• 1
    koloni ve sömürge döneminin mirası, üstün fiziki yapıya sahip siyahi futbolcuları doğru altyapı eğitimleri ile birlikte dünya futboluna kazandıran futbol. futbolcu üretimi olarak altın çağlarını yaşıyor.

    ayrıca açılıp sayfalarca konuşulan ispanyol futbolu, ingiliz futbolu, alman futbolu gibi örneklerin yanında çıkardığı yıldız ve yetenekli futbolcular, kazanılan dünya kupaları gibi büyük başarılara rağmen şu ana kadar değinilmemiş olması enteresan.
  • 3
    (bkz: afrika futbolu) ırkçılık değil niyetim. ama ispanyol, alman veya ingiliz futbollarında o ülkeye ait bir kültür yansıması görebiliriz. örn; alman disiplinini futbolda da görürüz. ama fransız futbolu deyince benim aklıma atletik siyahi oyuncular geliyor.

    sonuçta onlara da eğitimi fransızlar veriyor diyeceksiniz ama saf kan fransızlardan oluşan bir milli takımları hiç olmadı. bahsini ettiğim siyahi oyuncular bu eğitimden geçmeseler bugünkü konumlarına gelemezdi. mamafih bu oyuncular da olmasa sırp futbolundan farksızdır fransız futbolu.
  • 6
    siyahi fransiz futbolcularin basrolunde oldugu futbol ekolu. turklerin ve baska yabancilarin "afrika futbolu" benzetmesi gerçekten çok ilginç; afrikali dediginiz siyahi futbolcular fransa'da okuyup buyuyen ve ciddi bir aidiyet duygusu olan insanlar.
    "afrika futbolu" artik gelecekte butun kupalari domine edecek.
    edit: halla arkadasin dedigi gibi, bunlari asla bir fransiz'a soylemeyin yoksa irkçi damgasi yersiniz.
  • 7
    anelka, gallas, henry, saha, matuidi, mbappe gibi isimleri yetiştiren clairefontaine; djorkaeff, lamouchi, umtiti, fekir, lacazette, benzema, guily, govou, tolisso gibi isimleri yetiştiren lyon; ayrıca castelmaurou, chateauroux, lievin, dijon, marsilya, ploufragan, vichy ve reims akademileri ile uluslararası arenada dünya futboluna etki etmiş bir kültürdür.

    yalnızca afrika futbolu diyerek geçiştirmek doğru gelmiyor. top five olarak adlandırılan ligler içerisinde altyapıdan yetiştirdiği isimlere kadrosunda en çok yer veren kulüpleri barındıran ligdir sanırım.

    yalnızca paranın tesiriyle yer edinmeye çalışan psg yerine 70'li yıllardaki st. etienne, 2000'li yılların ilk dönemindeki lyon, 80'li yılların sonu ve 90'lı yılların başındaki marsilya gibi temsilcileriyle var olmalarını dilerim.
  • 8
    enteresan.

    siyahi futbolcular hakkında çiğ et yeme şakası yapmak , siyahi futbolcular için penis boyu şakası yapmak gibi konuların "ırkçılık" sayıldığı sözlükte, normalleştirilip hakkında tespitler yapılabilen ülke futbolu.

    kimse de demiyor ki "aga bu nedir".

    bahsi geçen afrikalıların kendi ülke futbollarının ne derece başarılı olduğuna bakmak lazım önce. konu sadece kökeni afrika olan oyuncuları rastgele alıp takıma doldurmak değil, bu adamları doğru eğitimle iyi futbolcu yapabilmekte.

    eleştirilecek işleri biz yapıyoruz aslında, aurelio gibi hazır adamı alıp milli takıma koymak gibi.

    fransız futbolu suçlu da almanya, portekiz futbolu masumiyet karinesi mi?
  • 9
    "afrika futbolu" denerek güya olmadığı iddia edilen futbol. birçok iyi oyuncusu afrika kökenliymiş bilmem ne.

    öyleyse bana siyahi oyuncuların menbaı olan afrika'da futbol konusunda fransadan daha başarılı bir ülke söyleyin. hâlihazırda daha iyi oynayan, daha güçlü bir milli takım söyleyiverin bakayım.

    "a" kökenli oyuncular olduğu için "b" takımı güçlü bir takımmış. ama "a" kökenli oyunculardan on milyonlarca olan "c" kıtasında "b" takımını geçebilen hiçbir takım yokmuş. masal bitti bu kadar.
  • 10
    kendileri avrupa’nın en büyük 5 futbol liginden birisi olarak sayılıyor. ama kulüpler bazında avrupa kupalarında neredeyse hiç yoklar. 60 yılı aşan avrupa kulüpler organizasyonlarında sadece 2 tane kupaları var. 1993 yılında şampiyonlar ligi’ni kazanan marsilya ve 1996 yılında kupa galipleri kupasını kazanan paris saint germain dışında avrupa kupası kazanamamışlar.

    uefa’nın 5 ayrı resmi organizasyonunda şu ana kadar 213 şampiyona sahibini buldu. muadilleri ingiltere, ispanya, italya ve almanya’nın kulüp takımları 161 kupa kazanırken fransa sadece 2 kupada kalmış. hatta bir alt segment olan hollanda takımları 13, portekiz takımları 8 ve belçika takımları 7 kupa kazanmış. fransa’nın kulüp takımlarının kupa sayısı türkiye, romanya, sırbistan, hırvatistan, macaristan gibi balkan ülkeleri ile yarışıyor.

    demek istediğim şu ki kulüpler düzeyinde bu kadar başarısız olan, ayrıca 1998 yılı öncesi milli takımlar düzeyinde de herhangi bir başarısı bulunmayan (1984 platini’li avrupa şampiyonası hariç) bu ülke nasıl oluyor da en büyük futbol kültürlerinden birisi sayılıyor ? portekiz ve hollanda ekolü bunlardan kat kat daha fazla futbola katkı sağlamışken fransızların bu kadar el üstünde tutulmasını aklım almıyor. işte asıl pr başarısı budur.
  • 13
    lig kapsaminda avrupa'nin en buyuk besinci ligi olarak kabul gormesinin sebebi marka degeri olan ekoldur. yaklasik 3.5 milyar euro'ya yaklasan degeri ile cok saglam bir sekilde besinci basamakta oturmaktadir. avrupa kupalarinda sampiyonluk bazinda gerisinde oldugu hollanda, rus ve portekiz liglerinin yaklasik degerleri 1 milyar euro civarindadir.

    bu arada avrupa kupalarinda sampiyonluk sayisi (toplam 2) gercekten oldukca dusuktur. ancak kupalari tarihi boyunca hep etkili bir ulke olmus, takimlari sampiyon olmasa da defalarca final ve yari final oynamistir. psg, monaco, bordeaux, lyon, marsilya ve hatta daha gerilere gidersek st. ettienne, reims gibi takimlari donem donem avrupa'nin dev takimlari arasinda anilmislardir. sanirim tarihsel olarak fransiz ligini degerli yapan bu cok takimli yarismaciliktir ki hala zaman zaman izlerini gorebilmekteyiz.

    milli takim bazinda ise her ne kadar dominasyonu 98 dunya kupasi ile baslamissa da oncesinde hic basarisi yok denilemez. 84'te platini ile avrupa sampiyonlugu yasamis, 98 oncesinde de iki kere dunya kupasi ucunculugu gormustur. marka degerine yardimci olan bir diger buyuk faktor de dunya futbolunun zirvesine yerlesmis futbolculari yetitirmis olmasi veya liginde oynatabilmesidir. bu durum zidane'dan ya da messi, neymar'li psg'den cok daha oncesine dayanir.
  • 16
    fransa futbolunun büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü ne kupa büyüklüğüdür. onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz. *

    kulüp bazında başarıları olmasa da milli takım olarak baya başarılılar ve bu su götürmez bi gerçek.ülkenin vergi kanunları uzun süredir şuandaki şekilde olmasaydı belki biraz daha başarılı olabilirlerdi ama bunu bilemeyiz tabi.

    benim bu ülke futbolunu takdir etme konumum ise aset yetiştirmedir. sadece kendi milli takımları için değil neredeyse tüm afrika milli takımlarına dahi futbolcu yetiştiriyolar. neredeyse tüm dünyada fransa altyapısından futbolcu oynar. hatta bizim tff 1.ligde bile bir çok oyuncu buradan gelmiştir. resmen devasa bi futbolcu fabrikası olarak işliyolar ve bu fabrikanın ülke ekonomisine yaptığı katkı şüphesiz çok büyüktür ve prestij kaynağıdır.

    son olarak paris için iğrenç denmiş, teesüf ediyorum, gençken ayrı (muhtemelen) yaşlıyken ayrı tat verecek zevkli bi şehirdir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın