* iç saha maçlarına 8500 taraftarın geldiğin günleri görmüştür, hele de havanın güzel olduğu bir cumartesi akşamında. bu kafayla yönetilirse, ülke futbolu iğrenç insanların ellerinde ve ağızlarında olursa, daha beter günleri de görecektir. yani yönetimin veya medyanın bunu dert etmemesi geçtim, hadi sezon iddiasız kaldı diye böyle olsun. önümüzdeki seneye de bu havada girecek takım, sezonun ilk maçını da bu sayılara oynayacak. basketbol takımının maçları full çekiyorken, bugün lig sonuncusu eskişehir iç sahayı fulleyip, deplasmana 2 bin adam götürüyorken, alt liglerdeki ankaragücü full tribüne oynuyorken, ülkenin en büyük takımı şu günleri görüyor, kanına dokunmuyor kimsenin öyle mi? yanlış anlaşılmasın, taraftarın bu protestosunu inanılmaz güzel buluyorum, kendi adıma da 3 yıldır stada gitmiyorum, yakın zamanda da gitmeyi düşünmüyorum. bıktık çünkü artık iğrenç düzenlerinizden, kazandığınız ultra haksız paralardan ve triplerinizden. futbolun sahibinin taraftar olduğunu unutan bir kulübe, zerre destek verilmez, verilmemeli. hala daha şu takımı, anadolu deplasmanlarında havalimanında otelde karşılayıp fotoğraf çektiren taraftarlar var, şu sevgiyi zerre haketmiyorsunuz.
mesele sportif başarısızlık falan değil artık, hepsine kabulüz, hepsini önceden de yaşadık, her kulüp zaman zaman yaşıyor. ama şu kayıtsızlığı kaldıramıyorum, hele hele, şöyle bir sezonda 1 tane bile genç oyuncu denememeyi, hala daha taraftarın ıslıkladığı adamlarla maça çıkmayı hiç kabul edemiyorum. ihanete giriyor artık bu iş. dünyada başka eşi benzeri bulunamayan bir olay, ne zaman çıkacak altyapıdan bir adam, ne zaman oynatılabilecek şöyle bir sezonda oynamıyorsa? varsın o şansı değerlendirecek yetenekte adamın da olmasın, ama denememek kabul edilemez. tez zamanda bu ihanete bulaşan herkes defolup gitsin inşallah, ama durumumuz hiç parlak görünmüyor. dertler 1-2 tane değil, 1-2 kişiyle çözülecek çapta değil.
