• 18926
    2017 - 2018 sezonunu şampiyon olarak bitirecek takımdır.

    malesef, (bkz: 9 nisan 2018 gençlerbirliği galatasaray maçı)nı kaybettik. bir hafta boyunca kritik diyerek, zor maç diyerek, korkarak geçirerek, söyleye söyleye en korktuğumuz durumu başımıza getirdik. bunun bir kırılma noktası olduğunu düşünüyorum.

    önümğzdeki maçı ligin bir haftalık lideri ile oynuruz ki bu maçtan en ufak endişem yok. bu sene iki maç hariç kaçırdığım iç sahaa maçı yok. o atmosferde galatasaray`ın puan kaybedeceğini düşünmüyorum.

    önümüzdeki maçı kazanıp liderliği alacağız.
    büyük bir kırılma yaşadığımız için artık deplasman maçlarında işin ciddiyetini kavramış, kaybedecek bir şeyi olmayan, tam konsantre saldıran bir galatasaray göreceğiz.

    beşiktaş ile oynadıktan sonra her şey rayına oturacaktır. zor ama keyifli bir ligin sonunda bu takım bu sene her türlü kirli oyuna rağmen, hazırda bekleyen akbabaları üst üste koyup şampiyon olacaktır.

    bem sizlerden ufak bir ricam içinizdeki ateşi söndürmeyin ümitsizliğe kapılmayın, önümüzdeki hafta aynı iştahla stadyuma koşturun imparatorun arkasında saf tutun ve takımımızı destekleyin. istanbuş dışında olan veya maça gelemeyen taraftarlarımızda enerjilerini korusunlar, aynı inanç aynı ruhla başakşehir maçında takımımıza güç versinler.

    maçlar oynanmadan kazanılmıyor, şampiyonlukta havadan düşmüyor en çok hakeden en çok isteyen biziz ve aynı şekilde isteyelim, destekleyelim, haketmeye devam edelim ve kazanalım.

    #hedef21

    sen şampiyon olacaksın

    allah kerim fatih terim
  • 18930
    9 nisan 2018 gençlerbirliği galatasaray maçındaki puan kaybıyla son kredisini de tüketmiştir. kısacası iç sahadaki büyük maçları kazanıp deplasman karnesine çeki düzen vermek zorundadır, bunu yaparsa da sezonu şampiyon tamamlayacaktır zaten. şu saatten sonra yapılması gereken önümüzdeki deplasmanlar için bu maçtan sağlam bir ders çıkarıp yola devam etmektir. haftaya sezonun en önemli maçına çıkacağız, ağlayıp sızlanarak harcayacak vaktimiz yok.
  • 18931
    2017-2018 sezonunda kazanamadığı maçları berabere bitirmektense kaybetmesi can sıkan takımdır.

    bjk bile son dakikalara mağlup girdiği kaç maçı berabere bitirdi ve bu şekilde ekstradan 3-4 puan topladı. bursa, içerdeki başakşehir maçları vs. 1-2 maçları daha vardı böyle.

    biz ise kasımpaşa da son dakikalarda yedik, ankara'da uzatmalarda yedik. yahu şöyle 2-3 maçı berabere bitirseydik bizim de ekstra 3 puanımız daha olurdu.

    bu şekilde tek akıllı oynadığımız yer kadıköy'dü ve büyük avantaj elde etmiştik ki artık kredimiz kalmadı zaten kafa kafaya geldik başak ve bjk ile.

    ayrıca hem hücumdaki hem de defanstaki duran top sıkıntısına ayrı ayrı sövüyorum.

    ek olarak, kalan deplasmanları için de hiç iyi sinyaller vermiyor. içerdeki büyük maçları alsak bile alanya ve akhisar deplasmanlarında ne yapacağımız tam bir muamma.
  • 18933
    onu bunu bilmem de bu maçtaki* ayıbını temizlemek için haftaya başakşehir'i sahaya gömmesi lazım. bu sene takımına en çok inanan, en çok destek veren, en çok kenetlenen taraftar galatasaray taraftarı ve bu taraftar gençler maçındaki hali hiç hak etmedi. bunu silmek için, sinerjiyi tekrar oluşturmak için başakşehir'i sahaya gömmeniz şart!
  • 18939
    en buyuk eksikliği macın sıkıstıgı anlarda macı acacak hareketlerde bulunacak oyuncusu olmamasıdır. nedir bunlar?
    1. çalımlarla adam eksiltebilme ozelliği
    2. kaleyi şutlarla tehdit etmek. beklenmedik bir anda gelecek bir sut gol olup macı da acabilir ya da takımı ayaga kaldırır rakibi de daha tedirgin eder. tedirgin insanların da hata yapma oranı artar.
  • 18940
    tudor'un yarattığı kadro slaven bilic beşiktaşı gibi. iç sahada cengaver, deplasmanlarda kedi. bunun nedeninin oyuncu grubu olduğunu düşünüyorum. takımda savaşçı, lider karakterli, oyunu diri tutacak kimse yok. biraz serdar aziz bu konuda iyi sayılabilir, onun da zaten savunmada maicon'un hatalarını kapatmaktan canı çıkıyor diyebiliriz. duygusal olarak çok kırılganız maalesef. seyirciyi arkasına aldığı zaman tozu dumana katabiliyor bu takım, ama takımın düştüğü anlarda takımı ateşleyecek, hem de yetenekli bir oyuncumuz yok. melo bu yüzden önemliydi, elmander, necati gibi adamların kıymeti bu noktada ortaya çıkıyordu, çünkü yetenekli olmalarının yanında ağır adamlardı bunlar.

    bu sene takım duygusal olarak halı saha takımı gibi. etkilere aşırı reaksiyon veriyorlar ya da çabuk pısıyorlar. bana göre bu durumu fatih terim'in tamamen çevirmesinin mümkünü yok bu sezon için. kör topal gideceğiz, transfer sezonunda da ligi ne durumda bitirdiysek ona göre bir politikayla ilerleriz kanaatindeyim.
  • 18941
    bu kadar gamsız adamı bir araya nasıl toplamışlar çok merak ediyorum. klişe olacak ama galatasaray her zaman türklerle daha başarılı oldu. bir takımda ve 11 de bu kadar yabancı olması anormal bir durum. ve tabi ki yabancı kuralı kalksın diye saçma bir şey söylemeyeceğim sadece gerçeklerden bahsedeceğim.

    9 nisan galatasaray gençlerbirliği maçında 60 dakika boyunca hiçbir şey yapmayan golü zorlamayan, içeri kat etmeyen verkaç denemeyen top sürmeyen, mıymıy oynayan, insiyatif almayan önü boşken sırf vurmak için topa vuran ve adama isabet ettiren belhanda'yı çok beğeniyordum. ama o oyundan çıkarken ki surat ifadesi gözümün önünden gitmiyor. uyuyamadım, sabah bile gözümün önüne ilk o an geldi. bu kadar vurdum duymaz olmamalı bir insan. neyse belhanda dan bahsetmek istemiyorum.

    fazla uzağa gitmek istemiyorum. galatasaray en son dördüncü yıldızı aldığı sezon yani şampiyon olduğunda oyunu isteyen ve şampiyonluğu getiren adamlar yerlilerdi. çünkü yabancı futbolcu senin ülkene ve takımına aidiyet beslemez. onu pışpışla veya gazla oynatamazsın. o aidiyet onlarda olmaz. çünkü burada yetişmediler. senin kadar istemezler o son şampiyonluğun kadrosu bu kadrodan çok aşağısındaydı.

    sol bekte olcan, sağ bekte sabri, stoper hakan balta, forvet umut veya burak, solda yasin filan oynuyordu. yıllarca top oynamayan hamit melonun yokluğunda 4 maç hayatının futbolunu oynadı canlı da izledim. o isteği hepsinde gördüm. son haftalarda kritik goller hep hakan balta, selçuk'tan filan geldi. ite kaka şampiyon olduk. ama istiyorduk. herkesin sezon başı umudunu kestiği takımla şampiyon olduk. yasin filan kariyer zirvesi yaptı. derbilerde burak goller attı. ve en önemlisi winnerınız sneijder vardı. belki hiçbir şey yapmaz ama şutu nerede ve ne zaman çekeceğini bilir. şimdi hepimiz bu adamlara küfür ederiz ama o inancı biz görebiliyorduk sahada. ben şu an ki adamlarda o isteği göremiyorum ne yazık ki.

    şampiyonluğa olan inancım azalmadı çünkü rakiplerinde puan kaybetme durumu var. yine biz iki rakibimizi yenersek şampiyon olabiliriz. ve şampiyon olursak ya da olmazsak fatih terim'in bu mevcut kadroyla devam edeceğini düşünmüyorum. maicon gibi bir adam terim'in felsefesine çok ters. hırs rakibe önde baskı kurmak için hızlı stoper kullanmayı sever terim. stoperleri orta sahaya çıkarır. semih ve dany ile lig de cl de oynayan bir adam sonuçta. belki seneye denayeri yetiştirip serdar denayer yapabilir. yine falsomuz olur ama yine defansı daha önde kurarız.

    daha fazla uzatmayayım allah yardımcımız olsun.
  • 18942
    9 nisan 2018 gençlerbirliği galatasaray maçını canlı canlı yerinde izledim. resmen kahroldum maç boyu. gözlerim kanadı. evet inanıyoruz inan ediyoruz falan da bu takımı herhangi bir yabancı elemana, bak kardeşim şu takım şampiyonluğa oynuyor desen, hangisi amk der. gençler birliği 10 kişi kapanmış duruyor. bizimkiler de onların arasında duruyor. duruyor herkes. giden gelen yok. ben her dakika kafamı çevirip dakka kaç oldu diye elimi yerken adamlar duruyor. öylece duruyor. abicim dakikalar geçiyor adamlarda ne hırs ne istek. bunu söyleyeceğim aklıma gelmezdi ama bir tek istekli selçuk vardı. kimse ne top istiyor ne de sorumluluk alıyor. gomis bi kaç bağırdı falan arkadaşlarına ama o da kaç pozisyonda uyudu kaldı. bizim inandığımızın 10da 1ni inansalar dün maçı almıştık.
  • 18943
    sene başından beri aynı şeyi sözlüyorum papağan gibi. bu takımın yıldızı teknik heyet, futbolcu yada yönetim değil. bu takımın yıldızı tt arena seyircisi bu sezon. beşiktaş ve başakşehir maçlarından galibiyet çıkarıcaz. fakat deplasman yine aynı ritimde devam edecek. çünkü takımda çok fazla overrated oyuncu var. fenerbahçe hata yaparsa da şampiyon olucaz. keyif almaya bakalım.
  • 18944
    sneijder gibi kaleye sut atan bir oyuncusu olsaydı eğer şuan minimum 6 puan fazla toplardık. ben anlamıyorum rakip takim 3 tane kule gibi stoperle altı pasa yığılmış ve her gelen ortaya vuruyorken bir oyuncunun bile sut çekmeye yanasmamasini. vurun abi bir iki tane. ben dünyada çok mac izledim boyle ve eğer bir takimi kanatlardan açamıyorsan ve elinde de messi yoksa sut atarak savunmanın dengesini bozmaya çalışırsın. zaten adamlar 50 kişi bekliyor içeride. birine çarpsa gol yada seken soplardan biri ikisi önüne düşerse gol. ama iste bunun için akilli adamlar lazim. sneijder, , hagi, tugay gibi oyunu okuyup gerekeni yapacak adamlar. maalesef bizde bu adamdan yok. olmayınca da rakip takim stoperlerini haftanın oyuncusu yapıyoruz.
  • 18945
    yaşadığı saçma puan kayıplarını arayacak olan futbol takımımız. çok kritik bir viraja girdik ve zirvede 4 takım kaldı. bu takımların puan durumları çok yakın ve performans seviyeleri en üst noktada. lig içinde elbette puan kayıpları olacak ancak bu sene yaşadığımız saçma puan kayıplarını yaşamasaydık şuan çok rahat bir konumda, mental olarak rakiplerinden çok üst seviyede bir takım olacaktık. elbette geçmişe bakıp ah vah edecek değiliz ancak bu durumu lehimize çevirip, ders çıkarmamız ve kalan son kritik maçlarda maksimum konsantrasyon ile tamamlamamız lazım. bu konsantrasyon yoğunlaşmasını yapabilen ve zorlukların altından başarı ile kalkmasını en iyi bilen bir camiayız.
  • 18946
    bütün saç baş yoldurmalarına rağmen tolga'nın bir şekilde sahada olması gereken takım. selçuk'un temposuzluğu bizim için en büyük kambur ve sezon başından beri kendini yırtıcılık ve tempoyla tanımlayan bir takım için kabus demek bu. fernando-tolga kağıt üzerinde daha düz bir orta saha gibi dursa da selçuk'un da yaratıcılıkla alakası olmadığını görüyoruz. artık 11 kişi oynamanın zamanı geldi, öyle veya böyle tolga'yı oraya sokmalıyız. dönen topları ne kadar çok alırsak öndeki dörtlünün tempo yapıp rakibi açması o kadar kolay olur.
  • 18947
    yenilenmesi gereken kadro. çünkü gösteriyor ki bu kadrodaki çoğu futbolcuya güvenemezsin uzun vadede.

    bütün avantaj sende, içeride 2 büyük rakibinle oynayacaksın, küme düşme hattındaki takımla oynuyorsun ama sahada gamsızsın, hiçbir şey umurunda değil yazık günah bunlara verilen paralara.

    şampiyon olur muyuz olmaz mıyız bilmem, uefa'dan gelecek cezayı da bilmiyorum ama para eden oyuncular satılmalı, o oyuncuları da herkes biliyor zaten.
  • 18949
    2017-2018 sezonunda fikstüründeki en zor virajında bulunan takım.
    fenerbahçe - trabzonspor - gençlerbirliği - başakşehir - akhisar - beşiktaş

    ilk yarıda bu periyottan 1 - 0 - 3 - 0 - 3 - 0 puan olmak üzere 6 maçtan 7 puan ile çıkmıştı takımımız. bu puanın şampiyonluk için ikinci yarıda artması lazım, ki ilk üç maça baktığımız zaman sadece trabzon ve gençlerbirliği yer değiştirmiş ve yine ilk 3 maçtan 4 puanla ayrılmışız. bu periyodun kalan 3 maçından en az 7 puan şart. ilk yarıda 7 puan aldığımız periyottan ikinci yarıda 12 puan alırsak bu bizi şampiyon yapar bence.

    zaten başından beri şöyle bir analiz yapmıştım, deplasman maçlarını saymadan. ilk yarıda aldığımız 4 mağlubiyet art arda deplasman maçlarımızda gelmişti.

    trabzon - başakşehir - beşiktaş - malatya

    başından beri dediğim olay ise, bu 4 rakipten alacağımız puanlar ve sonuçları:
    0-3 puan - geçmiş olsun
    4-6 puan - geçmiş olsun
    7-9 puan - mucizelere bağlı
    9-12 puan - şampiyonluk

    ilk etapta trabzon'u yenip 3 puan aldık. şimdi başakşehir'i yenip mucize sınırına dayanmamız lazım. ardından beşiktaş'a yenilmemek üzere o son düzlükte malatya'nın da içinden geçersek bu iş olur allah'ın izniyle.
  • 18950
    rakibe göre oyun ve oyuncu grubuyla oynaması gereken takımdır. klasik 11'imiz yani şu takım; http://galatasaray11.com/37505 çok sınırlı bir çerçevede oynuyor. ve özellikle deplasmanda çok kolay önlem alınabiliyor. bu yüzden hem oyunda hem oyuncu grubumuzda çeşitlilik oluşturmamız şart. adeta bir basketbol takımı edasıyla hazırlanmalıyız her rakibe özel olarak.

    örneğin; oyunun büyük bölümünü rakip yarı sahada oynayacağımız maçlarda maicon yerine denayer'i, selçuk yerine linnes veya tolga'yı kullanmalıyız. hatta gomis'i bile bu tip maçlarda ana planda kullanmak sonuç vermediğinden sinan'la değiştirebilmeliyiz.

    linnes'ten daha efektif yararlanmamız lazım. hem orta sahanın merkezinde hem de açık pozisyonlarında kullanmamız gereken maçlar var önümüzdeki süreçte. feghouli'nin de dokunulmazlığına son vermemiz gerek bazı maçlarda.

    sonuç olarak maicon, feghouli, selçuk ve gomis'i zaman zaman kızağa çekmek takım menfaatlerine hizmet eder. denayer, linnes, tolga ve sinan bu oyuncuların yerine daha çok kullanılmalı. herkes ideal 11'imize çalışıyor zaten. mevcut 11'in güçlü bir oyun kurgusu da olmadığı için kabızlık çekiyoruz. olay budur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın