• 6352
    fatih terim'in 4-4-2 dizilişinden vazgeçmeyeceğini düşünürsek kalkıp da burdan fatih terim'e mektuplar köşesi ile 3-5-2, 4-3-1-2 gibi değişik taktikler sunmanın faydası yok. kasım ayının ortasında 7 tane futbolcuya da siktir çekmek zaten manyaklık olduğundan ilk yarının sonunu ve şampiyonlar ligi grup maçlarını mevcut 28 oyuncu ile bitireceğiz ki kademeli olarak düşeceği söylenen yabancı oyuncu sınırlamasında, yerli oyunculardan özellikle de altyapıdan yetişmiş olanlardan vazgeçerken oturup bi düşünmek lazım.

    galatasaray futbol takımında, 2012-2013 sezonuna girerken yapılan transferler ile fatih terim'in 4-4-2 sisteminin uyup uymadığı hala bi soru işareti sanırım. takımın en maliyetli oyuncusu amrabat bu sisteme hala uyum sağlamış değil. fatih terim'in özellikle kendi aldırdığı oyuncuları oynatmaktaki ısrarı bilinirken, yeterince şans tanınmadığı söyleniyor amrabat'a ama emre çolak'ı tam anlamı ile kesemedi henüz demek ki eksik olan şeyler hala mevcut. takımın en maliyetli oyuncusu banko 11 oynayacak ve sisteme daha uygun bi futbolcu olabilirdi. emre çolak cluj maçında beni şaşırtarak çok iyi oynasa da iyi bir amrabat'ı görmek isterim sürekli 11'de. melo'nun takıma çok geç katılması ve formsuzluğu ile aradığımız söylenen sol beki de bi türlü kadroya katamamız diğer sorunlar.

    oyun içindeki en büyük sorun ise, muslera'nın geçen yıla göre duşen formu ve sürekli değişen stoper ikililerini saymazsak, bence hızlı atağa çıkamıyoruz. özellikle kontra-ataklarda rakip defansa göre daha çok adamla hucum ederken sonuca gidemiyor takım. hızlı dusunen, hızlı olumlu pas atan, hızlı oynayan oyuncu sayısı sınırlı. umarım kısa surede çozum bulunur. ayrıca takımın hem şampiyonlar ligi hem de ligte oynadığını unutuyor sanırım bazı kişiler. geçen senede üç dört günde bir maç yapılıyordu ama şampiyonlar ligi konsantrasyonunun başka olduğunu düşünüyorum. sırf galatasaray değil, diğer kafa liglerdeki takımlardan da ikisini bir arada götüren çok az takım var unutulmamalı.
  • 6354
    artık 4-4-2'den vazgeçmesi gereken ekibimiz. olmuyor işte, ol-mu-yor. burak ve umut, necati-elmander-baros gibi top tutamıyor. selçuk-dany-cris üçgeninde bir sağa, bir sola, bir geriye, bir yana top dolaştırıyoruz. biz bu şekilde devam ettiğimiz sürece, birazcık "ayık" defans yapan her takım bizi rahatlıkla kilitleyebilir. kilitliyor da zaten.

    bir defa amrabat'ı ilk onbire dahil etmeliyiz. takımdaki en yaratıcı oyunculardan biri ve diğer futbolcularımız da amrabat'la oynamayı öğrenmeli. bu bir.

    pep guardiola dediğimiz adamın futbolun başına musallat ettiği iğrenç pas futbolundan vazgeçilmeli. yarı sahamızda dakikada 20 pas yapmak ne üç puan kazandırıyor, ne rakipleri boğuyor. aksine bir güzel dinlendiriyoruz rakibimizi. bu da iki.

    melo ve engin en kısa sürede ideal 11'in değişmezlerinden olmalı. ve üç.

    amrabat'ı serbest olarak denemeliyiz. orta sahaya gelsin top alsın, top taşısın, defansı karıştırsın vs vs. adam zaten kuvvetli, mutlaka işe yarayacaktır.

    --------------muslera---------------

    eboue-----semih----dany-----riera

    ----------------melo----------------

    ----hamit------selçuk-----engin----

    ---------burak-----amrabat---------
  • 6355
    malesef geçen sezonki o coşkusunu ve oyun üstünlüğünü kaybetmiş gibi görünen takım. coşkulu oynamasından daha vahim bir durum varsa o da öne geçtiği maçlarda puan kaybetmesi. geçen sezon 12 derbi oynadı, 40 maç yaptı ama meşhur 2-4 yenildiğimiz antep maçı ve 39. haftada 2-2 berabere kaldığımız beşiktaş maçı dışında öne geçtiği maçlarda hiç puan kaybetmedi. bu sezon ise 6 ekim 2012 galatasaray eskişehirspor maçı, 19 ekim 2012 gençlerbirliği galatasaray maçı ve 11 kasım 2012 mersin idman yurdu galatasaray maçında öne geçmesine rağmen berabere kaldı ki hadi gençler maçını bir kenara koyalım, mersin ve eskişehir maçlarında kaybedilen 4 puanı ileride çok ararız. pisi pisine gitti. çok yazık oldu.
  • 6356
    cris - 1.25 mil euro - http://kap.gov.tr/...dirim.aspx?id=235555
    ujfalusi - 2.2 mil euro - http://www.kap.gov.tr/...m/B...aspx?id=159754
    sabri - 1.25 mil dolar - http://kap.gov.tr/...dirim.aspx?id=221171
    balta - 1 mil euro
    zan - 700 bin euro - http://www.kap.gov.tr/...m/B...aspx?id=160165
    çağlar - 950 bin tl - http://www.kap.gov.tr/...m/B...aspx?id=120089
    melo - 2.9 mil euro - http://kap.gov.tr/...dirim.aspx?id=229529
    furkan - 700 bin euro - http://kap.gov.tr/...dirim.aspx?id=235877
    riera - 2.9 mil euro - albert riera galatasaray'da - 03.09.2011 11:26 (galatasaray sportif aş) / galatasaray.org
    ceyhun - 1 mil euro - http://www.kap.gov.tr/...m/B...aspx?id=159143
    aydın - 500 bin euro
    baros - 2.5 mil euro
    sercan - 700 bin euro - sercan yıldırım galatasaray'da - 05.09.2011 22:30 (galatasaray sportif aş) / galatasaray.org

    şu yukarıdaki listede yer alan oyuncular ve onlara ödenen yıllık maaşlara bakıldığında ; sadece bunlardan bile bir şekilde kurtulunsa neredeyse 19 milyon € = 44 milyon ytl. gibi bir kaynak yaratma şansınız var. sanırım geçen sene futbolcu bonservislerine harcadığımız bütçe de bu civarlarda bir şeydi.

    yukarıdaki listeye melo, riera gibi oyuncular açısından itiraz gelebilir. bu ikisi takımın en çok kazanan oyuncuları yaşları 30; ancak onlardan aldığımız verimi yılda 1,5 milyon verebileceğiniz bir oyuncudan da pekala alabilirsiniz. özellikle bu sene ki melo için bu bedel daha da aşağılarda bence. riera ise son maçlarda sol bek açısında ortalamanın biraz üstünde performans vermeye başladı ancak; kalecisi, stoperi, sağ beki, ön liberosu zaten yabancı olan bir takım için bir de sol bekin yabancı olması için hakikaten ekstra bir oyuncu olması lazım. özellikle seneye ligdeki 5 yabancı kısıtlaması başladığında; defansta bu kadar çok yabancı bulundurmanın sıkıntısını kaçınılmaz olarak yaşayacağız. ve görünen o ki; sol bek için riera veya bulabilirsek riera'dan daha iyi bir yabancı kullanmaktan başka çaremiz de yok. zira bilinen iyi bir yerli sol bek yok zaten.

    aynı şekilde yılda primler, maç başınalarla birlikte 4 milyon€'dan fazla bir para alan melo da bence gereksiz. aynı işi yılda 1 milyon € maaşla 21 yaşındaki alper potuk da yapabilir.

    bence devre arasıdan başlamak kaydıyla bu arkaşlarla yavaş yavaş yolları ayırmak da fayda var. hem ekonomik olarak hem de gerçekten tabanca gibi 18-19 kişiden oluşan sağlam, dinamik, rekabetçi ve biribirini yedekleyebilecek oyunclardan kurulu bir yapıyı kurmak için. yoksa aydın, sercan, çağlar gibi kifayetsiz, hakan, sabri, gökhan zan,ceyhun, furkan, yiğit gökoğlan gibi kapasitesi sınırlı aynı şekilde hem pahalı hem de yaşı geçkin verimsiz yabancılarla uzun vadeli başarı hedefleri koymak zor.

    takımın şu aşamada kaleci, sol bek ve sağ bek için yabancı oynatmaktan başka çaresi yok gibi. o zaman şimdiden gelecek sezon transfer planlaması yapılırken semih'in yanına onu tamamlayacak yerli kaliteli stoper almak şart. bu ömer toprak veya serdar taşçı olabilir.

    aynı şekilde melo için alternatifleri düşünmek lazım. alper potuk veya olabilirse nuri şahin veya başka alternatif. zira orada oynayan yekta, engin, emre gibi oyuncuların varlığını da düşünürsek kuvvetli bir ilave ile orta sahaki istediğimiz dinamizmi ve pas akışkanlığını kurabiliriz. belki geçen sene ki melo bize bu anlamda umut vermişti ama bu sene melo kesinlikle bu çapta yatırım yapılmayı riskli kılıyor.

    bence galatasaray'ın elinde bir sürü santrafora veya forvete rağmen halen net bir golcüsünün olmaması en büyük eksiklik. kesinlikle sırtı dönük topu alıp dönebilen veya saklayıp servis yapacak, ceza sahasında geldiğinde çerçeveyi bulacak net bir golcü alması lazım. elinde türkiye'deki en iyi iki yerli forvet var ama bunlar yeterli değil. eğer şl'de bir seviye yukarı sıçramak istiyorsa esas bütçeyi ve parayı buraya ayırması lazım. aynı fener'in musa sow'u gibi genç, klas, çabuk ve iş bitirici bir golcü bulup ona yatırım yapması lazım.

    ve son bir şey daha bir de yaratıcılık meselesi var. amrabat dışında şu an takımda yoktan bir pozisyon yaratacak, önündeki adamı geçip pozisyon çıkarabilecek yetenekte biri kadroda yok. amrabat da bunu şu an zaten yapamıyor. belki fatih hoca bu tarz oyuncu istemiyor ama bence bunu düşünmeli. oynattığı sistem içinde günümüz tempolu futboluna ayak uydurabilecek dünyada az da olsa bu tarz adamlar hala var. forvet arkasında gezici olarak, sürekli yer değiştirerek oynayan diego, van der vaart, valbuena vs.. gibi gerçekten fark yaratabilecek oyuncular var. bunlar oyun tıkandığında sorunu çözecek adamlar. oyunu tek bir hareketle hızlandırıp, tempo yapmayı, baskı kurmayı sağlayan ve maç alan adamlar. hoca böyle adamları severdi ama nedense 2 yıldır kendisine teklif edilen bu adamları sanki istemiyor gibi bir intiba var. bence diego ribas, üstelik yaşı da hala 27-28 iken düşünülmeli. werder bremen ve atletico'da yaptıkları ortada. eğer iyi idare edilirse bir takımı 2 seviye atlatabilecek bir adam. ve fatih hoca hagi'yi bile idare etmiş biri iken diego'dan üstün verim alabilir.
  • 6358
    kendi klasmanında dünyanın en rahat gol yeyip en zor gol atan takımları listesinde top 10'da banko yer alır. bizle oynayan her takım bulduğu pozisyonların rahat %60'ını gol yapıyor sonra uğraş dur. 16 kasım 2012 galatasaray kardemir karabükspor maçında rakip takım karabük 3 pozisyonun 2 sini gole çevirdi mesela. bizi geçen sene şampiyon yapan az gol yeme alışkanlığımızın çok ama çok ötesindeyiz. bir takım her maç geriye düşer mi be! yazık valla yaa! kanser olacam sıkıntıdan!
  • 6362
    artık iyiden iyiye uyandırılması gereken takım. ardından da balta, çolak, cris gibi adamlara bir daha forma verilmemesi gereken takım. burak, hamit, melo, amrabat, eboue, muslera, dany gibi futbolculara sert bir uyarı yapılması gereken takım ve tüm maçlara aynı konsantrasyonla başlanması zorunluluğunun öğretilmesi gereken takım. bu gerekenler uzar gider. kısacası işimiz zor gibi görünüyor. tek güvendiğim adam halen imparator. umarım manchester maçı gerekenlerin yapıldığı ve uyanışın başladığı bir maç olur.
  • 6363
    18 kasım 2012 galatasaray manchester united maçında şu kadroyla çıkması gerekiyor. ben kuruyorum kadroyu.

    -----------------------muslera-----------------------
    sabri--------gökhan---------semih----------riera*
    hamit--------yekta----------selçuk----------engin
    ---------------burak----------umut-----------------

    edit: yazmayı unutmuşum. uzun bir süre boyunca 3 kelden* ve emre çolak'tan kurtulmamız lazım.
  • 6364
    hep iyi niyet, ha düzeldi ha düzelecek , hep sabır bekle bekle nereye kadar. bu sezonun başından beri etkili oynayamıyoruz. baskı yapamıyoruz. oyuncuların forma girmesini bekle düzelecek yok. radyodan maçı dinlemeyi bıraktım dışarıdan gol sesi gelmediğine göre yenildik. yani bu haftada salı gününe kadar spor programı izlemek haram, gazete okumak yasak.. of ki of. üstelik yarın ki maç için fenebahçeye de güzel bir motivasyon sergiledik. umarım antalyaspor'da beşiktaşı yener ve lider olur. fenerbahçe'de yener ikinciliğe yükselir. her hafta kötü oynayıp lider kalıyorduk. bu hafta 3. düşerizde biraz takım kendine gelir. 2011-2012 sezonunda daha yoğun maç trafiğinde ve kısıtlı kadro ile daha iyi oynuyorduk ve daha başarılıydık. sorunlar belli ama düzelme yok..
  • 6365
    ligin dibindeki takımlara bol bol puan verip sevap kazanan takım. belliki bugün camiye yardım etmeyi unutmuşlar. 2013-2014 sezonunda bu sezonun sonucu ne olursa olsun(şampiyonlar ligini bile kazansak) takımı bir kez daha komple değiştirmek lazım. illa kovdurtacaklar kendilerini ruhsuz herifler. muslera, semih, elmander, hamit, selçuk, yekta, umut veya burak kalsın. gerisi değişsin.
  • 6367
    şampiyon olan ve yaş ortalaması bakımından da, yerli oyuncu kalitesi bakımından da bir kaç yıl aynen devam edebilecek iyi bir takıma yine çok yerinde transferler yapıp oyun anlamında nasıl geri gittiğini çözemediğimdir.. sonuçlar kötü gitmese de oyun ciddi anlamda moral bozucu durumda. formsuzluk, kısmetsizlik, hocanın takımları geç açılır falan dedik, tam atlattık derken yine kötü bir görüntü vermeye başladık.

    oynadığımız lig de ayrı bir saçmalık zaten. ligde 3 maç üstüste galip gelen açık ara lider olur, çünkü üstüste maç kazanan takım yok neredeyse. bu durumda bizim çok daha iyi bir performans gösterip rahat lider olmamız lazımdı. ayrıca hoca değiştiren takımın bu denli iyiye gittiği başka bir lig de yok dünyada. çok üzücü ama malesef taraftarın desteğini de ilgisini de kaybedecek takım bu gidişle. şu imkanlarla beşiktaştan kötü futbol oynamamız inanılır gibi değil. 20 kasım 2012 galatasaray manchester united maçı zaten kritikti, artık çok daha kritik halde. zira şu an sahip olduğumuz takım şampiyonluk konuşacak bir takım değil. sahada o görüntüyü vermiyoruz, şampiyon olamayız diyemem ama şampiyonluk konuşacak bir takımımız yok, avrupada bari devam edersek hava yakalayabiliriz.

    lakin bir revizyon şart. takımla antrenmanlara çıkmak dışında hiç bir boka yaramayan çok futbolcumuz var, şu sıralarda bize taze kan gibi gelebilecek, şans bulmayı bekleyen, bu şansları da iyi kullanabilecek adamlara ihtiyaç var. ama çağlar birinci, ceyhun gülselam, sercan yıldırım gibi adamlar sadece isim kalabalığı yapıyorlar. yekta kurtuluş gibi 2 tane daha oyuncuya ihtiyacımız var, ama kim olur bunlar bilemiyorum, tamamen kapalı kutu bir furkan özcal var. fatih terim'den selçuk inan'a kadar herkeste bir sıkıntı var malesef, bizi buradan uyandıracak kıvılcım kim olacak, merak ediyorum.
  • 6372
    elmander, engin, ujfalusi ve formda bir melo olmadan maalesef 4-4-2 olmuyor. bugünkü maçta karabükspor ikinci yarı bildiğin top diye oynadı bu takımla. özellikle kapanan takımlara karşı doldur boşalttan başka hiçbir oyun planı ortaya koyamıyoruz. umut-burak iklisinin her ne kadar ligdeki gol yüzdesi yüksek olsa da elmander'in 4-4-2 deki görevini bir türlü yerine getiremiyorlar. özellikle cris oynadığı zaman takım kalitesi bir boy kadar aşağı düşüyor. çünkü hem defansta ağır kalıyor hem de yabancı kontenjanını işgal edip ileri uçta yabancı kullanamamamızı sağlıyor. böylece her maç emre çolak'ı izlemiş oluyoruz.
  • 6373
    kapanan takımlara karşı daha çok şut atması gereken takım. ulan takımda burak yılmaz, hamit altıntop, selçuk inan gibi adamlar var ama şut atmıyorlar. kaleyi gördüğü gibi vurması gereken adamlar bunlar. özellikle hamit ve selçuk. önleri boş kaldığında da vurmaktan çekiniyorlar. vurun abi, vurun şu topa. şut atmadan maç bitirdi mesela hamit altıntop bugün.*

    yine kapanan takımlara karşı biraz daha hızlı oynamamız gerekiyor. çok yavaş oynuyoruz bazen oyunu, karşı taraf zaten kapanırken bir de savunmada yavaş yavaş topla oynayınca, sadece zamanı eritmiş oluyoruz.

    hücumda en büyük eksiklikliğimiz oyunu çok yavaş oynamamız. engin ve elmander'in gelişiyle bu durumun biraz olsun düzeleceğini düşünüyorum. biraz hızlanınca gol ve gol pozisyonları geliyor zaten.
App Store'dan indirin Google Play'den alın