştirirdim, gomis'i 6 milyon euroya satıp gidip abuk sabuk adamlara burdan gelen parayı dağıtsalar dersin ki "eline para geçti sen sağa sola savurdun şimdi forvet alamıyorsun." bu sezon kimlere bonservis ödedik? onyekuru, nagatomo, emre akbaba, badou. bu adamlara ödenen paradan rahatsız olan var mı? varsa o konuşssun, desin ki emre akbaba'yı fenerbahçe'nin almasına izin verip, gomis'ten gelen parayla forvet alsaydınız. veya nagatomo'ya 2.5 verene kadar forvet alsaydınız desin. ortada böyle bir durum yoksa forvet neden gelmiyor, nasıl alamıyorlar diye hayıflanmak manasız.

    umarım transferin son günü taraftar forvet istiyor diyerek gereksiz bir hamle yapılmaz. ocak'ta belki feghouli paşa gitmeye karar verir, o zaman duruma bakılır.
  • 6406
    bu taraftar hem geçen sene hem bu sene kar kış demeden tribüne gitti mi? gitti
    başkanı beğenmedi gönderdi mi? gönderdi
    hocayı beğenmedi ve terimi getirdi mi? getirdi
    içsahada 16 galibiyet yapılmasının bir numaralı sebebi miydi? kesinlikle

    peki bu transfer dönemi ne oldu :
    taraftar bir şey istemedi, baskı da yapmadı. hep idare ederiz düşüncesiyle geçirdi malum maddi durum nedeniyle. gösterişli transfer yapılmadı ve buna da ses çıkarılmadı.
    tamam transfer yapmayın ama bari eldeki tek santraforu satmasaydınız. hadi satıyorsun bari o düzey bir adam alsaydınız. ayıp değil mi bu taraftara

    soruyorum şimdi, bu taraftar ne yapsın. transferi de mi taraftar yapsın
  • 6407
    içlerinde ciddi anlamda sinir bozucu genç arkadaşlarımızın olduğu taraftar. 2 hafta önce emre akbaba fenerbahçe'ye gidecek diye haberler dönerken isyan ediliyordu neden kaptırdın diye. şu an orta saha rotasyonumuz emre, belhanda, ndiaye, fernando, donk ve selçuk. kanat rotasyonumuz da gayet yerinde. bek rotasyonumuz ise milli bir futbolcu transfer ederek yerine oturmuş durumda. evet golcüye ihtiyacımız var, hemde çok. ama daha transfer dönemi kapanmadan ortalığı yangın yerine çevirmenin maksadını anlamıyorum?
  • 6411
    galatasaray'ın gol kralı forvetini satıp, her gün "bir veya iki forvet alacağız" diye açıklama yapıldığı halde son ana kadar yerine adam alamamasının tek sorumlusu. ben demiyorum, sözlükteki arkadaşlarımız öyle diyor.

    galatasaray sözlük moderasyonu "birlik ve beraberliği bozan" başlıkları silmeye davet ediliyor. an itibarıyla gündemde olan oyuncuların başlıklarında, daha külübümüze transfer dahi olmamış, geleceğine dair söylenti olan oyuncular hakkında çenemizi kapatıp sadece destek olmamız gerektiğine dair bol hakaretli "uyarılar" art arda geliyor. şımarık galatasaray taraftarı ve yangıncı taraftar başlıklarında edilen laflar zaten ayrı bir seviyeye ulaştı. ha evet, takımın bir santraforu olsun isteyen insanlar "şımarık yangıncılar" olarak tanımlanıyor zaten, daha başlıktan.

    sustuk babalar tamam. özür dileriz forvet alamadığımız için.
  • 6413
    bir kisminin sattigin kadar al meselesini tam anlamadigini düşündüğüm renkdaslardir. gomis'in de kendisinin cok uyumlu ve sorunsuz takılırken zorla gönderildiğini düşünmektedirler yine. mustafa cengiz ve abdurrahim albayrak'in da transferi falan umursamadigini dusunen ve arttirdiklari parayla sanki kendilerine mal mülk edineceklermiş gibi tepki veren arkadaslari biraz sag duyuya davet ediyorum. elinde paran yoksa ve en umut bagladigin transfer son anda yattıysa b ve c planlarını devreye sokmak da cok kolay olmuyor maalesef. ocak ayında bir santrafor alınır ya da kiralanır tabi gidişata gore. su an teknik ekip ve yönetim oldukça caliskan ve samimi insanlardan oluşuyor. durduk yerde gecmisten gelen sorunların actigi yaralar yüzünden birbirimize girmenin alemi yok. şartlari sonuna kadar zorlayan bir baskan ve yönetim ve hocamız oldugundan kimin şüphesi var? galatasaray'in gelecegini bir santrafor yüzünden atese atmadıkları icin teşekkür etmemiz gerekirken biz sadece bu güne odaklı dusunup tepki verirsek ayıp etmiş oluruz.
  • 6419
    duygularıyla oynanmış ve kandırılmıştır.

    sen çıkıp 'olursa olur olmazsa ocak'ta olur' diyeceksin 2 saat sonra çıkıp bu beyanını yalanlayacaksın 'alacağız tabii' diyeceksin ve gelen kimse olmayacak.

    bunun adı falan yok abi. almayacaksan açık bir şekilde 'kimseyi almayacağız taraftarımızı beklentiye sokmayalım' demeliydin.

    yine eleştirilirdin ama böyle yaparak kimseyi kandırmamış olurdun bu kadar basit.
  • 6420
    bize en çok zararı dokunan yine biziz. felaket tellallığında üzerimize yok.

    takım hocasız kaldı, başkansız kaldı, en sevilen futbolcu mobbing gördü gitsin diye, kurtuluşumuz gözüyle baktığımız en değerli araziler devlet eliyle sağa sola peşkeş çekildi, çamurun içinde metrelerce yol yürüdük çivi bile çakmaya iznimiz olmayan stada gitmek için, tribünde çevik çullandı durduk yere üzerimize de sahip çıkanımız olmadı, vefa ayağına vasıfsız futbolcu eskileri ihya edildi florya'da pırıl pırıl çocuklara hocalık yapsın diye, yöneticiler kulüp parasıyla dünyayı gezdi, yıllarca fos transferler için tanıdık menajerlere tonla para yedirildi, 25 milyon taraftarı olan; ülkenin en büyük markasının geleceği, aynı liseden mezun 50 tane dedenin elinde oyuncak edildi, yetmedi, zamanın amiral gemisi amatör şubeler kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya bırakıldı. fakat taraftar ne sözlükte, ne de diğer sosyal medya unsurlarının hiçbirinde bugünkü forvet mevzusu kadar tepki göstermedi bu saydığım durumlara. bu kadar önemsemedi. sözlük ziyaretçi rekoru kırdı, bir ara yavaşladı, başlıklara tıklayamadık. ben sözlüğü daha önce hiç böyle umutsuz görmedim. harbiden çok kötü hissettim kendimi. twitter ve sözlükler mustafa cengiz'e, abdurrahim albayrak'a ana avrat söven adamlarla dolu şu anda. lan eren'e bile küfretmiş adam eren'e.

    tamam beceriksizlik, plansızlık, kabul. hepimiz tedirginiz. de harbiden az bi kendinize gelin. galatasaraylısınız lan. bitti mi koca galatasaray ikinci forveti yok diye? ne gömdünüz sabahtan beri? sistem değişir, taktik değişir, bin tane çaresi var. yapılır bir şey. güvenin allah aşkına biraz hocaya.
  • 6421
    içimizde bir grup aşırı sabırsız ve heyecanlı kişiler bulunan türkiye’nin en iyi taraftar topluluğudur. sözüm şimdi bu heyecanlı arkadaşlaradır. sakin olun. o klavyeyi bırakın. bu yönetim (mustafa cengiz - abdülrahim albayrak) elinden geleni yapıyor bundan eminim. olmadı işte alamadılar. danimarkalı kazma forvetle, hepimizin istemediği vagner love adlı topçuyu da almak istediler. olmadı işte kardeşim. başka topçularda alınamadı işte. modeste alınıp sorun çıksaydı o zamanda başka yönden eleştirileceklerdi. işlevsiz kazma bir forvet istemedi bizimkiler. artık hakaretlere varan yazılar görüyorum. orada durun. gitsinler diyorlar. susun. alternatifin nedir o zaman? dursun mu? bu yönetim daha bir senedir bile işin başında değil. sakin olun yahu. heryeri yaktınız. alın bir şişe su için. kendinize bir gelin. mustafa cengiz ya da her maç kalp krizi geçiren abdülrahim albayrak veya fatih terim galatasaray taraftarı değil mi? bunu sorarım size....
  • 6424
    yönetimi eleştirmek için haklı sebeplere sahip olmasıyla beraber ortalığı yangın yerine çevirmesini yanlış bulduğum ancak anlam verebildiğim insan topluluğu. her çeşit insanı içinde barındırır. mesela trafikte yeşil ışık yandıktan iki saniye geç reaksiyon gösterdiği için önündeki şoföre ana avrat söven karakterde galatasaraylı da vardır, başkasının attığı çöpü çevre duyarlılığıyla toplamaktan gocunmayanı da. türkiye'de insan profili nasılsa galatasaray taraftarında da aynıdır yani. en medeni insan da terörist de galatasaray taraftarı olabilir. bunlar uç örnekler olmakla beraber hayatın tam da içinde bulunan örneklerdir. bu sebeple kitlesel bir sağduyu beklemenin saçma olacağı bir insan topluluğudur.

    eleştiri ile hakaretin farkının anlaşılamadığı, öfkelenince gözlerin karardığı ve sadece ötekine duyulan nefret üzerinden sevgilerin ifade edildiği bir coğrafyada çok da sırıtmamaktadır. sevdiğini incitemeyecek nitelikte bir toplumda olsaydık aile içi şiddet ülkede konuşulmuyor olurdu. kendi eşini, çocuğunu bir öfke uğruna yok eden insanların tuttuğu takıma öfkelendiklerinde mantıklı olmasını beklemek... demem o ki sosyal medyada insanların öfkelerini, nefretlerini karakterleriyle izah edilebilecek şekilde dile getirmelerine şaşırmamak, hayal kırıklığına uğramamak ve bu nedenle galatasaray taraftarının tamamına aynı kıyafeti giydirmemek gerekir.

    bu aşamadan sonra bu aşırıya kaçan ve takıma zarar vermesi muhtemel tepkilerin tribünlerde çoğunluğa dönüşmesini engellemek en önemli gerçekliktir. engellemenin tek yolu ise tribüne giden sağduyulu galatasaray taraftarının sahadaki takımına olabildiğince destek olmasından geçmektedir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın