ingiliz radyo kuruluşu talksport, geçenlerde futbolun evrimi ile ilgili bir makale, fıkra, tartışma, adını siz koyun, bu konu üzerinde yoğun bir tartışma üzerinde durmuştu. pek bu durumla ilgili değil, fakat abd'nin futbola olan ilgisi üzerine şurada bir şeyler karalamıştım. --> (bkz:
#2105307) yazı içinde küçük bir yer tutsa da, fikir edinme adına iyi olacaktır.
radyo kuruluşunun takipçilerinin de dahil olduğu bu tartışma, yaklaşık 12-13 sene sonra, yani 2030 yılında futbolun durumunun ne olacağı ile ilgili bir konu üzerineydi. hatta yüzeysel olarak dünya futboluna değilinse de, esas baz alınan yer ada futboluydu. işte o tartışmadan satırbaşları:
1- 150 milyon pound ve üzeri bonservis bedelleri ile bir oyuncunun diğer bir kulübe transferi.
2- haftalık 1 milyon pound ve üzeri maaş alacak olan futbolcular.
3- sheffield utd, notts county ve bristol rovers'tan en az birinin ingiltere premier lig'e yükselmeleri.
4- west ham, southampton ve son premier lig şampiyonu leicester city'den en az birinin division 2'ye, hatta daha alt liglere düşmeleri.
5- federasyon ve hakem kurulu yönetiminin kulüplere (ülkemizdeki kulüpler birliği sistemi) devredilmesi.
6- premier lig için christmas break (devre arası dediğimiz dönem).
7- ünlü takımlardan biri veya birkaçının eşcinsel sporculara da yer vermeleri. hatta bunu da bir pr çalışması olarak, sayısı gitgide artan eşcinsel kitlelere ulaşabilme adına kullanabilecek olmaları.
8- çin süper liginin dünya üzerindeki en iyi 5 ligden biri haline gelmesi. (bu konuda fifa'nın buna engel olup, yüksek bonservis bedelleri ile haksız rekabete yol açmamaları için finansal fair play kurallarını bu liglere de uygulayacak diyen taraftarların da sayısı hiç de az değil)
9- premier lig'deki takım sayısının 20'den 22'ye, hatta daha da fazla bir sayıya ulaşması.
10- videolu yardımcı hakem,
var (video assistant referee) uygulamasının devreye girecek olması. hatta bunun yanında gol çizgisi teknolojisinin de başlaması.
http://gss.gs/Rzq.jpg 11- uefa şampiyonlar ligi'nin daraltılıp, asya ve amerika kıtasındaki takımların da dahil olacağı kulüpler düzeyindeki bir dünya kupası'nda dönüşmesi. (bunun yanında uefa şampiyonlar ligi'nin basketboldaki euroleague sistemine benzer bir uygulamaya dönüşerek daha kapalı ve kompleks bir yapıya sahip olacağını düşünenler de var)
12- premier lig'de averaj durumlarının daha da önem kazanacağından dolayı, bu 'haksız rekabete' bir son verme adına şampiyonluk, küme düşme ve avrupa kupalarına katılım adına bir veya birden fazla play-off sistemi getirilecek olması.
13- fa cup, community shield gibi turnuvaların finallerinin başka ülkeler, hatta kıtalarda yapılacak olması. (bu konuyla ilgili uefa şampiyonlar ligi finallerinin de başka bir kıtada yapılması fikri ortaya atılmıştı)
14- başta uzak doğu kökenli yatırımcılar olmak üzere, yüksek sermaye sahibi şirket sahiplerinin premier lig'den daha fazla takım satın almaları, mevcut durumdaki takımların sahiplerinin daha da ön plana çıkmaları.
15- sanal platform oyunları içerisinde pastanın büyük bir bölümünü elinde tutan e-spor hadisesinin daha da önem kazanacak olması. hatta büyük takımların, bunlarla ilgili tıpkı şampiyonlar ligi gibi bir sanal turnuva düzenleyebilecek olmaları.
taraftar görüşleri arasında pek de etkin bir biçimde dillendirilmese de, mevcut şartlarda ilerlemiş durumdaki teknoloji ve yapay zekanın durumu, futbol piyasasını da derinden etkileyecek. hatta bu durumdan o kadar emin ki uluslararası spor kuruluşları, 2030 yılına gelindiğinde günümüz futbolunda kullanılan çoğu teknik, kural, sistem hatta tabir oldukça çağdışı olarak nitelendirilebilir. son günlerde video hakem uygulaması ile gündeme dahil olan bu tartışma, yakın zamanda bazı turnuvalarda, orta ve uzun vadede ise hemen bütün uluslararası spor müsabakalarında uygulamaya geçecek. bu artık bir sır değil.
bu entry de burada dursun, bakalım şimdinin görüşleri, gelecekte göreceklerimizin yüzde kaçını tutturabilmiş olacak?
*