• 8753
    futbolda başarılı olmak sadece kaliteli futbolculardan geçmiyor. sadece sistemden de geçmiyor. futbolda başarı hedef koymaktır ve o hedefe inanmaktan geçer. önce saydığım şeyler buna yardımcı olur. bizim takımda hedef var ama o hedefe inanan oyuncular yok. nasıl olsun ki? ilk 11'e girmeyen adamların daha ilk 11 hedefi bile yokken nasıl birinci hedefe odaklansın?

    şimdi sayalım.

    eray, aykut, ufuk başta kaleciler. bunların hiçbir zaman ilk 11 oynama isteği olmadı, kendilerine hedef koymadılar. halbuki biraz çalışsalar yönetim muslera'yı iyi paraya satıp kaleye onlardan birini koymayı ister. hem para kazanmış olurlar hemde yabancı kontenjanından kurtuluruz. onlar hiç çalışmadılar.

    sabri ve hakan. iki milli bek futbolcumuz. futboldan elini eteğini çekmiş futbolcular. sorsan bundan sonra ne yapmak istiyorsun diye ilk söyleyecekleri şey aileleri hakkında birşeyler olur ve jubileden sonra ne yapacakları olur. bugünden bunun planlamasını kafalarında yapmıyorsalar benim adım metin değil.

    yekta, ceyhun, aydın, amrabat, emre, engin, vs.. bunlar da aynı kafadan. ilk 11 sevdasında değiller. oynatırsalar oynarım oynamazsam da sorun değil. nasıl olsa her ay sonunda banka hesabıma para yatıyor. çok sevdiğim engin bile 1 sezon oynamadı ama hırs yapıp tam fit olarak dönemedi. g.tü göbeği salmış orta yaş amcalar gibi çıktı karşımıza.

    koca galatasaray takımında ilk 11 sevdası olan tek oyuncu umut bulut. adam her oynadığı maçta aldığı süreyi maksimum verimle oynadı. valla helal olsun.

    bizim yedek futbolcularımız umut bulut gibi olmalı. umut gibi olmalı ki ilk 11 de oynayan oyuncular pabucun pahalı olduğunu hissetmeli ve rekabete girmeliler. aslında bu durum 2 seneden beri de yoktu ama fatih terim vardı. uzmanı olduğu konu bu. gerçi o bile yeterli gelmiyordu.

    yeniden yapılanmaya gitmeli ama için forma aşkı olan, forma hedefi olan futbolcular almalı. galatasaray'a gideyim başka birşey istemem diyen futbolculardan uzak durmalı.

    elimizdeki futbolcu grubunun %80'nin de forma aşkı yok. inanç yok, hedef yok. bunlar artık doymuş ve futbolu kafada bitirmiş tipler.
  • 8755
    muhtaç olduğu kadro planlaması en sonunda elinde patlamış takımdır. 2 senedir bir şekilde gidiyordu ama real madrid maçları "takke düştü kel göründü" atasözüne bu kadar uyar. 6+0+4 ve takımın yaş ortalamasının çok yüksek olması bas bas bağırıyordu ama ne yönetim ne de eski teknik kadro bunun için hiçbir önlem almadı. belki eski teknik kadro her şeyi görüyor ve ona göre transferler istiyordu** ama yönetim fatih terim'in elini zayıflatmak ve istifa etmesini sağlamak için bilerek bu transferleri yapmamış da olabilir. hoş, alper potuk'un fenerbahçe'ye transferinde abdurrahim albayrak ve ali dürüst hala yönetimdeydi, dolayısıyla bu tez de çürüyor.

