resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 10878
    birazcık bu camiayı, türk medyasını, fatih terim' i tanıdıysam galatasaray'ın yeni teknik direktörü terim olacaktır.

    emrah başsan transferi de terim' i işaret ediyor.

    ayrıca denildiği gibi terim gelmek istemese mümkün değil bu cümleleri kurmazdı. terim son kez şaşırtmak istiyor.

    hep eleştirildiği bir nokta var, "bırakıp gidiyor." eleştiriler haksız da değil. ama işte bu sefer ortam farklı. terim yaşlandı, önünde kulüp için belki de bir 5-6 yıllık kota kaldı. bu süreci milli takımla heba etmek istemeyecektir. ayrıyetten terim, "zor ve parasız dönemlerde gelmez." imajını da yıkmak istiyor.

    rakipler de karambole gidiyor. bjk ve fb iyi olduğu için zirvede değil, biz kötü olduğumuz için oradalar. terim olsa idi 5 hafta kala şampiyonluğu kapardık.

    bir de şuna dikkat çekmek istiyorum: terim milli takımdaki son döneminde sistem ve taktik değişikliğine gitti. gayet modern, orta sahaya dayalı, kompakt ve sistem bir takım yarattı. yarattığı takım bu yıl maç bile kaybetmedi. sıralamada da ilk 10 u zorlar konuma geldik. aynı sistemi bizde de oturtabilirse tam bir avrupa kulübü oluruz.

    sen imparatorsun, seni sevenleri üzme, birdaha da bizleri öylece bırakma hocam!
  • 10880
    siyasi görüşümü hayatımın merkezi olarak alan biri olarak (neyi alacaksam, kupaları falan almak daha mantıklı herhalde) benim için nefret sembolüdür; ama onu asıl nefret sembolü haline getiren, bütün söylediklerini yutup demirören'in yanına gitmesidir. bizim takımın başına her siyasi görüşten insan gelebilir, futbol camiası da zaten belli... ama bu kaypaklığı sindiremiyorum. hâlâ bekliyoruz, "sezon bitince konuşacak"tı 'imparator', ama sesi çıkmadı. para tatlı geldi herhalde.

    buna karşın... bir de itiraf: oynattığı futbolu ve kulübedeki duruşunu özlüyorum. gelirse muazzam zıt hissiyatları aynı anda yaşayacağım. istiyor muyum gelmesini peki?
    bence üç kere yeter...
  • 10881
    kulübün hali biraz olsun iyi olsa imzalar atılmış bile derdim ama bu durumda gelmeyecek teknik direktördür. bence yavaştan düzelmeye başladığımız bir dönemde gelecek, şimdiden onun yolunu yapıyor. normalde tüpçüyle girdiği yakın ilişkilerden dolayı arda'da olduğu gibi soğumam gerekirdi hocadan ama bazı şeyler engelliyor demek ki. ne kadar kızsam da gelmesini istiyor muyum? hiç bilmiyorum.
  • 10886
    saat 01.13. perşembeyi cumaya bağlayan sıradan bir gece...

    bir saattir yatakta sağa sola dönüyorum senin yüzünden. sabah iş var ama aklımda hep, gelse mi, gelmese mi? özledim mi özlemedim mi?

    kararımı verdim.

    evet seni çok özledim. 1996-97'de 9 yaşındaydım.. ilk hatırladığım şampiyonlukta sen varsın, uykusuz şampiyonlar ligi gecelerinde sen varsın, avrupa şampiyonluğumuzda sen varsın.

    bakma, galatasaray'ın 4 yıldızı varsa bunu başta sana borçlu bu taraftar. herşeyde biraz sen varsın...

    idolün kim sorusunun tek cevabıydın. odamdaki tek posterin sahibiydin. ilk ve tek.

    fakat bilmiyorum hocam, birşeyler beni rahatsız ediyor son zamanlarda sana dair.

    demirören mevzusunda cidden yaraladın bizi. düşünsene, sırf fenerbahçe şampiyon olabilsin diye play-off getirildi. hep beraber ayaklanmadık mı? hep beraber savaş vermedik? ve sen sezon sonu konuşacağım demedin mi? biz inandık sana, ama sen konuşmadın.

    hepimize acılı günler yaşatan bu federasyona, başkanına tek bir kelime dahi edemedin. pardon "yol arkadaşım" demiştin.

    belki siyasi baskı yedin, belki kendini düşündün milli takım hayalleri kurduğun için. egona ve korkularına yenik düştün.

    ama benim tanıdığım terim, adanalı terim, mert terim, korkusuz terim, gazetecilere, ona, buna, herkese karşı dik duran terim neredeydi? o maço tavırların siyasilere, üst makamlara yetmedi mi? yetemedi mi? yoksa çıkarlarını mı düşündün? yoksa parayı mı düşündün?

    ertesi sezon.. yine benzer muhabbetler.

    yahu, ünal aysal'la kavgalısın diye, galatasaray, galatasaray taraftarı satılır mı hocam? bunu nasıl yapabildin?

    bu takıma, bu taraftara, sana bu kadar haksızlık yapılmışken, bir milli takım davası yüzünden bizi nasıl sattın hocam? milliyetçilik rollerini, "milli görevden kaçılmaz" tavırlarını yemedik biz hocam. ne olurdu sanki 1-2 sezon takımsız kalsan da, senin için herşeyi göze alabilecek bu taraftarı, o çok sevdiğin "yol arkadaşın" için satmasan.

    ne hissettim biliyor musun hocam...

    sanki sevgilim beni düşmanımla aldatmış gibi hissettim. sanki sevgilim beni kullanmış gibi hissettim. acı verdi hocam.

    beraber uğruna kader birliği yaptığımız şeyleri unutup aslında sen düşmanımla kader birliği yapmışsın gibi hissettim.

    sonra adını stadlara verdiler siyasi şovlar uğruna. sen biat etmezdin hocam. ettin. sen de biat ettin.

    o kadar karışık ki kafam hocam, yazıma da yansıyordur eminim.

    sanki aldatmış eski sevgilim gibisin. hala çok seviyorum evet ama sanki gelsen artık hiç birşey eskisi gibi olmayacak.

    ne bileyim işte, sanki imparator fatih terim diyemeceğim ya da desem bile o kadar uzun sürmeyecek gibi.

    aynı aldatan sevgiliyle tekrar beraber olsan ve ona seni seviyorum dediğinde hissedeceğin şey gibi.

    bilmiyorum hocam..

    korkuyorum. kendi egolarını tatmin etmek için gelmenden korkuyorum. bizim için, galatasaray için değil de, kendin için, egolarını tatmin etmek için gelmek istiyor oluşundan korkuyorum.

    profesyonel bakamıyorum konu sen olunca. inanamıyorum artık sözlerine.

    bilmiyorum diyorum ya, 30 yaşında adama, gecenin 1.32'sinde şu romantik yazıyı yazdırabiliyorsun ama işte..

    kalp kırıldı hocam.

    hani bir şarkı söylemiştin kendi ağzınla ebru gündeş'li bir gecede.

    ben de onu söylüyorum şu an.

    "bir daha bu yolları aynı hevesle yürür müyüm?"

    yazıya başlarken gelmemene karar vermiştim kendi içimde ve böyle bitirecektim.

    ama gel. gel be hocam.

    son kez.

    bırakmak için gel.
  • 10888
    hoca için genelde kullanlan bir tabir var bu aralar, gelirse dursun özbek gibi vasat bir başkan baştayken gelmez vs. ancak bana kalırsa tam tersi gelirse dursun özbek gibi bir başkan varken gelir çünkü ünal aysal'a tüm söylediklerini yaptırmak,o varken klübün sahibi gibi davranmak çok da kolay değil, ama bilirsiniz, dursun özbek varken vur ensesine al ekmeğini ağzından. fatih hoca tek adam olmak ister,onu ne kadar çok sevsem de ben tek adamcılığı sevmem. ülkede tek adam olmayan çalışan malum kişiye benzetirim yoksa. spor içinden örnek verecek olursak da aziz yıldırım'a benzer sonumuz. demek o ki umarım fatih hoca gelir ancak klüpteki tek adam olmak için değil futboldaki tek adam olmak için gelir.
  • 10891
    başarılı olan birisinin ahlaklı ve karakterli olduğunu söylemek her zaman mümkün değildir.

    şikenin destekçilerine, ülke futbolunun bok çukuruna dönmesinin baş mimarlarına önce sayıp sövüp, sonra da güce tapan karakteri ve galatasaray'dan büyük gördüğü egoları ile başa çıkamayıp, sayıp sövdüğü yaratıklarla kol kola, koyun koyuna pozlar verip, galatasaray değerlerinin ağzının ortasına ekranlar önünde pişkin bir yüz ifadesiyle sıçan birinin de karakterli ve ahlaklı olduğunu iddia edemeyiz.

    karakterden kastınız maçoluk, dayılık, mafyalık ise üstteki cümlem tamamen yanlış gelecektir size elbette.

    ben, her zaman dik durmaya gayret gösteren galatasaray'ımla; aklı, fikri, vicdanı hür galatasaraylılığımla gurur duydum bugüne kadar.

    galatasaray'ımın emeğini gasp etmek isteyenlerle kol kola verip, galatasaray'a kameralar önünde pişkince gülerek laf sokan biri istediği kadar kupa getirsin, umurumda değil. sokayım o kupanın getirdiği gülümsemeye de, mutluluğa da.

    çok kupa görmek istiyorsanız barcelona falan güzel kulülper bu anlamda.
  • 10895
    hazırladığı kadrodan eyyamcılık akıyormuş da evlatçılık yapıyormuş da bilmem ne.

    hani karakterinden hocalığına fatih terim hakkında satırlarca, paragraflarca yazılar yazıyorsunuz ya tepeden tırnağa tanıyormuş gibi, şu durum dahi ne kadar tanıdığınızı gözler önüne seriyor.

    90'lı yılların başından bu yana fatih terim'in kurduğu takımları izliyoruz. akdeniz oyunları kazanan ümit milli takımdan şl'de çeyrek final oynayan galatasaray'a kadar değişmeyen tek şey var hocanın takım anlayışında: süreklilik. 30'a yakın yıl içerisinde futbol, sistemler, oyuncu tipleri çok değişti. e tabi hoca da değişti. eski sisteminden uzak, nispeten daha temkinli ve sonuç odaklı bir oyun oynatıyor diyebiliriz. tabi bu risk almayı gerektirmeyen, genel zamanlarda. anlayacağınız sistemi de belki defalarca değişti bu süreçte.

    değişmeyen bir şey varsa o da hocanın kadro seçimleri. son gelişinin ilk zamanlarını hatırlayın, eboue'yi sol açık, sabri'yi orta saha, selçuk'u forvet arkası denediği maçlar oldu, bir süre kafasındaki oyun tarzını bulana kadar bu denemeler devam etti. neticede çift forvetli sistemde karar kılarak o efsanevi şampiyonluğumuza götüren sistemi oturttu. aynı şekilde euro 2016 elemeleri başlarken de aynı süreç yaşandı. 3-4-3 denedi, farklı oyuncularla bir sistem kurmaya çalıştı, bilal kısa'nın, olcan adın'ın, egemen korkmaz'ın bulunduğu zamanlar da oldu örneğin. ama nihayetinde sonuca götüren, 1.5 yıldır maç kaybettirmeyen sistemi ve kadroyu buldu.

    hoca, işlerlik kazanan sistemini ve kadrosunu kurduğu zaman yoluna o şekilde devam eder. bizi uefa şampiyonluğuna götüren süreç de böyledir, şampiyonlar ligi'nde çeyrek final oynamamızı sağlayan süreç de. nitekim euro 2016'ya gidişimiz de bu şekilde oldu.

    sistemi kurduktan sonra, kurduğu kadroyu şampiyonaya götürmenin neresi eyyamcılık, neresi evlatçılık anlayabilmiş değilim. hele hele "evlatçılık" kısmı o kadar boş ve ezber bir itham ki neden diye sormak bile vakit kaybı aslında. sanki tuttu, bugüne kadar adı-sanı duyulmamış, farklı bir gezegenden 23 tane adam çağırdı.

    bir zamanlar burada emre ve volkan'ın euro 2016 için milli takıma alınacağını iddia edip bunun üzerinden aforizma ve sitem kasanlar da yine aynı kendinden emin ve yanılmaz tavırla bu evlatçılık-eyyamcılık ikilisine sarılmış vaziyetteler.

    (bkz: #1930375)
    (bkz: #1930235)
    (bkz: #1930379)
    (bkz: #1902264)

    sanırım adaletin olduğu yer hakkında sandığınız kadar emin olmamanız gerekiyor biraz, değil mi?
App Store'dan indirin Google Play'den alın