en çok yanlış anlaşıldığım konu. bu okulun eğitimine eğitmenine mezununa öğrencisine karşı büyük bir saygı duyuyorum. her ne kadar konunun uzmanı olmasamda ülkemizin belki de lise düzeyinde en iyi eğitim veren kurumu. ama diğer milyonlarca galatasaraylı gibi konunun eğitim kısmıyla ilgili değil
spor kulübüyle ilgili olan ilişkisi ilgilendiriyor. evet bazılarına göre bu ülke demokrasi ile büyük bir atılım yapamamış olabilir, ama bu aristokrasinin en iyi yönetim şekli olduğu anlamına gelmez. kabaca dünyanın en çok taraftarına sahip kulüplerinden birinin
mezunlar derneği şeklinde çok azınlık bir grup tarafından yönetilmesinin spor kulübüne hiçbir faydası olmamakla birlikte, çoktan atması gereken atılımları da atmasına manidar olmakta. ayrıca burada
liseci kavramından da bahsetmemiz gerekmekte. kimdir bunlar? her ne olursa olsun galatasaray spor kulübü içerisinde sonuna kadar galatasaray lisesi mezunlarının haklarını korumak için orda olanlar. onlar sadece ve sadece bir zümrenin haklarını korumak adına spor kulübü içerisinde hareket etmektedirler. yönetimsel anlamda bu farklı amaç ve istek, pek tabi ki amacı galatasaray spor kulübünü en tepelere çıkarmak olanlarla çatışmaktadır.
esasen konu; "galatasaray kongresinde galatasaray spor kulübünün başarısı için ne yapabiliriz mi sorulacak, yoksa kimileri tarafından bu kulübü nasıl elimizde tutarız mı?"
kongre içerisinde birçok fenerli beşiktaşlı var, ve onlar galatasarayın geleceğine ya karar veriyor, yada karar verecek mekanizmanın parçası, zaten bizim gördüğümüz gibi görmüyor feneri beşiktaşı, galatasaray hepsinin üstünde bir çatı. bu kısımları bazı arkadaşlar tam anlamayabilir, çok normal herkes herşeyi anlayacak diye de bir kaide yok çünkü adam hala tevfik fikret diyor. kimseyi suçladığım anlaşılmasın, kim olsa aa ben fenerliyim diye önündeki olanakları reddetmez. ilginç olan bir kısım da dünyada örneği olmayan bu sistem sayesinde birçok şeye sahip olunulmuş gibi gösterilmesi. bunu yazan sonra gidiyor fenerli kafası diye birşey yazıyor, hiç mi farkımız yok bizim onlardan? sonuçta örnekler mevcut barcelonanın bayern munichin taraftarlarca nasıl yönetildikleri ortada. hadi aynısı da olmasın sonuçta
burası türkiye yok öle, ama en azından kulüp gelir açısından ve daha geniş bir perspektifle yönetilmesi açısından bazı adımların atılması lazım.