• 15127
    birçoğu akşam 9-10 halı sahasına zorla çağrılmış ya da eğlencesine takılan abi modunda olan oyunculardan oluşan takımdır. yanındakine pas atana kadar rakip oraya pas atacağını çoktan fark etmiş bide üstüne pozisyonunu da almış olur. böylelikle pasın gittiği her yerde 2-3 rakip futbolcu bi anda topa basabiliyor. herkes paşalar gibi milyon eurolarını alırken, böyle bi mücadele görmek içimi kararttı. istersen topu kalenin dibinden taca vur, hiç görmediğimiz şeyler değil sonuçta ama şu topa şöyle bi vurayım da benden çıksın kim ne yaparsa yapsın moduna da girme bi zahmet. henüz sezonun ilk maçı ama aslında bizim böyle bi oyun gördüğümüz 73. maç falan zaten.
  • 15130
    neden bu kadar kötüydü galatasaray? gördüğüm en bariz iki nedeni söyleyeyim. ilk neden, hızlı oynamadı takım, topu sağdan sola çevirirken bile izlerken acı çektim. ikinci neden top orta sahadayken ileri dörtlü hareket halinde olması lazım ama herkes olduğu yerde duruyor, ikinci söylediğim olay en büyük sıkıntımız, rakip kapandığı zaman rakibi hızlı ve hareketli oyunla açarsın. dikkat edin maçta hızlı oynamaya çalışmamızla bile iki pozisyon oldu. olay basit ve net ileri dörtlü ne kadar hareketli davranırsa o kadar pozisyon üretiriz. ilk haftalarda aşmamız gereken sıkıntılardan birisi bu. diğeri bu saydığım nedenlere bağlı takımda ne sistem ve taktik gördüm bu akşam. bu takımın gol yollarında amacı ne diye baktığında maça hiç bir taktik göremedim sahada. riekerink hocamın bu konuya acilen el atması lazım.

    (bkz: 22 ağustos 2016 galatasaray kardemir karabükspor maçı)
  • 15132
    toplam 642 pasın 554'ünü geri ve yan pas olarak değerlendiren takım. sadece 178 pası ileriye doğru yapmışız. oran %28.

    malesef 22 ağustos 2016 kardemir karabükspor karşılaşmasındaki durum budur. bu istatistikle maç kazanmak bir mucize. ve o mucize bu gün oldu. tekrar etmeyeceğine bahse girerim.

    bu oran nasıl artar. bruma, eren ve sinan üçlüsünün daha hareketli oynaması şart. hem ceza sahası içine hem de rakip defansın arkasına yaptıkları koşu sayısını arttırmalılar.

    bekler bindirme yaptığında mutlaka koşu yoluna pas almalı ve bu bindirmeleri sık sık yapmalı.

    sneijder at gözlüğü takmış gibi oyunu sadece sola oynamaktan vazgeçmeli. bu hali takıma zarar veriyor. hızlı ve driplingli bir oyuncu değil. en büyük özelliği saha görüşü. kendini sol çizgiye hapsettiğinde malesef sıfıra iniyor, savunulması çok kolay bir oyuncu haline geliyor. oyunu yavaşlatıyor. en creatif olması gereken adam sadece geriye oynayabiliyor.

    maçın 2. yarısındaki tolga doğru bir oyuncu. yanına bir doğru oyuncu daha şart.

    rakibiniz 119 km koşuyorsa siz 109 km koşarak senede sadece 1 maç kazanabilirsiniz. o hakkınızı da sezonun ilk maçında kullandınız.
  • 15133
    kesinlikle ve kesinlikle bir stoper, ön libero ve mümkünse forvet ve sağ bek transferine ihtiyacı olan takım. stoper'de denayer tercihim olur. stoperlerimiz cok yavaş. oraya hız takviyesi şart. sağ bek'te cavanda'yı görecez fakat bana göre savruk bir futbolcu. bana göre çok dengesiz ve ne yapacağı belli olmayan futbolcu. hız faktörü önemli cavanda'da fakat topla arasını nasıl görecez. ön libero'ya lütfen ama lütfen diarra gelsin. savunma'daki gücü artı oyun kurma kabiliyeti ihtiyaç ki ihtiyaç. topu öne sürme görevini tolga üstlenir. forvet transferinide scout transferini tercih ederim. eren'den faydalanmak için sağlı sollu ortalar şart. uzun vadede bu önlemini alabilecek bir durum. topla basıp gidebilecek bir forvet tercihi bence doğru olur.

    önceliğim ön libero tabiki. ne yapıp ne edip diarra alınmalı. stoper'de denayer kıralansa tadından yenmez. niasse kıralanabilir forvet pozisyonuna. sağ bek transferi okadar elzem değil. cavanda'yı bir görelim bakarız.
  • 15134
    karabük maçındaki* fiziksel eksikliğin sezon başındaki yüklemeden kaynaklandığına inanmak istiyorum. ersun yanal'ın fenerbahçe'si de sezona sürünerek başlayıp 4. haftadan sonra rakiplerini ezer hale gelmişti, inşallah bizimkilerin durumu da aynıdır. yoksa, bütün sezon boyunca karabük'ün bile fizikman ezdiği bir takımı izlemeye devam edeceksek hiç izlemeyelim daha iyi.

    günümüz futbolunda fiziksel olarak düştüğün zaman yapacak fazla bir şeyin kalmıyor. pas yapsan omuz omuzada yıkıp alıyorlar, "ceza sahasına çok adam sokup top şişireyim" desen topu kaybettiğin anda kontratak yiyorsun, çizgiye ineyim desen 2 kişi aynı anda basıyor, kısacası fiziksel olarak senden üstün bir takıma hücum etmek zor iş gerçekten. bu sebeple karabük maçındaki kötü oyunu affedebiliriz, ama affedemeyeceğimiz şeyler de var.

    öncelikle hakan-chedjou tandemi çok ama çok yavaş. ortasahaya istersen modric'le arturo vidal'i koy, bu kadar yavaş stoperlerin varsa yine pozisyon verirsin. ikisinden biri değişmeli, serdar yeterli değilse başka bir isim kiralanmalı.

    sonrasında, selçuk inan'ın oyunu artık süper lig seviyesini bile kaldıramayacak hale geldi. yabancı sınırı kalktığı için bütün takımlar afrikalı ve doğu avrupalı oyuncularla takımlarını fiziksel olarak güçlendirdiler. selçuk bu oyuncuların arasında maalesef ezilmeye mahkum. eğer kendi etrafında çabuk dönen bir oyuncu olsaydı oğuzhan gibi yırtabilirdi ama selçuk'ta o da yok. dilerim ilk 11 çıktığı son maç olur.

    ek olarak, maalesef sneijder de mevcut sistemde forvet arkası olarak oynayamıyor. ağır markaj altında eziliyor. bence daha geride oynaması lazım. selçuk'tan farklı olarak kendi etrafında çabuk dönen ve hızlı oynayabilen bir isim olduğundan, 4-1-2-3'teki 2'liden biri olabilir. derinde tolga, ilerisinde lassana diarra-sneijder ikilisi oynarsa optimum diziliş olur diye düşünüyorum.

    ve son olarak, sinan bu kadar az koştuğu takdirde galatasaray'da ancak hamle oyuncusu olabilir. senin rakiplerin 10 kişiyle at gibi pres yaparken sen 9 kişi koşma lüksüne sahip değilsin. bu lüksü de dünyada ancak messi'ye ronaldo'ya tanırlar. messi değilsen savunmaya yardıma gitmek zorundasın. o kadar.

    dilerim akhisar maçında hem josue hem de alınacak olan diğer ön libero maç kadrosunda hazır olur. böylece bugünkü gibi yasin'den selçuk'tan medet ummak zorunda kalmayız.
  • 15135
    levent nazifoğlu'nun dünkü 22 ağustos 2016 galatasaray kardemir karabükspor maçı özelinde ''gördük ki bir forvet ihtiyacımız var'' şeklindeki açıklamasına katılmıyorum. en azından ideal on bir için eren'in yeterli olduğunu düşünüyorum. adama bir tane pozisyon hazırlandı mı? bir tane düzgün orta yapıldı mı? en boktan ortaları bile indirmeye çalıştı ve indirdi de. ve son dakikada sadece drogba ayarında bir oyuncunun yapabileceği bir vuruşla golü attı.

    açık söyleyeyim beşiktaş süper kupa maçında eren'le ilgili şüphelerim vardı ama ilk maçıydı. haliyle bocaladı fakat bu maçta en son hakan şükür'de gördüğüm pivot santrafor modelini kendisinde gördüm. diyeceksiniz ki eren'le koca sezon biter mi? bitmez. yedekte oturabilecek bir oyuncu alınabilir ama 'gelecek 5 sezonun takımını kuruyoruz' deyip te atıyorum 28 yaşındaki moukoandjo'yu kiralık olarak transfer etmenin açıklaması olamaz.
  • 15137
    net bir şekilde şeffaf bir orta sahamız var. tamam belki selçuk-donk kadar şeffaf değil ama selçuk da çok kötü olunca tolga tek başına ceyhun-poko ikilisine yetemedi. *

    3 sene önce yedek oyuncumuz olan ceyhun gülselam sahanın yıldızı oluyorsa kadronun ne kadar zayıf olduğu ortaya çıkıyor zaten. orta sahaya sertlik getirecek, top çalacak olan ve topu dikine, çabuk kullanabilecek olan, ters topları atabilecek bir oyuncuya ihtiyaç olduğu çok açık. çizdiğim profil iyi bir melo'dan başkası değil ve tabii ki diarra'dan...

    bu transfer(lass) ya da muadili yapılmazsa hiç boşuna umutlanmayalım, bu takım şampiyon olamaz ama yapılırsa gerçekten de takım seviye atlar ve şampiyonluğun bir numaralı favorisi olur.
  • 15140
    (bkz: #2010344)

    yukarıdaki entrymde kendimce 22 ağustos 2016 galatasaray karabükspor maçını yorumladım ama eksik kaldığını düşündüğüm bir şeyi kısaca buraya ekleyeyim. takım mesafeleri kısaltmak istiyor ve savunma öne çıkıyor. savunmanın öne çıkmasının yaşattığı defansif sıkıntılar bir tarafa savunmanın öne çıkması galatasaray' a ofansta da bir sıkıntı yaşatıyor, o da şu;

    galatasaray mesafeyi daraltınca rakip takım da daha dar bir alanda savunma yapıyor haliyle. bu da galatasaray' a pas yapabileceği daha az alan kalması demek. rakip o dar alanda bir de çok koşunca galatasaraylı oyuncular ise bunun tam aksi yönde davranıp hareketsiz kalınca galatasaray' ın topu ileri oynama şansı olmuyor. bu kadar çok yan ve geri pasın sebebi bu.
  • 15141
    hakan balta-chedjou ve selçuk'la devam ettiği sürece bu şekilde bir ileri bir geri gidip bizi kanser etmeye devam edecektir. hakan ve chedjou gördüğüm en uyumsuz ve saçma ikili defans ikilisi. bu oyuncular ileri çıkmadıkları gibi üstüne selçuk'un sürekli geri ve yan pas yapması takımın ileri çıkmasının önüne geçiyor. ileri çıkamadığı gibi rakip ataklarını da önleyemiyor. tüm savunma görevini bunların üstüne yıkmıyorum ama bunların hepsi takımın ana savunma omurgasını oluşturuyor.
    bu üçlü yerine ujfalusi-josue-serdar üçlüsü olsa takım fark edilir derecede iyi futbol oynar. takımın geri kalanının performansını da bu üçlünün performansı belirliyor.
    melo-ujfalusi-semih üçlüsü varken ki savunmadan çıkışa bakın bir de şimdiki çıkamamaya.
  • 15142
    muslera zaten iyi,
    linnes iyi ama önünde sinan, sağ içde selçuk inan, sağ stoper'de semih oynuyor. yoksa linnes estirir.
    chedjou hata yapıyor ama olsun en iyi defans oyuncumuz. hem orta sahamız kötü
    hakan balta da çok iyi stoper. sıçtı mı büyük sıçıyor ama olsun. yavaş olsa da dert değil hem önde selçuk el freni gibi.
    sinan gümüş arkasında linnes gibi bir savunmacı olduğu için fazla etkili olamadı yoksa estirir.
    sneijder adam arkasında selçuk varken bu kadar oynayabiliyor. takımda paslacağı kimse yok. arkasında selçuk değil de xx bi oyuncu olsa sol çizgiye yanaşmaz, pas hatası da yapmaz, ağır da kalmaz. hep selçuk yüzünden.
    podolski takım biraz iyi olsa her maç gol atar. o çok iyi de takım kötü.
    selçuk inan galatasaray takımında işini doğru yapan carole ve muslera'ya maç maç 1-2 oyuncu daha eşlik ediyor. galatasaray taraftarına göre de geri kalan 6 7 oyuncunun kötü oynamasının yegane sebebi.

    o, iyi bundan kötü, şu iyi ondan kötü, diğeri muazzam stoper vs durumları var da bu takım neden bu kadar kötü taraftar bunu bi sorgulamalı. çünkü ancak bunu sorguladıkları da zaman galatasaray takımındaki bazı oyuncuların aslında sandıkları kadar iyi olmadığını fark edebilirler. bazen sözlüğe bakıyorum aslında biz 4-4 lük takımız da 1 2 oyuncunun varlığı bizi vasat bir takım yapıyormuş gibi entryler okuyorum. öyle değil işte. bazı yerli oyuncular ne kadar çöpse bazı yabancı oyuncuların da ya kendileri ya da performansları bir o kadar çöp. bunu görmemiz lazım.
    mesela linnes. benim ali turan'dan sonra izlediğim sahada en aciz kalan galatasaray sağ beki. adamın kendisi kötü. onun yerine giren sabri de aynı oyuncularla oynuyor ama onun kadar açık vermiyor. her oyuncuyu çevresindeki oyuncuları suçlayarak aklıyoruz. sorunun kendisini görmezden geliyoruz yada belli başlı 1-2 oyuncuya yıkıyoruz. sonra takım kötü. kötü olacak tabi.
  • 15143
    kanat değiştirme ve kanatlardan hızlıca akma yeteneğine sahip takım. ama bu atakların %99 'u pas verecek kimseyi bulamayıp orta sahaya geri dönüp set oyunuyla milyon kere yan pas yapmayla sona eriyor. dakikalarca bu kısır döngüyü izliyoruz. kanattan yapılan ataklarda kanat oyuncularına pas , ver-kaç, varyasyon yapacak bir orta saha yok. forvet de yok. 2 saniyede korner direğine inebilecek bir takımız ama sonrası yok, yapayalnız kalan adam geriye dönüyor. orta yapsa ortada adam yok ya da tek kişi var.

    -------------------eren-----------------------

    podolski-----------josue-----------------bruma

    -----------lass---------------tolga-----------------

    carole------------------------------------cavanda

    --------------serdar---------chedjou----------------

    -------------------muslera---------------------------

    bu dizilişle bir şeyler olabilir...
  • 15144
    çok kolay çözüm üretiliyor takıma. biz adamlara altın tepsi ile sunuyoruz, onlar da çat çat alıyor önlemleri.

    geri dörtlümüzde topla adam geçebilen bir tek carole var. önündeki ikilide baktığında zaman tolga o konuda daha yetenekli de olsa selçuk ve tolga rahat adam eksiltebilen, şöyle bir anda 2 adamı geride bırakıp öne doğru giden adamlar değil. ne oluyor bu durumda. muslera ile birlikte tam 7 kişi öne doğru oynayamıyor. eren, zaten tek forvet savunmanın göbeğinde. rakip futbolcuların tamamı sneijder, bruma ve sinan'a konsanter oluyor. kanatlara hemen 2-3 koyup önlemi alıyor ve tıkanıyoruz.

    fatih terim'li 4-4-2'li sezonda 4 orta sahamızın tamamı kısa mesafede adam geçebilen adamlardı. bu yüzden ataklarımıza bakacak olursanız ceza sahasında bir anda 6-7 kişi oluyordu. 2'li orta saha oynadığımızda dönem melo bunu çok iyi yapabiliyordu. ona basan adam, boşta illaki bir futbolcuyu boşta bırakıyordu. ancak geçen seneden beri takoz orta saha 2'lisi ile maalesef çok kolay önlem alınır hale geldik. lass ve josue ya da lass ve tolga ikilisi sanırım bütün bu sıkıntıları çözecek, kanatları ve en çok da sneijder'ı rahatlatacaktır.
  • 15145
    henüz takıma giremeyen oyuncuların dönüşü, muhtemel yeni transferler, kadronun harmoni yakalaması, hocanın istediklerini iyice kavraması felan derken ligin 5. haftasından sonra daha sağlıklı değerlendirebileceğimiz takım. en önemli konu takımın sorunlarıyla her dakika ilgilenen bir ekip olması. sahipsiz değiliz yani artık, o nedenle ümitsizliğe kapılmaya gerek yok. zamana ihtiyaç var.
  • 15146
    hala savunmada ve hücumda eksiklikleri olan takim. öncelikle lass gelecek diye düşünerek bu yorumu yapıyorum. lass gelse bile eksikliğimiz var savunma alanında. stoperlerimiz çok yavaş ve özellikle hızlı forvetlere karşı bir maçta en az 3-4 pozisyon veriyoruz. bu galatasaray için çok fazla. bu bahsettiğim pozisyonlar sadece hızlı hücumlardan gelen ve gol tehdidi yüksek olan ataklar. ben savunmada özellikle linnes chedjou kanadından çok fazla korkuyorum. karabük maçında bir pozisyonda rakip forvet kaleye sut attığında chedjou hala bizim sahanın ortasına gelememişti. karabük maçında olmadı ama sezon içinde çok fazla gol görebiliriz kalemizde.

    hücumda ise eren ve podolski yetersiz. sebebi ise sakatlık durumunda oynatacak kimse olmaması yani rotasyon eksikliği. bu çok büyük bir sorun bizim için. öyle ki eren sakatlık sorunları olan bir oyuncu. 3. forvetimiz berk ismail ki o da 5 resmi mac oynadı mi bilmiyorum. forvete kesinlike oyuncu almamız gerekiyor ki oyuncu tipi de hızlı indirilen toplara koşacak ve savunma dengesini bozacak birisi olmalı. ayrıca ne sinan ne de bruma hala maç alacak düzeyde değil. keza sinan savunma yönünde hic yok. olsa bile gölge savunması yapabiliyor ancak. diğer sorun ise hem sneijder hem selçuk çok çok formsuz ve maça ağırlıklarını koyamıyorlar ki bu durum hücumda koca maç pozisyon bulmadan bitirmemize sebep oluyor.

    lass gelse bile hem hücum hem savunma zafiyeti yasamaya devam edeceğiz ki cavanda ve josue takıma dahil olsa bile.
App Store'dan indirin Google Play'den alın