tofaş maçındaki kaza olmasaydı, son 8 maçını kazanmış olacaktı takımımız. bunların içinde beşiktaş ve telekom da var. f.ülker maçını sahada kazanıp saha dışında verdiğimizi de düşünürsek, efes pilsen dışındaki bütün şampiyonluk adayı olan takımları yendik. hafızalar yoklandığında efes pilsen maçı da skandaldan hemen sonraki maç olduğu hatırlanacaktır. son senelerde göremediğimiz bir tablo oldu bu. uzun süre sonra takım hüviyetinde basketbol oynuyoruz. bunda tabiki skandal sonrası kenetlenmenin etkisi ve yabancı oyuncularımızın karakterli olmasının payı oldukça büyük.
sorunlarımız yok mu var elbet;
simas'ı dinlendiremiyoruz, adam neredeyse son maçlarda oyundan çıkmıyor ve mükemmel oynuyor. tufan'ın cezası o bölgede belimizi büktü. diğer sorunumuz fatih dışında gerçek bir pivotumuz yok. fatih son maçlarda kapasitesinin üstüne çıkmasına ve elinden geleni yapmasına rağmen, o bölgede bir uzun eksikliğimiz aşikar. bir pivot transferi rancik üzerindeki baskıyı da azaltabilir diye düşünüyorum. tabi bir de
d-wash problemimiz var. bazen tek başına maç alacak performansları gösterse de dengesizlikleri can sıkmıyor değil hani, zor oyuncu vesselam.
sevindirici olaylardan diğeri ise başta
evren büker olmak üzere yerlilerimizin elini taşın altına koymaları.
murat kaya ve fatih solak birkaç maçtır istatistik hanelerini dolduruyorlar. evren büker ise belki de ligdeki en formda yerli olabilir. bana göre milli takımdaki en önemli eksikliklerden biri olan kısa rotasyonunda mutlaka bulunmalı böyle devam ettiği sürece. tabi tanjevic'in canı isterse.