sene 2010 dur ve tarihindeki belki en başarısız sezonudur galatasaray camiası için. şöyleki ;
yönetimiyle, sporcusuyla, taraftarıyla tam bir çuvallama sürecindedir. sene başında yaptığı hatalarla kendini bitirmiştir. 2009-2010 sezonu. mükemmel olarak nitelendirilen bir sürü transfer yapılır. futbola, basketbola, voleybola ve nicesine.
futbol takımı iyi bir başlangıç yapar daha sonra dağılır. gerçek anlamda kazandığı bir zafer yoktur. erkek basketbol takımı iyi kötü bir başlangıç yapar sonra rezalet çıkar güç bela ligde kalır ve kurtulur. bu durumda tek başarılı takım türkiye kupasını kazanan bayan basketbol takımıdır. voleybol takımları hakkında konuşmak istemiyorum bile. kısacası televizyondan izlenebilen bütün branşlarda tepetaklak olmuş durumdadır galatasaray camiası 2009 2010 senesinde.
gelelim yönetime. bir sürü yabancı futbolcu alınmaya devam edilir, kaptanlığı arda turan a verir. futbol takımının ağzına sıçan ; basın, hakemler federasyon, rakip yöneticiler, kasap futbolcular varken ağzını birkez bile açmamıştır hiçbiri. hep sessiz kalınmıştır. her kulvarda göz göre göre hakkımızın yenilmesine karşı sesini çıkartmamıştır. eskiden disiplinli bir okul yapısına sahip olan florya artık, şımarık züppelerin piyasa yaptığı bir özel okula dönmüştür. takımda bir gram disiplin kalmamıştır. rakibin amatör branşlarda tarih yazarken sen daha hiçbirine sponsor bile bulamamışındır. ekonomik destek anlamda zaten çok geridesindir. rakibine yenilirken voleybolda set bile alamamışsındır. basketbol takımın play off a çıkmak üzereyken play off yolundaki rakiplerinin yaptığı maçlarda yaşananlarla ilgilenmemişsindir bile. 5 sene önce ligden düşmen için her pisliği yapan banvit takımı yine aynı pisliği yapıp senin rakibine maç sattı hala sessizliğini bozmadın. fenerbahçe play off ta süpürdüğü takıma ligde yattı yine ses çıkarmadın. herşeyi geçtim rakibin 90 markayı tek başına almışken
* sen hala 90 ayrı markanın 1 tanesiyle geçinmektesin. aranızdan biriniz çıkıp "o nasıl iş lan fenerli adam bizle dalga geçer gibi sponsor oldu ismimizin yanına kahve adı koydu s.kerim böyle aşkın ızdırabını" demiyormu ? çokmu memlunsunuz basketbol takımının sponsorundan ya da çok iyi yerde bitirdik ligi ?
galatasaray tv gibi sadece digiturk te izlenirken digiturk un en cok izlenme oranına sahip kanalıyken neden ücretli yaptın bu kanalı ? onadamı bulamadın reklam vericek birini ? çokmu pahalı geldi ?
ve galatasaray taraftarına
*. burda bahsetmek istediğim stadyuma gelen insanlar. ulan
hıncal uluç un bile taşşak konusu olduk. hala nevizade geceleri dışında adam akıllı tribünde coşkulu bir biçimde söylebildiğimiz bir beste yok. "saldır cimbom okey let's go" gibi mükemmel ! bir bestemizde var tabi. yıllar önce dünyanın her yerinde tanınan kapalı tribün maç oynanırken bile arasında muhabbet eden adamla dolmuş, 50 kişinin dışında kimsenin bağırmadığı bir yer haline gelmiştir. kendi arasında her maç kavga eden bir taraftar olduk maalesef. 2-3 maça gelip "bu ne yeaaa böle ben tribün liderlerini sevmiyorum yeaaaaa" diye konuşan ve tribün liderlerine bok atıp kendini hasta galatasaraylı ilan eden adamlarda vardır. kısacası eski saygınlığını kaybetmiştir galatasaray tribünleride. çoluğun çocuğun diline düşmüştür. kapalı tribünde hala "çök çök" diyen "kalk biraz kardeşim" dediğimde "sanane kardeşim ben bu tribüne para verdim hadi yeaaa" diyen adamlar dolmuştur yıllardır evimden çok gittiğim stadyumda. hala parçalı forma yerine barcelona, real madrid, liverpool formasıyla gelmektedirler tribüne. kendi futbolcusuna ana avrat küfür etmektedirler. bedavaya aldıkları bileti bazıları yüksek fiyata satmaktadır. bu büyük emanete sahip çıkmamaktadırlar.
karıncaezmez şevki nin,
alpaslan dikmen in,
peygamber hüseyin in kemiklerini sızlatmaktadırlar.
artık klasikleşmiş bir laf haline gelen bir sözü tekrar söylemek istiyorum. seneye yepyeni bir stadyumda artık bir reform a gitmelidir galatasaray camiası. biraz daha cesarete ihtiyacı vardır her konuda. biraz daha kafayı kullanması gerekmektedir. küçük şeylerle mutlu olmamalıdır büyük işlere imza atmalıdır. unutulmamalıdırki kimse galatasaraydan büyük değildir. buna göre hareket edilmelidir.