• 15426
    bilmediğim ve detayları bilmek için can attığım birkaç nokta var. takımımız ile alakalı değil aslında. tüm bir spor ya da daha doğrusu futbol camiası nezdine çekilebilir. mesele şu: preofesyonel futbolda bireysel oyuncu koçluğu var mıdır? ya da galatasaray futbol takımı nezdinde var mıdır? nba’de çokça gördüğümüz gibi... mesela kareem abdul jabbar... hem öğrenmiş hem öğretmiştir. lakers’ın uzunlarına çok şey katmıştır.

    mesela diyorum. farz-ı misal... cannavaro ya da maldini veya nesta vesaire ile anlaşılıp, genç oyunculara, stoperlere koçluk yapması istenemez mi? yoksa çok ütopik bir düşünce mi? ya da bruma diye bir adamı yakalamışsın, giggs gibi her şeyiyle komple bir kanat oyuncusuna, aynı teklifle gidilemez mi?

    bunun haricinde... iş dünyasını biliriz, konferanslar olur, uzmanlar konuşur falan filan... altyapımız için de konferans antreman tarzı bir olay düşünülebilir. mesela 1 hafta çok ünlü bir oyuncuyu altyapı antremanına davet edersiniz. o oyuncu, çocuklarla antremana çıkar, bir şeyler anlatır. topu nasıl stop ettiğinden, topa nasıl vurduğuna kadar... kendisine nasıl baktığını anlatır, örnek olur. altyapı bir yerde akademidir. öğrenme yeridir. galatasaray da memleketin en köklü eğitim kurumlarından biri ve belki de en köklüsü. bilmiyorum. olabirliği hususunda, pek bir bilgim yok. sadece fikir.

    gelgelelim, şimdiye. hazır bu takımı, bu hocayı, oturtulmaya çalışılan sistemi yakalamışken yapması gereken belli ve net hamleleri var, galatasaray futbol takımının.

    eren derdiyok denilen bir adamı yakalamışken, scout ekibine güvenilerek genç 1 veya 2 topçu almalı. neden scout ekibine güvenerek diyorum, önerdikleri milik’e ve dembele’ ye bakarak.

    hatta bir ileri daha giderek, hücum hattımızın her bölgesi için genç oyuncu transfer edilebilir. en azından 1’i tutar ve formayı kapar. yoksa, hücum hattımız iyi isimlerden oluşuyor, eksiğimiz organizasyon eksikliği ve bu da gittikçe level atlıyor. bunun haricinde, orta sahada bir oyuncuya ve defansa para akıtmak gerekliliği aşikar. bu konuda fenerbahçe gibi, 1 sene sağ stoper, diğer sene sol stoper alınabilir. ama mutlak suretle 1(orta saha) + 1(stoper) gerekiyor. bunun lamı cimi yok. ha ben bunları yazıyorum da, bakarsın, serdar aziz ve de jong çok acayip performans gösterebilir. ama ne de jong bizim aradığımız oyuncu ortasaha için ne de serdar aziz aradığımız stoper, gibi... şimdilik, farazi konuşuyorum... bu sözlerimi yutadabilirim.

    bize kalsa, her yere oyuncu alınmasını isteriz. ama benim gördüğüm, çok net bir ortasaha ve çok net bir stoper -ama stoper ha!- ile acayip bir takım olabiliriz.
  • 15430
    sezon sonu (mayıs 2017) itibariyle kadrosu ve yaşları şu şekilde olacaktır*:

    kaleci: muslera (30), cenk (29), eray (25)

    kalede çok fazla yaş problemi olmaz, muslera eğer burada kalmaktan mutluysa daha 6-7 yıl rahat faydalanabiliriz. cenk aynı şekilde iyi bir yedek kaleci. eray da şaka maka 25 olmuş, bir yerlere kiralansa artık.

    bir de uzun zamandır kendi kalecimizi yetiştiremedik, keşke muslera sonrası as kalecimiz altyapıdan gelse.

    stoper: chedjou (31), hakan (34), serdar (25), semih (26), koray (22), salih (25)

    chedjou'nun son senesi, sözleşmesinin uzatılacağını sanmam. hakan bir sonraki sezonun 4. stoperi olarak sözleşmesini 2017-18 sezonunda tamamlar. serdar'ın sezon içinde sağ stopere geçebileceğini düşünüyorum. koray sakatlıktan yanlış hatırlamıyorsam devre arası dönecek, keşke 2016-17 sezonunun 2. yarısında bir süper lig kulübüne kiralansa da gelecek sezonun başında kadrodaki 3. stoper olsa. semih'ten pek umudum kalmadı, gelecek sezonda takımda olmazsa şaşırmam, ama homegrown kuralını sağlaması için oynamasa da kulübede durabilir. salih ise umarım artık takımda olmayacaktır.

    gelecek sezonun başında 25-26 yaşında bir sol stoper takviyesi fena olmaz. 2017-18 stoper rotasyonu böylece serdar-transfer-koray-hakan olur.

    sol bek: carole (26)

    carole'den en az 2-3 yıl daha sol bekte rahatlıkla verim alırız. riekerink'in onu stoper bölgesinde denemesi de iyiye işaret, biraz yavaşladığında tıpkı hakan balta gibi 1-2 sene de orada performans verebilir.

    carole'un yedeğinin olmadığını düşünürsek buraya mutlaka bir transfer gerekir. ben olsam şimdiden 2-3 milyon euroya alınabilecek, potansiyelli, 21-22 yaşlarında bir sol bek bakmaya başlarım.

    sağ bek: cavanda (26), sabri (32), linnes (25)

    lanetli mevki. cavanda'nın tuttuğunu var sayarsak, buranın birinci yedeği sabri olarak düşünülüyor sanırım. keşke sezon sonunda şampiyon olduğumuzda sabri'nin de jübilesini yapsak ve bu gel-gitli hikaye mutlu bitse. özellikle cavanda ve linnes'ten biri formayı devamlı olarak taşıyabilirse 2017-18 sezonunda sabri asla takımda olmamalı. linnes sol bek yedeği olarak düşünülüyor galiba ama ben onun bu pozisyonu oynayabileceğinden şüpheliyim. devre arasında natürel bir sol bek kiralanıp, linnes de aynı şekilde başka bir kulüpte düzenli sağ bek oynamak için kiralanabilir.

    bu şekilde 2016-17 sağ bek rotasyonumuz cavanda-linnes olabilir.

    ön libero: de jong (32), tolga (25), selcuk (32), hamit (34), jem (28), gökay (18), umut (26), birhan (20)

    sondan başlayalım. jem paul karacan'ın sözleşmesi feshedildi haberleri çıkmış temmuz 2016'da ama transfermarkt'ta hala galatasaray'da gözüküyor. üstelik adamın 2017-2018 sonuna kadar sözleşmesi var ve takım bulamıyor. aldıranların..... neyse. umarım bir şekilde gider ya da gitmiştir de haberimiz yoktur. umut gündoğan da aynı şekilde 2017-2018 sezonu sonuna kadar sözleşme yapılmış. neyse, sakin oluyorum, sinirlenmiyorum.

    gökay'ı daha hiç izleyemedik ama 18 yaşında olduğu için en kötü halde altyapı takımlarıyla çalışmaya devam edecektir. aynısı birhan için de geçerli. keşke kupa maçlarında falan kendilerini gösterebilecekleri şansları edinseler ama şu ana kadar gelecek sezonun rotasyonunda olabilecek bir şeyler göstermediler.

    tolga bu formunu devam ettirdikçe buraya yazılacak ilk isim. 8 milyonluk release clause'unun mümkünse asla aktive ettirilmemesi, gerekiyorsa yeni bir sözleşmeyle çıkartılması gerekiyor.

    hamit 34 oluyor ve sözleşmesi bitiyor, yenilenmez artık herhalde. de jong'u görmedik ama mls'lere kadar düştükten sonra artık takımın as ön liberosu olabileceğini sanmıyorum. sakatlıktan iyi dönerse önümüzdeki sene yedekte sözleşmesini tamamlayabilir. pek beğendiğim bir transfer olmadı kendisi.

    selçuk var bir de tabii. maşallah 2019 mayıs'ına kadar, 34 yaşında 2.950m euro ile biten bir sözleşmesi var. selçuk'un artık bu paraları meşru kılacak bir performans gösterebileceğini sanmıyorum, ama bu paraları alırken gitmek de istemeyecektir. bu sorun nasıl çözülür bilmiyorum ama ideal bir planlamada 2017-18 sezonu başından itibaren artık rotasyon olarak düşünülmesi gerekiyor.

    orta sahamız diğer bölgelere kıyasla baya yaşlıymış gerçekten. bu şekilde ne tempo ne de efektif pressing yapmamız mümkün olabilir, en kısa zamanda burası gençleşmeli. de jong transferi keşke olmasaydı. ben olsam buraya 22-23 yaşlarında, sol ayaklı, jose rodriguez gibi naif olmayan bir orta saha alırdım. önümüzdeki senenin rotasyonu da tolga-transfer-selçuk-de jong olurdu. ama bu iyimser planlamada bile yedek bekleyen 2 ön libero yıllık 4,5 milyon euro alıyor. neyse.

    on numara: sneijder (32), josue (26)

    wesley'in sözleşmesi 2018 mayıs'a kadar. 10 numara için yaşı aşırı önemli görmediğimden wesley ciddi yavaşlamadığı sürece bir sıkıntı olmaz diye düşünüyorum. josue seneye kalır mı bilmem ama zaten kalsa bile yeniden transfer edilmesi gerekecek o yüzden bu mevkiye wesley-transfer yazmakta bir sakınca yok.

    sol kanat: bruma (23), yasin (30)

    bruma'nın gerekirse tehdit edilerek sözleşmesi uzatılmalı, ödemeleri günü gününe yapılmalı. hepimiz hemfikiriz zannedersem. yasin öztekin'in 2018 mayıs'ına kadar sözleşmesi var, 32 yaşında bu sözleşme bitiyor. rotasyon için gayet iyi, sıkıntı çıkaracağını zannetmiyorum.

    sol kanat rotasyonunun bruma-yasin olması gayet iyidir.

    sağ kanat: podolski (31), sinan (23), endogan (22)

    endoğan??

    podolski ile yine ayı gibi bir 3+1 sözleşme imzalanmış. sağ kanat olarak düşünüyoruz kadro planlamasında ama uzun zamandır sağ kanat olarak izlemedik kendisini, geçen sezon santrafor eksikliğinden orada görev aldıktan sonra bu sezon oynadığı tek maçta da orada görev aldı. kendisinin sağ kanattaki takım oyununa katılma, bek kovalama vs görevlerini hala yerine getirebileceğinden açıkçası şüphelerim var. forvette, 2. forvet olarak fena performans vermediği için kendisini oranın, yedeği olarak düşünebiliriz ama 3 milyon kazanan yedek de biraz lüks olur. 2016-17 şampiyonluğunda golleriyle katkı verdikten sonra sezon sonunda iyi bir paraya iyi paralar veren ülkelere yollarsak üzülmem açıkçası.

    sinan, hepimiz sağ kanatta as olmasını istiyoruz aslında. sezon içindeki katkısına göre bu tekrar değerlendirilir tabii.

    podolski'nin alkışlanarak (ve sağlam bir bonservisle) çin'e uğurlandığı ideal senaryoda ben sağ kanada da 24-25 yaşlarında bir transfer yapardım.

    forvet: eren (28), sigthorsson (27), berk (22)

    rövaşata bey diyeceksiniz'in 3 yıllık sözleşmesi var, 31 yaşında tamamlıyor. gayet makul, performansı devam ederse uzatılır zaten. ideal bir planlamada sözleşmesinin 3. yılında yedek forvetliğe geçiş yapmalı.

    kolbeinn'i daha izlemedik ama eğer önümüzdeki sezon devam edecekse de tekrar alınması gerekiyor. yaşı oldukça uygun.

    "genç berk" 22 olmuş ya. takımda artık 2+1 forvet varken devre arası mutlaka kiralanmalı.

    neticede idealimdeki 2017-18 sezon başlangıcı kadrosu şöyle oluyor:

    --- altın karma --- yaş ortalaması 26,3

    muslera (30)
    cavanda (26) serdar (25) transfer (26) carole (26)
    tolga (25) transfer (23)
    transfer (25) wesley (32) bruma (23)
    eren (28)

    --- gümüş karma --- yaş ortalaması 27,3

    cenk (29)
    linnes (25) koray (22) hakan (34) transfer (21)
    de jong (32) selçuk (32)
    sinan (23) josue/transfer (26) yasin (30)
    kolbeinn/transfer (27)

    6 transfer gözüküyor. podolski, kolbeinn ve josue takımda tutulursa 3 transfer demek. 2016-17 kadrosu oturursa ben her sene takım yenilemek yerine 3-4 nokta atışı transfer yapmaktan mutlu olurum açıkçası. tabii ki keşke burada transfer olarak geçen mevkiler altyapıdan çıkan çocuklar tarafından doldurulabilse.

    yine aynı şekilde bu üçlü takımda tutulursa bile toplam 10 yabancımız oluyor. 3 transfer gerektiği için 14 yabancı kuralını rahatlıkla sağlıyoruz.
  • 15431
    tarih itibariyle sakat oyuncuları wesley sneijder, kolbeinn sigthorsson, koray günter ve berk ismail ünsal şeklindedir.

    gelen haberlere bakılırsa sneijder ve sigthorsson'un aşağı yukarı 1 hafta 10 güne dönmesi bekleniyor. dirseği çıkan berk ismail'in daha 2 haftası, koray'ın da ocak ayı sonuna kadar iyileşme süreci var...

    bitsin artık şu sakatlık eziyeti.
  • 15432
    fb ozan tufan için milli takımda sakatlandığı için fifaya başvuruyormuş. maddeye göre sakatlığın milli takımda gerçekleşmesi halinde ve en az 28 gün sürmesi durumunda, oyuncunun tüm masrafları karşılanıyor.

    sonuç olarak, bu maddeden en çok faydalanabilecek bizken neden başvurmadığını anlamadığım takımımdır. bilinmiyor mu acaba ?

    hızlıca ilk aklıma gelenler serdar aziz ve kolbeinn sigthorsson ( sneijder de eklendi ama umarm kısa sürede dönecek)

    edit: sinyor terim ve salyangoz'un mesajlarına göre başvurmuşuz neyseki. aksi takdirde çok büyük işbilmezlik örneği olurdu. bu entry de burada dursun böyle bir maddeden haberi olmayanlar olabilir.
  • 15436
    kanatlarda bruma ve yasin ile 4-4-2 yi oynayamayacak takımdır. 4-4-2 de kanat oyuncuları orta saha özelliklerini de taşımalılar. ancak kanatlarda sneijder ve josue ile 4-4-2 yi oynayabiliriz ki bu oyuncuların varlığıyla podolski zaman zaman kendini kanatlara atabilir daha etkili oynar. bu oyun dizilişinde beklerin de hücumda etkin olması gerekliliğini göze alırsak carole ve cavandayı oynatabilecek orta saha kabiliyeti olan adamlar gerekli kanatlarda. bunu emre çolak ve engin baytar ile deneyimlemiştik. sonraki sezonda bu bölgelerde sneijder ve hamit oynamıştı. burak kanat meyilli oynuyor, drogba daha merkezdeydi ve o sezonda sneijderin hamitin merkeze yakın kanat oyununun riera ve eboue'ye olan katkısını hepimiz görüyorduk. o oyunu amrabat ike denemiştik mesela, olmuyordu sadece oyuna sonradan girince katkı veriyordu amrabat ki kendisi de yasin ve bruma gibi kanat forvet tarzı bir futbolcuydu.
    ayrıca amrabat'ın ve hamit'in bir türlü taraftarla arasının iyi olmamasının sebebi de drogba ve sneijder gelmeden önce, önceki sezonda uyguladığımız 4-4-2 ye devam etmemizden kaynaklıydı. amrabat 4 lü orta sahanın solunda oynayacak bir futbolcu tipi değil tıpkı bruma gibi. mesela amrabat şuan takımda olsaydı ne yasin ne podolski o mevkide forma bulabilirdi çünkü tam onun yeteneklerine göre bir dizilişle oynuyoruz ki brumanın da bu sene büyük bir çıkış yakalamasındaki asıl neden kanat forvet düzeniyle oynamamız. bir de drogba gelmeden önce umut-burak elmander-burakla oynuyordu ki aman allahım.

    edit:ekleme ve düzeltme
  • 15437
    2016-2017 sezonun başlangıcında gördük ki artık selçuk inan'ı kaldıramayan takımımız. selçuk'un yanındaki adam mükemmel oynamadığı takdirde gençlerbirliği'ne bile orta sahayı teslim ediyoruz. işin kötü tarafı selçuk yerine elimizde de jong ve hamit var. hamit de selçuk'un aynısı. de jong'un acilen takıma girmesi lazım, ne serdar ne cavanda hatta ne de sinan. bu takıma orta saha lazım.
  • 15439
    çok şey mi istiyoruz?
    kıçı kırık anadolu takımlarını bile zar zor yeniyoruz. çift forvet oynayın, ofansif oynayın, hücum pres ile boğun, sağlı sollu ataklarla başlarını döndürün, 4-0, 5-0 gibi farklı skorlu galibiyetler ile dosta güven, düşmana korku salın istiyoruz, çok şey mi istiyoruz?

    çift forvet oynayın!

    http://galatasaray11.com/i/19187.jpg

    http://galatasaray11.com/...ynayin-laaaan--19187
  • 15440
    2016-2017 sezonunun devre arasinda 2 adet transfere ihtiyac duyan takimdir. kale saglam. bekler idare eder. kanatlar, 10 numara pozisyonumuz ve forvet hattimiz da iyi diyebilecegimiz bir seviyede. arizali iki bolgemiz var; savunmanin merkezi ve orta sahamiz.
    stoper ikilimiz bize bu sene rahat mac izlettirmeyecek bu acik. bu ikili ilk firsatta degismeli. serdar aziz'den umutluyuz. daha dogrusu baska caremiz yok. serdar'a harcanan para ve serdar'in yasina bakilirsa da zaten ilk 11 oynasin diye alindi. fit bir serdar bu takimin banko oyuncusu. yaninda kim oynayacak ona bakarsak ilk transfer ihtiyacimiz burada ortaya cikiyor.

    ne chedjou ne hakan ne de semih'le bu bolgeyi tamamlayamayiz. dolayisiyla bu bolgeye mutlak suretle takviye sart. nasil biri olmali sorusuna gelirsek. bir defa solak olmali. bu onemli bir detay. kesinlikle solak olmali. sonra hava hakimiyeti cok iyi olmali. kus ucurtmamali. savunmayi organize edebilecek pozisyon bilgisine sahip olmali. serdar'i da yonlendirebilmeli. maliyeti fazla olabilir. bunun icin chedjou elden cikarilabilir. zaten sezon sonu sozlesmesi bitiyor. chedjou'dan para kazanmak icin son sansimiz. yaklasik 3 milyon € gibi bir bonservis
    elde edebiliriz. biraz daha ilave edebilirsek aradigimiz kriterlerde birini bulabiliriz.

    2. ihtiyacimiz ise orta sahada. bu bolgede tolga'ya eslik edecek fizik kapasitesi yuksek, caliskan birine ihtiyacimiz var. de jong'u izleyemedik ama belli ki fiziksel sikintilari var ve bu durum ona guvenmemize izin vermiyor. almamiz gereken adam 12 km'den asagi kosmayan, top calma kabiliyeti gelismis biri olmali.tolga'nin ofansif verilerinin de gayet iyi oldugunu dusunursek cok da kreatif olmasina gerek yok. delaney tarzi, hendricx tarzi biri iste. soyledigim profilde oyuncu da gerek fransa'da gerekse de iskaninav bolgesinde kum gibi. bir tane bulmak zor degil.

    son olarak sag bek mevkiine deginmek isterim. sabri'yi biliyoruz, cavanda desen aldigi sureler de agzimizda kekremsi bir tat birakti. bu sene futbol takimimizin karakterini de inceledigiimizde burasi icin en ideal adam linnes gibi duruyor. linnes'de takim karakterimizde oldugu gibi sakin, soguk kanli ve pas oyununa yatkin biri.

    velhasil solak ve hava hakimiyeti guclu bir stoper, bir caliskan orta saha takviyesi ile beraber linnes'in takima donusu ve serdar'in 11'e yerlesmesiyle takim yapilanmamiz tam anlamiyla olusur kanaatindeyim.
  • 15441
    sevindiricidir ki şu ana kadar 2016-2017 sezonu kapsamında ligde oynadığı 7 maçın tamamında gol atmayı başarabilmiş takımımız.

    5 galibiyet, 2 beraberlik aldığımız sezonun bu periyodunda berabere kaldığımız 2 maçın birinde kayserispor'la 1-1, diğerinde beşiktaş'la 2-2 berabere kaldık. yani gollü beraberliklerle sahadan ayrıldık.

    daha güzeli, berabere kaldığımız 2 maç da deplasman ve bu 2 maçta da öne geçip üstünlüğümüzü koruyamamanın kurbanı olduk.

    yani kayserispor'dan yediğimiz amatörce gol olmasa ve beşiktaş maçında rakip 2-0'dan mucizevi bir dönüşe imza atamasa 7'de 7 yapmış olacaktık.

    ayrıca, 7 maçımızın 4'ünün deplasman olduğunu, ev sahibi olduğumuz 3 maçtan 1'inin seyircisiz olduğunu ve bu seyircisiz maçta ligin en dişli ekiplerinden birisi olduğu artık net biçimde anlaşılmış karabükspor ile oynadığımızı da hatırlatmak gerekiyor.

    iyi yoldayız. 17 puanlı 3 lider takımdan birisiyiz. bu süreçte beşiktaş gibi doğrudan rakibimiz olan bir takımla, karabükspor gibi ligin flaş ekibi olan tudor'un takımıyla, baş belası gençlerbirliğiyle, bize özel baş belası antalyaspor'la, güçlü olduğu dönemde cihat arslan'ın akhisar'ıyla oynayıp bu duruma geldiğimizi belirtmekte fayda var.

    önümüzdeki fikstürde 4 çok kritik maçımız var.

    osmanlıspor, konyaspor, başakşehir ve fenerbahçe maçları...

    bu 4 maçtan 8-10 puan bandında bir puanla çıkarsak bu sene şampiyonluk şarkıları söylemeye başlayabiliriz.
  • 15443
    dünya standartlarında elit bir kalecinin, vasat üstü iki stoperin, standart sayılabilecek sağ bekin, iyi diyebilecek sol bekin, çok koşan ve top yapan ortasahanın, etkili ve süratli iki kanadın, world class bir 10 numaranin ve günümüz tanımına çok uymayan bir kule forvetin bulunduğu takımım.
    teker teker bakıldığında gerçekten iyi yeteneklerimiz var fakat bizim en büyük eksiğimiz oyun aklı. oyunun tamamına hakim görüntü çizdiğimiz maçlarda bile gol pozisyonları üretmekte güçlük çekiyoruz çünkü ileride bu işleri iyi yapabilecek yönetebilecek tek adam sneijder. bu durumda onu takımın vazgeçilmezi yapıyor zaten.
  • 15446
    sakinleştirici içip maça çıkan futbol takımı. hadi giydiğiniz formadan utanmıyorsunuz bari tribüne gelen 40.000 taraftardan utanın. ne bir mücadele var, ne çaba var. *trabzonspor'un bütün oyuncuları var gücüyle oynarken bizimkiler gazozuna maça çıkmış sanki. yazıklar olsun lan.

    bruma'yı, muslera'yı, tolga'yı ve semih'i hariç tutuyorum. evet semih'i hariç tutuyorum çünkü her ikili mücadelede ölümüne mücadele etti. bütün hücum hattı ağaç gibi çakılı durup gökten kendisine top inmesini beklerken ileri çıkıp orta yaptı, pas opsiyonu oldu. bütün futbolcular semih kadar azimli oynasaydı 3'ten az atmazdık bugün.

    futbol gibi hareket ederek oynanan bir oyunu bu kadar durarak, bu kadar yavaş oynarsan siirtspor bile seni tokatlar. hareket etmeyecek, koşmayacak adam defolsun gitsin bu takımdan.
  • 15450
    22 ekim 2016 galatasaray trabzonspor maçını izleyip şansızlık demek gerçekten çok garip. ne yaptığını bilmeyen bir takım vardı sahada, daha 10 hafta olmadı iç sahada maç verdik. iyimserlik güzel bir şeyde çok fazlası gerçeklerden uzaklaştırıyor. sneijder ve podolski formsuz olursa bu takım yarını göremez, bruma övmekle haftaları geçiremeyiz. diğer oyuncularda inisiyatif almalı şut çekmekten korkan 90 dakika verkaç yapan bir takım hiçbir şey üretemez.
App Store'dan indirin Google Play'den alın