• 22276
    oyunu geçen seneye nazaran geriye giden canımızın içi, sebep aslında belli, ölümcül sağ taraf 3'lümüz bir arada oynayamıyor. belhanda-soso-mariano, hem form hem de sakatlık durumları düzelince durum değişebilir. diğer yandan aynı sistemde kurulmaya çalışılan sol kanat da son maç hariç aynı anda sahada olamadılar, seri-babel-nagatomo. hatta bu maçta seri sola yakın bile oynayamadı, biraz dağınık bir kurgudaydık. bu 6 oyuncu ve zaman zaman kurguya dahil edecekleri forvet ile birlikte 7 li bir atak oyunumuz olacak. hangi taraftan atak yapıyorsak, diğer tarafın beki mutlaka arka direk koşusu yapıyor ve yine ters taraf 3lüsünün diğer 2 oyuncusu da biri ceza sahası içi diğeri ceza sahası çizgisi koşusu yapıyor. bu sistemi 2. maçta anlar gibi oldum. iş bana kalsaydı replika kanatlardansa, daha önceki senelerdeki gibi kanatlardan birini roket-adam kapasitesinde birine bırakırdım ve ona ters top attırırdım lakin hem bana kalmadı hem de oyuncu profili öyle kurgulanmadı. burada nzonzi'nin yaklaşımı önemli olacak, eminim fatih terim kendisinden ileri çıkmasını talep edecek ancak o ne kadar yapacak ya da yapabilecek zaman gösterecek. burada ilginç ama bu maçta da 2-3 sefer denk geldi, bu hamleleri nzonzi stoperde kalıp luyindama'yı süpriz koşu yaparken de deneyeceğiz gibi görünüyor.

    geçen seneden farklı bir takım olacağız, iyi mi olacak kötü mü olacak ben kestiremiyorum. herhalde iyi olacak ki zilyorlarca lira alan teknik heyet bu yönde bir değişim kararı vermiş.
  • 22277
    bir kac senedir en buyuk sporunu sorunu temposuzluktur. su konyaspor macinin ikinci yarisinin ilk 15 dakikalik bolumunu daha uzun zamana yaymalidir. ilk yarilar hep heba olmaktadir yan ve geri paslarla. topun kontrolu bizde gozuksede statik duran adamlar sayesinde hic pozisyon yaratmamaktadir. ayrica rakip savunmalari acacak bir duran top organizasyonu, bir kornerde olmayinca isimiz sansa kaliyor.
  • 22278
    çok basit bir şey yazacagım takımla ilgili ve bu benim en tahammul edemediğim şey sanırım. bunlar koşmuyor hiç amk ya. ulan, man cityler, atletico madridler, juve'ler de ki adamlar 100 milyonluk adamlar, sahada it gibi koşuyor. sterling, de bruyne, salah, keane, son gibi adamlar takım savunması için delice koşarken bizim takımımızın oyuncuları sabit bir şekilde pozisyon almaya çalışıyorlar. lan koşsanıza biraz. milyarlık adamlar koşmasa da olur kaliteleri belli, oyun içinde yapacakları belli ve buna rağmen sağı solu ısırıyor adamlar. madem kaliten düşük madem potansiyelin belli, bari koşarak saldırarak kapat eksiklerini. umarım bu sene de şampiyonlar liginin en az koşan takımı olmayız. zaten şu anda şampiyonlar ligini düşünmek cidden çok ürkütücü geliyor.
  • 22280
    puan kaybından çok bizi oynadığımız oyun üzüyor. bu takım bir buçuk senedir fatih hocayla çalışıyor ve 2 şampiyonluk yaşadı. üstelik orta saha ikilisi olan seri ve nzonzi kağıt üstünde fernando ve ndiaye'den daha iyi futbolcular. sahaya bakıyoruz yine aynı kısır futbol. belli bir hücum planı yok. doğaçlama oynayan bir takım görüyoruz. iyi oynadığımız maçların çoğu da iç saha maçlarımız. zaten bu 2 şampiyonluk iç saha performansımızla geldi. deplasman desen yokları oynuyoruz. geçen seneki şampiyonlar ligi grubundan çıkamayan takım bu sene zor kura çekerse bu futbolla ne yapar. çok mutsuz ve ümitsizim sözlük. umarım erken gelen puan kayıpları bizim için hayırlı olur.
  • 22282
    dün maçı arenada izledim. olabildiğince topsuz oyunlara da dikkatli takip etmeye çalıştım yani o anda tahminimce tv kamerasına yansımayan bölümlere. özellikle toplu oyunda çok eleştirilen babel ve seriyi, işin topsuz oyun kısmında beğendim. özellikle seri çok pas hatası yaptı ama topsuz oyunda alan kapatması ve top konyasporda iken presi etkiliydi. bence takıma ısınınca çok farklı bir seri izleyeceğiz. babelde özellikle ilk yarıda sağ kanattan ataklarda 2. forvet rolüne büründü ve koşuları ile savunmadan kendisini ekarte etmesi, ayrıca defansa yardımı da beklediğimden iyiydi. takımda diğer beğendiğim topçular adem, luyindama, nzonzi ve 60 tan sonra fiziken oyundan düşmesine rağmen feghouliydi. muslera, donk ve mariano vasattı, görevlerini yaptılar. emre mor hala hazır değil, bence hamle oyuncusu olarak kullansak daha fazla katkı alırız. gelelim zurnanın zırt dediği noktaya. genel olarak çalışkandı denilen diagnenin ben hiçbir çalışkanlığını göremedim. forvet oyuncusu kanattan gelen ortalarda kendini boşa çıkartmaya çalışır, ön diğere arka direğe koşular yapar ama diagne yerinde beklemekten başka hiçbir şey yapmıyor. ayrıca oyun içerisinde de sürekli ofsaytta bekliyor, bazen takım hızlı oynayacakken sırf bu sebepten yan pas yapmak zorunda kalıyor. ikinci nokta nagatomo. kendisine teşekkür edip yolları ayırmalıyız. babel kendisinden savunmada daha etkiliydi. çabaladı ama artık bazı şeyleri yapamadığı ve kendisinin takımı kaldıramayacağı belli. son olarak genel kanıyla aynı fikirde olarak selçuk bu takımda abilik yapsın, pasta yedirsin ama sahaya adımını atmasın. ben toparlanacağımızı ve yine şampiyon olacağımızı düşünüyorum. ama bu eksikler bu hafta giderilmeli.
  • 22283
    2019-2020 sezonu şampiyon olacak takımdır. henüz 2. hafta şampiyonluk gitti bittik diye ağlayanlar geçen sezon* yine kaybedilen maçlardan sonra şampiyonluk gitti diye ağlayanlardı. biz burada hep inandık. bu sene yine olacağız. merkez orta sahamız değişti bu sezon. henüz tam oturmadı takım. 2. haftadan ilk hafta gazişehir'i ikinci hafta ise çok kötü oynadığı ve başakşehir'in maçı hediye ettiği fenerbahçe'yi şampiyon ilan edenler ne galatasaray'ı ne de fatih terim'i tanımamış. galatasaray pes etmez hele sezonun henüz başında. kadromuz kaliteli. oyunumuzu 1 tık ileri taşıyıp kupaya uzanacağız yine. inanmayanlar, pes edenler az ötede ağlasın.
  • 22284
    4 veya diagne'nin ayrılma durumuna göre 5 transfer daha yapması gereken takım. taylan ve mehmet'i ben elzem olarak görüyorum, selçuk'un adını bile duymak istemiyorum ve bu 2 arkadaşımız seri ve nzonzi'nin yerinde oynasa çok fazla sırıtmayacaklardır. dinamik orta saha oyuncularına ihtiyacımız var... atalay'ı da belhanda'nın yedeği olarak kullanmamız lazım!

    hocamızın da dediği gibi yedek bir yerli stopere ihtiyacımız var. ben isimlere pek hakim değilim fakat ahmet gürleyen, görkem can gibi isimler alınabilir gibi duruyor ama işin ehli olduğumu söyleyemem. her halükarda buraya bir türk stoper şart, ışık kaan umarım bir sürpriz yapmayı başarabilir.

    ve tabii ki falcao(!) falcao işinin bir an önce çözülmesi lazım, falcao gelecekse onun yedeği diagne olacak sanırım, bence durumu itibariyle-dün diagne bence çok istekliydi.- gitmesi gerekiyor ve falcao'ya da yedek olarak bir oyuncu almamız gerekecek. sobolev ismi dolanıyor, umarım o da olur.

    mariano ve nagatomo'nun da değişmesini çok isterim fakat hocamız nedense bu 2 arkadaşımızı da çok tutuyor... dalbert ve guga ikilisini isterdim açıkcası ama olmayacak dua'ya amin demememiz gerekiyor zannımca! takımımız oldukça yaşlı ve beklerimizin dinamik,genç olması gerekiyor ama nerde...

    çok şansa ihtiyacımız var çok... plansız olursan sonun böyle olur, yönetimimiz neredeyse her konuda iyi diyebilirim ama maalesef transfer konusunda çok kötüler. abdürrahim albayrak lütfen transfer işiyle sen ilgilenme abicim, lütfen...
  • 22285
    hem idari anlamda hem teknik anlamda amatörce yönetilen takım.

    perşembe günü şampiyonlar liginde kuralar çekiliyor , bir yönetici çıkıp da açıklama yapmadı. gelecek planımız nedir ? önümüzdeki 10 yılla ilgili bir projemiz var mı ? altyapıya yatırım yapıyor muyuz ? bu rezalet zeminin hali nedir ? ben her tv'yi açtığımda falcao'dan sorumlu yönetici abdürrahim albayrak'ın yüzünü görmek zorunda mıyım ? bu kulübün başka yöneticisi yok mudur ?

    tüküreyim falcao'nuza yeter be kardeşim ! 3 aydır kulübün tüm gündemi falcao. ne alabiliyorsunuz ne satabiliyorsunuz . 2 senedir şampiyon oluyoruz , şl gelirimiz var ama halen borcumuz var halen paramız yok. senelerdir aynı hikaye be.

    dursun özbek'le başlayan karanlık süreçten sonra ben takımdan çok soğudum. vasatlığın , pespayeliğin prim yaptığı , ipsiz sapsız cumhuriyet düşmanı taraftar gruplarının söz hakkı olduğu korkunç bir dönemin içindeyiz. iğrenme aşamasına geldim. buraya yazmak da içimden gelmiyor artık. biatcı , sağlıklı düşünemeyen yazar dolmuş güzelim sözlük.

    cidden bu çoğrafya kaderimizmiş. sosyal hayatımızda, iş hayatımızda yeterince çile çekiyorum ,çekiyoruz . haliyle eve döndüğümde kafa dağıtmak için galatasaray'a sarılıyorum , sözlüğe bakıyorum. fakat o meşhur büyük resme bakınca dehşete düşüyorum. kulüpte ,sözlükte futboldan başka her şey konuşuluyor. ali koç'a sallayalım , protesto edelim , koç ürünleri almayalım , tüm fenerlilerin evine çarpı işareti koyalım ,fikret'i gıdıklayalım ,hakemler beşiktaş'ı kolluyor , birlik olalım. falcao geldi mi ? berberi ok verdi mi ?
    oynadığımız futbol gibi bıdıbıdı bıdıdı öf be!

    kısacası , ada ben ayrılmak istiyorum :(
    premier ligin top 6 takımlarının hepsini destekleyen konformist bir yaşam sürmek istiyorum. liverpool sözlük filan kurarsanız haberim olsun :(
  • 22286
    2019 2020 sezonunu ilk 2 haftasında galibiyet alamamamızın sebebi sadece taktiksel değil kesinlikle.

    bireysel yetenek olarak ligin çok üstünde bir kadromuz olmasına rağmen inanılmaz basit hatalar ve yaratıcılık eksikliği olduğunu görüyoruz.

    babel sözlükte çok beğeniliyor ancak ben kendisini şu ana kadarki performans ile çok hantal buluyorum. geçen sene henryi kullandığımız gibi kendisini kullanmaya çalışıyoruz ancak kendisi aynı seviyelerde performans vermiyor. ek olarak takım pas organizasyonlarına da fayda sağlamıyor.

    seri şuana kadar ki bence takımın en büyük hayal kırıklığı. arada yaptıkları ile kalitesini gösteriyor ama komple performansı an itibariyle çok düşük, hem defansif hem ofansif anlamda. ancak dediğim gibi ışık görünüyor kendisinde. 1 ay içerisinde takımın en iyisi olma potansiyeline sahip.

    emre mor, izleyene keyif veriyor. ancak bal yapmayan arı. 25 ağustos 2019 galatasaray konyaspor maçında ilk 11 başladı, neredeyse ayağına gelen her topu kaybetti. kendisi kesinlikle inanılmaz katkı verecektir ancak an itibariyle öğrenmesi gereken çol şey olduğu görülüyor.

    diagne, hayalet gibi. özgüven kaybı yaşadığı çok belli. top kendisine doğru gelmiyorsa kesinlikle topa hareketlenmiyor. kendisine bir fatih terim dokunuşu gerek.

    sonuç olarak, taktiksel olarak da iyi değiliz. ancak bireysel yetenek olarak ligdeki her maçı kazanabilecek kuvvetteyiz. performans düşüklüğü şimdiye kadar ikinci seçeneği ortadan kaldırdı.

    umarım hem takım olarak hem bireysel olarak daha iyi olacağımız günler gelecek.
  • 22288
    2019-2020 sezonu evinde oynadıgı konyaspor macından sonra oyuncu portfoyu ve taktik acıdan degerlendirirsek
    - kale: muslera ve okan ile ligin en iyi kaleci ikilisine sahip oldugunu soyleyebiliriz. gecen yıllara gore de iyi durumda

    -stoper: marcao ve lyuindama ile iyi bir tandemi var fakat yedegi yok. avrupa seviyesinde degil fakat rakiplerinden biraz onde. gecen yılla aynı seviyede

    -bekler: linnes, emre, nagatomo, mariano avrupa gore cok kotu, lige gore performans olarak rakiplerle aynı seviyede, gecen yıla gore yaslandıları dusunulunce gerideler.

    -orta saha: nzonzi -seri- belhanda nzonzi ve belhanda ligin pozisyonlarında en iyileri ama seri su ana kadar hic iyi durumda degil rakiplere gore yine de kalburustu bir ekip fakat yedekleri yine yok. en avrupa seviyesindeki alan bu alan sanırım. ama serinin durumu kritik. gecen yıla gore nzonzi fernandoyu aratmaz ama begenilmeyen ndiaye su an seriden cok onde gibi gozukuyor umarım degisir. an itibari ile gecen seneden iyi degil ama kotu demek icin de erken
    -kanat: emre mor ve babel geldi, onyekuru gitti. onyekuru net olarak babelden cok daha iyi bir oyuncu aynı zamanda oynadıgımız futbola daha uygun idi. emrenin yetenegi ortada ama fayda saglar saglamaz cok muamma. yine de rakiplerde geride olmadıgımız ama gecen yıldan geride oldugumuz bir pozisyon
    -forvet: ben hic haz etmesemde mitroglu gitti gelen yok. bir de elimizle diagneyi de yerin dibine soktuk. gecen yıldan da rakiplerden de kotu durumdayız bu pozisyonda

    ozet olarak gecen yıldan daha zayıf bir kadromuz var gibi gozukuyor rakiplerle de arada fark yok hatta belli noktalarda gerideyiz. bu durumda taktiksel acıdan bir ustunluk kurmak gerekir ama ortada bir taktigimiz var gibi de gozukmuyor. en azından varsa da bundan oyuncuların haberi yok sanırım. ayrıca fatih terim ve yonetim arasında bir sıkıntı oldugu acıklamalarıdnan belli gecen yıl da benzeri konusmalar olmustu. eger isler iyi gitmezse hem yonetim hem fatih terimin ayrılabilir ki o zaten yine 2 senelik bir cokus donemi olur.

    su an konsatre olup eldeki ile ligi idare etmek gerekiyor gibi. bunu saglayacak kadro var ama sampiyonlar liginden beklentiye girmek ligi de kaybetmemize sebep olur gibi gozukuyor.

    bu sene sampiyonluk an itibari ile konusmak cok erken olsa da kolay olur gibi durmuyor. ilk iki mant
  • 22289
    6. haftadan sonra bu sene nerelerde bitireceğimizi dillendirebileceğimiz takımımız. hoca takımın yüklemesini şampiyonlar liginde zirvede başlayacak şekilde ayarlamıştır muhtemelen. fenerbahçe maçına kadar en az kayıp ve fenerbahçe karşısında alacağımız bir galibiyet ile az bir hasar ile ligin ilk düzlüğünü geçeriz. aksini düşünmek istemiyorum. aksi ciddi canımızı sıkar.
  • 22290
    25 ağustos 2019 galatasaray konyaspor maçında oynan futbol ile rakiplerine biz bu ligde her takımı ezeriz demiştir. özellikle 11'e 11 oynanan bölümde geçen sezonki maçların aksine daha dinamik, rakip yarı sahada top yapan ve oyunun yönünü önceki sezona göre sahada daha çok değiştiren bir takım vardı. bugün lige fırtına gibi girdiğini söylediğimiz fenerbahçe'nin gazişehir'e karşı oynayabildiği oyunu, bu takım hazır olmamasına rağmen konyaspor'a karşı oynadı. özellikle nzonzi sahada olduğu sürece orta saha üstünlüğünü bu ligde hiç bir takım galatasaray'dan alamaz.
  • 22293
    sular sözlükte biraz dinmiş gibi görünüyor o yüzden yazayım dedim. öncelikle ben cidden futbol cahili bir insanım, iyi oyun ile kötü oyun arasındaki farkı cidden anlayamıyorum. bunu da ironi yapmak için söylemiyorum. aynı zamanda pollyanna'nın da kayıp kardeşiyimdir. bütün olaylara çogu zaman olduğundan daha iyi bakarım. biraz çocukluğumdan dolayı olaylara olması gerektiğinden daha pozitif bakmayı ögrendim. dediğim gibi iyi oyun-kötü oyun ayrımını yapamam, bazen de yapmak istemem. mesela ne kadar iyi oynarsa oynasın kel'in city'sinin iyi oynadığını kabul etmem.
    25 ağustos 2019 galatasaray konyaspor maçında ben doğrusunu söylemek gerekirse fena oynamadığımızı düşünüyorum. 70 dakika kadar rakip yarı sahadaydık. baskıyı kurduk. işi buraya getirdiğimiz her maça ben olumlu gözle bakarım çünkü bundan sonra sizin işiniz rakibi hataya zorlamak. hata yapmayan bir defansa karşı gol atma ihtimali her zaman sıfırdır. siz ne kadar baskılı oynarsanız, rakibin hata yapma olasılığı o kadar artar.
    sevin ya da sevmeyin, ki sanıyorum hiçbirimiz sevmiyoruz, aykut kocaman bu defansı hatasıza yakın oynatmada süper lig'in en başarılı ismi. zaten kendisine karşı oynadığımız son beş maçta hep beraberlik aldık diye hatırlıyorum. bulduğumuz her şut imkanı bir defansif hatadır aslında. oyunculara ayrı ayrı baktığımızda seri'nin kırmızısı, selçuk'un da selçuk luğu dışında kötü oynayan bir oyuncumuz yoktu bence. biraz şansız bir gol yiyerek puan kaybettik. olabilir, futbolda olmayan şey değil bu.
    dediğim gibi bana göre kötü oynamadık, çok iyi de oynamadık.
    zaten benim sıkıntım bu değil, sıkıntı taraftar olarak iki maç üst üste puan kaybettik diye lige havlu attığımızı düşünenlerin olması. işte ben buna dayanamıyorum, bu vazgeçmişliye, pes etmeye dayanamıyorum. hayır lig lideri fenerbahçe çok mu iyi oynuyor, iddia ediyorum hemen yarın maç oynasak kazanan tarat biz oluruz. doğrusu sözlüğün her puan kaybından sonra bittik, perişanız durumlarını görmekten sıkıldım. bunun kasıtlı yapıldığını söylemek istemiyorum fakat bazı yazar profilleri maçtan maça yazıyor. bu yazıları da sadece kaybetiğimiz maçlardan sonra yazıyorlar. belki tarzı öyledir bu yazarların bilmiyorum. eleştiri entry'leri ile bu entry'ler birbirinden çok daha değişikler. birbirine karıştırmayalım, yanlış anlaşılmasın.

    on'lamak, off'lamak katılıp,katılmamak konusunda tabii ki her zaman ki gibi serbestsiniz. futbol benim her ne kadar en çok entryimi yazdığım spor da olsa, bir binicilik, bir snooker, bir tennis kadar tespit yapabildiğim bir spor değil. son olarak kötü ingilizce bir espri yapayım
    why cant a pirate finish the alphabet
    he would be lost in c.
  • 22294
    2018 - 2109 süper lig sezonu öncesi ilk on biri:

    muslera - sezon başı kampı yapmadı.
    mariano - fiziksel anlamda bitik.
    luyindama: sezon başı kampı yapmadı.
    marcao - yazdan epey kilo alarak dönmüş.
    nzonzi - sezon başı kampı yapmadı.
    seri - sezon başı kampı yapmadı.
    belhanda - sezon başı kampı yapmadı.
    feghouli - sezon başı kampı yapmadı.
    diagne - sezon başı kampı yapmadı.

    mariano ve marcao' yu ayrı tutarak takımın birbirinden bu kadar kopuk olması ve fiziksel anlamda istenilen seviyede olamaması çok da anormal gelmiyor. kötü oynamakla beraber, lig başlangıcı için de biraz şanssız bir fikstüre denk geldik.
  • 22295
    kondisyoner alberto bartali'nin avusturya dağlarında vermiş olduğu askeri eğitimin bedelli eğitimi olduğunu ilk iki hafta maçlarında gördük. takımın genel iskeleti değişmedi desek de 1.bölgemizden rakip bölgeye geçişi sağlayan ana oyuncu fernando'nun eksikliği bariz hissediliyor bu da hücum varyasyonlarının yetersiz olmasına sebep oluyor.

    zaten iki senede takımımız gümbür gümbür top oynayıp maçlar kazanmadı. 34 haftanın 7-8 haftası ancak bu tarz baskılı oyun oynanmıştır haliyle şu an takıma yeni katılan oyuncuların özellikle yeni orta saha kurgusunu oluşturacak seri-nzonzi ikilisinin ülkeye, lige, takıma alışmasından sonra geçmiş senelerdeki futbolu yakın zaman da görürüz. ancak yine de yaz kampının iyi geçmediğini, fizik olarak babell hariç çoğu oyuncunun iyi durumda olmadığını ve galatasaray yeni kurulan orta saha, kanat bölgelerinde ne oynayacak, set hücumları nasıl yapılacak, kapalı savunmaya karşı planımız ne olacak sorularının net cevabı olmadığını düşünüyorum.

    takımı negatif etkileyen en önemli unsurlardan biride yaklaşık 2 aydır süren falcao meselesi. ismen bu denli büyük bir oyuncunun taraftarları düşürdüğü duruma bakarsak, onlarla takım arkadaşlığı yapacak oyunculara sirayet etmeme durumu olamazdı. kaldı ki bu adam galatasaray hesaplarının paylaşımına yorum atıyorsa. zaten donk'un malum yorumu herkesin aklındadır. ''gel bir hafta sonra lig başlıyor'' donk burada günah keçisi tabii ki değil ancak bu transfer öyle bir hal aldı ki futbolcular falcao'nun gelmesine odaklanmış, o gelmeden lig başlamayacakmış izlenimi veriyor. e bunun da baş sorumlusu maalesef yönetimdir.

    umuyorum ki bu hafta falcao ve son basın toplantısın da hocamın belirttiği bölgelerin transferine son nokta 2 eylüle kalmadan konulur ve cuma gün ki kayseri deplasmanın da takım galibiyet alarak milli maç arasına moralli girer ve tekrar şampiyonluk ateşini yakarız.
  • 22296
    dayaniklilik artirma ve kamp antrenmanlarinin etkisi oldukca abartilan takimdir. avrupa'da yiginla sampiyonlar takimi bizim askeri egitim diye abarttigimiz egitimlerin cok daha agirini shanghai veya malezya gibi nemin yuksek oldugu yerlerde yapip ust duzey turnuvalar oynayip sonra da liglerinin ilk haftalarina gumbur gumbur girmistir. ama bizim millete sorarsan su anki geberik goruntunun tek sebebi sporcularimizin tepelerde ve kumlarda deparlari.
  • 22298
    topu geri kazanma konusunda sıkıntıları olan futbol takımımız;

    2 yıldır en bariz görünen sıkıntımız budur bence. oyun sistemimizde en önden kademeli olarak arkaya yardım maalesef bir türlü sağlıklı yapılamıyor. rakiplere çok fazla boş ve geniş alanlar bırakıyoruz. hızlı oynayan rakipler sürekli stoperlerimiz ile burun buruna geliyorlar. denizlispor deplasmanında jimmy, diagne, babel yeterli savunma katkısı yapmadılar. seri de rakibi karşılama ve bozma yönünde çok zayıf kaldı. denizlispor presimizi rahatlıkla kırdı, geri dönüşlerde de çok ağır kaldık. haliyle fatura marcao'ya patladı.

    ralf rangnick, bir takımın gol bulma olasılığının topu kaptıktan sonraki on saniye içinde, topu geri kazanma olasılığının ise topu kaybettikten sonraki sekiz saniye içinde maksimuma çıktığını söyler. yine guardiolanın yardımcısı demenec torrent city'de başarısız geçen ilk yılın ardından sezon başı 2 ay boyunca takımla topu geri kazanma üstüne çalıştıklarını açıklamıştı. torrent: "ingiltere'deki ilk sezonumuzda barcelona ve bayern yıllarından daha fazla gol yemiştik. bu konu üzerine mesai harcadık ve oyun planlarımızda ufak değişiklikler yaptık. pep için topu geri kazanma süresi çok önemli. onun oyun sisteminde beş saniye içerisinde topu geri kazanamıyorsanız faul yapmalısınız. geçtiğimiz sezonun ilk iki ayını topu geri kazanma antrenmanlarına konsantre olarak geçirdik."

    zannedersem geçen yıl topu geri kazanma süremiz 9,5 saniye idi. bir önceki yıl (2017-2018 sezonu) bu rakam 9,2 saniye imiş. şampiyon olduğumuz bu iki yılda da topu geri kazanma süresi istatistiğinde ilk 3'de değildik. bu çok önemli bir eksiklik. hem topu çabuk kazanıp rakip savunmaları dengesiz yakalama şansımız azalıyor hem de süre uzadıkça topun peşinden geriye koştuğumuz için oyuncularımız daha çok yıpranıyor.
  • 22299
    orta sahadaki transfer hareketliliği, hücum ve savunma hattında ise afrika kupası sebebiyle sezona istediğimiz şekilde giremediğini düşündüğüm takımdır.

    ne yazık ki ilk iki haftadaki kırmızı kart cezaları da bu durumun cabası olacaktır. ancak son yıllarda hep aleyhimize işlemiş olan milli aranın bize ilaç gibi geleceği kanaatindeyim.

    cuma günü oynanacak olan kayserispor maçını bir şekilde galibiyetle kapatmamız halinde iki rakibimizin birbiriyle oynayacağı bu haftayı arkamıza yaslanarak izleyebileceğiz.

    akabinde ise hazır olmayan futbolcularımızın form tutması ve muhtemel yeni transferler ile ligin bizim adımıza gerçek açılışını kasımpaşa'ya karşı iç sahada yapabileceğiz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın