29301
hadi kizalim kendisine. saatlerce taktik konusalim, oyuncu degisikliklerindeki hatalarini soyleyelim, forma adaleti diyelim, o adam artik oynar mi diyelim. ama once kendimizi kendi anlayabilecegimiz sekilde onun yerine bir koyalim.
daha net anlasilabilmesi icin orneklerimi bazi suclarin arkasindan dolanilabildigi, naylon bankalar cenneti comoros adalarindaki kurum ve kuruluslari kullanarak verecegim cunku dunyada bircok ulkede cezasi olan bazi suclarin comoros adasinda cezasiz kaldigini hepimiz biliyoruz.
comoros adalarinda, sicak bir iklimde, kara para aklamak icin bir suru sirketin kuruldugu, hukukun enteresan sekillerde esnetilebilmekte oldugu bir cografyada yasadiginizi dusunun. buyuk bir sirkette calisiyorsunuz. sirketin en iyi elemanisiniz (hocam ornegimin oznesine eleman dedim hemen kizmayin siz de bi okuyun), departman mudurusunuz. bugune kadar sirketinizin beklemedigi, piyasada rakiplerinizin de inanamadigi ve asiri derecede kiskandigi basarilar elde etmissiniz. genel mudur devamli degismis. yaklasik 5-6 farkli genel mudurle, altinizda yuzlerce kisiyle calismissiniz. calisanlarinizin %90’i sizi overek anlatiyor, eski bir italyan calisaniniz dahi kitabinda size yer veriyor ama kitabi okumayan herkes icindeki tek bir cumleyi, metni tamamen gormedigi icin sizi asagilamak icin kullaniyor, uluslararasi etkinliklerde elit calisan kademesinde hep siz cagiriliyorsunuz, italyada sirketlede calismis, orada da cok buyuk sevgi gormussunuz vs. hem de bunlari comoros adasi gibi bir cografyada yasayarak yapmissiniz.
rakip sirketler bu elemandan bir tane yaratmaya calisiyor ama yok. senin elemaninla cay iceni bile, onunla fotografi olani bile acaba kendi mudurleri yapabilirler de gelirleri artar mi diye dusunuyorlar. yok. hicbir yerde yok. hatta sen de boyle bir calisani bir daha bulamayacaksin farkinda degilsin. neyse.
gun geciyor genel mudurluge yeni bir ekip geliyor. bu ekip diyor ki biz cok iyi ekonomi biliriz. diyorsunuz ki muhasebe departmanina bir cocuk alalim, almiyorlar butce yok diyorlar, o elemaniniz da diyor ki madem butce yok, istihdam yapamiyoruz, bu cayci cocukla muhasebe yapmayi deneyeyim. ona muhasebe ogretiyor. cocuk yapiyor da. sonra o yoklultan yaratilam cocugun muhasebede yaptigi hatalardan da bu departman mudurunu arada sorumlu tutuyorlar. o ayri konu. neyse
elemaniniz diyor ki bize bir yazici lazim, cok cikti aliyoruz. sana genel mudur daktilo aliyor geliyor. 2-3 tane. paramiz buna yetti diyor. mecbur is yurusun diye daktilolari kullanmaya basliyor. o daktilolar da kiralik. atsan atilmiyor, satsan satilmiyor. verdigi katki da belli. ısler cok yavasliyor ama 2 sene yine de gelirde en yuksek sirket oluyorsun. sonra elinde bir suru makine var niye bu sistem duzgun islenmiyor deniyor, bu departman muduru sorumlu tutuluyor ama neyse.
bir enteresan yani da bu genel mudur geldikten sonra sirketinize durmadan maliye mufettisleri geliyor, denetimler oluyor, sgk mufettisleri geliyor. sgk ve maliyenin basindaki herkes de rakip sirketin eskiden ust duzey calisanlari ve bircogunun da aktif ticari iliskisi var. iste bu kurumlar rakip firmalarin vergi kacirdigi, at besledigi, hileli tarim islerine girdigi, tarla surmekten yargilandiklari halde yeni tarlalara yelken actigi herkesin malumu, bunlari da goruyor. genel mudurun kendi rakiplerine hic ses cikartmiyor. maliye, sgk bu sirketlere el atmiyor, goz gore gore vergi kaciriyorlar, cezalardan kurtulmak icin sgk primlerini asgariden yatiriyor. ama sgk ve maliye de senin sirketinin tepesinde. hatta isin ucu kacmis, rekabet kurumu da geliyor seninle ugrasiyor, belediye de, bakanlik da, hatta ve hatta tarla surenler rakiplerinken ilce tarim mudurlugu de geliyor seninle ugrasiyor.
anlamsiz cezalar kesiliyor. rakiplerinin daha fazlasini yaptigi eylemlerden sen ceza yerken onlar ceza yemiyor. hatta bu eleman maliyeye, sgk’ya catiyor. ondan da kisisel olarak ceza yiyor. cunku haksizliga gelemeyen bir calisanin var ve bu calisan kendisinden cok sevdigi bu sirket icin calismaktan cok memnun.
bir yandan sirket calisanlarin maaslarini odedigini soyledigi halde alacagima karsilik isi birakip giden bir suru calisanin var. e maaslarini tam aliyorlarsa nasil oluyor da alacaklarini birakip baska sirketlere gidiyorlar mechul.
sirket karda, bu sirketi yillar sonra ilk defa ben kara gecirdim diye ortalarda dolasan yonetime nasil oluyor da kardes dernek zararinin kac kati arttigini sordugunda cevap vermiyor.
tum bunlar olurken sen kendi calisanina bizim isler neden iyi degil diye kiziyorsun sadece. elemanin; “e maliye, sgk!” diyor, genel mudur de diyor ki “benim onlarla derdim yok, ıslerini cok iyi yapiyorlar”. elemanlarin dayanamiyor “e daha gecen hafta senin rakip firmalara kesilmedigi halde sana anlamsiz cezalar kesildi, hem de sene sonu yaklasiyor, en buyuk kazanci yapacagimiz donemde” diyor, genel mudur “orada ben orantisiz bir ceza gormedim” diyor. hatta bu genel mudurun varligindan yuz bulan rakip firmalar, gecmis senelerden alacaklarim kalmis, defterlerde yok ama ben olduguna inaniyorum, devlet bize odesin diyebiliyor. devlet de “hay hay bir inceleyelim” diyor.
maliye yine baska konularda anlamsiz bir ceza kesmis sen cikiyorsun bu elemaninin altindaki calisanlar hakkinda mesai saatleri disindaki ozel hayata dair eylemleri icin catiyorsun.
en iyi calisanin isten istifa etse yapi basina yikilacak, tepkilerden korktugun icin kovamiyorsun da. ama diyor ki genel mudur ben bunu canindan bezdireyim de isten kendi ciksin gitsin.
iste elemaniniza tum bu yapilanlar, dunyanin neresine giderseni gidin mobbingdir. bu kadar mobbing icinde calisan bir kisinin basarili olmasi mumkun mu?
ınanilmaz elestiriyorum fatih hocami hatalarindan dolayi. whatsapp gruplarinda kendisine karsi elestirilerimi sayfa sayfa dokebilirim buraya. ama hakkinda ahlak disi tek bir elestirim olmamistir.
kendisine yapilanlar, kendisini seviyesizce elestiren kisilere patronlari su yazdiklarimin 10da 1ini yapsa, twitterda floodlarla, eksisozlukte rezalet basliklariyla sayfa sayfa yayinlanirdi. ama nedir? fatih terim galatasaraylidir. kol kirilir yen icinde kalir dusturuyla buyumustur. kendini harcayanlari harcamayi kendisine yedirmez.
daha net anlasilabilmesi icin orneklerimi bazi suclarin arkasindan dolanilabildigi, naylon bankalar cenneti comoros adalarindaki kurum ve kuruluslari kullanarak verecegim cunku dunyada bircok ulkede cezasi olan bazi suclarin comoros adasinda cezasiz kaldigini hepimiz biliyoruz.
comoros adalarinda, sicak bir iklimde, kara para aklamak icin bir suru sirketin kuruldugu, hukukun enteresan sekillerde esnetilebilmekte oldugu bir cografyada yasadiginizi dusunun. buyuk bir sirkette calisiyorsunuz. sirketin en iyi elemanisiniz (hocam ornegimin oznesine eleman dedim hemen kizmayin siz de bi okuyun), departman mudurusunuz. bugune kadar sirketinizin beklemedigi, piyasada rakiplerinizin de inanamadigi ve asiri derecede kiskandigi basarilar elde etmissiniz. genel mudur devamli degismis. yaklasik 5-6 farkli genel mudurle, altinizda yuzlerce kisiyle calismissiniz. calisanlarinizin %90’i sizi overek anlatiyor, eski bir italyan calisaniniz dahi kitabinda size yer veriyor ama kitabi okumayan herkes icindeki tek bir cumleyi, metni tamamen gormedigi icin sizi asagilamak icin kullaniyor, uluslararasi etkinliklerde elit calisan kademesinde hep siz cagiriliyorsunuz, italyada sirketlede calismis, orada da cok buyuk sevgi gormussunuz vs. hem de bunlari comoros adasi gibi bir cografyada yasayarak yapmissiniz.
rakip sirketler bu elemandan bir tane yaratmaya calisiyor ama yok. senin elemaninla cay iceni bile, onunla fotografi olani bile acaba kendi mudurleri yapabilirler de gelirleri artar mi diye dusunuyorlar. yok. hicbir yerde yok. hatta sen de boyle bir calisani bir daha bulamayacaksin farkinda degilsin. neyse.
gun geciyor genel mudurluge yeni bir ekip geliyor. bu ekip diyor ki biz cok iyi ekonomi biliriz. diyorsunuz ki muhasebe departmanina bir cocuk alalim, almiyorlar butce yok diyorlar, o elemaniniz da diyor ki madem butce yok, istihdam yapamiyoruz, bu cayci cocukla muhasebe yapmayi deneyeyim. ona muhasebe ogretiyor. cocuk yapiyor da. sonra o yoklultan yaratilam cocugun muhasebede yaptigi hatalardan da bu departman mudurunu arada sorumlu tutuyorlar. o ayri konu. neyse
elemaniniz diyor ki bize bir yazici lazim, cok cikti aliyoruz. sana genel mudur daktilo aliyor geliyor. 2-3 tane. paramiz buna yetti diyor. mecbur is yurusun diye daktilolari kullanmaya basliyor. o daktilolar da kiralik. atsan atilmiyor, satsan satilmiyor. verdigi katki da belli. ısler cok yavasliyor ama 2 sene yine de gelirde en yuksek sirket oluyorsun. sonra elinde bir suru makine var niye bu sistem duzgun islenmiyor deniyor, bu departman muduru sorumlu tutuluyor ama neyse.
bir enteresan yani da bu genel mudur geldikten sonra sirketinize durmadan maliye mufettisleri geliyor, denetimler oluyor, sgk mufettisleri geliyor. sgk ve maliyenin basindaki herkes de rakip sirketin eskiden ust duzey calisanlari ve bircogunun da aktif ticari iliskisi var. iste bu kurumlar rakip firmalarin vergi kacirdigi, at besledigi, hileli tarim islerine girdigi, tarla surmekten yargilandiklari halde yeni tarlalara yelken actigi herkesin malumu, bunlari da goruyor. genel mudurun kendi rakiplerine hic ses cikartmiyor. maliye, sgk bu sirketlere el atmiyor, goz gore gore vergi kaciriyorlar, cezalardan kurtulmak icin sgk primlerini asgariden yatiriyor. ama sgk ve maliye de senin sirketinin tepesinde. hatta isin ucu kacmis, rekabet kurumu da geliyor seninle ugrasiyor, belediye de, bakanlik da, hatta ve hatta tarla surenler rakiplerinken ilce tarim mudurlugu de geliyor seninle ugrasiyor.
anlamsiz cezalar kesiliyor. rakiplerinin daha fazlasini yaptigi eylemlerden sen ceza yerken onlar ceza yemiyor. hatta bu eleman maliyeye, sgk’ya catiyor. ondan da kisisel olarak ceza yiyor. cunku haksizliga gelemeyen bir calisanin var ve bu calisan kendisinden cok sevdigi bu sirket icin calismaktan cok memnun.
bir yandan sirket calisanlarin maaslarini odedigini soyledigi halde alacagima karsilik isi birakip giden bir suru calisanin var. e maaslarini tam aliyorlarsa nasil oluyor da alacaklarini birakip baska sirketlere gidiyorlar mechul.
sirket karda, bu sirketi yillar sonra ilk defa ben kara gecirdim diye ortalarda dolasan yonetime nasil oluyor da kardes dernek zararinin kac kati arttigini sordugunda cevap vermiyor.
tum bunlar olurken sen kendi calisanina bizim isler neden iyi degil diye kiziyorsun sadece. elemanin; “e maliye, sgk!” diyor, genel mudur de diyor ki “benim onlarla derdim yok, ıslerini cok iyi yapiyorlar”. elemanlarin dayanamiyor “e daha gecen hafta senin rakip firmalara kesilmedigi halde sana anlamsiz cezalar kesildi, hem de sene sonu yaklasiyor, en buyuk kazanci yapacagimiz donemde” diyor, genel mudur “orada ben orantisiz bir ceza gormedim” diyor. hatta bu genel mudurun varligindan yuz bulan rakip firmalar, gecmis senelerden alacaklarim kalmis, defterlerde yok ama ben olduguna inaniyorum, devlet bize odesin diyebiliyor. devlet de “hay hay bir inceleyelim” diyor.
maliye yine baska konularda anlamsiz bir ceza kesmis sen cikiyorsun bu elemaninin altindaki calisanlar hakkinda mesai saatleri disindaki ozel hayata dair eylemleri icin catiyorsun.
en iyi calisanin isten istifa etse yapi basina yikilacak, tepkilerden korktugun icin kovamiyorsun da. ama diyor ki genel mudur ben bunu canindan bezdireyim de isten kendi ciksin gitsin.
iste elemaniniza tum bu yapilanlar, dunyanin neresine giderseni gidin mobbingdir. bu kadar mobbing icinde calisan bir kisinin basarili olmasi mumkun mu?
ınanilmaz elestiriyorum fatih hocami hatalarindan dolayi. whatsapp gruplarinda kendisine karsi elestirilerimi sayfa sayfa dokebilirim buraya. ama hakkinda ahlak disi tek bir elestirim olmamistir.
kendisine yapilanlar, kendisini seviyesizce elestiren kisilere patronlari su yazdiklarimin 10da 1ini yapsa, twitterda floodlarla, eksisozlukte rezalet basliklariyla sayfa sayfa yayinlanirdi. ama nedir? fatih terim galatasaraylidir. kol kirilir yen icinde kalir dusturuyla buyumustur. kendini harcayanlari harcamayi kendisine yedirmez.