• 9951
    tam olarak "hayata dair gulumseten bir detay" benim adima. yillardir takip ediyorum, sanirim 2 yili geckin bir suredir de yazarim, galatasaray ile ilgili en dogru, en hizli ve en guvenilir bilgileri, ayrica o bilgilerle ilgili en cok alternatifli yorumu barindiran mecradir kendisi.

    derdimizi, uzuntumuzu, sevincimizi paylasir. ne hikayeler okuduk burada. ne dertlere beraber uzulup ne sevinclerde beraber mutlu olduk. yazari okuru, hepsi candir. biz var oldugumuz surece buyuyup guzelleserek var olmasi dilegiyle.
  • 9952
    burası aslında galatasaray sözlük olmaktan öte bir spor sözlüğü işlevi de görüyor. her branştan takımlar, maçlar ve oyuncularla ilgili bilgilere ulaşılabiliyor. onun dışında kendi adıma en faydalı bulduğum yanı takımımızda oynayan veya transferi gündemde olan oyuncular hakkında birden fazla görüş elde edebiliyor oluşumuz. sözlük sayesinde sayısız oyuncu hakkında hem bilgi edindim hem de ön yargılı olduklarıma karşı 'aa evet aslında bunun da böyle artı özellikleri varmış' diyebildim. geride olduğumuz maçlar sırasında ve kaybettiğimiz maçlardan sonra defalarca sözlüğe girip acaba bizim taraftarlar ne düşünüyor diye baktığım ve yer yer moral bulup yer yer üzüntüme devam ettiğim de olmuştur. kısacası burada insan hem pek çok şey öğreniyor hem de pek çok şeyi yaşıyor.

    bu da bir çaylak entry olarak dursun burada. şimdiye kadar okurluk zamanında çok güzel vakit geçirdim, olur da eğer yazar olursam aynı keyfin süreceğine eminim.
  • 9955
    2013 yılından beridir takip ettiğim, 2014 yılından itibaren de üyelikle takip edip, çoğu zaman kullanıcı adı ve şifremle giriş yapmadığım için ancak 2016 yılı eylül ayında çaylak olduğum sözlük. yaarlık için can atmaktayım. zira takip ettiğim sürede gerek entrylerdeki hatalar, gerek yanlış bilgiler olsun zaman zaman moderasyona direkt şikayette bulunmuşluğum olmuştur. ah bir yazabilsem neler yazardım dediğim çok olmuş ancak çaylak entryleri girmeye gelince işin rengi değişmiştir be sözlük.
  • 9957
    geçtiğimiz 4-5 ay boyunca entry girmediğim ve pek fazla uğramadığım sözlüktür. ama sanırım bugünden itibaren kesin dönüş yapacağım. sağ olsunlar iki yazar arkadaşım merak etmişler "nerelerdesin?" diye mesaj attılar. peki arayıp sormayanlara sesleniyorum "ulan şurada o kadar mesaimiz var, insan bir nereye gittin" diye sorar. şaka tabi, şahsen ben yazmayı bırakan yazarları, birisi başlığına bir şeyler yazmadıkça fark etmiyordum. neyse;

    bu platformdan uzaklaşmanın sebebi sadece sözlüğün genel ruhalitesi değildi. elbette burada benim iyi niyetle yazdığım yazılara aşağılayıcı cevaplar veren yazarlar, sadece kin ve nefret kusan yazarlar, okumadan üretmeye çalışmadan bilgi sahibi olmadan ahkam kesen yazarlar buradan ciddi şekilde soğumama ve hevesimin kaçmasına sebep olmuştu.

    mayıs, haziran, temmuz (ikinci yarısı hariç), ağustos ve eylül ayının ortasına kadar büyük ruhsal dalgalanmalar yaşadığım, "aha galiba şuan delirdim" diye düşündüğüm, arkadaşlarımın ve ailemin bana garip ve şüpheli bakışlarına maruz kaldığım, "oğlum efes malta 15 avro para mı verdin ne bu halin?" gibi şakalara maruz kaldığım sıkıntılı bir dönemi geride bıraktım. yani geride bıraktığımı umuyorum. izninizle yaşadığım küçük bir enstantaneyi anlatmak isterim.

    yazın yine kafayı yediğim günlerden birisinde kapalı havuzda haldur huldur yüzüyorum. 25 metreyi 17-18 saniye arası yüzerim genelde. havuzun içinden başlayarak bunu 15-16'ya çekmeye çalışıyorum. yapıştırdım vardım karşı fayansa bir baktım saate 16'yı geçmiş 17. saniyeye yaklaşıyor. gözlüğü boneyi bir hışımla çıkartıp duvara çarptım, kenardaki plastik mazgala yumruk atmaya başladım. hoca geldi "oğlum dur sakin ol, ne yapıyorsun?" falan şok olmuş bir vaziyette beni sakinleştirdi. zaten 10-15 saniye geçti ben de "ne yapıyorum lan ben?" oldum. "ne oldu, anlat istersen" diye soruyor adam. "uzun hikaye hocam. bu aralar sıkıntı zamanlar geçirdim, o yüzden böyle oldu" dedim. adam ne dese beğenirsiniz, "takma kafana oğlum. 'var böyle dönemler', sıkıntı neyse elbette aşarsın" dedi. benim aklıma direkt dany'nin efsane tweet'i geldi, başladım gülmeye. duvara kıçımı yaslamış, gövdem hafif öne eğik vaziyette elimde gözlük ve boneyle karşımda gözleri fal taşı gibi açılmış şekilde duran hocaya baka baka kahkaha atıyordum. gözlerim falan yaşardı gülmekten. hoca git kafanı topla diye beni yolladı, duş alırken falan hala kriz geçmedi. 15-20 dakika boyunca yankılaya yankılaya güldüm.

    bu vesileyle var böyle dönemler reisi tekrar analım. "var böyle dönemler ve hiçbir şey inşaat ama hızlı bir şekilde çok anket baş bilmeniz gerekir barcelona futbol kalitesinde bir modeldir".

    takip edebildiğim kadarıyla galatasaray sözlük ailesinden birkaç yazar arkadaşımız uçurulmuş. gidenin arkasından uzun uzun konuşmaya gerek yok. onlardan bazılarının uçurulmasına sevinmemden ziyade uçurulmayı çoktan hak ettiklerini düşünüyordum zaten. aramıza yeni katılan yazar arkadaşlar da olmuş, onlara da hoş geldiniz diyorum.

    saygılar.
  • 9958
    normal şartlarda sabah kalkıp girdiğim sözlüğe aksiliklerden sebep akşam saatlerinde girdim. yazar olduğumu görmemle çıkmam bir oldu. medeniyetten uzak en uygun mağaraya sığınıp, olanları bir bir düşünüp, uzaklara bakıp bakıp anca sindirebildim bu ulvi görevi. çok heyecanlıyım. bunu yazmak için geldim, tekrar geri dönecem inime :( korkuyorum sözlük.

    aralarında bulunmaktan gurur duyduğum, çok sevdiğim sözlük.
  • 9959
    yaklaşık 2 yıl kapıda ve 9 ay eşikte bekleme sonucunda yazarı olabildiğim platform. diğer sözlüklerden, taraftar sitelerinden en büyük farklı "gerçekten kaliteli" oluşu ve bunu sürdürmeye olan inadıdır. bunca yıllık yazarlık geçmişimde çaylak entrylerini doldururkenki kadar gerildiğimi hatırlamıyorum. "bu yazdığım galatasarayla ilgili midir, kırk yıllık başlıklara/futbolculara geçmişe dönük yazılar yazmam doğru mu, bu yazdığım bayat bir fikir gereksiz bir entry midir" diye diye 20 yazıyı tamamlayıp aranıza katılabildim.

    velhasıl hoşbuldum. allah utandırmasın. hiçbirimizi.
  • 9961
    bir takim yazarlar gercekten midemi bulandirdi bugun. takimin baskili oynadigi 2 ekim 2016 galatasaray antalyaspor maçı'nda yenen sanssiz bir golu cikarmak zaman alirken ne riekerink, ne tolga cigerci, ne sneijder birakmamistir. elestirmek baska firsatcilik baska seydir kardesim. haftalardir takir takir top oynayan ve oynatan bu isimleri bir devre sanssizlik yasandi diye harciyorsan bu gercekten mide bulandirir.
  • 9962
    bugün * içindeki bir takım yazarlar nedeniyle beni hayal kırıklığına uğratan sözlük.

    bugün sözlüğümüzde jan olde riekerink hocamıza karşı resmen terbiyesizlik yapıldı.

    jor hocamın takıma katkıları ortada, en azından taraftarın istemediği bir çok oyuncu ile yollarını ayırdı, takıma kattığı oyuncuların performansı ortada.

    hemen bir ayda real madrid seviyesine mi gelelim, ne bekliyorsunuz.
    yani ne sabırsız, ne vefasız tipler var, aklım almıyor.

    ama bu tip adamların burada barınmaması için herkes elinden geleni yapar merak etmeyin, yedirmeyiz öyle kolay kolay.
  • 9963
    harika bir geri dönüşle kazandığınız maçı bile burnunuzdan getirecek yazarlara sahiptir. gerçekten bu yazarlar yüzünden şu galibiyete ağız tadıyla sevinemiyorum. bu işe bir çözüm bulunmalı ama nasıl? sanırım kendi adıma maç saatleri sözlüğe girmeyerek önlem alacağım.

    maç günü alenen başka yazarlara hakaret içerikli entryler yazan yazarlar gördüm bugün. diyecek bir şey yok.
  • 9965
    riekerink hakkında herkes olumlu yazacak diye bir kaide yok. farklı düşünenler sözlükte yer alabilecektir. fakat kadroyu sneijder kuruyor, orhan atik & ayhan değişiklikleri yapıyor tarzı malum medya gibi yorumlar bu sözlükte yapılmamalıdır. burası galatasaraylıların olduğu bir ortam, böyle yorumlar bazı organizasyonlara su taşımaktan başka birşey değildir.
  • 9969
    bazı yazarların tek seslilik istediği platform. zeka seviyeleriyle dalga geçtiğimiz antu'da bile herkes her şeyi eleştirebilirken burada riekerink, sneijder vs. çeşitli tabular varsa kendimizi sorgulamamız gerek. sanki biz istemiyor muyuz sneijder her maç gol atsın asist yapsın, riekerink muhteşem bir hocaya dönüşüp yıllarca bizi çalıştırsın? tek galatasaraylı siz misiniz kardeşim? iyi giden takımı neden eleştiriyormuşuz... o zaman selçuk ve sabri'yi de eleştirmeyelim? onları hep bir ağızdan eleştirip mastürbasyon yaparken iyi, hocayı veya sneijder'i eleştirince mi kötü? böyle mi gelişecek bu takım? riekerink'i hepimiz çok seviyoruz, ben de seviyorum ama beyler, jorlar, imaparajorlar derken adamı stratosfere yükseltiyorsunuz. sonra düşüşü de bir o kadar sert oluyor. prandelli'yi hatırlayın... o zamanlar yazar filan değildim ama burayı takip ediyordum. prandelli doğru tercih mi? diye anket yapıldı ve yüzde 90'ın üzerinde evet yanıtı aldı bu sözlükte. herkese sağa sola tüm zaferler gökyüzüne yazmaya başladı. sonra ne oldu peki? o zaman da prandelli'yi eleştirenler linç ediliyordu, sonra bir de baktık ki o linççi tayfa prandelli'yi linç etmeye başlamış. kısacası sabit fikirli olmayın. riekerink'in çok çok iyi yaptığı işler var, yazmama gerek yok zaten herkes bahsediyor bu mecrada sayfalarca... lakin eksik olduğu konuları da belirtelim. siz belirtmezseniz birileri belirtir arkadaş. sabri denen cismi halen niye oynatıyor ya da daha geçen hafta bjk'ye elleriyle maçı veren chedjou neden kesik yemiyor? sneijder ve selçuk kamyon kadar yavaşken neden yerlerine adam denemiyor? koca takımın tek oyun planı bruma'ya topu atmak olabilir mi ya? bunları söylemeyelim, pollyanna gibi her boka sevinelim mi şimdi?

    bir de bazı arkadaşlar kendini dev aynasında görmekten vazgeçsin. burada takımı eleştiriyoruz diye takımı sabote ediyormuşuz... sanki riekerink her gece yatmadan önce açıp burayı okuyor... her şeyi bu kadar ciddiye almaktan vazgeçin.
  • 9970
    nerde kendinden çok emin bir şekilde sanki ondan başka doğru olamazmış gibi bir yorum varsa orda üzülerek söylüyorum ki son 2-3 nesilin entry'leri var. üşenmeyip bakıyorum hep aynı şey. mesela 2 ekim 2016 galatasaray antalyaspor maçı hakkında sneijder başlığında 2 olumsuz entry var, girip baksam %100 son nesiller. maalesef yazar kalitesi düşüyor. tabi ki farklı görüşler olacak ama kişisel görüşlerle objektif gerçekleri karıştırmamak lazım. bazen öyle entry'ler görüyorum ben kesinlikle farklı düşünüyorum ama beyim öyle bir yazmış ki sanki hayatın anlamını çözmüş. diyeceğim o ki daha yumuşak, daha düşünerek entry yazın dostlar.
  • 9972
    fikir beyan etme kabiliyetini dusunce ozgurlugu kisvesi altinda en absurd ve agir sekilde deneyimlemek isteyenlerin anlamasi gereken bir sey var. kimsenin farkli dusuncelere karsi ciktigi yok magdurculuk oynamayin. fikirlerinizi mutlak birer sonucmuscasina paylasirken kullandiginiz sert mizac, sosyal iletisim gerektiren her yerde basiniza sorun acar. ustelik elestiri tanimli fikir beyanlarinin "ben demistimcili" zaman dilimlerinde ortaya cikmasi artniyet gostergesidir.
  • 9975
    performansına bakmaksızın istediğine sallamayı, yenilen bir gol sonucu takımdaki en iyiden en kötüye herkesi asıp kesmeyi, takımın hocasına terbiyesizlikte bulunmayı, hatta ve hatta galatasaray'ın maç kazanmasından rahatsızlık duymayı düşünce özgürlüğü çatısı altında bize yedirmeye çalışanları gösteren sözlüktür. takımda geçen senede olmayan dayanışma ve beraberlik var bu sene. bu taraftarlar yönetimin dangalaklıklarına bile göz yumdu,kenetlendik. çıkıp bunu bozmak istiyorsanız burası yeri değil arkadaşlar. hele hele düşünce özgürlüğü diye kimse yutturamazsınız. millete nefret kusuyorsunuz be bu mu düşünce özgürlüğünüz. *
App Store'dan indirin Google Play'den alın