    işin ilginç yanı, eğer bir takım sene başı transfer planlamasında alper potuk gbi bir adam istiyorsa, belli ki orta sahada bir tempo sorunu görmüş ve buna çözüm getirmek istemiştir. dolayısıyla bu tür bir adama, şu yüzden ihtiyacı olduğunu belirterek 'eğer o olmazsa şu olsun' demiş olmalıdır. zira istediğiniz her oyuncuyu alamazsınız dolayısıyla benzer kalitede başka bir iki alternatifiniz olur elinizde. fakat transfer sezonunun henüz başında alper'i fenerbahçe'ye kaptırmamıza rağmen geri kalan 3 aylık zamanda bu tarzda bir orta saha transferi de olmadı. muhtemelen "yürü ya kulum, biz gittiği yere kadar gideriz, aslolan galatasaray, gerisi teferruat" gibi hiçbir rasyonelliği olmayan bir felsefe belirlenmiş. bir düzen veya bir plan görülmüyor. yabancı sınırı olmasına rağmen bu sene transfer edilen 2 oyuncudan 2'si de yabancı. yaş ortalamasının yüksekliğine rağmen alınan genç oyuncu sadece bruma. o da yabancı olduğu ve takımın iskeleti diğer yabancılardan oluştuğu için rotasyona giremiyor. böyle bir acaiplikler, ileri derecede saçmalamalarla dolu bir transfer sezonu ve çok değil 3 ay içinde tamamen iflas etmiş bir takım. yani saymaya devam etsem 5 sayfa sürer ama gerek yok.

    canımızı en çok acıtan da şudur. bir takım yenilebilir, fark da yiyebilir. ama insanda haysiyet denen bir duygu vardır. bu duygu insanın en zor anında tutunacağı en önemli daldır ve seni o büyük zorluktan çıkarır. şu takımda bu duygu anladığım kadarıyla umut bulut, selçuk inan ve fernando muslera'dan başka kimsede yok. e bu da koskoca takımda 3 kişide olunca buraya kadar olabiliyor. yazıklar olsun.
  • 8756
    2013-2014 sezonuna emirates cup ve süper kupa ile fırtına gibi girip daha lig başlamadan bizi mest eden fakat sonrasında tepetaklak olan takımımız. şampiyonluk kaçsa bile en azından iyi bir sonuç ile seneye şampiyonlar ligi'ne gidilmeli. ayrıca uzun zamandır hasret kaldığımız türkiye kupası artık alınsın istiyorum. şu şartlar altında hayır diyemeyeceğim bir senaryo...
  • 8759
    son zamanlarda bir şeylerin yanlış gittiği takım.

    normalde çok yazmıyorum sözlüğe ama takımımızın bu halini görünce içimde biriken şeyleri dökmek istedim.çünkü bu takım kötüyse hepimizin hayatını,neşesini etkiliyor doğal olarak.

    öncelikle galatasaray'ın 2011-2012 sezonundan beri (geçen seneki bazı şampiyonlar ligi maçları hariç) istediğimiz futbolu oynadığını düşünmüyorum.geçen seneki futbola ''doğru oynadık'' diyebilirsiniz ama kesinlikle iyi değil.görmeye alıştığımız baskıcı, defansı hücumdaki agresifliğiyle yapan, maçın son anına kadar bırakmayan takım görüntüsünü yavaş yavaş kaybettik. nasıl başarılarda herkesin payı varsa,herkes fotoğrafta yer almak istiyorsa başarısızlıklarda da bazı isimleri kayırmak saçma olur.

    yönetim: ünal aysal bize vaat ettiği başkan görüntüsünden uzak. ntv'ye çıkıp '' ben futboldan anlamam'' dediğinde hepimizi mest etmişti. her şeye karışan klasik türk kulübü yöneticisi profilinden uzak, biraz daha arka planda kalıp iş bitirici olacak başkan imajı çizmişti. şimdi gelinen noktada sneijder ya da drogba transferlerinden en az birine karıştığını biliyoruz. 2 haftada bir gazetelerde demeçlerini görüyoruz. başta bülent tulun-fatih terim krizini çözemedi. bir başkandan beklenen asıl şey yıldız transferler yapması değil, camiayı bir arada tutmasıdır. nadiren çıkıp masaya yumruğunu vurduğunda herkese sözünü dinletmesi, sorunu olanları karşısına alıp problemlerini bire bir çözmesi gerekir. ünal aysal ise sorunlarda çoğu zaman taraf olmayı tercih etti ki , bu da bizi önce yönetimden, daha sonra da kulübeden ayrılıklara götürdü. acı olan kısım ise bu şekilde davranmayı ısrarla sürdürdüğü sürece kurumsallaşmayı da gerçekleştirmesinin yolu yok.

    fatih terim: 2011-2012 sezonundaki teknik direktör performansı, kadro mühendisliği harikaydı. sezon bittiğinde hepimiz ufak tefek eksiklerimizi gidererek bütün kulvarlarda başarılı olacağımızı düşünüyorduk ama özellikle bu senenin başında çuvalladı. hiç kimse bana aydın ve aykut'a verilen paraları açıklayamaz. muslera sakatlandığında özel hayatıyla daha çok gündeme gelen ufuk'a mı,dün yediği bazı golleri tecrübesizliğiyle bile açıklayamadığımız eray'a mı, yoksa 3 senedir adamakıllı oynamayan aykut'a mı güveneceğiz? muslera'nın sakatlığı daha uzun da olabilirdi; o zaman ne yapacaktık? kaleci konusunu geçtim, elinizde amrabat ve bruma varsa ''ben kanatlı sistem oynayacağım'' diyorsunuzdur, ikisine de 20 milyon € dan fazla verip kanatsız sistemde ısrarcı olacaksanız sizin tercihiniz tabii, peki yabancı sınırını kadroyu planlarken nasıl hesaba katmazsınız? onu hallettiniz diyelim, bu adamların sakatlanması durumunda yedeğiniz aydın yılmaz mı ? gökhan töre ya da kerim frei ikilisinden birini neden alamadık? neden hala adamakıllı bir sol bekimiz yok? bazı futbolcularımız yabancı sınırlamasından dolayı sadece şampiyonlar ligi maçlarında oynayıp doğal olarak kötü performans sergiliyorsa suç sadece yıldırım demirören'in mi?

    bir de hocam 2011-2012 sezonu bitince konuşacaktınız, 2 sene oldu hala bekliyorum. galatasaray'dan ayrılınca takır takır konuşan fatih terim neden hala o seneki sözünü yerine getirmiyor?

    takım: burada drogba'ya, selçuk'a, umut'a, muslera'ya bir şey söyleyemem. ellerinden geleni yapıyorlar. hatta yeri geldiğinde çok eleştirdiğimiz gökhan zan bile görev verildiğinde elinden geleni yapıyor. asıl eleştirilmesi gerekenler emre,engin,eboue,amrabat,hakan balta,dany,ufuk,aydın gibiler.

    emre: çevrende sana örnek olabilecek o kadar futbolcu varken sen hala yerinde saymayı ve kaybolup giden yüzlerce türk futbolcusunu kendine idol edinmeye devam ediyorsun. böyle devam ettiğin sürece aydın'a gösterilen hoşgörü sana gösterilmez umarım.

    engin: engin ve göbeği demek daha doğru olur. cüneyt çakır'a yaptığı hareketle zaten kendini batırdı, düzeltmeye de hiç uğraşmıyor. ilk geldiği seneki engin'le şimdiki engin arasında dağlar kadar fark var.

    eboue: ilk sene kanatsız oynadığımız sistemde sağ kanadı o kadar güzel kapatıyordu ki.. şu anki halini görüp biraz öz eleştiri yapsa eminim kendisi de utanır. sorununun fiziksel değil mental olduğunu düşünüyorum. teknik direktör'e onu toparlamada büyük iş düşüyor.

    amrabat: verilen parayı geçtim, şu anki haliyle yabancı sınırını kendisiyle doldurmaya değmez. düzelmeyecekse ''zararın neresinden dönülürse kardır'' diyerek satılmalı.

    ufuk: bir kaleciyi düşünürken yaptığı kurtarışlar,kurtardığı maçlar, hiç olmadı yediği hatalı goller aklıma gelmeli ama ufuk'ta sevgilileri ve gece hayatı geliyor. bende bir acayiplik yoktur sanıyorum.

    hakan balta: yabancı sınırlaması varken göstereceği iyi bir performansla bulunmaz nimet olurdu bizim için. ama o her zamanki gibi tribünde oturmayı tercih ediyor. iyice zaman kaybı olmaya başladı.

    mancini: geldiğinden beri takıma yaptığı etki sıfır. kafasının çok karışık olduğu, elindeki malzemeyi nasıl kullanacağını daha bilmediği çıkardığı kadrolardan belli. devre arası transfer dönemi takımdaki geleceği açısından belirleyici olacak. gerektiğinde acımasız olmasını bilir, akıllı hareket ederse uzun vadede kazançlı isim kendisi olur. umarım çevresindeki insanların ''aman hocam'' larına uymaktansa yetkilerini sonuna kadar kullanır.
  • 8763
    mancini'yi eleştirenlerin eldeki kadrodan farklı bir 11 yaratmalarını beklediğim takım.

    sol bekte dany oynamaz o oynamaz bu oynamaz, yok burak sol açık olmaz. kim oynayacak o zaman? peki kardeşim bu 6-0-4 , 1 yıl oncesinden belli miydi? belliydi. şimdi bunun planlamasını yapan kimler? terim mi, ünal aysal mı kimse bu durumun sorumlusu onlar. fatih terim varken de bu takım top oynamıyordu 1 yıldır. çünkü ilk yıldaki kadro kimyası yakalanamadı.
    şu anda futbolcu çöplüğü halindeyiz. bunun sorumlusu da yönetim ve abuk subuk adamları takıma yine bir ton maliyetle kazandıran fatih terim'dir.
    yapılan transferlerin alayı yanlıştır. alayı hem de... bruma'ya verilen 10 milyon euro inanılmaz bir rakam. amrabat ve chedjou da öyle. ama bunların kalitesi ortada. resmen kazık üstüne kazık yedik. şimdi bir 2-3 sene daha bekleriz bu takımın toparlanması için.

    yineliyorum muslera, semih, melo, selçuk, sneijder , umut haricinde kaliteli topçumuz yok. drogba bitmiş, kalitesiyle gol atıyor attırıyor ama bizi de 10 kişi oynatıyor her maç. eğer onu oynatıyorsan burak ve sneijder'i oynatamazsın yok böyle bir olay. 3 tane koşmayan adamla maç kazanamazsın. selçuk'un ne günahı var adam her yere koşmaya çalışıyor? enayi mi selçuk? üstelik adam kaptan olmasına rağmen bir de bu drogba'nın altında eziliyor geldiğinden beri. frikik bile attırılmıyor. drogba lider karakterliymiş. kardeşim bu adam ilk sene böyle değildi. ikinci senesinde ne olduysa bir şımarıklık geldi. takım kendi babasının çiftliğiymiş gibi hareket etmeye başladı. sneijder desen, 3 maç oynar 5 maç sakat. öyle olmasa zaten bizde ne işi var diye düşünüyorum.
    kimse kapasitesinin üstünde birşeyler beklemiyor kimseden ama kardeşim, şu semih'in, selçuk'un , melo'nun, umut'un çabasını göstermek çok mu zor? bu adamlar haricinde koşan, mücadele eden, tekmeye kafa uzatan var mı? utanmadan bir de her duran topun başına geçiyor adam...

    eboue bıktırdı artık, yerlerde yatmasıyla, kademe hatalarıyla, yedirdiği gollerle. defans dingo'nun ahırına döndü. kimin nerde ne oynadığı belli değil. yeri geliyor sabri'leri hakan balta'ları izliyoruz yeri geliyor dany şov. tam bir komedi...
    orta sahada iki adam allahtan sakatlanmıyor. selçuk oynamadığında ne olduğunu gördük hep beraber. takım rakip ceza sahasına bile gidemedi. ve sol bek gibi 3 yıldır kanat adamımız yok. bruma daha genç, pişecek. hamit desen ağır mı ağır ki adam zaten bitti. amrabat denen adama yazıklar olsun. ya kendisi bu kadarmış , ya da buraya yatmaya gelmiş. inanılmaz beceriksiz bir adam. tam bir balta. aydın'ı 40 kere tercih ederim kendisine. forvete lafım yok, zaten sorunumuz hiçbir zaman gol atmak olmadı. koy burak'ı ileri her maç golü var koy umut'u aslanlar gibi her maç mücadele eder. drogba gol atar, attırır, her hareketi tehlikeli her ne kadar koşmasa da.
    ama bir yedek kalecin nasıl olmaz? tolga gibi onur gibi adamlar varken üstelik bunlardan birini bile neden almazsın? hadi yedek kaleci yatar diye düşünürsün tamam ama bu 6-0-4 kuralı varken en azından ligde bir 10 maç oynatabileceğiniz hiç mi aklınıza gelmedi ?
    şimdi bir juventus galibiyeti gelir herşey unutulur.
  • 8766
    ne yazık ki son dönemlerde gerçekten beklentilerin altında bir performan gösteren takımım. ama şimdiye kadar hep olmaz denilen oldu. bitti diye düşünülürken ayağa kalktı. o yüzden canımdan çok sevdiğim takımımdan bir ricam var. nolur bugün tüm köşe yazıları tüm futbolcularımız okusun yabancılara tercüme edilsin ve haklarında ağızlarından salyalar akıtarak anıran çakma spor yazarlarına ağızlarının payını versinler. ben okudukça çıkıp oynayıp bi susun ulan biz bitti demeden bitmez demek istiyorum. onlarda kendilerini bu kadar küçük gören ağız ishali çakma spor yazarlarına hakettikleri cevabı vermek isteyeceklerdir diye umuyorum. galatasaray adının olduğu heryerde umut vardır.
  • 8767
    bir stoper, bir sol bek, 2 de yabancı diri adam gecebilen kanat oyuncusu alması gereken; bunları yaparken riera ve amrabatı chedjouyu ve dany'i satarak yabancı kontenjanında yer acabilecek takım.

    sonrasında 4 2 3 1e gecip yerine gore drogba yerine gore burak tek basına ilerde kullanılarak 2. yarıya baslamalıdır.

    egerki yabancı sınırı kalkmayacaksa seneye 90 dakika verim almasının zor oldugu drogba ile sozlesme yenilememeyi dahi dusunebilir.

    ruyadan uyanmaya basladıgımız gunler geldi cattı, radikal kararlar almamız gerekecek yakında...
  • 8768
    aurelien bayard chedjou fongang ve dany nounkeu tchounkeu ikilisinin bu takimda yeri olmadigini gormemiz icin daha kac mac kaybetmemiz gerekiyor bilemiyorum. ya durup dururken penalti yaparlar, ya kirmizi kart gorurler ya da sacma sapan top kayiplari yaparlar. bu ikilinin yerine gokhan zan bile oynasaydi alinan kotu sonuclardan bir kismi daha iyi skorlarla biterdi bizim acimizdan.
  • 8769
    "x, y gibi adamların bu takımda yeri olmadığını görmek için daha kaç maç kaybetmemiz gerekiyor" denilen takımımız. x ve y'nin yerine kim oynayacak? altyapıdan adam çıkartalım eray gibi onları da mı asalım? mecburen x de y de ama devre arasına kadar ama sezon sonuna kadar kadroda olacaklar, oynayacaklar. bu şansları değerlendirmeleri kendilerinin tercihi. mancini'nin başka kimi oynatabileceği sanılıyor merak ediyorum. dany yerine eboue'nin altyapıdaki kardeşini mi oynatacağız? sabredin sadece. kötü ve dengesiz bir kadrosu var takımımızın ancak düzeltilmeyecek bir durumu yok. sadece sabredilmesi gerekiyor. şu anda bu geçiş döneminde köprüyü geçene kadar kötü de olsalar gol de yedirseler herkes oynayacak zira alternatifleri yok.
  • 8770
    malesef en kısa zamanda dany, amrabat, riera, chedjou gibi yabancılarla yollarını ayırması gereken takımımız. drogba ile de sene sonunda sözleşme yenilenmemeli. her ne kadar çok ısınsak da drogba artık yaş gereği galatasaray'ın hedeflerine uygun bir isim değil. ayrıca drogba olduğu müddetçe burak'tan tam verim alamayacağımızı düşünüyorum. burak'tan verim aldığımızda da drogba geri planda oynamak zorunda kalıyor.
    ayrıca kaç kişi hali hazırda eray, ceyhun, yiğit, yekta, emre ç. gibi yerlilerden verim bekliyor? şuan iyi olarak sayabileceğim yerli oyuncularımız sadece selçuk, burak, umut ve semih. bunlar da semih hariç 30'una merdiven dayamış insanlar.
    yani uzun lafın kısası galatasaray'ın malesef büyük bir kadro yenilemesine ihtiyacı var.
  • 8772
    dibi görmüş olması gerekiyor artık. yoksa düşüşümüz hızlanacaktır.

    real madrid maçı için yazmıştım, gol zaten yiyeceğiz önemli olan verdiğimiz reaksiyon. kırmızı sonrası yediğimiz gole hemen cevap vermek çok iyiydi. işlerin lehimize döndüğünü hissettik. ta ki ikinci yarıya kadar..

    tamamen ruhsuzlar ordusu olmuş çıkmışlardı yine. şurda belirtmekte yarar var. mancini, aysal vs. geçiniz. o yenilen golleri açıp izleyin tekrardan. geri 5'liyi komple kovsan takımdan anca insanın hıncı geçer. defans olarak kötü durumdayız ve geriye gidiyoruz. bu durumun karşılığı olacak kalitesizlikte bir oyuncu kitlesi yok, ancak en önemli parametre rezil ötesi fizik durumumuz. 3-4 günde bir maç yapınca takım kaldıramıyor. 10 kişi madrid madara edip bırakıyor. işin bu yönü çok mühim. yoksa her arbeloa'nın gelip forvet misali şov yapmasının kalitesizlikle açıklanamayacak bir şey olduğu kanısındayım.

    devre arasında mini bir yapılanmaya gidecektir. bir stoper ve bir sol bek kesin alınması gerekenler arasında. ancak ona rağmen bu sene şampiyonluğun gelmeyeceğini düşünüyorum. mevcut durumda 2.lik için yerimizi garanti altına almalıyız. gerçekçi olmak lazım. ben de isterim 4. yıldız gelsin ama, mevcut şartlar ve ligde rakibimiz fenerbahçe'nin seviyesine bu sene içinde çekemeyeceğimiz fizik durumla imkansız gibi.
  • 8775
    ciddi bir transfer politikası ve iyi bir kamp dönemi ile eski günlerine kavuşması içten bile değildir.rakibin 2 istanbul derbisini de deplasmanda oynayacağını hesaba katarsak şampiyonluk da imkansız değil.

    eboue,dany,chedjou'nun şu performansları ile değil 11'de, takımda bile kalmamaları, sneijder'in uygun bir bonservis ile gönderilmesi,drogba-burak, selçuk-melo uyumunu tekrar oturtabilmek adına 4-4-2'ye dönülmesi ve buna uygun,mümkünse yerli ağırlıklı bir transfer dönemi geçirilmesi gerekmektedir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın