resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 8452
    giderken o kadar mağduru oynadı ki, gönderilmesinin ne kadar haklı olduğunu bildiğim halde üzülmüştüm, böyle ayrılmamalıydık demiştim ama ünal aysal'ı bir kere daha haklı çıkardı. bize bugüne kadar, sadece bize değil türkiye'ye gelmemiş kupaları, başarıları getirdi. galatasaray ve türkiye'nin en başarılı teknik direktörüdür.

    fakat efsane değildir, zaten böyle efsane olunmaz, arda turan için bile acun ile emre ile arkadaşlık yapıyor diye demediğini bırakmayan sözlük, ünal aysal ile devamlı iktidar kavgası yaşayan, her imasında ünal aysal'ı taraftarla karşı karşıya getirmeye çalışan, gelme amacı belli olan, hatta artık aleni şekilde planlamamızı 3 yıllık yapmıştık fenerbahçe kendini toparlayınca planları değiştireceğiz, 17 takımı s*ktir edin 18.takım imza atarsa planlarımızı değiştirir diyebilen bir insanın altında çalışmaya başlamış ve o aslan kesilen, birileri sevinsin diye imza atamayan, kulübünün başkanını küçük düşüren teknik direktörü için laf ettirmiyor. gerçekten ona verilen eleman isminin hakkını veriyor, türkiye'nin en büyük kulübünün anahtarı verilen, florya'nın tek yetkilisi yapılan insan şuan çalıştığı yerde dikkate alınmıyor, tff için sayın terim, galatasaray'ın önünün kesilmesi için ilk zamanlarda bir piyon, sonralarda tff'nin düşman çatlatması için yanında gezdirdiği, fotojenik bir model.

    en fazla kendisinin karşı çıktığı yabancı kuralı için, fikrim değişmedilerden, başkanımıza sorarıza, oradan da ölü taklidi yapmaya kadar gelmiştir, kaldı ki geçen sene bir maçtan sonra hafif içkili, hafif dramatik, zaten gitmeyi kafaya koymuştum, yine bırakacaktım ama düşmanlarım ile kalıp savaşacağım, demişti, o gün o ekran başında bağırıyor biz tv karşısında ağlıyorduk, kal bu sene alınacak çok kupa var derken de gitmişti, daha ettiği lafların senesi dolmadan düşmanın yanına gitti.

    mağdur o idi. ama 5+2 yıllık sözleşmeye imza attı dünya para kazandı. mağdur nerede? hepsini geçtim, aslolan galatasaray ise senin galatasaray'ının önünü kesmek için herşey yapan bir adamın nasıl yanında durursun, hepsini geçtim yanındasın, görevi belli içerisinde tek galatasaray'lı üye olmayan o kurulda bizi savunacak tek kişisin ve bugüne kadar ne yaptın? yazıklar olsun.

    efsane galatasaray'ı sevgilisine kayınpederine tercih edenlerden olur, efsane kulübünün zararına olan herşeyin karşısında durabilenden olur, siyasi kimliği galatasaraylılığından önce gelebilen bir insandan efsane olmaz, ona tapanları 2 kere bırakıp gidenden efsane olmaz, ilk gidişinde de kovulmamıştı, 3. gidişinde de kovulmadı. efsane olmak kolay değildir. galatasaray uefa kupası almadan önce de vardı, şampiyonluğu unuttuğu yıllarda da vardı. bir insan sadece galatasaray'a kupa kazandırdı diye efsane olamaz.

    kendi adıma konuşuyorum siyasi görüşü, gerekse hali tavrı hareketlerini, kişiliğini görmezden gelip sadece galatasaraylılığını görmeye çalışıyor ve çok seviyordum. ama tabii ki siyasi kimliği, güç sevdası,galatasaraylılığından önde olduğu için şuanda galatasaray'da değil ve çok kısa sürede de kendisinden soğuttu.

    hala aklım almıyor, adam galatasaray'ın önünü kesmek için elinden geleni yapıyor, salak olsan bile anlarsın kaldı ki artık utanmadan açıklama bile yapıyor "planlarımızı 3 yıllık yaptık" diyebiliyor. yani fenerbahçe'nin cezası bittiği gün planlarımızı değiştireceğiz diyebiliyor, geliş amacı belli, sen bu adamlar nasıl iş yapıyorsun, hadi diyelim kovuldun ki kesinlikle öyle birşey yok ama kovuldun sayalım;

    paran mı bitti? paraya mı ihtiyacın var?

    ne diye o imzayı attın?

    hadi diyelim milli takım için herşeyi görmezden geldin;

    milli takımın play off'a kalamayacağını çocuklar anlar, realist olmak lazım o takım o gruptan çıkamaz, dünya kupasına gidemezdi.

    hadi diyelim milli takımı götürse götürse fatih terim götürürdü, ama götüremedi,

    neden 7 yıllık imza attın? bir süre bırak, geçen sene düşmanlarımla savaşacağım dedin, savaşmadın bıraktın, bari işbirliği yapma ne diye imza attın?

    aklım almıyor sözlük, anlayan beri gelsin.

    neyse, biz buradayız biz galatasaraylıyız.

    kimse metin olamıyor demiştik, ne kadar da haklıymışız.
  • 8453
    yeter ulan yeter. bi bitmediniz amk ya. kazandırdığı kupalar, başarılar umrumda değil lan artık. neymiş uefa kupasını kazandırmışmış. uefa kupasını kazandıranlardan biri de emre belözoğlu. onu neden sevmiyosunuz? çünkü para için sattı galatasaray'ı. fatih terim ne yaptı? para için sattı galatasaray'ı. bunun ayrımını ne zaman yapacaksınız çok merak ediyorum.
  • 8457
    hani baba vardır kendi içinde mutlu bir aile de yaşayan birey. her zaman ailesini savunur, ailesi ile ilgili sözler eder ne olursa olsun aslolan bizim ailemizdir der. çocuklar ona o kadar güvenir ve inanır ki allah 2 dese kimse karşı gelmez. o derse doğrudur der ailede herkes. çünkü beraber paylaştıkları mutluluklar sayısızdır. ayrı kaldıkları dönemler de bile hep bir birlerini sevmişlerdir uzaktan uzağa.
    yine bu baba işler gereği aileden uzağa gider. aile kötü durumdadır. bir ailenin başına gelebilecek bütün kötülükleri yaşamışlardır. ve yine baba evine döner. çocuklar mutludur. bir gece saat 20:45 de babanın döneceği haberi çocukları uykusundan etmiştir. merakla ve sevinçle beklerler. değişen koşullarla birlikte aile tekrar eski haline dönmüştür. babaları yanındadır çocukların. beraber mutlu günlerine geri döndüklerini düşünürler. ağlarlar. utanmadan gururla ağlar bu çocuklar.
    işler bu haldeyken dışarıdan bazıları çocuklara babanız sizi terk edecektir der. çocuklar asla inanmaz kulak asmaz. düşmanlar aile oyun oynamaya çalışır babanız ve aileniz içinde sorunlar var derler. çocuklar aklının ucundan bile geçirmez. baba biz oyunlara gelmeyiz der. aslolan biziz herkes haddini bilsin. aile kovmadıkça ben gitmem der.
    yine dışarıdakiler babanız milli görev adı altında düşmanla çalışacak der. çocuklar bizim babamıza güvenimiz tam o bizi yarı yolda bırakmaz der. inanmak istemezler. bir gün babalarının düşmanla milli görev adı altında iş yaptığı öğrenir çocuklar. ama asla artniyetleri yoktur. babamız bir şey yaptıysa onun bildiği bir şey var derler göz yumarlar. dedikodular almış başını gitmiştir. çocukların sevgisini yine de bir şey bozamamıştır.

    bir gün çocuklar kendi halindeyken aile ve babanın yolunun ayrıldığını öğrenirler. hüngür hüngür ağlar herkes. herkes üzüntülüdür sanki ölmüşçesine. sokağa çıkarlar bağırırlar çağırırlar hırslı bir insan ne yaparsa yaparlar. hala babalarının onları sattığını düşünmezler. adına methiyeler düzerler. bu çocukalrın tüm hayatını etkiler. suçu ailede bulurlar yine baba da değil. o derece inanırlar ona.

    aradan zaman geçer çocuklar arasında bölümler olur. kimisi babayı kimisi aileyi savunur. aile kalkınmaya başlamıştır tekrar. baba hakkında söylentileri dinlerler ama hala bazıları inanmak istemez. bu işin içinde başka iş var diye düşünür. savunmaya hep devam ederler.

    taa ki babaları ile düşmanlarını kolkola aynı zihniyette hiçbir şey yaşanmamışçasına görene kadar. çocukların bir parçası ölmüştür baba sevgisi ile birlikte. sevdiklerini yaşarken toprağa vermiştir bu çocuklar. kimileri tartışmaya devam eder kimisinin içi kan ağlar. onu sevenleri üzmüştür baba. hatta öldürmüştür. artık çocuklar için toparlanma vaktidir.

    sonunda herkes yavaş yavaş anlamaya başlamıştır. aile bir bireyin varlığıyla bütün olmaz. o aileye ihanet etmeyecek bağlar o aileyi ayakta tutar. tek haklı noktası vardır babanın aslolan ailedir.

    hikayenin sonunda baba yaşarken ölmüş, aile tüm asaleti gururu ile göğsünü tüm herkese gere gere varolmaya devam edecektir.
  • 8458
    hocayı en yakın arkadaşlarım hunharca nefret ederken onlara karşı savundum ve kendisine tabiri caizse tapiyordum ancak son zamanlardaki söylemleri artık bir eşin diğerini aldatmasını bile geçti resmen belalısıyla bir gang bang, bir bukkake yapmasına vardı. kusura bakmayın ama kişileri kulüplerden ayıralım demek şikeyi örtbast edelim demektir. ve fatih terim artık benim imparatorum hatta efsanem dahi değildir. biliyorum benim fikrim ne hocanın ne de sizin için bir önem arz etmiyor ancak 3 ayda bir insan hakkında fikirlerin nasıl değişebilecegini görmenizi istedim.
  • 8461
    uzun uzun yazmaya gerek yok, tarih herkese hakettiği değeri verecektir.

    bugün nasıl ki şike yapanların omuzlarda taşınması normalse, türk futbol tarihinin en başarılı ismine, hemde 40 yıl alnının akıyla hizmet ettiği kulüp taraftarları tarafından nefret yarışına girilmesi de o derece normaldir.

    sen ben yanılabiliriz de, tarih yanılmaz.
  • 8462
    kendisi bugüne kadar galatasaray için yaptıklarından dolayı her zaman galatasaray efsanesi olarak anılacaktır.

    hocam sana olan sevgim'i burada bir çok kişi biliyor.
    seni hep savundum. bizi üzmez hocam dedim.
    her zaman haklının yanında olur dedim.
    ama sen bizi çok üzdün be hocam. gönderiliş şekline tepkimizi koyduk.
    detayları pek bilmediğimiz halde senin tarafını tuttuk.
    ama sen ne yaptın?
    bir kaç ay önce kameralar önünde "bizim yükselişimizi kesmek istiyorlar" tarzı açıklamalar yaptığın federasyon'a gittin.
    eleştirdiğin tff başkanı ile samimi pozlar verdin. el sıkıştın.
    bir kaç ay öncesinde "yabancı kuralı kalkmalı" dediğin halde birden "oturulur konuşulur" dedin.

    neden hocam? bize bunları neden yaptın?
    hani "aslolan galatasaray"dı?
    giderken "hakkınızı helal edin" dedin.
    eğer varsa birazcık olsa da hakkım sonuna kadar helal olsun hocam.
    dediğim gibi sen her daim galatasaray'ın efsanesi olacaksın. galatasaraylı fatih olarak kalacaksın ama hiç bir zaman gözümde bir hagi olamayacaksın hocam.
    yolun açık olsun.
  • 8464
    konuşmalarında çoğu zaman galatasaray ile arasında olan ilişkiye yönelik 40 yıllık birliktelik/emek vurgusu yapıyor fakat 2000 yılında galatasaray'dan giderek, fiorentina ve milan gibi takımlarda teknik direktörlük yaparak galatasaray'a ne gibi hizmetlerde bulunmuştur açıkçası merak ediyorum. emirates kupasında bile arsene wenger üzerinden bir gönderme yapmıştı işte o günden bu yana wenger hala arsenal başında, ben şu kadar gezdim dolaştım diye ama bunu eleştiri olarak yaptı yani. e arkadaş seni kovan mı gönderen mi vardı o dönem?

    herkesin kalmasını istediği ve tüm rüzgarın da arkasında olduğu bir zamanda gerek egosuna müteakip daha fazlasını istemesi, gerek de italya sevdası adına küçük bir şımarıklık yaparak bizi bıraktığını düşünüyorum. ha bunun bir iç yüzü varsa onu bilmiyorum, bilen buyursun anlatsın 2000 yılında tam olarak ne oldu, ben de bu sözlerimi geri alayım.

    1. ve 2. dönemi arasına denk gelen gidiş ve gelişi bize çok büyük zararlar verdi. objektif olacaksak kazandırdığı her şey bir yana bunları da açıkça konuşabilmeliyiz.
  • 8466
    başarı kazandığı için her yaptığı yanlış hasıraltı edilecek olan adam. burada gelip davranışlarında samimiyetsizlik olduğunu, tüpçüyle kol kola girdiğini, yabancı sınırına dair dik duramadığını vs anlatmanın hiçbir anlamı yok.

    birileri karakter sorunları ve davranışlardan bahsediyor; bir diğeri hemen gelip "298071209 yılda 289420 şampiyonluk, aslolan galatasaray, ne yaparsa yapsın tarihten silemezsiniz" diye konuşuyor. mantığını çöpe atmış adamlarla mantık çerçevesinde tartışılmaz.
  • 8467
    (bkz: ne dediler/#1414047)

    yazmayayım diyorum günlerdir buraya ama bu dedikleriyle mi çağ atlatıcak acaba türk futboluna ?

    son 10 sezonda kaç tane teknik direktör(kendisi hariç) tribünde kaç maç izlemek zorunda kaldı acaba ? iyi ki bu cezaları yedi, söylediği şeylere bak yahu.

    kart cezaları sarkınca mı gelişicek türk futbolu ? derbide yıldızoyuncu oynamasa daha iyi yani ? zaten bütün dünya bizim derbileri izleme hevesinde !?

    oscar olayına değinmiyorum bile..

    fatih terimi "babam gibi severim"cilerden değilim, bir tane babam var allaha şükür o bana yeter, ama bence galatasaray'ı bu günlere getiren en önemli 3. isimdir*, hakkı asla yenemez, imparator ünvanı da ona helaldir. yaşattıkları sayesinde yıllardır hep mutlu gezdik ama bu son olaylar ve sonrasında yaptığı açıklamalar, yabancı olayında sessiz kalması, demirörenle olan pozlar..

    elbette vermek istediği mesaj belli.. siz beni istemediniz, küçük gördünüz, başarılarımı yok saydınız hatta kullandınız* ama bakın ben cumhurbaşkanıyla aynı uçakta uçuyorum, italyan cumhurbaşkanıyla çok samimiyim, türk futbolunun başıyım ben.. gülümsemesinde bile bu tavrı görüyorum ve üzülüyorum. gerçek şu ki galatasaraytaraftarının gönlündeki yeri hem isteyerek hem istemeyerek zedeledi.

    edit: imla.
  • 8469
    geçmişte yaşattığı başarılar sebebiyle eleştirilemeyen teknik direktör. bu adamı eleştirebilmek için illa emre gibi fenere gitmesini falan mı bekliyorsunuz anlayabilmiş değilim. sonuçta emre'de sarı kırmızı formayla harika maçlar çıkardı, büyük başarılar elde etti. şimdi burda emre'yi seven yoktur herhalde. ama fatih terim'e en ufak bir eleştiri yapamıyoruz bu sevgili fanboyları yüzünden, mesaj kutumuza bi ana avrat sövmedikleri kalıyor. sadece bu sözlük ortamında da değil, günlük hayatta da böyle bu. kimse kusura bakmasın ama kendisinin artık emre belözoğlu'dan pek bir farkı kalmamıştır gözümde. burada fatih hocayı savunarak da kimsenin fikrini değiştiremezsiniz.

    haa eleştiririz, sevmeyiz o ayrı mesele. ama yine de bu adama saygı duymalıyız. saygı sınırlarını aşmak büyük hata olur. öyle ya da böyle bu camiada büyük emekleri var sonuçta.
  • 8470
    en nihayetinde insandır.

    anlaşılmak istenmeyen nokta şu abicim;

    bu adam hata yapmaz, her yaptığı doğru olacak!

    yok böyle bir şey!

    haşa allah mı lan bu adam, illa ki hata yapacak.

    önce bunu bir kabul edelim.

    fatih hocayı fatih hoca yapan en önemli kavramları say desen,

    hırsı, egosu ve inatçılığıdır derim.

    maalesef şu an da bu saydıklarımı ünal başkana karşı kullanıyor.

    galatasaraya zarar vereyim, galatasarayı zor durumda bırakayım... diye bir kaygısı asla yok!

    hata yapmıyor demiyorum bakın, kasıt yok!

    şimdi, biraz önce saydığım bu özellikler iki tarafı keskin bir bıçak gibi (bkz: rambo bıçağı)

    fatih hocayı fatih hoca yapanda onlar, bazılarına itici kılan da,

    özetle; fatih hocayı seviyorsan böyle seveceksin müdür!

    yoksa "ayyyy ben kış ayını çok seviyorum ama çok soğuk oluyor" tadında tiki kız cümlelerinden öteye gitmez bu tartışmalar.

    son olarak fatih hoca, sevabıyla, günahıyla bir galatasaray değeridir.

    ite, çakala yem etmeyelim...
  • 8471
    arkadaş yazmayayım diyorum, konuşmayayım, uzatmayayım diyorum da yani bu kadar saçmalık olmaz artık. adam gelmiş ekşi sözlükteki denyolardan birisinin girdiği götünden uydurma tespitleri buraya linklemiş. yetmemiş bunu referans kabul etmiş ve hatta o da yetmemiş herkes bunları bilmeli diye ahkam kesmiş. küfür ediyorum siliyorlar ama sen şurada küfür varmış gibi üstüne alın. yazmasamda sövdüm. daha yüzünde sakal olmayan tugayı, hakanı, alpayı, arifi, sergeni bulup akdeniz oyunları kadrosu kuran, orada şampiyon olan, o takımı geliştirerek avrupa şampiyonasına tarihimizde ilk defa götüren ve bunların ardından o takımın iskeletini galatasaraya taşıyarak bu kulübe uefa şampiyonluğunu yaşatan ve bizim hakkımızı helal etmekten çok helallik istememiz gereken adam. kimsenin trenine istasyon şefi olmamış, kimsede tren yokken kendi trenini yapmış türk futbolunun gelmiş geçmiş en başarılı ismi.
  • 8472
    kendisine ve kendisi üzerinden savunucularına - karşıtlarına ayar verme yarışması son sürat devam ediyor. milletin gözü öyle bir döndü ki, fatih terim'den tamamen alakasız farklı başlıklarda bile ironi* dolu ayar verme çalışmaları var. körü körüne savunanlardan ya da tüm doğrularını da hiçe sayıp itin götüne sokmaya çalışanlardan bahsediyorum. (bkz: bi bitmediniz amk)

    örnek verecek olursak:

    başlık: babayaro
    entry: kendisine tapan milyonlarca gana vatandaşını üzmemiş, küfrettiği fransa federasyonu damacanacısının milli takımında yer almamıştır.

    başlık: omar qassim
    entry: sayısız kupalar ve milyon euroluk marka değeri kazandırmış teknik direktörü babangida'nın arkasından iş çevirmemiş, somali furbol federasyonu'nun teknik direktörlük teklifi karşısında isterseniz sezon sonu alın dememiş kurumsal!!1 başgandır.

    not: gidişine ne kadar üzülsem halen sevsem de büyük hataları olmuştur fatih terim'in. ünal aysal ise federasyon teklifi karşısında kriz yönetimini iyi becerememiş ipler tamamen kopmasına vesile olmuştur. ikisi arasındaki en büyük problem iletişimsizliktir diye düşünüyorum. geçmişte olayın ilk sıcaklığıyla ünal aysal'a daha fazla yüklenmiş olabilirim. eski entrylerimde de vardır zaten. kim ne derse desin biri galatasaray'ın sayısız kupalar kazanmasındaki baş rol oyuncularından biri olmuş, diğeri, kötü geçen sezonlar ve mali krizler ardından galatasaray'ın tekrar dirilmesine ön ayak olmuş halen galatasaray başkanlığı yapmakta olan bir kişidir. sevmeyebilirsiniz ama bence ikisi de saygıyı sonuna kadar hakediyor.
  • 8474
    eğer 2014 dünya kupası'na katılabilseydik fatih terim düşmanları milli takımı desteklemeyecek miydi? bence desteklerlerdi. çünkü adı üstünde milli takım. milli takım formasını kim giyerse giysin, milli takımın başında kim bulunursa bulunsun milli takım "türk milli takımı"dır. aynı şekilde tff'nin başında da kim olursa olsun bu durum değişmez. dolayısıyla fatih terim'i yıldırım demirören'in federasyonun başında bulunduğu bir dönemde milli takıma gitmesinden dolayı eleştirmek bana kalırsa biraz saçmadır. çünkü kendisi milli takımın başında yıldırım demirören'den önce de vardı.
    bu adam milli takıma federasyonun başında farklı insanlar var diye başka gözle bakamaz. onun için milli takım demek yıllarca formasını giydiği, başındayken avrupa üçüncülüğü yaşamış olduğu ve daha nice başarılar elde ettiği bir yerdir. yani fatih terim galatasaray'dan ayrılıp boşta gezseydi kimsenin sesi çıkmayacak mıydı? tek derdimiz başında yıldırım demirören'in bulunduğu milli takıma gitmiş olması mı? bence bu açıdan eleştirmek yanlış. sonuçta bu adamın aşık olduğu iki yer var biri galatasaray diğeri türk milli takımı. türkiye'de kendini kanıtladıktan sonra bu iki takımdan başka bir yerde teknik direktörlük yapmadı. büyük konuşmiyim ama bence yapmaz da. yani elinde iki seçenek var ve biri olmuyorsa mutlaka diğeri olacaktır.

    gelelim bir diğer konuya. "galatasaray'ı yarı yolda bıraktı" düşüncesi. benim bildiğim birini, zor durumdayken, başı sıkıştığında bırakırsan yarı yolda bırakmış olursun. sen iki yıl üst üste şampiyon yaptığın bir takımı, şampiyonlar ligi'nde son 16'ya soktuğun bir takımı bıraktığında yarı yolda bırakmış sayılmazsın. tamam zamansız bırakmış olabilir ama bunun tek sebebi veya suçlusu kendisi değildir.
    son zamanlarda başkanla araları iyice açılmıştı fatih terim'in. olabilir insanlık hâli fikirleri çatışmış olabilir, anlaşamamış olabilirler. birbiriyle zıt görüşe sahip iki insanın aynı yönetim içerisinde bulunması zaten yanlıştır. abdurrahim albayrak, ali dürüst gibi galatasaray camiasındaki önemli isimlerin de görevlerinden ayrıldığı oldu. sonuçta ikisinden biriyle yolların ayrılması gerektiğinden bu kişi fatih terim olmuştur. bu nedenle bizim taraftar olarak ünal aysal'a veya fatih terim'e kin beslememiz, onları düşman olarak görmemiz çok saçma. biri en büyük başarıları yaşadığımız efsanemiz, diğeri de galatasaray'ı dünyada bir marka hâline getirecek potansiyele sahip başkanımızdır. birinden nefret edip diğerine tapmak da anlayamadığım ayrı bir konu.

    adam sırf fatih terim'i seviyor diye mancini'den nefret edebiliyor hatta ve hatta mancini'nin başarısız olmasını dolayısıyla kendisinin çok sevdiğini iddia ettiği galatasaray'ının başarısız olmasını istiyor. biz taraftarız arkadaşlar, biz galatasaraylı'yız. fatih terim'in de dediği gibi bizim için "aslolan galatasaray'dır". illa kendimize bi taraf belirleyip o tarafı gözü kapalı savunmanın bi anlamı yok. fatih terim'i sevip aynı anda ünal aysal'ı da, roberto mancini'yi de sevebilirsiniz. hepsini bazı yanlışlarından dolayı eleştirebilirsiniz, onlara kızabilirsiniz ama sırf birini desteklediğiniz için diğer tarafı itin götüne sokmak sizin samimiyetsizliğinizi gösterir. ondan sonra da "`biz fatih terim'i eleştiremeyecek miyiz, bu adam peygamber mi?`" diye sorarsınız.

    eleştirin, beğenmediğiniz yönlerini söyleyin, yanlış, kusurlu bulduğunuz hareketlerini söyleyin. ama düşman olmanıza, daha önce yaptıklarını bir kalemde silip atmanıza gerek yok.

    adam ne demiş; galatasaraylı'yı severim galatasaray'dan ötürü.*
App Store'dan indirin Google Play'den alın