29305
son iki sezondur bize izlettiği galatasaray, tam da "fatih terim gitsin de takımı görün bakın noluyor" cümlesindeki takıma dönüşmüştür. oynanan kötü futbol, gelen geçen anadolu takımı tarafından tokatlanmalar, avrupa kupalarındaki ezik performans, kupasızlık... tam da galatasaray için örnek gösterilen dibe vuruş tablosu. şu an başımızda adı jürgen, pep, mauricio, jose olan bir teknik adam olsa değil iki yıl, iki ay sonra kellesi istenmeye başlanmıştı. en çok kelle isteyenler de şimdi ama yönetim kötü, takım kötü, hakemler federasyon kötü diye kendisini savunmaya çalışanlar olurdu. :) o yüzden fatih terim eleştirildiğinde "ama o fatih terim" demek artık abes kaçıyor. zaten hala işinin başında olmasının tek nedeni tam olarak bu.
hocaya çok büyük saygı duyuyorum. kredisinin de herhangi bir teknik direktörden neden daha fazla olduğuna vakıfım. şahsen her sene şampiyon olalım, uçalım kaçalım gibi bir beklentim de yok. artık beklentilerimi haftasonu tv karşısında güzel bir oyun oynamaya çalışan, genç ve dinamik bir takımımız olsun, kaybetse de, şampiyon da olamasa yüzümüzü güldürsün, avrupa kupalarında rekabetçi olalım seviyelerine çektim. istiyorum ki babel'ler yerine kerem'leri izleyelim, fatih öztürk'lere değil okan'lara güvenelim, şener'lere kulübün yıllık forma satış cirosunu gömmek yerine adını duymadığımız genç bir sağ beke yatırım yapalım.
bu kulüpte kimsenin sahip olmadığı krediye sahip olup da hala hazır topçu kovalayan, yarını değil bugünü kurtarmaya çalışan, 4 yıldır takımın başında olup kimsenin ne oynadığını anlayamadığı bir takım yaratan hocanın adının ne olduğu benim için bir önemi kalmıyor. yahu eric gerets bile iki senede aydın'ı, arda'yı, uğur'u, ferhat'ı, mehmet güven'i falan çıkarttı alttan. bu çocuklarla belki de tarihin en iyi fenerbahçe'sine karşı kadıköy'de 4 yemekten korkmadı ama takımı şampiyon yaptı. o zamanki düzen de en az şimdi ki kadar kirliydi. koskoca fatih terim bile bu kadar cesur olamıyor bazen deliresim geliyor düşündükçe. lucescu adını bilmediğimiz kiralık oyuncularla cl'de çeyrek finalin kapısından döndü de fatih terim seri, lemina, n'zonzi gibi adamlarla tarihimizin en pahalı kadrolarından biriyle başarısız olunca "ama kiralık oyuncularla napsın" falan dendi. başta dediğim gibi, sırf fatih terim olduğu için kendisine söylenemeyenler başka hocalara daha imzaları kurumadan söylendi ve kıçlarına teneke takılarak yollandı bu kulüpte.
kendisi bu kulübe verebileceğini fazlasıyla verdi. başarıları için minnettarız. ama yaşı dayandı 70'e.. bu saatten sonra büyük işler beklemek bize de ona da yazık ve haksızlık diye düşünüyorum. kendisinin yerine birini yetiştirme gibi bir amacı da yok görüldüğü kadarıyla. futbol direktörü olmak isterse başımızın üstünde yeri de var. ama yoksa da artık bu kulübün onsuz hayatta kalmayı öğrenmesi lazım. öğrenemezse ne olur? zaten bugünkü gibi oluruz işte. artık bu kısır döngüden çıkmamız lazım.
hocaya çok büyük saygı duyuyorum. kredisinin de herhangi bir teknik direktörden neden daha fazla olduğuna vakıfım. şahsen her sene şampiyon olalım, uçalım kaçalım gibi bir beklentim de yok. artık beklentilerimi haftasonu tv karşısında güzel bir oyun oynamaya çalışan, genç ve dinamik bir takımımız olsun, kaybetse de, şampiyon da olamasa yüzümüzü güldürsün, avrupa kupalarında rekabetçi olalım seviyelerine çektim. istiyorum ki babel'ler yerine kerem'leri izleyelim, fatih öztürk'lere değil okan'lara güvenelim, şener'lere kulübün yıllık forma satış cirosunu gömmek yerine adını duymadığımız genç bir sağ beke yatırım yapalım.
bu kulüpte kimsenin sahip olmadığı krediye sahip olup da hala hazır topçu kovalayan, yarını değil bugünü kurtarmaya çalışan, 4 yıldır takımın başında olup kimsenin ne oynadığını anlayamadığı bir takım yaratan hocanın adının ne olduğu benim için bir önemi kalmıyor. yahu eric gerets bile iki senede aydın'ı, arda'yı, uğur'u, ferhat'ı, mehmet güven'i falan çıkarttı alttan. bu çocuklarla belki de tarihin en iyi fenerbahçe'sine karşı kadıköy'de 4 yemekten korkmadı ama takımı şampiyon yaptı. o zamanki düzen de en az şimdi ki kadar kirliydi. koskoca fatih terim bile bu kadar cesur olamıyor bazen deliresim geliyor düşündükçe. lucescu adını bilmediğimiz kiralık oyuncularla cl'de çeyrek finalin kapısından döndü de fatih terim seri, lemina, n'zonzi gibi adamlarla tarihimizin en pahalı kadrolarından biriyle başarısız olunca "ama kiralık oyuncularla napsın" falan dendi. başta dediğim gibi, sırf fatih terim olduğu için kendisine söylenemeyenler başka hocalara daha imzaları kurumadan söylendi ve kıçlarına teneke takılarak yollandı bu kulüpte.
kendisi bu kulübe verebileceğini fazlasıyla verdi. başarıları için minnettarız. ama yaşı dayandı 70'e.. bu saatten sonra büyük işler beklemek bize de ona da yazık ve haksızlık diye düşünüyorum. kendisinin yerine birini yetiştirme gibi bir amacı da yok görüldüğü kadarıyla. futbol direktörü olmak isterse başımızın üstünde yeri de var. ama yoksa da artık bu kulübün onsuz hayatta kalmayı öğrenmesi lazım. öğrenemezse ne olur? zaten bugünkü gibi oluruz işte. artık bu kısır döngüden çıkmamız lazım.