• 4378
    devlet, belediye yada her neyse kulübün tüm taşınmazlarına dolaylı yoldan sahip olmadığı sürece maddi krizden çıkamayacak canım kulübüm. fenerbahçe bir şekilde bu krizden sıyrılacak üstüne mal varlığını daha da güçlendirerek.

    (bkz: şükrü saraçoğlu stadyumu)
    (bkz: ülker arena)
    (bkz: topuk yaylası)

    kenan evren lisesi'nin arazisini aldılar mı bu iş bitmiştir.
  • 4380
    aylan bebek i kullanarak uefa dan ek süre isteyen kulüp. bunun ne kadar büyük bir ayıp olduğunu ahlaken bir noksanligi olmayan herkes kabul eder. gel gör ki bu konu burda olmamış gibi bir hava var.

    arkadaşlar milletin pisligini kendi üzerinize alinmayin. pislige pislik diyebilmeliyiz.

    bu kulubun taraftariyla yönetimi birbirinden apayrı iki yapıdır yani yapılanlar bizi bağlamazbama bunu görmezden gelmek ayıptır.
  • 4383
    türkiye'nin en büyük kulübü. 2010-2011 sezonundan beri bu sene ilk kez bu denli bir tökezleme içerisinde ve fenerbahçe ve beşiktaş'ın tokatlanmaya alışmış taraftarı inanılmaz bir şekilde bizim üstümüze oynuyor. senelerdir bunlara her kulvarda koyup geçerken bizim taraftarda asla böyle bir durum yoktu. ama bunları kendi adıma heepsini kenara yazıyorum. yarın tekrar bu kulüp bu sefer yıkılmamak üzere ayaklandığında bunların hepsini hatırlayacağım.

    bu kulüp tekrar en tepeye çıkacak, tekrar sizi altınıza sıçırtacak amk.
  • 4385
    ne acıdır ki iddiasını fazlasıyla kaybetmiş bir kulüp olduk bu sene. bence galatasaray'ın amacı, her sene ligi ilk ikide bitirip şampiyonlar ligi'nde olmaktır. bu sene bu epey zor görünüyor. o yüzden bence (transfer de yapılmayacağı hesaba katılırsa) gençlere yönelmemiz ve kamburlardan kurtulmamız lazım.

    hamit, burak, umut, sabri, eray işcan, jpk ilk aklıma gelenler. selçuk inan'ın da maaşında indirime gidilmeli. volkan pala, sinan gümüş gibi oyuncularda ısrar edilmeli ve linnes, carole gibi genç ve maliyeti düşük oyuncular alınmalı. gençten kastım 25-26 yaşının altında oyuncular.

    bu hamleler uzun bir sabır süreci isteyen hamleler. ve ne yazık ki taraftarda o sabır kalmadı. bu yüzden, bir kısmı acilen olmalı. şu an tahammülün en az olduğu adamlar burak, umut ve sabri. en azından bu üçlü ile acil yollar ayrılmalı, diğerleri de sezon sonu yollanmalı.

    bir de, canını yediğim takımım valla dermanım kalmadı. sahadaki ruhsuzların amına koyayım. sen var ol.
  • 4386
    en büyük sorunu "koşamamak" olan biricik takımımız.

    koşma özürlü futbolcuların işgal ettiği biricik aşkımız.

    takımı koşturmayı başaramayan hocaların sırayla sahne aldığı ve deneme tahtasına çevirdiği takımımız.

    koş ali koş, koş koş koş, hakan sen de koş, koş selçuk koş, donk sen de koş. bilal sen de koş, olcan sen de koş. sabri, umut siz anadoluya doğru koşun. emre, jpk, tarık siz de koşun ama formaları çıkarın ve öyle koşun. yasin, burak zahmet olmazsa sizde koşun. burak sen ada'ya doğru koş. yasin sen ronaldo gibi koş.
  • 4388
    ne gelecekse senden gelsin. üzüntüsü de sevinci de. böyle günlerde böyle zamanlarda her zamankinden daha sıkı sarılasım geliyor, düşerken elini bırakmıyorum. beraber düşüyoruz. bırakan, senden vazgeçen şerefsizdir. ben düşerken elimden tutup bir galibiyetinle havalara uçtuğumuza say. yine dipten beraber çıkacağız, el ele. ama bizi düşürenlere tek tek hesabını sorup çıkacağız ama çıkacağız.
  • 4389
    vazgeçmek mi, gemiyi terk etmek mi? bu ne melankolidir. sadece bu sezon lig şampiyonluğu kayıp diye mi bütün bunlar. bu kelimeleri değil yazmak akla getirmek bile zayıflıktır.

    geçmişe, büyük resme bir bakın. ondan sonra geleceğe dönüp seyredin. milyonlarca insanın kalbinde yer etmiş bir sevgili hiç pes eder mi? biraz mola verir o kadar.

    daha güçlü, daha muhteşem, daha enerjik dönmek için teneffüse çıktık sadece. üstelik avrupada ve ztk'da devam ediyoruz. hele durun...
  • 4392
    ne zaman ki köşeye sıkışsa, umutsuzluk bulutları(u: umut bulut çağrışımı için özür :() üstüne çökse; bir aslanın vereceği tepkiyi verip bizi gururlandırdı.

    bu kez bunu istemiyorum. şahsen, lise despotizminin değişmesine zemin hazırlayacak her gelişmeye müsbet yaklaşıyorum. bu işin sonunda avrupadan men edilmek, kendileriyle gurur duyduğumuz yıldızlarımıza elveda demek hatta parasızlıktan ligden düşmek; lisenin pes etmesine sebep olacaksa kabulümdür ve hoş karşılarım.

    galatasaray taraftarının kulüple olan bağının her geçen gün zayıflamakta olduğu aşikar. bunun sebebi de hayatlarının bir parçası olan; kimi için işinin, ailesinin hatta bazıları için hayatının önünde olan bu kulübün kendisine kapalı olduğunu hissetmesi taraftarların içerisinde ciddi bir kırgınlık oluşturmuş durumda. avrupada, feodilite ve krallıklar karşısında insanların ayaklanmasının altında yatan sebeplerden bir tanesi de halkın krala ve beylerine karşı hissetiği nefret ve öfkesinden ziyade, halkın krala ve beylerine duyduğu sevgi ve bağlılığın karşılıksız olduğunu kabullenmesi sebebiyledir.

    asaletini ve tarihini silemedikleri müddetçe, başına ne gelirse gelsin, batı medeniyeti tarafından türk olarak görülen tüm milletlerin gurur kaynağı olmaya devam edecektir.
  • 4397
    hayatimda isler ne zaman kotuye gitse sigindigim limanim.en moralsiz oldugum anlarda en kotu hissettigim en yalniz hissettigim zamanlarda basarisiyla guc verdi bana.sampiyonluklarinda sarilip sevinecegim birilerini hep buldum ustelik sirf ayni renge asigiz diye kac yabanciya sarildim gol sevinclerinde bilmiyorum.bugun kotu gunler biliyoruz her yonuyle boka batti kulup oyuncak oldu birilerinin elinde ama cekip cikartacagiz yine en zirveye.ama ne olur kusmeyin takima kizin yoneticelere sahada ki ruhsuzlara sovun ama armaya kusmeyin.herkes gidiyor galatasaray sevgisi kaliyor cunku.
  • 4399
    ben galatasaray'ı çok sevdim. 17 ocak 1997, ilk gittiğim galatasaray maçı. 7 yaşındayım. bu maçtan iki sene evvel,babama alınması için yalvardığım akülü arabayı, amcam almayı kabul etmişti. tek şartı vardı beşiktaşlı olmam.. 5 yaşındaydım, ve her uyanığın geleceği gibi, bu yaştaki biri için beşiktaşın galatasaray'dan farkı olmaması gerekirdi. ama, ilk aşk gibi, aldığın ilk soluk gibi, ben galatasaray'ı çok sevdim, amcamın evinde bu teklife hayır dediğim anı hatırlıyorum..sneijder'in juventus'a gol attığı anda tribünde devrildiğim anı hatırlar gibi. arkadaşlar, ben galatasaray'ı çok sevdim... ali sami yen 'deki son lig maçı, kar yağıyor hafiften, hava soğuk, gençlebirliği, takım kötü, şu sonunda sekizinci olacağımız sezon, 2-0 yenildik, ama aklımda hala gittiğim en iz bırakan maçlardandır, çünkü seni yıkacak dozerin, seni yıkacak dozerin... ( https://www.youtube.com/watch?v=3gTBF3-khUw ) ben galatasaray'ı çok sevdim...şu şikeli sezonun ardından, galatasaray üniversitesindeyim, çok sevdiğim arma, diplomamda da yer alacak mutluluğuyla ve play-off denen garabet geliyor, sezonun her maçını tırnaklarımı yiyerek izledim ve kirli türk futbolunun önümüze çıkardığı engelde, play-off'larda arenada fener'e yeniliyoruz..yanımda arkadaşım omzumu sıkıyor...şampiyon olacağız diyor...şampiyon olacağız kardeşim..ben galatasaray'ı öyle çok sevdim ki o an, hiç inananamasam da, zihnim beynim isyan etse de inandım. hak eden yensin demedim, hak eden sensin dedim.

    ağladım bu takım için, aklım, kalbim, zihnim suskunlaştı, kabardı, çoştu..halden hale girdi, ama ben her defasında, kime kızarsam kızayım bir tek, 5 yaşında, akülü arabayı reddeden, çocukluğumun sahip olduğu o hissi...hiç ama hiç kaybetmedim. ben galatasaray'ı çok sevdim kardeşlerim, renkdaşlarım, abilerim ve ablalarım, siz de sevin her daim.. çakallar konuşur, kurnazlar ellerini ovuşturur, ama ben galatasaraylı olarak hep kalbimi, ali sami yen'in yemyeşil çimleriyle doldurdum...mecidiyeköy'den arabayla geçerken, son anda, azıcık görebileceğiniz o yeşillik, çocukluğum.... ben galatasaray'ı çok sevdim, biliyorum, biz binlerce kişiyiz. her şey güzel olacak..gözlerinizden öperim. stop.
  • 4400
    --- alıntı ---

    hala futbol takımı için büyük yanlışlar içerisinde olan kulüptür. burada 2 senedir dediğimiz gibi öncelik transfer değil kadroyu revize etmektir. 2 senedir işe yaramaz oyunculara sürekli para ödeniyor. bunları satarak az da olsa maddi açıdan rahatlamak gerekir. yoksa hiç transfer yapılmasa bile sürekli zarar edilir. denge dengeoğlu'nun bir üst modeli evlatçılık timsali türk futbolunun dinazorları aynı hataları yapmaya devam ediyor. hiç kimse tkaımdan gitmeyecekmiş. 89'da oyuna girip maç başı 25 bin doları kapmaya devam etsin herkes. bu yönetim, evlatçılık zihniyetli hocalar, çeteci grupcu oyuncular, galatasaray'ı söğüşleyenler olduğu sürece bu armanın maalesef burnu boktan çıkmaz. gerçek taraftar gerekirse amatör kümede oynasın galatasaray'ı hep destekler ama en ufak problemde işte bu saydıklarım hemen kaçıp gidecekler. o yüzden galatasaray'ın yeni yönetimlere, teknik direktörlere değil köklü bir devrime ihtiyacı var.

    --- alıntı ---

    ekşi'de galatasaray başlığına bakarken denk geldim, yazılanlar mevcut durumun en kısa ve yalın özeti olduğu için de buraya atayım dedim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın